BEYHAKİ KÜLLİYATI |
ALLAH’IN İSİM VE SIFATLARI |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Yüce Allah'ın: "Sizin
Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan ve sonra Arş'a istiva eden
Allah'tır"[A'raf 54]
Buyruğu
Yüce Allah şöyle
buyurur: "Sizin Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan ve sonra
Arş'a istiva eden Allah'tır. Gündüzü durmaksızın kendisini kovalayan geceyle
örten, Güneş'e, Ay'a ve yıldızlara kendi buyruğuyla baş eğdirendir. Haberiniz
olsun ki yaratmak da, emir de (yalnızca) onundur. Alemlerin Rabbi olan Allah ne
yücedir."[A'raf 54] Yüce Allah bu ayette her şeyin emriyle var olduğunu
bildirdikten sonra emri yaratmadan ayırarak: "Haberiniz olsun ki yaratmak
da, emir de (yalnızca) onundur. Alemlerin Rabbi olan Allah ne yücedir"[A'raf
54] buyurmuştur.
Süfyan b. Uyeyne der ki:
Yüce Allah: "Bilin ki yaratma da, emir de O'nun hakkıdır. Alemlerin Rabbi
olan Allah Yüce'dir"[A'raf 54], "Rahman olan Allah Kur'an'ı öğretti;
insanı yarattı ve ona konuşmayı öğretti"[Rahman 1,2] buyurarak, yaratılış
ta Kur'an'ı insanla birlikte zikretmemiştir. İnsanı zikrederken yaratmadan,
Kur'an'ı zikrederken ise öğretmeden bahsetmiştir. "Bir şeyin olmasını
istediğimiz zaman sözümüz sadece ona ''01'' dememizdir ve hemen olur"[Nahl
40] buyruğuyla bir şeyi yaratmak istediği zaman ona: "OL!" demesinin
yeterli olduğunu bildirmiştir. Eğer Allah'ın kelamı mahluk olsaydı o sözün
yaratılması da başka bir şeye bağlı olurdu. Bağlı olduğu şey de yine var olmak
için başka bir şeye bağlı olurdu ve bu böyle sonsuza kadar giderdi ve bu
durumda yüce Allah'ın kelamının ezeli oluşu muhal olurdu. Halbuki emrin ezeli
olması ve yaratıcıya daima bağlı olmalıdır.
483- Suheyl der ki: Ebu
Salih, yatmak istediğimiz zaman, kişinin sağ tarafına uzanmasını, sonra şöyle
demesini emrederdi: "Allahım! Sen göklerin, yerin, Büyük Arş'ın, bizim ve
her şeyin Rabbi, taneyi ve çekirdeği yaran, Tevrat'ı, İncil'i ve Kurlan'ı
indirensin. İradesini eline aldığın her şeyin şerrinden sana sığınınm. Evvel
(Varlığının başlangıcı olmayan) Sensin. Senden önce hiçbir varlık yoktur. Ahir
olan Sensin. Senden sonra hiçbir varlık yoktur. Zahir olan sensin, senin
üzerinde hiçbir varlık yoktur. Batın sensin, senin ötende hiçbir şey yoktur.
Borçlanmızı ödettir ve bizi fakirlikten kurtar." Ebu Salih, bunu Ebu Hureyrelden,
Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet ederdi.
Müslim Sahihlinde Züheyr
b. Harb kanalıyla Cerir'den rivayet etti.
[-] Sahihtir.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) mahluk olan ve mahluk olmayanı birbirinden ayırmış ve mahluk
olanı, yaratma fiilini zikrederek Halik'ına izafe etmiştir. Tevrat, İncil ve
Kur'an'ı da yaratma fiilini zikretmeden yüce Allah'a izafe etmiştir. Mahluk
olanla olmayanı da bir arada zikretmemiştir.
484- Ebu Zer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki:
"Allah şöyle buyurur. .. " -Hadis devam ediyor- Sonunda şu ibare
geçmektedir: "İhsanım bir sözdür, azabım da bir sözdür. Bir şeyin olmasını
dilediğim zaman ''OL!'' derim, oluverir."
[-] Zayıf,
Allah en doğrusunu
bilir, ancak "Allah'ın emri daima yapıla gelmiştir''[Nisa 47] buyruğundan
kastedilen Zeyd ve hammıyla olan mesele, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Zeyneb ile evlenmesi, evlatlığın hammıyla evlenmenin caiz olmasıdır. Bu
buyruk: "Allah'ın emri şüphesiz gereği gibi yerine gelecektir"[Ahzab
38] buyruğuyla aynı manadadır. Kur'an'daki emirler on üç manaya gelir.
Bunlardan biri, din manasına gelen emirdir. "Sonunda onlar istemedikleri
halde hak ortaya çıktı, Allah'ın emri üstün geldi''[Tevbe 48] ayetindeki
emirden kasıt Allah'ın dini olan İslam' dır. Bir başkası, söz manasına gelen
emirdir. Yüce Allah: "Bunun üzerine ona şöyle vahyettik: Nezaretimiz
altında, sana bildirdiğimiz gibi gemiyi yap; buyruğumuz gelip tandırdan sular
kaynayınca her cinsten birer çifti ve aleyhine hüküm verilmiş olanın dışında
kalan çoluk çocuğunu alıp gemiye bindir"[Müminun 27] buyruğundaki emirden
kasıt buyruktur. Yine yüce Allah: "Sihirbazlar işi aralarında tartıştılar
ve konuşmalarını gizli tuttular"[Taha 62] buyurmuştur. Buradaki emirden
(iş) kasıt sözleridir. Bir başkası da, azab manasına gelen emirdir. "İş
olup bitince ... ''[İbrahim 22] buyruğundan kasıt cehennemliklere azab vacip
oluncadır. Bir başkasından da Hz. İsa kastedilmiştir. Yüce Allah'ın: "Bir
işin olmasını dilerse ona ol der ve olur"[Al-i İmran 47] buyruğundaki
emirden kasıt Hz. İsa'nın babasız yaratılmasıdır. Yüce Allah ol deyince her
şeyolur. Bir başka emirden de Bedir'de öldürülenler kastedilmiştir.
"Allah'ın buyruğu gelince iş gerçekten biter''[Mümin 78] buyruğunda,
Bedir'de öldürülenler kastedilmiştir. "Fakat Allah mahvolan, apaçık
belgeden ötürü mahvolsun, yaşayan da apaçık belgeden ötürü yaşasın diye olacak
işi yaptı''[Enfal 42] buyruğundan kastedilenler de Mekke kafirlerinin
öldürülmesidir. Bunlardan biri de Mekke'nin fethidir. Yüce Allah'ın: "De
ki: Babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, akrabanız, elde
ettiğiniz mallar, durgun gitmesinden korktuğunuz ticaret, hoşunuza giden evler
sizce Allah'tan, Peygamber'inden ve Allah yolunda savaşmaktan daha sevgili ise,
Allah'ın buyruğu gelene kadar bekleyin"[Tevbe 24] buyruğundaki emirden
kasıt ta, Mekke'nin fethidir. Bunlardan biri de Kurayza oğullarının öldürülmesi
ve Nadir oğullarının sürgün edilmesidir. Yüce Allah'ın: "Allah'ın emri
gelene kadar onları affedin, geçin"[Bakara 109] buyruğundan kastedilen
budur. Bunlardan biri de kıyamettir. "Allah'ın buyruğu gelecektir; acele
gelmesini istemeyin''[Nahl 1] buyruğunda kıyamet kastedilmiştir. Bunlardan biri
de kazadır. Yüce Allah şimşekle ilgili: "Doğrusu sizin Rabbiniz gökleri ve
yeri altı günde yaratıp sonra Arş'a hükmeden, işi düzenleyen Allah'tır''[Yunus
3] buyurmuştur. Bunlardan biri de vahiydir. "Gökten yere kadar, olan bütün
işleri Allah düzenler"[Secde 5] buyruğunda kastedilen vahiydir.
Bunlardan biri de
mahlukatın işleridir. Yüce Allah'ın: "İyi bilin ki işler sonunda Allah'a
döner"[Şura 53] buyruğunda kastedilen mahlukatın işleridir. Bunlardan biri
de yardımdır. Yüce Allah'ın: "Bu işten bize ne, diyorlardı. De ki: İş
(zafer, yardım) tamamen Allah'a aittir''[Al-i İmran 154] buyruğundaki işten
kasıt yardımdır. Bunlardan biri de günahtır. Yüce Allah'ın: "Onlar,
işlerinin karşılığını tattılar''[Talak 9] buyruğundaki işten kasıt, günahının
cezasıdır.
485- Huzeyl bu yorumları
Mukatil'den nakletmiştir. [-] Zayıf
Yukarıda sayılanların
hepsinde de "emir" zikredilen manalarda gelmiştir. "Bilin ki
yaratma da, emir de O'nun hakkıdır"[A'raf 54] ayeti emrin mahluk
olmadığını, bu kelimenin bazen yaratma, irade, tedebbür manasında
kullanıldığını göstermektedir. Kuteybi der ki: İrade, tedebbür, dileme gibi
şeyler farklı şeyler olsalar da, bunların hepsine de "emir"
denilebilir. Çünkü her şey Allah'ın emriyle olur. Bununla ilgili yüce Allah:
"İyi bilin ki işler sonunda Allah'a döner"[Şura 53] buyurmuştur. [-] Zayıf,
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Yüce Allah'ın:
"İş, eninde sonunda Allah'a aittir"[Rum 4] Buyruğu