KABİR ALEMİ es-Suyuti |
ÖLEN'İN RUHUNU DİĞER
RUHLARIN KARŞILAMALARI VE BİR ARAYA GELİP SORUŞTURMALARI
1- Ebu Eyyub
el-Ensari'den rivayet edildiğine göre Resulullah (s.a.v.): ''Müminin ruhu kabz
edilince, Allah kullarından ehl-i rahmet, onu karşılarlar. Dünyadakiler,
müjdeciyi karşıladıkları gibi...
Ve o ehl-i rahmet
birbirine; ''Arkadaşınıza bakın, istirahat ediyor. Dünyada şiddetli bir bela
içerisinde idi'' derler. Sonra dünyadakilerle ilgili soru soruyorlar. Filan
adam, filan kadın ne yapıyor, evlendi mi? Ölen birisinden sorduklarında ''o
benden önce öldü'' cevabını verince, onlar: O sığınağı, anası olan cehenneme
götürüldü derler. O ne kötü ana ve ne kötü mürebbiyedir,'' derler.
Sonra Resulullah
(s.a.v.) şöyle devam etti: ''Sizin amelleriniz ölen akrabalarınıza bildirilir.
îyî ise sevinirler ve: Ya Rabb bu senin nimetin ve fazlındır. Nimetini ona
tamamla. O nimet üzre onu Öldür,'' derler. Kötülerin amelleri de onlara arz
olunca, onlar Ya Rabb ona salih amel ilham et ki, Onunla ondan razı olasın ve
onu rahmetine yaklaştırasın.
2- İbn-i Ebî Dünya, Ebu
Lebibe (r.a.)'dan rivayet ettiğine göre şöyle dedi: Bişr bin Berra bin Ma'rur
ölünce annesi çok kederlendi ve Nebi (s.a.v.)'e: Ya Resulullah Ben-i Seleme'den
boyuna adam ölür. Ölüler birbirlerini tanırlar mı? ki ben Bişre selam
göndereyim. Nebi (s.a.v.): Evet, vallahi kuşlar, ağaç dalları üzerinde nasıl
birbirlerini tanıyorlarsa, ölüler de birbirlerini öyle tanırlar.
Bunun üzerine Bişr'in
annesi Ben-i Seleme'den sekerata düşen her adamın yanına gelirdi. Oğlum Bişr'e
selam söyle derdi. Onlar da ''Aleyki Esselam'' diyorlardı.
3- İbn-i Mace, Muhammed
bin Münkedir'den rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: Cabir bin Abdullah
sekeratta iken yanına vardım. ''Peygamber (s.a.v.)'e benden selam söyle''
dedim.
4- Buhari ''Tarihlinde
Halide binti Abdullah bin Üneys'den rivayet ettiğine göre şöyle demiştir:
Ümmü'l-Benin binti Ebi Katade babasının
vefatından 15 gün sonra Abdullah bin Üneyse geldi. O da o zaman hasta idi. Ona:
Ey amca (ölürsen) babama selam söyle, dedi.
5- İbn-i Ebi Şeybe,
Abdullah bin Amir'den rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: Cennet, güneş
şualarına sarılı olarak asılmıştır. Senede bir defa açılır. Müminlerin ruhları
bir kısım kuşların karnındadırlar. Birbirlerini tanırlar. Cennet meyvelerinden
rızıklanirlar.
6- Ahmed, Hakim ve
Tirmizi Nevadir'ül-Usuî'da, Abdullah bin Ömer (r.a.)'dan rivayet ettiklerine
göre: Peygamber (s.a.v.): ''Bir günlük mesafede müminlerin ruhları birbirini
ziyaret ederler. Halbuki o zamana kadar biri diğerini görmüş değildir, buyurdu.
7- Bezzar sahih bir
senedle Ebu Hureyre (r.a.)'dan şöyle rivayet etmiştir: Mümine ölüm gelince,
göreceğini görür ve Allah'a varmayı sever. Allah da onun gelmesini ister.
Müminin ruhu semaya yükselir. Diğer ruhlar onu karşılarlar. Akrabaları hakkında
malumat edinmek üzere soru sorarken cevaben ''filan hala dünyadadır (yaşıyor)''
deyince taaccub ediyorlar. ''Filan da benden önce Öldü'' deyince de ''o bize
gelmedi'' diyorlar.
8- Adem bin Ebî Eyas
kendi Tefsir'inde, Mübarek bin Fudale'nin Hz. Hasan'dan rivayetini naklettiğine
göre; Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: ''Kul ölünce ruhlar onun ruhunu
karşılarlar. Filan ne yapıyor, filan ne yapıyor derler. O, ''sorduğunuz benden
önce öldü'' deyince ''Demek o sığınağı ve anası olan cehenneme gitti. O ne kötü
ana ve ne kötü mürebbiyedir,'' derler.
9- İbn-i Ebî Dünya, Saîd
bin Cübeyr'den rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: ''Kişi öldüğü zaman
evvelce ölen çocukları onu karşılarlar, ki sizin gurbetten döneni
karşıladığınız gibi.''
10- Sabit el-Bennani'den
rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Bize denildi ki: Kişi öldüğü zaman,
daha önce ölen akrabaları etrafını sararlar. Tıpkı gurbetten geleni
karşıladığınız gibi. O onlarla sevinir, onlar da onunla sevinirler.
11- îbn-i Ebî Şeybe
''Musannef'' de İbn-i Ebî Dünya Ubeyd bin Umeyr'den şöyle rivayet edip demiş
ki: Kabristan ehli ölüyü beklerler. Gurbetten gelen kervanın önüne gidip
beklediğiniz gibi. Ondan önce ölenleri ondan sorduklarında: ''O benden önce
öldü, size gelmedi mi?'' der. Onlar, ''inna lillah ve inna ileyhi raciun''.
Demek o başka bir yola, sığınağı olan Cehenneme götürüldü, derler.
12- îbn-i Ebi Dünya,
Salih'ül Merî'den şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ruhların ölüm anında
karşılaştıkları şeylere dair bize haber verildi ki, daha önce ölmüşlerin
ruhları yeni ölenin ruhundan şunları sorarlar: ''Arkada neyi bıraktın? İyi
cesedde mi idin, habis cesedde mi idin?'' diye dünyadaki ahvalini öğrenirler.
13- Übeyd bin Ümeyr'den
rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: Meyyit öldüğü zaman, ruhlar onu
karşılarlar. Kervancı dönünce ondan sordukları gibi, o ruhtan kimin ne
yaptığını ne bıraktığını öğrenirler. .
14- Salebi, Ebu Hureyre
(r.a.)'ın hadisinden, geçen hadisin bir benzerini rivayet edip sonunda şunu da
ilave etmiştir: ''Hatta onlar evlerindeki kediyi bile sorarlar.''
15- Kurtubi de:
Resulullah (s.a.v.)'in; ''Ruhlar, muntazam bir ordudurlar, anlaşanlar birbirine
yanaşır. Anlaşamayanlar birbirinden ayrılırlar.'' hadisindeki anlaşma bu
karşılaşmadır. Bir kavle göre de bu anlaşma ve karşılaşma ölülerin ruhlarıyla,
uykudaki insanların ruhlarının münasebetleridir'' denilmiştir.
16- îmam Ahmed Zühd'de
ve ibn-i Ebi Dünya Übeyd bin Ümeyr'den şöyle dediğini rivayet etmişler: Eğer
ailemden ölenlerin ruhlarıyla kavuşacağımdan ümidim kesilseydi, kederden
öleceğimi görecektiniz.
17- îbn-i Asakir, Ebu
Cafer yoluyla, Ahmed bin Said ed-Daremi'den rivayet ettiğine göre : Sindi'den o
da, Abdurrahman bin Mehdi'den işittim. Şöyle diyordu: ''Süfyan'ın hastalığı
ağırlaşınca şiddetli bağırışlarla sabırsızlandı.
18- Merhum bin Abdulaziz
onun yanına vardı. Ona ''Ey Eba Abdullah nedir bu sabırsızlığın. Altmış sene
kendisine ibadet ettiğin Rabbine kavuşacaksın, onun için oruç tuttun, namaz
kıldın. Hacca gittin! Acaba birisinin yanında bir emanetin otsa ona varıp
karşılığını almak istemez misin?''
Ravi Ahmed bin Said dedi
ki: O zaman biraz neşesi yerine geldi.
19- Ebu Cafer dedi ki:
Biz Ebu Nuaym'le beraber iken Sindi bu hadisi bize söyledi. Bunun üzerine Ebu
Nuaym de dedi ki: Hasan bin Ali bin Ebi Talib'in ağrısı şiddetlenince
sabırsızlık gösterdi. Bir adam içeri girdi. Hz. Hasan'a ''Ey Ebu Muhammedi
Nedir bu sabırsızlığın ruhun cesedden ayrılıp, baban Hz. Ali, annen Hz. Fatime
ve deden Hz. Muhammed (s.a.v.)'e kavuşacaksın. Ninen Hatice, amcaların Hz.
Hamza, Cafer-i Tayyar, dayıların Tayib, Kasım, İbrahim ve teyzelerin Rukiye,
Ümmü gülsum ve Zeyneb'e varacaksın'' deyince sevindi.
20- Ebu Nuaym, Leys bin
Sa'd'dan rivayet ettiğine göre şöyle rivayet edilmiştir: Şam ehlinden biri
şehid oldu, her Cuma gecesi babası rüyasına geliyordu. Onunla konuşur, Ünsiyet
ederdi, Bir Cuma gecesi gelmedi. Başka bir Cuma gecesi rüyasına gelince babası;
Oğlum! Geçen Cuma gelmedin, beni üzdün, deyince o: Baba, şehidlerin ruhlarına
Ömer bin Abdülaziz'in ruhunu karşılama emri verildi. Biz hepimiz onu
karşılamaya gittik. (Onun için geçen Cuma gelmedim) dedi. Ömer bin Abdülaziz o
zaman vefat etmişti.
21- Beyhaki Şuab-ı
İman''da Ali bin Ebi Talib (r.a.)'dan şunu rivayet etmiştir: Müminlerden biri
vefat etti ve Cennetle müjdelenince dünyadaki dostunu hatırladı. Onun için
Allah'a dua etti.
''Ya Rab! Filan dostum
sana ve Resulüne itaat etmem için bana emir veriyordu. Hayırda bulunmamı,
senden sakınmamı söylüyordu. Huzur-i Kibriyanıza varacağımı hatırlatırdı.
Benden sonra onu delalete götürme. Bana gösterdiğin keremini ona da göster.
Benden razı olduğun gibi ondan da razı ol'' dedi. Sonra öbür dostu da ölünce
Allah ruhlarını bir araya getirip birbirinizi övün'' dedi. Onlar da her biri
arkadaşı için ''ne iyi kardeş ne iyi arkadaş ve ne iyi dostsun'' dediler.
Kafir dostlardan biri
ölünce ateşle müjdelendi, dünyadaki kafir dostunu hatırlayıp şöyle dedi: ''Ya
Rab: Filan dostum sana ve senin Resulüne isyan etmemi emrederdi. Kötülüğe
teşvik, iyilikten beni menederdi! Ve bu güne inanmamamı söylerdi. Ya Rab, onu
benden sonra hidayete erdirme. Bana gösterdiğin ikabı ona da göster. Benden
darıldığın gibi ondan da darıl.''
Sonra öbürü de ölünce,
Allah ikisinin ruhlarını bîr araya getirdi. Onlara ''Haydi şimdi birbirinizi
övün'' dedi. Onlar da birbirlerine ''Ne kötü kardeş! Ne kötü arkadaşsın''
dediler.
BİR SONRAKİ KONU İLE
DEVAM İÇİN AŞAĞIDAKİ İSİM’E TIKLA
ÖLÜNÜN KENDİSİNİ
YIKAYANI, TEÇHİZ EDENİ TANIMASI VE KENDİ HAKKINDA LEH VE ALEYHTEKİ SÖZLERİ İŞİTMESİ