BEYHAKİ

KÜLLİYATI

İMAM’IN ARKASINDA KIRAAT

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

İmamın Arkasında Okunmaması Gerektiği

Görüşünde Olan Kimsenin Hucceti...

 

İmamın Arkasında Okunmaması Gerektiği Görüşünde Olan Kimsenin Huccet Saydığı Rivayet; Bazı Ravilerin Bunu Şüpheli Hale Soktuğunun ve Metninde Kısaltma Yaptığının Beyanı

 

385- Enes (b. Malik) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sahabilerine namaz kıldırdI. Sonra yüzünü ashabına çevirip: "İmam okuduğu halde, siz de mi okuyorsunuz?" diye sordu. Bunun üzerine ashabı sustular. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sözü üç defa tekrar etti. "Doğrusu biz bunu yapmaktayız" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Böyle yapmayınız" buyurdu.

 

Ebu Abdillah der ki: Bunun metnini Yusuf b. Adiy kısa olarak aktarmıştır. Hadis, Abdullah b. Cafer er-Rakki, Yahya b. Yusuf ez-Zimmi ve Mahled b. el-Hüseyn tarafından Ubeydullah b. Amr ar-Rakki'den tam metniyle rivayet olunmuştur.

 

Beyhaki der ki: Bu kitapta bu rivayeti kendilerinden "Abdusselam b.

Abdilhamid - Ubeydullah b. Amr" kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zikrettik. Hadislerinde: "Böyle yapmayın. Sizden biri Fatiha Suresini içinden okusun" demişlerdir. İmamın arkasında okumayı terk etme görüşünde olan kimsenin kitabında huccet saydığı zayıf haberler gördüm. Bu kişi Yusuf b. Adiy'in, Ubeydullah b. Amr'dan kısaltarak rivayet ettiği hadisi buna huccet saymıştır. Sonra Mahled b. elHüseyn'in, Ubeydullah b. Amr'dan olan rivayetini metninde (elif) harfi ziyadesinde bulunarak: "Böyle yapmayın veya sizden biri Fatiha Suresini içinden okusun" şeklinde aktarmıştır. Ancak bu ziyadesine mutabaat edeni görmedik.

 

 

386- Enes (b. Malik) bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (bir gün) sahabilerine namaz kıldırdI. Namazını bitirince, yüzünü sahabelere çevirip: "İmam okuduğu halde, siz de namazınızda imamın arkasında mı okuyorsunuz?" buyurdu. Bunun üzerine sahabiler sustular. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sözü üç defa tekrar etti. Birisi -veya birileri-: "Doğrusu biz bunu yapmaktayız" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Böyle yapmayınız. Sizden birisi Fatiha Süresini içinden okusun" buyurdu.

(Enes b. Malik) bu şekilde Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Fatiha Süresini içinden okumayı emretmesini zikretmiştir. Ancak rivayetinde kendisiyle muhayyerlik kastedilen veya ifadesini zikretmemiştir. İbrahim b. Ebi Talib hadis hafızıdır. Ebü Zekeriya el-Anberi de hadiste titiz davranan bir alimdir ki eğer metinde zikredildiği gibi elif harfi olsaydı onlar bunu bilirlerdi. Ravilerden güvenilir kişilerden olan Ebu Ya'la el-Mavsili de bunu Mahled'den bu ziyade ile yani elif harfini zikretmeksizin rivayet etmiştir. Eğer elif harfinin var olduğu mahfüz bir şeyolsaydı bu kendi görüşünden başka bir mana taşırdI. Zira Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kişiyi okumak ve okumayı terketmek arasında muhayyer bırakmamıştır. Sonra (Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından olan) bu kişi bunu "Ebü Ya'la el-Mavsili - Mahled b. Ebi Zumeyl" kanalıyla Ubeydullah er-Rakki'den rivayet ederek metni: "Böyle yapmayınız" kısmına kadar zikretmiştir. Ancak Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Fatiha Süresini içinden okumayı emrettiğini zikretmemiştir.

 

Ayrıca bunu hocamız, "Ebü Abdillah el-Hafız - Ebü Ali el-Hafız Ebü Ya'la" kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Böyle yapmayınız. Sizden birisi Fatiha Süresini içinden okusun" şeklinde rivayet ettik. Fakat (Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından olan) bu kişi bunu "Ebü Bekr b. el-Harisi el-Fakih - Ebü Muhammed b. Hayyan" kanalıyla Ebü Ya'la'dan: "Sizden birisi Fatiha Süresini içinden okusun" buyruğunu zikretmeksizin aktarmıştır. Ebü Bekr b. el- Harisi ile başkası kanalıyla olan rivayetinde ve Abdusselam b. Abdilhamid kanalıyla Ubeydullah b. Amr'dan olan rivayetinde bu kısmı zikretmemiştir. (Bazı hadislerin metninde eksiklik olması hadisi geçersiz kılmamaktadır. Ancak) bu hadiste böyle bir eksikliğin olması caiz olan bir şey değildir. Bu, istisna edilen şeyle birlikte kendisinden istisna edilen şeyi de yok etmek demektir. Kişinin bunlardan birini nakledip diğerini terketmesi caiz değildir. Eğer bu caiz bir şeyolsaydı o zaman şahidin bir şeyi ikrar ederken istisnayı zikretmeksizin şahitlik etmesi gibi olur ki bu da kimsenin helal saymayacağı büyük bir fesattır.

 

Sonra bu kişinin hadisinin hemen peşinden: "İbrahim b. Ebi Talib bunu Mahled kanalıyla rivayet etmiştir" yazdığım gördüm. İbrahim'in, Mahled kanalıyla olan rivayetine gelince o daha önce lehine değil de aleyhine zikrettiğim gibidir. O zaman hadisin tamamında dediğini iptal eden şey varken kendisi bunu nasıl caiz görmektedir veya bu rivayet ile nasıl sevinmektedir? Bu kendisine verilmeyen şey ile dayan kimse gibidir. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böylesi kişiyi yalandan iki giysi giymiş (çıplak) kişiye benzetmiştir. Sonra meçhul bir isnadla "Reca b. Ebi Reca - Ebü Tevbe Rabi' b. Nafi' - Ubeydullah b. Amr er-Rakki Eyyüb - Ebü Kılabe - Enes b. Malik" kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kimin imamı varsa imamın okuması kendisinin okuması yerine de geçer" şeklinde nakledilen hadisi huccet saymıştır. Bu da güvenilir kişilerin Ubeydullah b. Amr'dan rivayet ettiğine, bizim bu konuda işaret ettiğimize ve yine güvenilir kişilerin Ebü Tevbe Rabi' b. Nafi'den rivayet ettiğine muhaliftir.

 

 

387- Enes b. Malik bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını bitirince, yüzünü sahabelere çevirip: "İmam okuduğu halde, siz de namazınızda mı okuyorsunuz?" buyurdu. Bunun üzerine sahabiler sustular. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sözü üç defa tekrar etti. Birisi veya birileri-: "Doğrusu biz bunu yapmaktayız" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Böyle yapmayınız. Sizden birisi Fatiha Suresini içinden okusun" buyurdu.

 

Ubeydullah b. Amr'dan gelen bu rivayetlere, sonra "Eyylib - Ebu Kılabe" kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mürselolarak gelen rivayetlere ve "Halid el-Hazza - Ebu Kılabe - Muhammed b. Ebi Aişe" kanalıyla Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından olan bir adam" kanalıyla bu konuda gelen rivayetlere bakan her kişi Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Fatiha Suresinin okunmasını emrettiğini görür. Ayrıca Reca'nın rivayetinin bu rivayetlere muhalif mevzu bir rivayet olduğunu, bunu da meçhul kimselerden olan bir ravinin uydurduğunu bilir. Yüce Allah fazlı ve keremiyle bizi yalandan ve hileden korusun.

 

 

388- Enes der ki: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kimin imamı varsa imamın okuması kendisinin okuması yerine de geçer" buyurmuştur.

 

Ebü Abdillah der ki: Ebü Ahmed el-Hafız'ın şöyle dediğini işittim: "Üstad Abdullah b. Muhammed b. Yaküb, hadisi karışık bir şekilde yazardı." Ebü Ahmed'in durumundan dolayı zikrettiği bu şeyde şüphe etmemekteyim. Zira onun hadisinde güvenilir kişilerden uydurma hadisler gördüm. Ancak bunları burada zikretmek yersiz olur ve bu kişinin durumu bilinmez değildir. Metruk olan kimselerden bir grup da bu münker ve mevzü hadisleri Hasan b. Sehl el-Basri kanalıyla Katan b. Salih ed-Dimaşki'ye dayandırmaktadır. Bunların hadislerini güvenilir kişiler rivayet etmemektedir.

 

Sonra hocamız Ebü Abdillah, onların cerh edilmiş olduğuna delilolan ve kendilerinden nakledilmiş olan bazı rivayetler zikretti. Bu konuda haberler toplayan kişi de Abdullah b. Muhammed'den bir rivayet zikretmiştir. Ayrıca bu rivayeti Ahmed b. Muhammed b. Yasin kanalıyla Hasan b. Sehl'den rivayette bulunmuştur. Eğer bu Abdullah'tan gelen doğru bir rivayet ise Hasan b. Sehl'den nakledilen doğru değildir demektir. Rivayet ettiği haberin uydurma olduğu da açıktır. Yardımcımız Allah'tır.

 

Daha önce Sabit kanalıyla şöyle bir rivayet zikretmiştik: "Enes, imamın arkasında kıldığımız namazlarda kıraat yapmamızı söylerdi. İmamın arkasında kıldığımız namazda Enes'in yanında dururdum. Enes Fatiha Süresinin yanında Mufassal sürelerden birini okurdu. Bu konuda kendisini örnek almamız için de kıraatini bize duyururdu."

 

 

389- Sabit der ki: "Enes, bizlere imamın arkasında okumamızı emrederdi."

 

 

 

İmamın Arkasında Okumayı Kerih Gören Kişinin Huccet Saydığı Başka Bir Rivayet; Bu Rivayetin Zayıf Olduğunun ve Merffi Olarak Rivayet Edilmesinin Hatalı Olduğunun Beyanı

 

390- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa, imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurdu.

 

 

391- Başka bir kanalla bir önceki hadisin aynısı rivayet edilmiştir.

Ebü Abdillah der ki: Bu hadisi ne İbn Ömer, ne Nafi', ne Eyyüb esSahtiyanı, ne de Harice b. Mus'ab es-Serahsı kanalıyla merfü olarak rivayet etmenin hiçbir şekilde aslı yoktur. Harice b. Mus'ab es-Serahsı için: "Bu kişi Giyas b. İbrahim ve başkası gibi uydurmaolardan rivayette bulunarak tedlis yapardı (yani isimlerini isnadda gizlerdi)" denilmiştir. Bu sebeple de hadislerinde münker haberler çoğalmıştır.

 

Ebu Abdillah el-Hafız'ın, "Ebu'l-Abbas Muhammed b. Yakub - Abbas b. Muhammed ed-Dur!" kanalıyla bildirdiğine göre Yahya b. Main:

 

"Harice b. Mus'ab'ın (ravi olarak) bir değeri yoktur" demiştir. Bize bildirilene göre de Ahmed b. Hanbel kendisinden rivayette bulunmayı yasaklamıştır. Yine bize bildirilene göre Muhammed b. İsmail el- Buhari: "Veki', Harice b. Mus'ab Ebu'l-Haccac el-Horasani'den rivayette bulunmayı terk etti. Kendisi Giyas b. İbrahim'den tedlis yapardı" demiştir.

 

 

392- Ebu'l-Ezher der ki: İbn Ömer'e imamın arkasında kıraat yapma konusu sorulunca: "Kıldığım namazda Fatiha Suresini okumamaktan dolayı şu yapının Rabbinden haya ederim!" dedi.

 

(Ebu'l-Ezher) bu konunun İbn Ömer'e sorulması hakkında böyle demiştir. Daha önce "Ebu'l-Ezher - Ebu'l-Aliye" kanalıyla İbn Ömer'den bunu sahih isnadla rivayet etmiştik.

 

Bu rivayet bilinmeyen bir kanalla Eyyub'dan rivayet edilmiştir. Hadis alimlerinin adil olarak bilmediği ve KUfe alimlerinden ileri gelenlerin huccet saymadığı kimselerden nakledilen rivayetleri Allah'ın dininde (hüküm olarak) kabul etmeyiz. Ebu Bekr b. el-Haris el-Fakih, Ali b. Ömer el-Hafız kanalıyla Harice b. Eyyub'un hadisinden sonra merfU olarak rivayette bulunmuştur. Ancak bu rivayetinde yanılmıştır. Doğrusu Muhammed b. Mahled'in, "Abdullah b. Ahmed b. Hanbel - babası İsmail b. Uleyye - Eyyub" kanalıyla Nafi'den ve Enes b. Sirin'den naklettiği hadistir. İkisi de imamın arkasında okuma konusunda İbn Ömer'in: "İmamın okuması senin için yeterlidir" dediğini rivayet etmişlerdir. Ubeydullah b. Ömer kanalıyla Nafi'den merfü olarak da rivayet edilmiştir.

 

 

393- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa, imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurdu.

 

Ebü Abdurrahman et-Temimi der ki: "İmamın arkasında okuma konusunda olan bu hadisten dolayı Süveyd'in bütün hadisleri için Yüce Allah'a istiharede bulunacağım."

 

Beyhaki der ki: "Süveyd b. Said ömrünün son zamanlarında değişmiş ve münker hadisleri çoğalmıştır. Bu hadis Ubeydullah b. Ömer'in öğrencilerinden merfü olarak değil de mevküf olarak rivayet edilmiştir."

 

 

394- İbn Ömer: "İmamın arkasında namaz kılana, imamın kıraati yeterli olur" derdi.

 

 

395- Cabir'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurmuştur.

 

Aynısı İbn Ömer'in sözü olarak ta rivayet olunmuştur. Cabir el-Cu'fi metrük bir ravidir. Rivayetinde hadisi refetmesi de doğru değildir. Diğer taraftan Malik b. Enes kanalıyla Nafi'den de merfü olarak rivayet olunmuştur.

 

 

396- İbn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurmuştur.

 

Ebü Abdillah der ki: Kureyşli olduğunu söyleyen Osman b. Ubeydillah yüzsüz ve açık olarak yalancı biridir. Bu kişi Horasan'a gelip Malik b. Enes, Leys b. Sa'd, İbn Luhay'a, Hammad b. Seleme, Hammad b. Zeyd ve başkası kanalıyla çoğu uydurma olan hadisler rivayet etmiştir. Hocamız da uydurma olan hadislerinin birçoğunu zikretmiştir. Cafer b. Sehl de bu kişinin uydurmacı olduğunu bildirmiştir. Ebu Ahmed b. Adiy el-Hafız, Osman b. Abdillah'ı hadisleri uydurma olan kişilerin arasında zikretmiştir. Rezil olmaktan Allah'a sığınırız. Bu hadis Muvatta' kitabında İmamın açıktan okuması halinde arkasında okumayı terk etme bölümünde mevkUf olarak zikredilmiştir. 

 

 

397-398- Malik, Nafi'den bildiriyor: Abdullah b. Ömer'e: "Kişi imamın arkasında Fatiha okumalı mıdır?" diye sorulunca: "İmamın arkasında namaz kılanlara imamın kıraati yeterlidir. Kişi kendi başına kılınca okusun" cevabını verdi. Abdullah b. Ömer de imamın arkasında iken kıraat yapmazdı.

 

Salim'in, İbn Ömer'den olan rivayeti, Malik b. Enes'in, Nafi'den naklettiği rivayetin doğruluğuna delalet etmektedir. Bu hadisi imamın açıktan okuması halinde imama uyan kişinin okumayı terk etmesi hakkındaki rivayetler arasında zikrettik. Başka bir kanalla Nafi'den merfU olarak rivayet edilmiştir ve bir değeri yoktur.

 

 

399- İbn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurmuştur.

 

Bu isnadda durumları bilinmeyen kimseler vardır ve Yüce Allah bize dinimizi bilinmeyen kimselerden öğrenmemizi emretmemiştir. Kadı bile bir dirhem için olsa da tanımadığı bir kişinin şahitliğini kabul etmemektedir. O zaman bu önemli konuda tanımadığımız kimselerin hadisi konusunda çok dikkat etmemiz gerekmektedir. Karanlık başka bir isnadla "Ebü Hanife - Nafi" kanalıyla İbn Ömer'den merfü olarak rivayet edilmiştir. 

 

 

400- İbn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), imamın arkasında (cemaatin) kıraati yapmasını yasakladı.

 

Ebü Abdillah der ki: Müslim'in, ravisi Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kim yalan olduğunu bildiği halde (benden) bir hadis naklederse yalancılardan biridir" buyruğuna dahilolan kişinin hadisi, mezhep imamının adına uydurmasına şaşıyorum. Biz Muhammed b. el-Hüseyn

 

el-Hemdani'yi tanımadığımız gibi Muhammed b. Abdirrahman'ı, Kasım b. Abdilvahid'i ve Bekr b. Hamza'yı da tanımıyoruz. Ebü Hanife kendisinden nakledilen bu uydurma rivayetlerden uzaktır. Zira kendisinin Nafi'den olan rivayeti azdır. Yani muhaddisler tarafından bilinmektedir ki bu rivayetler sayılacak kadar azdır. Ebü Hanife'nin öğrencilerinden nakledilen böylesi bir haberin aslı olsa da kendileri ne zamandan beri Müsa b. Ebi Aişe'den naklettikleri mürsel hadise uymaktadır. Başka bir kanalla da İbn Ömer'den merfü olarak rivayet edilmiştir. 

 

 

401-402- İbn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurmuştur.

Ebü Abdillah el-Hafız der ki: Ebü Ali el-Hafız'ın bu rivayetin ardından: "Bu, batıl bir haberdir. Ebü İsma Nüh b. Ebi Meryem uydurmacı biridir" dediğini işittim.

Beyhaki der ki: Ebü İsma'nın huccet biri sayılmaması rivayetlerinde birçok münker hadislerin bulunmasından dolayıdır. Hadis alimleri onun hakkında böyle demiştir. Muhammed b. el-Fadl b. Atiyye bu rivayette ona mutabaat etmiştir. Ancak Muhammed b. el-Fadl b. Atiyye ondan daha zayıftır.

 

 

403- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurmuştur.

 

 

404- İbn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi imamın arkasında namaz kılıyorsa imamın kıraati kendi kıraati olur" buyurmuştur.

 

Muaviye b. Yahya ed-Sadefi bunun merfU ya da mevkUf olmasında şüphe etmektedir. Muaviye, huccet kabul edilmeyen zayıf bir ravidir. Bu isnad ile ref edilmesi de batıldır. Mahfuz olan rivayet, "Ma'mer - İbn Cüreye -Zühd -Salim - İbn Ömer" kanalıyla onun "Sesli okuduğunda imamın kıraatı senin için yeterlidir" sözüdür.

 

 

405- Abdullah b. Ömer der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) imamın arkasında okumak sorulunca: "İmam okumaktadır" buyurdu.

 

Bu isnadla merfu kılınması batıldır. Şu'be bunu Abdullah b. Dinar kanalıyla İbn Ömer'den aynı mana ile mevküf olarak rivayet etmiştir. Meçhul veya illetli olan bir hadisi huccet kabul etmek caiz olsaydı biz de bunu huccet sayardık ya da bunun gibi rivayet ettiği hadislere muhalif olurduk.

 

 

406- Abdullah b. Amr der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber namaz kıldık. Namazı bitirince ve bize: "Siz namazda benimle beraberken Kur'an mı okuyorsunuz?" diye sorunca; "Evet" dedik. "Öyle yapmayın. Yalnızca Ümmü'l-Kur'an'ı okuyun" buyurdu.

Benim kitabımda da bu hadis iki yerde böyle geçmektedir.

 

 

407- Abdullah b. Amr der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber namaz kıldık. Namazı bitirince ve bize: "Siz namazda benimle beraberken Kur'an mı okuyorsunuz?" diye sorunca; "Evet" dedik. "Öyle yapmayın. Yalnızca Ümmü'l-Kur'an'ı okuyun" buyurdu.

 

 

408- Mansür'un bildirdiğine göre Mücahid: Abdullah b. Ömer ve İbn Utbe'nin imamın arkasında okuduğunu işittim" demiştir. Ben bunu bu şekilde buldum. Doğrusu benim yanımda (İbn Ömer yerine) Abdullah b. Amr b. el-As' dır. Leys'in rivayetini huccet saymasam da Leys b. Ebi Süleym'in hadisi ile ona mutabaat edeni gördüm.

 

 

409- Mücahid der ki: Abdullah b. Ömer, imamın arkasında (namaz kılarken) kıraat yapardı.

 

 

410- Mücahid'in bildirdiğine göre İbn Ömer imamın arkasında öğle ve ikindi namazlarında ilk iki rekatta Fatiha Süresi ile birlikte bir süre ve son iki rekatta sadece Fatiha Süresini okumuştur.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

İmamın Arkasında Okumayı Kerih Gören Kişinin Huccet Saydığı Başka Bir Rivayet