UMDETU’L

AHKAM

HACC BÖLÜMÜ

 

HAC'DAN UMREYE GEÇİLMESİ - İHRAM ŞEKİLLERİNİN; İFRAD, TEMETTU VE KIR'AN HACCLARININ CAİZ OLDUĞUNU, HACCI UMRE İLE BİRLİKTE YAPMANIN CAİZ OLDUĞUNUN VE KIR'AN HACCI YAPAN KİMSENİN NE ZAMAN İHRAMDAN ÇlKACAĞININ BEYANI BABI

 

2929-136/28- Bize Kuteybe b. Said ve Muhammed b. Rumh birlikte Leys b. Sa'd'dan tahdis etti. Kuteybe dedi ki: Bize Leys, Ebu Zubeyr'den tahdis etti, o Cabir (radıyallahu anh)'dan şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (s.a.v.) ile İfrad haccına niyet etmiş olarak geldik. Aişe (radıyallahu anha) ise umre niyeti ile gelmişti. Nihayet biz Serif'e geldiğimizde ay hali oldu. Mekke'ye varınca biz Kabe'yi tavaf ettik, Safa ile Merve arasında sayettik. Rasulullah (s.a.v.) de aramızdan beraberimizde kurbanlık bulunmayanlara ihramdan çıkmalarını emretti. Biz, bize ne helalolacak ki dedik. Allah Rasulü: "Her şey helalolacak" buyurdu. Bunun üzerine biz de hanımlarımızla beraber olduk, hoş kokular süründük, elbiselerimizi giyindik. Bizimle Arafata çıkmak arasında da sadece dört gün kalmıştı. Sonra Terviye günü ihrama girdik. Sonra Rasulullah (s.a.v.) Aişe (radıyallahu anha)'nın yanına girdiğinde onun ağladığını gördü. Allah Rasulü: "Neyin var?" dedi. O: Halim şu ki ben ay hali oldum. İnsanlar ihramdan çıktı, ben çıkamadım, Beyt'i tavaf etti, ben edemedim. Şimdi de insanlar hacca gidiyorlar dedi. Rasulullah (s.a.v.): "Şüphesiz bu Allah'ın Adem'in kızları hakkında takdir ettiği bir şeydir. Guslet sonra hacc niyeti ile ihrama gir" buyurdu. Aişe (radıyallahu anha) bunu yaptı ve vakfe yapılacak her yerde de vakfe yapıp durdu. Nihayet temizlenince Kabe'yi de tavaf etti, Safa ile Merve arasında da sayetti. Sonra Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

 

"Böylelikle hem haccının hem umrenin ihramından çıkmış oldun" buyurdu. Aişe (radıyallahu anha): Ey Allah'ın Rasulü! Ben haccımı yapıncaya kadar Beyt'i tavaf etmediğim için içimde bir rahatsızlık duyuyorum dedi. Allah Rasulü: "O halde ey Abdurrahman! Onunla git ve Ten'im'den umre için ihrama girmesini sağla" buyurdu. Bu da Hasbe gecesi olmuştu.

 

Açıklama:

 

Cabir (radıyallahu anh)'ın rivayet ettiği hadiste: "Aişe (radıyallahu anha) ay hali oldu" ifadesindeki "araket" fiili ay hali oldu demektir.

"Terviye günü ihrama girdik" Terviye günü Zülhicce'nin sekizinci günüdür.

 

Daha önce açıklanmıştı. Bu ifadede Şafii'nin ve ona muvafakat edenlerin şu görüşlerinin lehine bir delil vardır: Mekke de bulunup da hacc için ihrama girmek isteyen bir kimsenin Terviye gününde ihrama girmesi ve daha önce bunu yapmaması müstehabtır. Rasulullah (s.a.v.)'in: "Bu Allah'ın Adem'in kızları üzerine yazdığı bir haldir. Guslet, sonra hacc niyeti ile ihrama gir." Bu gusül ihram dolayısı ile alınan gusüldür. Hacc ya da umre yapmak üzere ihrama girmek isteyen herkes için -ay hali olsun olmasın- müstehabtır.

 

"Nihayet temizlenince Kabeyi tavaf etti, Safa ile Merve arasında say yaptı.

 

Sonra Allah Rasulü: Haccının da umrenin de ihramından birlikte çıkmış oldun buyurdu." Bu ifadeler umresinin batıl olmadığı ve umresinden çıkmadığı hususunda gayet açıktır. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Umreni bırak, umreni terk et" sözleri (buna uygun olarak) tevil edilir.

 

Yine bu ibarelerden şu üç güzel mesele de istinbat edilmektedir:

 

1. Aişe (radıyallahu anha) Kıran haccı yapmıştı, umresi batıl olmamıştı sözü geçen umreyi bırakmak daha önce belirtilen şekilde tevil edilir.

 

2. Kıran haccı yapan bir kimseye tek bir tavaf ve tek bir say yeter. Şafii'nin ve cumhurun görüşü budur. Ebu Hanife ve bir kesim ise iki tavaf ve iki say yapması gerekir demiştir.

 

3. Safa ile Merve arasında sayetmek için sahih bir tavaftan sonra yapılması şarttır. Bu hükme delil teşkil eden husus ise Rasulullah (s.a.v.)'in Aişe (radıyallahu anha)' Beyt'i tavaf etmenin dışında hacının yaptığı her bir işi yapmasını emretmesidir. O tavafı yapmadığı gibi say'da yapmamıştı. Eğer say etmekten önce tavaf yapmak gerekli olmasaydı onu da ertelemezdi.

 

Şunu da belirtelim ki Aişe (radıyallahu anha)'nın temizlenmesi cumartesi günü gerçekleşmişti ki bu da veda haccında nahr (kurban bayramı birinci) günüdür. Ay halinin başlangıcı da onuncu sene Zülhicce ayının yine cumartesiye rastlayan üçüncü günü idi. Bunu Ebu Muhammed b. Hazf, Haccetül Veda kitabında zikretmiş bulunmaktadır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

NEBİ (SALLALLAHU ALEYHİ VE SELLEM)'İN HACCI BABI