KABİR ALEMİ es-Suyuti |
ÖLÜNÜN KENDİSİNİ
YIKAYANI, TEÇHİZ EDENİ TANIMASI VE KENDİ HAKKINDA LEH VE ALEYHTEKİ SÖZLERİ İŞİTMESİ
1- îmam Ahmed ve Taberani
Evsaf da ibn-i Ebi Dünya, Mervizi ve ibn-i Mende, Ebi Said el-Hudri (r.a.)'dan
rivayet ettiklerine göre; Nebi (s.a.v.): ''Ölen adam kendisini yıkayanı,
taşıyanı, tekfin edeni ve kabirde uzatanı tanır'' buyurdu.
2- Ebu'l-Hasan bin Berra
''Ravda'' kitabında zayıf bir senedle ibn-i Abbas'tan rivayet ettiğine göre;
Nebi (s.a.v.): ''Her ölen gasilıni (yıkıyanını) tanır. Eğer cennetle
müjdelense, taşıyanlara yalvarır, beni acele götürün, der. Eğer cehennemle
müjdelense acele etmemelerini rica eder.''
3- İbn-i Ebi Dünya,
Mücahid'den şunu rivayet etmiştir: ''Kişi ölünce bir melek, ruhunu alır, onu
kabre koyuncaya kadar O her şeyini; yıkayanını, taşıyanını görür.''
4- îbn-i Ebi Şeybe,
Abdurrahman bin Ebi Leyla'dan şöyle rivayet etmiştir: ''İnsan ölünce onun ruhu
meleğin elinde kalır, kabre varınca melek ruhu oraya iade eder.''
5- Ebü Nuaym, Amr bin
Dinar'dan rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: ''Her ölünün ruhu meleğin
elinde kalır. Yıkanan cesedine nasıl yıkanıyor, nasıl kefenleniyor, Kabre doğru
nasıl götürülüyor, diye hepsini müşahede ediyor. Tahta da yıkanınca ona;
''İnsanların sana yaptıkları senayı dinle!'' denilir.
6- İbn-i Ebi Dünya, Amr
bin Dinar (r.a.)'dan rivayet ettiğine göre: ''Her ölen kendisinden sonra
ailesinde olacağı her şeyi bilir. Onlar onu yıkarken, kefenlerken o hep onlara
bakıyor''
7- Ibn-.Ebi Dünya, Bekir
bin Abdullah el-Müzniden rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: ''Her Ölenin
ruhu meleğin elinde kalır. Onu yıkarlarken, tekfin ederlerken ve onların her
yaptıklarını görür. Eğer konuşmaya muktedir olsaydı, onların yüksek sesle
ağlamalarını menederdi.
8- Süfyan'dan rivayet
edildiğine göre; Ölü her şeyi tanır. Hatta gasiline (yıkayıcısına) yıkama
sırasında hafifçe ufalamasını arzu ederek yalvarır. Melek tarafından, ona:
''İnsanların sana yaptıkları senayı işit''
denilir.
9- Huzeyfe (r.a.)'dan şu
rivayet edilmiştir: ''Ruh meleğin elinde kalır, cesed yıkanır. Melek onunla
beraber kabre kadar gider. Üstü toprakla kapatılınca, ruhu cesede bırakır, işte
insan o zaman kabir sualine muhatap olur.''
10- Beyhaki, Huzeyfe'den
şöyle rivayet etmiştir: ''Ruh meleğin elinde kalır. Gasil cesedi sağa sola
çevirir. Kabre götürülünce, melek onun ruhu ile beraber cesedi taşıyanları
takip eder. Kabre konulunca, cesede ruhunu iade eder.''
11- îbn-i Ebi Dünya,
Abdurrahman bin Ebi Leyla'dan şöyle rivayet etmiştir: ''Ruh meleğin elinde
olur. Melek cenazeyi takip eder. Ve ona ''dinle insanlar senin için ne
derler?'' diye söyler. Kabre varılınca cesedle beraber ruhu kabre defneder.''
12- İbn-i Ebi Necih'den
şöyle rivayet edilmiştir: ''Her ölünün ruhu meleğin elinde kalır, boyuna
cesedine bakar. Nasıl yıkanır, nasıl tekfin edilir, nasıl kabre götürülür diye
hepsini seyreder. Kabre konulunca ruhu ona iade edilerek kabrinde oturur.
13- Müslim ve Buhari,
Enes (r.a.)'dan şöyle rivayet etmişler: Nebi (s.a.v.) Bedir ölülerinin yanı
başlarında durdu. Onlara seslenerek: ''Ey filanın oğlu filan. Rabbinizin size
vaad ettiğini hak olarak buldunuz mu? Çünkü ben Rabbimin bana vaad ettiğini hak
olarak buldum.'' Ömer (r.a.): Ya Resulullah, nasıl ruhsuz cesedlerle
konuşuyorsunuz, deyince ResuluIIah (s.a.v.): Siz onlardan daha fazla işitici
değilsiniz. Yalnız onlar bana cevap veremezler'' dedi.
14- Ebu Şeyh mürsel
olarak Abid bin Merzuk (r.a.)'dan rivayet ettiğine göre şöyle demiştir:
Medine'de, Mescid'e bakan bir kadın vardı; öldü. Nebi (s.a.v.)'in haberi
olmadı. Kabri yanından geçerken ''bu kabir nedir? diye sordu. Ona ''Ümmü
Mihcen'in kabridir'' dediler. Resulullah (s.a.v.); Mescid'e bakan kadın mı?
dedi. Evet, dediler. Resulullah (s.a.v.) hemen milleti saflaştırdı, cenaze
namazını kıldı. Sonra ölen kadına seslenerek: ''Hangi ameli daha hayırlı
buldun?'' deyince, sahabeler: ''O işitir mi ya Resulullah?'' dediler. Nebi
(s.a.v.): Siz ondan daha fazla işitir değilsiniz. Denildiğine göre o kadın,
Resulullah (s.a.v.)'e: ''Mescid'e bakmak'' diye cevap vermiştir.
15- Buhari ve Müslim,
Ebu Said el-Hudri (r.a.j'dan rivayet ettiklerine göre, Resulullah (s.a.v.)
şöyle buyurdu: ''Cenaze tabuta bırakılıp, kabre doğru taşınınca, salih ise
''beni götürün'' salih değilse, ''yazık bana! Beni, nereye götürüyorsunuz''
der. insandan başka her şey onun sesini işitir. Şayet insanlar onun sesini
işitseydiler, ölürlerdi.
16- Buhari ve Müslim;
Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayet ettiklerine göre; Resulullah (s.a.v.) şöyle
buyurdu: ''Cenazeyi acele götürün. Salih ise onu hayra götürüyorsunuz. Salih
değilse o boynunuzdan atılacak bir şerdir.''
17- İbn-i Ebi Dünya Ebu
Said el-Hudri (r.a.)'dan rivayet ettiğine göre O: (Bir ölü için) acele kabrine
götürün. Kabir zaruri bir yerdir Acele edin, kendisine hazırlanan hayrı ve
şerri görecek,'' diye emretmiş.
18- Bekr'ül-Müzeni'den
şöyle rivayet edilmiştir: ''Ölü kabristana acele götürülmesiyle sevinir'' diye
bana bildirildi.''
19- Eyyub'dan rivayet
edildiğine göre şöyle demiştir: ''Ehli tarafından meyyitin kabre acele
götürülmesi onun için keramet ve ikramdır.''
20- İbn-i Ebi Dünya
Kabirler bahsinde Ömer bin Hattab tr.a.)'dan rivayet ettiğine göre Resulullah
(s.a.v.) şöyle buyurdu: ''Her ölünün cesedi tabuta bırakılıp, kabre doğru üç
adım yürürlerken ins ve cinden başka her şeyin işiteceği bir şekilde konuşur ve
şöyle der: ''Ey kardeşlerim! Ey cesedimi taşıyanlar! Dünya beni aldattığı gibi
sizi aldatmasın. Zaman benimle oynadığı gibi sizinle oynamasın. Geride
bıraktığımı varislere bıraktım. Kahhar olan Cenab-ı Hakk, kıyamette beni hesaba
çekecektir. Sız ise beni kabre götürüyorsunuz. Oraya bırakıp
vedalaşıyorsunuz.''
21- îmam Ahmed, ''Zühd''de
Ümmü Derda (r.a.)'dan rivayet ettiğine göre şöyle demiştir: ''Ölü tabuta
bırakıldığı an, şöyle bağırır; Ey ehlim! Ey komşularım! Ey beni taşıyanlar!
Dünya beni aldattığı gibi sizi aldatmasın. Benimle oynadığı gibi sizinle
oynamasın. Çünkü ehil ve akrabalarım hiç bir günahımı üstlenmediler.''
22- îbn-i Neccar'ın
tarihinde Muhammed bin Neccar'dan şöyle rivayet edilmiş: ''Muhammed bin Neccar
Mervizi'nin arkadaşlarından idi. Hallal faziletinden dolayı onu öne
sürüyordu.'' O dedi ki: ''Ben bir ölüyü yıkarken aniden gözlerini açıp elimi
tuttu. Ya Eba Muhammed, bu savaş için iyi hazırlık yap,'' dedi.
Allah daha iyi bilir.
BİR SONRAKİ KONU İLE
DEVAM İÇİN AŞAĞIDAKİ İSİM’E TIKLA
MELEKLERİN
CENAZELERLE YÜRÜMESİ VE SÖYLEDİKLERİ ŞEYLER