BEYHAKİ

KÜLLİYATI

VAKİTLERİN FAZİLETLERİ

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Kadir Gecesini Yirmi Yedinci Gecede Aramaya Teşvik

 

100/101- Zir b. Hubeyş der ki: Ubey b. Ka'b'a: "Ey Ebu'l-Münzir! Kardeşin İbn Mes'ud, bir yılın tüm gecelerini tamamıyla ihya eden kişinin ancak Kadir gecesine rastlayabileceğini söylüyor" dediğimde: "Allah ona merhamet etsin! İnsanların buna bel bağlamalarım önlemek için böyle demiştir. Oysa bu gecenin Ramazan ayında, bu ayın son on günü içinde ve yirmi yedinci gecede olduğunu o da biliyor" karşılığını verdi. Ona: "Ey Ebu'l-Münzir! Bunu nereden biliyorsun?" diye sorduğumuzda: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize bildirdiği alamete dayanarak biliyorum. Zira bu gecenin sabahında güneş parlak olmayan bir ışıkla doğar" dedi. 

 

[T] Müslim, salatu'l-musafirin (1/252).

 

Humeydi ile Sa'dan'ın lafzı İbn Mes'ud'un lafzından değil de Ubey'in lafzından daha kısadır. Kadir gecesinin vasıfları konusunda zayıf iki hadis rivayet edilmiştir. Bunlardan birinde (Hz. Peygamber): "Kadir gecesi pml pml ve tertemizdir. Ne sıcak, ne de soğuktur. Bu gecenin sabahında Güneş kırmızı renkte ve sönük bir şekilde doğar" derken diğerinde bu manada bir şey söylemiştir.  [T] Beyhaki, Şuabu 'I-iman (2/12).

 

 

 

102- Muaviye b. Ebi Süfyan'ın bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kadir gecesi konusunda: "(Ramazan ayında) yirmi yedinci gecedir" buyurmuştur.   [T] Ebu Davudı salat (2/111).

 

 

Ebu Davud et-Tayalisi bunu Şu'be kanalıyla Muaviye'den mevkUf olarak rivayet etmiştir.

 

 

 

103- İbn Abbas der ki: Ömer (b. el-Hattab), Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından bazılarını çağırdı ve onlara Kadir gecesini sordu. Sonunda bu gecenin Ramazan ayının son on günü içinde olduğu konusunda ittifak ettiler. Ben: "Benim bu konuda bilgim var ve sanırım tam olarak hangi gecede olduğunu biliyorum" dediğimde, Ömer: "Hangi gecede?" diye sordu. "Ramazan ayının son on günü içinden ya geçen yedinci (yirmi yedinci) ya da geriye kalan yedinci (yirmi üçüncü) gecedir" dedim. Ömer: "Böyle olduğunu nereden biliyorsun?" diye sorunca: "Yüce Allah yedi kat gök ile yedi kat yer yaratmıştır. Yedi gün yaratmış, tüm zamanı da yedi gün (bir hafta) arasında döndürüp durmaktadır. İnsanı yedi aşamada yaratmış ve yiyeceğini de yedi şeyde kılmıştır. Secdede iken yedi uzvumuz yere değmektedir. Kabe'nin etrafında yedi defa dönülür ve şeytana yedi taş atılır" karşılığını verdim. Ömer bunları duyunca: "Bizim aklımıza gelmeyen şeyler senin aklına gelmiş" dedi.

 

[T] Abdurrezzak, Musannef (4/246), Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/313) ve İbn Hacer, Fethul Bari (4/262).

 

 

Beyhaki der ki: Bu konu bu rivayetle kesinlik kazanmış değildir, sadece bu geceye yönelik istidlal babındandır. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilkinde bu gecenin hangi gece olduğunu biliyordu. Ancak insanlar bu gecede ibadet edip diğer gecelerde ibadeti terk etmemeleri açısından Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu haber vermesine izin verilmemiştir ve bu, kendisine unutturulmuştur. Çünkü kendisine din konusunda bir şey sorulduğunda cevap vermeme durumu yoktu. Ancak bu konudaki haberler ve öncekilerden alınan haberler bu gecenin son on gece içinde olduğuna delalet etmektedir. Kadir gecesi bir yıl yirmi birinci geceye denk gelirken bir yıl bir sonraki geceye denk gelmektedir. Bu gecede Kur'an nazil olduktan sonra melekler iner. Allah'ın kullarına selam vermeleri için meleklerin inişi de yine Allah'ın izniyledir. Ancak selam vermek ve hayırlı amellerin karşılığını kat kat vermek için inilen bu gece konusunda ihtilaf edilmektedir. Doğruya ulaşmak Allah sayesindedir.

 

[T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/383).

 

 

 

104- İbn Abbas anlatıyor: Ramazan ayında ben uyurken yanıma gelindi. Bana: "Bu gece Kadir gecesidir" denildi. Bunun üzerine uyuklar bir halde kalktım. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çadırının kazığa bağlandığı ipe tutundum. Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına vardığımda namaz kılıyordu. Sonra geceye baktığımda o gecenin yirmi üçüncü gece olduğunu anladım.

İbn Abbas ekledi: "Kadir gecesi müstesna şeytan her gece güneşle beraber doğar. Şöyle ki güneş o (Kadir gecesinin sabahındaki) günde beyaz ve şuasız olarak doğar. "

 

[T] Ahmed, Müsned (1/255, 282), İbn Ebı Şeybe, savm (3/75), Ebu Davud et-Tayalisı, Minhatu'l-ma'bud (1/201) ve Heysemı, Mecmau'z-zevaid (3/176).

 

 

 

105- Eyyub b. Halid der ki: "Deniz yolculuğunda iken Ramazan ayının yirmi üçüncü gecesinde (cünüp oldum ve) deniz suyuyla yıkandığımda onun tatlı su gibi olduğunu gördüm."

 

[T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/11)

 

Beyhaki der ki: (Deniz suyunun) yirmi yedinci gecede de tatlı olduğu rivayet edilmiştir ve bir sonraki hadiste şöyle geçmektedir:

 

 

 

106- Abde b. Ebi Lubabe der ki: "Ramazan'ın yirmi yedinci gecesinde deniz suyundan içtiğimde onun tatlı su gibi olduğunu gördüm."

 

[T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/11)

 

 

 

107- Ebu Yahya b. Ebi Meserre der ki: "Ramazan'ın yirmi yedinci gecesinde Kabe'yi tavaf ettiğimde meleklerin de havada Kabe'nin çevresinde tavaf ettiklerini gördüm."

 

 

 

108- Ebu Muhammed el-Mısrl der ki: "Bir gece Mısır mescidinde itikafa girmiştim ve önümde Ebu Ali el-Kalki vardı. Ben uyumak üzereyken gökyüzünden kapıların açıldığını ve meleklerin tehlil ve tekbir getirerek indiğini görüp bunun Kadir gecesi olduğu kanaatine vardım. O gece Ramazanın yirmi yedinci gecesiydi. "

 

 

Beyhaki der ki: "Ramazan ayının ve Kadir gecesinin fazileti hakkında bir rivayet nakledilmiştir ki bu rivayetin isnadında durumu bilinmeyen biri bulunmaktadır. Fakat Kadir gecesinde meleklerin müminlere selam vermek için indiği bunu doğrulamaktadır. Bir sonraki rivayette Şaban ayının fazileti hakkında zikrettiğimiz hadisleri doğrulamaktadır."

 

 

 

109- Abdullah b. Abbas bildiriyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Şüphesiz ki cennet, seneden seneye Ramazan ayının girmesiyle süslenir. Ramazan ayının ilk gecesinde Arş'ın altından kendisine Musire denilen bir rüzgar eser. Bu rüzgar cennet ağaçlarının yapraklarını, kapı kanatlarının halkalarını hareket ettirir. İşitenlerin daha güzelini asla duymadıkları bir ses işitilir. Cennet hurileri gelir ve cennetin yüksek köşklerinin arasında durarak: ''Allah'tan (bize) talip olacak kimse yok mu? Onunla bizi evlendirsin'' diye seslenirler. Sonra huriler: ''Ey cennetin Rıdvan'ı! Bu gece ne gecesidir?'' diye sorarlar. O da: ''Buyurun'' diyerek onlara karşılık verir ve: ''Bu gece Ramazan ayının ilk gecesidir. Bu gece Muhammed'in ümmetinden oruç tutanlara cennetin kapıları açıldı'' der. Yüce Allah: ''Ey Rıdvan! Cennetlerin kapılarını aç. Ey Malik! Muhammed'in ümmetinden oruç tutanlara karşı Cehennemin kapılarını kapat. Ey Cibril! Yeryüzüne in ve şeytanların azgınlarını zincirlere vur, onları bukağılarla bağla. Sonra da onları denize at ki Habibim Muhammed'in ümmeti aleyhine oruçlarını bozmasınlar'' buyurur.

 

Yine Yüce Allah, Ramazan ayının her bir gecesinde bir münadiye, üç defa: ''Dua edip isteyen yok mu? Ona istediğini vereyim. Tövbe eden yok mu? Onun tövbesini kabul edeyim. Mağfiret dileyen yok mu? Ona mağfiret edeyim. Zengin olana, yoksul olmayana, zulmetmeden ödeyene kim borç verir?'' diye seslenmesini emreder.

 

Yüce Allah'ın, Ramazan ayının her günü iftar vaktinde, hepsi de cehenneme girmeyi hak eden, ancak cehennemden azat ettiği bir milyon azatlısı vardır. Ramazan ayının son günü oldu mu Yüce Allah o günde ayın başından sonuna kadar azat ettiği kadarını daha az at eder. Kadir gecesi olduğunda Yüce Allah, Cibril'e emir verir, o da beraberlerinde yeşil sancak bulunan meleklerden kalabalık bir toplulukla birlikte iner. Bu bayrağı Kabe'nin damına dikerler. Cibril'in yüz kanadı vardır. Bu yüz kanadın iki kanadını sadece o gecede açar ve doğudan batıya her yeri kaplar. Cibril bu gece melekleri teşvik eder, onlar da ayakta duran, oturan, namaz kılan, zikreden herkese selam verirler. Onlarla tokalaşırlar, dualarına: ''Amin'' derler. Böylece tan yeri ağarana kadar bu şekilde devam eder. Tan yeri ağardığı zaman Cibril: ''Ey melekler topluluğu! Artık dönüyoruz, artık dönüyoruz'' der. Melekler: ''Ey Cibril! Allah, Muhammed ümmetinden olan müminlerinin ihtiyaçlarını ne yaptı?'' diye sorarlar. Cibril: ''Bu gece Allah onlara (rahmet bakışıyla) baktı ve onları affetti. Dört kimse bunların dışındadır'' der."

 

Biz: "Ey Allah'ın Resulü! Bu dört kişi kimlerdir?" dediğimizde, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sürekli içki içen, anne babasına karşı asi olan, akrabalık bağını koparan ve müşahin olandır" buyurdu. Biz: "Ey Allah'ın Resulü! Müşahin ne demektir?" dediğimizde, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu karşılığı verdi: "O kişi kin besleyen kimsedir. Ramazan bayramı gecesi olduğunda bu geceye: ''Mükafat Gecesi'' adı verilir. Bayram sabahı Yüce Allah, melekleri her yerleşim yerine gönderir. Onlar da yeryüzüne inerler. Yol ağızlarında durarak cinler ve insanlar dışında Yüce Allah'ın yarattığı bütün mahlukatın duyacakları bir sesle: ''Ey Muhammed ümmeti! Haydi, kerim, bağışı pek çok pek büyük günahları affeden bir Rabbin huzuruna çıkınız'' diye seslenirler. Namaz kılacakları yere çıktıklarında Yüce Allah, meleklere: ''Ücretle tutulan bir işçi işini yapıp bitirdi mi onun karşılığı nedir?'' buyurur. Melekler: ''İlahımız! Efendimiz! Ona verilecek karşılık, kendisine ücretini eksiksiz vermendir'' derler. Bunun üzerine Yüce Allah: ''Ey meleklerim! Sizleri şahit tutuyorum ki; benim onların Ramazan ayındaki oruçlarına ve kıldıkları namazlarına karşılık vereceğim sevap, benim rızam ve mağfiretim olacaktır'' buyurur.

 

Yine Allah şöyle buyurur: ''Ey kullarımı Benden isteyiniz. İzzetim ve Celalime yemin olsun ki bugün siz bu kalabalık halinizle ahiretiniz için her ne isterseniz mutlaka vereceğim. Eğer dünyalık isterseniz (sizin için hayırlı olup olmadığına) bakarım. İzzetim ve Celalime yemin olsun ki siz benim gözetimim altında olduğunuzu bilerek davrandığınız sürece yaptığınız hatalarınızı örteceğim. İzzetim ve Celalime yemin olsun ki sizi perişan etmeyeceğim, hak sahipleri arasında sizi rezil rüsva etmeyeceğim. Haydi, günahlarınız bağışlanmış olarak geri dönünüz. Siz Beni razı ettiniz, ben de sizden razı oldum.'' Ramazan ayından sonra iftar edince Yüce Allah'ın bu ümmete verdikleri sebebiyle melekler sevinir ve birbirleriyle müjdeleşirler."

 

[T] İbnu'l-Cevzı, el-İlelu'l-mütenahiye (2/43), Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/12), Münziri, et-Terğib ve't-terhib (2/99)

 

 

 

110- Hz. Ali der ki: Vallahi Ömer b. el-Hattab'ı Ramazan ayında gece ibadetine teşvik eden benim. Ömer'e, yedinci kat semada adına Haziratu'l-Kuds denilen ilahi bir mekan olduğunu, bu mekanda adlarına Ruh -başka bir lafızda Ruhaniyyun- denilen meleklerin bulunduğunu, Kadir gecesinde bu meleklerin yeryüzüne inmek için Rablerinden izin istediğini, izin verilip indiklerinde de içinde namaz kılınan her mescide veya karşılaştıkları her bir kişiye dua ettiklerini, bu dualarla insanların berekedere nail olduğunu haber verdim.

 

Ravi der ki: Ömer, Ali'ye: "Ey Ebu'l-Hasan! Bu berekete nail olmaları için insanları namaza teşvik etmelidir" dedi ve Müslümanların gece namazına kalkmalarını söyledi. [T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/12), 

 

 

 

111- Ebu İshak bildiriyor: Şa'bi: "(Melekler ve Ruh o gecede, Rablerinin izniyle) her türlü iş için iner dururlar. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir"[Kadr 4] ayetlerini açıklarken: "Bundan kasıt meleklerin şafak sökene dek mescidlerde bulunanlara esenlik dilemesidir" demiştir.  [T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/12)

 

 

 

112- A'meş'in bildirdiğine göre Mücahid: "O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir"[Kadr 5] ayetini açıklarken: "Bu gece esenliktir, zira sabaha dek şeytan ne bir kötülük yapabilir, ne de birilerini rahatsız edebilir" demiştir. 

 

[T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/12)

 

Beyhaki der ki: "Bu gecenin değerini bilen ve hakkıyla ifa eden kişiyi ancak Allah bilir. Doğruya ulaşmak Allah sayesindedir. Bu gecede tavsiye edilen ve kabule şayan olan dua da bir sonraki rivayette zikredilmiştir."

 

 

 

113- Hz. Aişe der ki: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Şayet denk getirirsem Kadir gecesinde nasıl dua edeyim?" diye sorduğumda, Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Şu duayı yap: "Allahım! Sen ki affedicisin. Affetmeyi seversin, beni de affet. "

 

[T] Tirmizi, da'vat (5/534), Nesai, Amelu'l-Yevm ve'l-Leyle (s. 499), İbn Mace, dua (2/1265), Ahmed, Müsned (6/171, 182, 183, 208), Hakim, Müstedrek (1/530) ve Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/12).

 

Yezid rivayetinde: "(Hz. Aişe'nin sorusu üzerine ona) Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Üç defa (şu duayı yap)" dediğini biliyorum" ibaresi geçmiştir.

 

 

 

114- Müminlerin annesi Hz. Aişe der ki: "Ey Allah'ın Resulü! Şayet bilirsem (denk getirirsem) Kadir gecesinde Rabbimden ne isteyip nasıl dua edeyim?" diye sorduğumda, Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Şu duayı yap: "Allahım! Sen ki affedicisin. Affetmeyi seversin, beni de affet."   [T] Nesai, Amelu'l-Yevm ve'l-Leyle (875).

 

 

 

115- Ebü Amr b. Ebi Cafer (el-Hlri) der ki: Ebü Osman Said b. İsmail'in kendi meclisinde ve başka meclislerde de çokça: "Affet" dediğini işittim. Sonra şöyle derdi: "Ey affeden! Beni affet. Hayatta iken beni affet. Ölüm anımda beni affet, mezarda beni affet. Diriliş günü beni affet. Sahifelerin uçuştuğu anda beni affet. Kıyamet gününde beni affet. Hesap münakaşasında beni affet. Sırat köprüsünü geçerken beni affet. Mizan'da beni affet. He durumda beni affet. Ey affeden! Beni affet."

 

Ebü Amr der ki: Ebü Osman vefat ettikten sonra (biri tarafından) rüyada görülüp kendisine: "Dünyadaki amellerinden hangisi ile fayda gördün?" denildiğinde: "Affet, Affet, demekle" karşılığını verdi,  [T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/12).

 

 

 

116- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ramazan ayı boyunca akşam ve yatsı namazını cemaatle kılan kişi, Kadir gecesinden nasibini tam olarak almış olur" buyurmuştur.

 

[T] Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/13), 

 

 

 

117- Ebü Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Ramazan ayı boyunca yatsı namazını cemaatle kılan kişi, Kadir gecesini idrak etmiş olur" buyurmuştur.

 

[T] İbn Huzeyme, savm (3/333), Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/13),

 

 

 

118- Said b. el-Müseyyeb der ki: "Her kim Kadir gecesinde yatsı namazında cemaatte hazır bulunursa o geceden payını almış olur."

 

[T] Malik, Muvatta (1/321), Beyhaki, Şuabu'l-iman (2/13)

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Ramazan Ayında Teravilı Namazı