BEYHAKİ KÜLLİYATI |
ALLAH’IN İSİM VE SIFATLARI |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Yüce Allah'ın: "Herhangi bir şey
için, Allah'ın dilemesi dışında:
"Ben yarın onu yapacağım"
deme"[Kehf 24] buyruğu
Yüce Allah şöyle
buyurur: "Siz, Allah dilerse ... Mescid-i Haram'a
gireceksiniz."[Fetih 27] Hz. Nuh'un kavmine şöyle dediğini bildirmiştir:
"Ancak Allah dilerse onu başınıza getirir, siz O'nu aciz
bırakamazsınız."[Hud 33] Hz. İbrahim'in ise kavmine şöyle dediğini bildirmiştir:
"O'na ortak koştuklarınızdan korkmuyorum, meğer ki Rabbim bir şeyi dilemiş
ola.''[En'am 80] Hz. İsmail'in de, babasına şöyle dediğini bildirmiştir:
"Allah dilerse, sabredenlerden olduğumu göreceksin."[Saffat 102 ] Hz.
Yusufun da kardeşlerine şöyle dediğini bildirmiştir: "Allah'ın dileğince,
güven içinde Mısır'da yerleşin.''[Yusuf 99] Hz. Şuayb'ın da Hz. Musa'ya şöyle
dediğini bildirmiştir: "Ama sana ağırlık vermek istemem. İnşallah beni iyi
kimselerden bulacaksın."[Kasas 27] Kavmine ise şöyle demiştir:
"Rabbimizin dilemesi bir yana, dininize dönmek bize yakışmaz.''[A'raf 89]
Hz. Musa'nın da Hz. Hızır'a şöyle dediğini bildirmiştir: "İnşallah
sabrettiğimi göreceksin."[Kehf 69] Hz. Musa'nın kavminden haber verirken
de şöyle dediklerini bildirmiştir: "Çünkü sığırlar, bizce, birbirine
benzemektedir. Allah dilerse biz şüphesiz doğruyu bulmuş oluruz.'' [Bakara 70]
348- Ebü Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Her peygamberin kabul gören bir duası olmuştur. Ben de bu duamı inşaallah
kıyamet gününde ümmetime şefaat için saklamak istiyorum."
Buhari bunu Sahih'te
Ebu'l-Yeman'dan ve Müslim ise başka iki kanalla Zühri'den rivayet etti. [-] Sahih, ravileri güvenilir. Buhari (6304);
Müslim (198).
349- Cabir b. Abdillah
der ki: Ümmü Mübeşşir'in bana bildirdiğine göre kendisi Hafsa'nın yanında
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ağaç altında (Hudeybiye'de)
bana biat edenlerden hiç kimse inşaallah cehenneme girmeyecektir"
buyurduğu nu işitti. Hafsa: "Ey Allah'ın Resulü! Aksine girecektir!"
deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona kızdı. Hafsa: "Yüce
Allah: ''Sizden Cehenneme uğramayacak yoktur''[Meryem 71] buyurmuyor mu?"
deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ama sonrasında:
''Sonra Allah'a karşı gelmekten sakınanları kurtarırız da zalimleri orada diz
üstü çökmüş halde bırakırız''[Meryem 72] buyurmuştur" karşılığını verdi.
Müslim, Sahih'te Harun
b. Abdillah kanalıyla Haccac b. Muhammed'den zikretmiştir. [-] Sahih. Müslim (2496).
350- Ebü Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Havz'ımın inşallah Eyle ile Dımeşk arasındaki mesafeden daha geniş
olmasını umarım. O havuzda yıldızların sayısından daha fazla ibrikler
vardır." [-] Sahih, ravileri
güvenilir. Buhari (11/464) ve Müslim (2303).
351- Süleyman b.
Bureyde'nin, babasından bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kabristana girecekleri zaman şöyle demelerini kendilerine öğretirdi:
"Selam sizlere ey bu diyarın mümİn ve müslüman halkı! Biz de inşaallah
sizlere katılacağız. Allah'tan kendimize ve sizlere afiyet dileriz."
Müslim Sahih'inde Ebu
Bekr b. Ebi Şeybe ve başkası kanalıyla Zübeyri'den ve ayrıca Aişe ve Ebu
Hureyre hadislerinden merfu olarak rivayet etti. [-] Sahih, ravileri güvenilir. Müslim (975).
352- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Medine'ye de Deccal gelecek ve pek çok meleğin onu korumakta olduğunu
görecektir. Medine'ye ne Deccal, ne de veba giremeyecektir, inşaallah."
Buhari Sahih'inde İshak
b. Mansur ve Yahya b. Musa kanalıyla Yezid b. Harun'dan rivayet etti. [-] Sahih, ravileri güvenilir. Buhari (1881)
ve Müslim (2943).
353- Abdullah b. Amr der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Taif'i kuşatma altına almış ve
onlardan bir şeyelde edememişti. Bunun üzerine: "İnşallah yarın geri
dönüyoruz" buyurdu. Bu durum ağır gelince Müslümanlar: "Nasılolur da
fethetmeden geri döneriz?" dediler. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "O zaman yarın savaş için hazır olun" buyurdu. Ertesi gün
savaştılar ve kendilerinden pek çok yaralananlar oldu. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine: "Yarın geri dönüyoruz" buyurdu ve
Müslümanların da bunu istediğini görünce güldü veya tebessüm etti.
Ali b. el-Medini der ki:
Süfyan bu hadisi bize birçok defa Amr kanalıyla Ebu'l-Abbas'tan, o da Abdullah
b. Ömer b. el-Hattab'dan "Abdullah b. Amr" demeden rivayet etmiştir.
Buhari bunu Sahih'te Ali
b. Abdillah'tan bu şekilde rivayet etmiştir.
Müslim ise Ebü Bekr b.
Ebi Şeybe, Züheyr b. Harb ve İbn Numeyr'den aktarmıştır. Buhari de Abdullah b.
Muhammed'den, hepsi de İbn Uyeyne'den Za'ferani'nin naklettiği şekilde rivayet
etmişlerdir. Müslim'in bendeki nüshasında hadis Ali b. el-Medini'nin naklettiği
şekilde geçmektedir. Ali de hafızlıkta diğerlerinden daha iyidir. Humeydi de
aynı şekilde rivayet ederek buna mutabaat etmiştir. [-]
Sahih, ravileri güvenilir. Buhari (44) ve Müslim (1778).
354- Ebu Hureyre der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayrılacağı zaman:
"Yarın Kinane
oğullarının vadisinde, küfür üzerine yeminleştikleri yerde konaklayacağız"
buyurdu. Buradan kasıt da Muhassab'tıL Zira bu yerde Kinane oğulları ile
Kureyşliler, kendilerine Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) teslim
edene kadar Haşim oğulları ile Muttalib oğullarından kız alıp vermeme ve
alışveriş yapmama üzerine yeminler etmişlerdi.
Buhari, Sahih'inde
Ebu'l-Yeman'dan rivayet etti. [-] Sahih,
ravileri güvenilir. Buhari (1590, 1589) ve Müslim (1314).
355- Enes b. Malik
anlatıyor: Mekke ile Medine -veya Medine ile Mekke dedi- arasında Hz. Ömer ile
beraber Ay'ı gözetliyorduk. Bir ara hilali görmeğe çalıştık. Benim gözlerim
keskin olduğu için onu gördüm. Onu benden başka gördüğünü söyleyen hiç bir
kimse yoktu. Hz. Ömer'e: "Görmüyor musun?" demeye başladım. O ise
hilali göremiyordu. Hz. Ömer: "Onu yatağımda yatarken göreceğim"
deyip Bedir ahalisinden bahsetmeye başladı ve şöyle dedi: Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bedir'de öldürülen müşriklerin öldürüleceği
yerleri bir gün önce görmüş ve:
"İnşaallah, şurası
falan kişinin öleceği yerdir. İnşaallah, şurası falan kişinin öleceği
yerdir" demişti. Ravi der ki: Bu söz üzerine Ömer şöyle dedi: "Onu
hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, isimleri söylenen o müşrikler,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in çizmiş olduğu sınırlarından öteye
geçemediler. Sonra öldürülen müşrikler bir kuyuya atıldılar. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanlarına gidip: "Ey falan oğlu falan! Ey
filan oğlu filan! Allah'ın size vaad ettiği şeyi siz hak ve gerçek buldunuz mu?
Ben, Allah'ın bana vaad ettiğini hak ve gerçek buldum" dedi. Ömer:
"Ey Allah'ın Resulü! Ruhları olmayan cesetlerle nasıl konuşuyorsun?"
dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Siz, benim
söylediklerimi onlardan daha iyi duymuyorsunuz. Ancak onlar bana cevap
veremiyorlar" buyurdu. Hadis Şeyban'ın lafzıdır-
İshak'ın lafzı ise
şöyledir: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bedir'de öldürülen
müşriklerin öldürüleceği yerleri bir gün önce görmüş ve: "İnşaallah,
şurası yarın falan kişinin öleceği yerdir. İnşaallah, şurası falan kişinin
öleceği yerdir" demişti... -Hadis devam ediyor-
Müslim, Sahih'inde İshak
b. Ömer b. Selit ile Şeyban b. Ferruh'tan rivayet etti [-] Sahih, ravileri güvenilir. Müslim
(2873).
356- Ebu Katade
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizlere hitap etti ve:
"Bugün öğleden sonrası ile gece boyu yol aldıktan sonra inşallah yarın
suya varacaksınız!" buyurdu. Bunun üzerine insanlar yola düştüler. Kimse
kimseye dönüp de bakmıyordu. -Hadis tüm uzunluğu ile devam ediyor-
Müslim, Sahih'inde
Süleyman b. el-Muğire'den rivayet etti.
[-] Sahih, ravileri güvenilir. Müslim (681).
357- İbn Abbas
bildiriyor: Allah Res-cılü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta olan bir
bedeviyi ziyaret etmek için yanına girdi ve: "(İyileşirsin de hastalığın
günahlarına) kefaret olur, inşallah" buyurdu. Bunun üzerine bedevi:
"Hayır, bu hastalık yaşlı birinin ateşini yükselten ve onu mezara götüren
bir hastalıktır" deyince, Allah Res-cılü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"O zaman tamam" buyurdu.
Buhari, Sahih'inde
Muhammed b. Abdillah b. Abdilvehhab'dan rivayet etti. [-] Sahih, ravileri güvenilir. Buhari (3616).
358- Eb-cı Hureyre der
ki: Res-cılullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söyle buyurdu: "Bu gece
doksan kadını dolaşa(cak ve onlarla cinsel ilişki kura)cağımo Böylece her biri
bana Allah'ın yolunda cihad eden birer kahraman doğuracak.''
Arkadaşı ona:
''inşaallah de!'' dediyse de Süleyman inşallah demedi. Bütün kadınları dolaştı;
ama sadece biri hamile kaldı ve o da yarım çocuk doğurdu. Muhammed'in canı
elinde olana yemin olsun ki eğer Süleyman ''inşaallah'' deseydi hepsi de Allah
yolunca cihad eden kahraman çocuklar doğururdu" [-] Sahih, ravileri güvenilir. Buhari (2819)
ve Müslim (1654).
359- Bu hadis başka bir
kanalla "90 kadın" ve en sonunda ise "hepsi Allah yolunda cihad
eden kahramanlar" ibareleriyle rivayet olundu.
Müslim, Sahıh'inde
Süveyd b. Said'den ve her ikisi de başka bir yolla Ebu'z-Zinad'dan rivayet
etti. [-] Müslim (1654).
360- Ebu Hureyre der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Süleyman b. Davud:
''Bu gece yüz eşimi de dolaşacağım. Onların her biri hamile kalarak Allah
yolunda savaşacak birer oğlan doğuracak'' dedi. Ancak: ''inşallah'' demeyi
unuttu ve (bir gecede) hepsini dolaştı. Bunlardan sadece bir tanesi doğum yaptı
ve o da yarım bir çocuk doğurdu. Eğer: ''inşallah'' deseydi yemini bozulmayacak
ve ihtiyacına kavuşmuş olacaktı" buyurdu. [-] Sahih, ravileri güvenilir.
Buhari (5242); Müslim (1654).
361- Bu hadis başka iki
kanalla (Tavus ve A'rec kanalıyla) da rivayet olunmuştur. Buhari iki isnad ile
Ali b. el-Medini'den ve Müslim İbn Ebi Ömer'den rivayet etti. [-]
Sahih, ravileri güvenilir.
362- İbn Ömer der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yemin ederken inşallah diyen
kişi dilerse yeminini yerine getirir, dilerse getirmez ve yemini bozulmaz
(yemin kefareti gerekmez)" buyurmuştur.
[-] Sahih, ravileri güvenilir. Ebu Davud (3261, 3262); Tirmizi (1531);
Nesai (7/12, 25).
363- İbn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Vallahi
Kureyş'le savaşacağım, Vallahi Kureyş'le savaşacağım" dedikten sonra
üçüncüde: "İnşallah" dedi.
[-] Zayıf, Ebu Davud (3286).
364- Usame b. Zeyd
bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına hitaben şöyle
buyurdu: "(Aranızda) Cennet için hazırlanan yok mu? Cennetin benzeri yoktur.
Ona ve Kabe'nin Rabbine yemin olsun ki orası nurlarla ışıldayan, içinde salınan
güzel kokulu bitkilerin, süslü sarayların, dupduru nehirlerin, olgunlaşmış
meyvelerin, güzel huylu kadınların, çok çeşitli giysilerin, neşe ve mutluluğun
kaynağı olan güzel ve sağlam evlerin bulunduğu ebedi bir mekan ve
makamdır." Ashab: "Biz orası için (çalışıp) hazırlananlarız"
deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İnşaallah deyin"
buyurdu ve cihaddan söz edip (ashabını) cihada teşvik etti. [-] Zayıf, İbn Mace (4332).
365- Ebu Hureyre der ki:
Eslem kabilesinden bir adam Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Dün gece uyuyamadım!" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "N eden?" diye sorunca, adam: "Beni akrep soktu" dedi.
Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Akşam vakti:
''Yarattıklarının şerrinden Allah'ın eksiksiz ve tam olan kelimelerine
sığınırım'' dersen inşaallah hiçbir şeyin sana zararı dokunmaz" buyurdu.
Ka'nebi de bunu
Malik'ten mevsili olarak rivayet etti.
[-] Hasendir. İbn Mace (3518).
366- Hasan(-ı Basri):
"Unuttuğun zaman Rabbini an!''[Kehf 24] buyruğunu açıklarken: "(Yemin
ederken) İnşallah demezsen, Rabbini an (istisna et) manasındadır"
dedi. [-] Ravileri güvenilirdir. İbn
Cerir (15/230).
367- Mu'temir b.
Süleyman der ki: Babamın, Küfe halkından Muhammed adındaki bir adamdan
bildirdiğine göre bu kişi Kur'an okur ve Yahya b. Abbad yanında otururdu. Bu
kişi: "Herhangi bir şey için, Allah'ın dilemesi dışında: ''Ben yarın onu
yapacağım'' deme. Unuttuğun zaman Rabbini an ve şöyle de: Umulur ki, Rabbim
beni doğruya daha yakın olana eriştirir"[Kehf, 23,24] ayetini okuyunca
Yahya şöyle dedi: "Kişi: ''İnşallah'' demeyi unutursa, bunun tövbesi:
"Umulur ki, Rabbim beni doğruya daha yakın olana eriştirir"
demesidir. [-] Senedi, Süleyman
et-Teymi'ye kadar sahihtir. İbn Cerir, Tefsir (15/230).
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
O'nun Dilemesinin
(Külli iradenin) isbatıyla ilgili Seleften Gelen Rivayetler