UMDETU’L AHKAM |
HACC BÖLÜMÜ |
KURBANLIĞIN ETLERİNİ, DERİLERİNİ VE ÇULLARINI TASADDUK
ETMEK HAKKINDA BİR BAB |
3167-348/1- Bize Yahya
b. Yahya tahdis etti. .. o Ali'den şöyle dediğini rivayet etti. Rasulullah
(s.a.v.) bana kurbanlık develerinin başında durmamı ve etlerini, derilerini,
çullarını tasadduk etmemi, kurbanlıklardan kasaba (ücret olarak) bir şey
vermememi emir buyurdu ve: "Ona biz yanımızdan vereceğiz" buyurdu.
Açıklama:
"Ali (radıyallahu
anh) dedi ki: Rasulullah (s.a.v.) bana kurbanlık develerinin başında durmamı.
.. " Dil bilginlerinin dediklerine göre (deveye): "bedene" adını
verilmesi büyüklüğünden dolayıdır. Erkek ve dişi hakkında kullanıldığı gibi
deve, sığır ve koyun türü hakkında da kullanılır. Dil bilginlerinin çoğunluğunun
kanaati budur. Ama hadis-i şerifte ve fıkıh kitaplarında özellikle develer
hakkında kullanılır.
Bu hadis-i şeriften
pek çok hüküm anlaşılmaktadır. Bunların bir kısmı şunlardır:
1. Hediyelik
kurbanlıkları beraber götürmek müstehaptır.
2. Kurbanlık kesiminde
kesimlerinin gözetilmesinde, dağıtımında vekalet caizdir.
3. Kurbanlıkların
etleri, derileri ve çulları tasadduk edilir.
4. Kurbanlıklara çul
konulabilir, ayrıca bunun güzel bir çulolmasını müstehab görmüşlerdir.
5. Kurbanlıklardan
herhangi bir şey kasaba (ücret olarak) verilmez. Çünkü kurbanlıkdan ona bir
şeyler vermek bir anlamda emeğinin karşılığı olur. Bu durumda ona bir şeyler
vermek kurbanlığın bir parçası karşılığında satış anlamına gelir. Bu ise caiz
değildir. Kurbanlık kesmek vb. işler için başkasını ücretle tutmak caizdir.
Bizim mezhebimize göre hediyelik kurbanlığın da kurbanlığın da derisinin de,
onlardan herhangi bir bölümünün de satılması caiz değildir. Çünkü
kurbanlıklardan evde ya da başka bir yerde yararlanılmaz. Hediyelik ve normal
kurbanlıkların nafile ya da vacip olmaları arasında bir fark yoktur. Ancak eğer
nafile ise giymek ve benzeri bir yolla derisinden ve başka bir bölümünden
yararlanma imkanı vardır. Fakat kurbanlıktan herhangi bir şeyi kasaba vermek
-kasaplık işi dolayısı ile- caiz değildir. Bizim mezhebimizin görüşü budur.
Ata, Nehai, Malik, Ahmed ve İshak böyle demiştir.
İbnu'l-Munzir'in, İbn
Ömer, Ahmed ve İshak'dan naklettiğine göre hediyelik kurbanlığın derisini satıp
bedelini tasadduk etmekte bir sakınca yoktur. Ayrıca İbnu'l-Munzir'in dediğine
göre Ebu Sevr derisinin satılmasına ruhsat vermiştir. Nehai ve Evzai dedi ki:
Onunla kalbur, elek, balta, terazi ve benzeri şeyler satın almakta da bir
sakınca yoktur. Hasar-ı Basri dedi ki: Kasaba derisini vermek caizdir. Fakat bu
sünnete aykırıdır. Allah en iyi bilendir.
Kadı İyaz dedi ki:
Kurbanlığa çul takmak sünnettir, ilim adamlarına göre bu develere mahsustur.
Aynı zamanda bu selefin meşhur olan uygulamalarından birisidir. Bunu öngörenler
arasında Malik, Şafii, Ebu Sevr ve İshak da vardır. Onlar derler ki:
Kurbanlıklara çul takmak onların -kana bulaşmaması için-
alametlendirilmelerinden (iş'ar) sonra olur. Ayrıca kurbanlığa konulan bu
çulların değeri ve nefaseti hediyelik gönderenin durumuna göre olması
müstehaptır. Seleften bazıları veşi, bazıları habira, bazıları kabati, bazıları
melahif (denilen örtü), bazıları da izarlarla çul koyuyoriardı.
Malik dedi ki: Eğer bu
çulların değeri az ise kurbanlığın üzerinden düşmemesi için hörgüçlerin üstüne
gelecek taraftan yarılırlar. Malik, ben bunu terk eden bir kimse olduğunu
bilmiyorum. Tek bir istisna İbn Ömer'in elbiselere, kumaşlara zarar verilmemesi
için bunu kabul etmemesidir. Çünkü o oldukça değerli emmat, burut ve habira
denilen türlerden çul yapardı. Ayrıca o Mina'dan Arafat'a gitmeden önce de
hayvanlara çul takmazdı. Ondan nakledilen rivayete göre Zülhuleyfe'den itibaren
çul takar ve çulların uçlarını develerin kuyrukları üzerinde bağlardı. Bir gece
yol aldıktan sonra da çullarını üzerlerinden alırdı. Arefe günü oldumu onlara
tekrar o çulları koyardı. Kurbanların kesileceği esnada bunlara kan bulaşmaması
için onları çıkartırdı.
Malik dedi ki: Çul
dikenlerin onları delmemeleri için geceleyin kaldırılır. Eğer çullar değerli
ise bunların yarılmamaları ve ayrıca kurbanlıkları Arafat'a gidinceye kadar çul
koymaması da müstehaptır. Eğer pek pahalı değilse ihrama girdiği zamandan
itibaren çulları yararak hayvanların üzerine öylece koyar.
Kadı İyaz dedi ki:
Hörgüçlerin üst tarafından çulları yarmanın bir faydası daha vardır ki o da
altlarında kalan bölümlerin gizlenmemesi için hediyelik kurbanlıkların
alametlendirilmelerinin gösterilmesidir.
6. Ayrıca bu hadiste
çulların tasadduk edileceği hükmü de anlaşılmaktadır.
İlim adamları da böyle
demiştir. İbn Ömer önceleri bunları Kabe'ye örtü olarak verirdi. Fakat daha
sonra Kabe'ye örtü yapılmaya başlanınca bu çulları tasadduk etmeye başladı.
Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
DEVELERİN BİR
AYAĞI BAĞLI OLARAK AYAKTA BOĞAZLANMALARI BABI