ŞUABU’L-İMAN

63. ŞU’BE: Hasta Ziyareti

 

Hasta Ziyareti Adabı

 

8766- Hz. Aişe bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hastayı ziyarete gittiğinde elini onun başı ve göğsünde gezdirir: "insanların Rabbi! Sıkıntısını gider ve ona şifa ver. Şifa versen sensin. Senden başka şifa verecek yoktur. Ona, hastalığı söküp atan bir şifa ver" diye dua ederdi. Vefatına sebep olan hastalığı sırasında elini tutup göğsüne koydum ve bu sözleri söylemeye başladım. Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini elimden çekti ve: "Allahım! Beni Refik-i ala 'nın içinde kıl" dedi.

Müslim, Sahıh'de Şu'be'den rivayet etti.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. - Müslim, selam (2/1722).

 

Buhari ile Müslim, Sevri kanalıyla A'meş'ten "Sağ elini gezdirir" lafzıyla zikretmişlerdir. - Buhari, tıb (7/24,26) ve Müslim, selam (2/1722).

 

Cerir ise A'meş'ten rivayet ederken: "Sağını gezdirir" lafzını kullarımıştır. - Müslim, selam (46).

 

Huşeym ise A'meş'ten rivayet ederken: "Sağ elini ağrısı olan yere koyar" lafzını kullanmıştır. - Müslim, selam (2/1722).

 

Ebu Salih el-Eş' ari de Ebu Hureyre'den şöyle bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından hasta olan birini ziyarete gittiğinde elini kapatıp onun alnına koyardı. Bunu da hasta ziyaretini tamamlayan unsurlardan biri olarak görürdü." - Beyhaki, es-Sünenü'I-Kübra (3/381-382) ve İbnu's-Sünni, Amelu'l-yevm ve'I-leyle (541, 542).

 

 

 

8767- Aişe binti Sa'd, babasından bildiriyor: Mekke'de hastalandığım zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni ziyarete geldi. Elini alnıma koydu, sonra elini göğsümün ve kamımın üzerinde gezdirip: "Allahım! Sa'd'a şifa ver ve hicretini tamamla" diye dua etti.

Buhari, Sahih'de Mekki b. İbrahim'den rivayet etti.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. - Buhari, marda (7/6).

 

 

 

8768- Ebu Umame'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hasta ziyaretinizin tam olması elinizi hastanın alnının veya elinin üzerine koyup nasıl olduğunu sormanizla olur. Selamlaşmanın tam olması da tokalaşmakla olur. ''

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Tirmizi 5/76 (2731).

 

 

 

8769- Ebu Umame'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur; "Hastayı ziyarete giden kişi rahmete dalmış olur. Kişinin hasta ziyaretinin tam olması da elini hastanın üzerine koymasiyla olur."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Tabenini, M. el-Kebir (8/251) ve İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (109).

 

 

 

8770- Ebu Umame el-Bahili'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hasta ziyaretinizin tam olması elinizi hastanın üzerine koyup sabahı ve akşamı nasıl ettiğini sormanızla olur."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (67) ve İbnu' s-Sünni, Amelu'l-yevm ve'l-leyle (536).

 

 

 

8771- Ata der ki: "Hasta ziyaretinin tam olması elini hastanın üzerine

koymanla gerçekleşir."

 

Tahric: İsnadı hasendir. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (110).

 

 

 

8772- Ata der ki: "Hasta ziyaretinin tam olması, elinizi hastanın üzerine koymanızla gerçekleşir."

 

 

 

8773- Ata der ki: "Hasta ziyaretinin tam olması, hastaya elinizle

dokunmanızla olur.''

 

 

 

8774- İbn Abbas bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta olan bedeviyi ziyarete gitti. Ona: "Seni iyi gördüm. inşaallah da seni günahlarından temizleyecektir" buyurdu.

 

Buhari, Sahih'de rivayet etti. - Buhari, tevhid (8/192) ile menakib (4/181).

 

Bunun da hedefi, yanına girilen hastaya teselli vermektir. Seleften bazıları bunu müstehab görüp uygulamıştır. Hastaya: "Kendini nasıl hissediyorsun?" diye sormanın bir sakıncası olmaz. Zira Hz. Aişe, Medine'ye geldiğinde ateşi çıkan babası Ebu Bekr ile Bilal'a bunu sormuştur.

 

Nebi de (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir kadına: "Ey ümmü filan! Kendini nasıl görüyorsun?" diye sormuştur. - İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (107).

 

 

 

8775- Nafi' der ki: İbn Ömer hasta birinin yanına girdiği zaman hastalığını sorardı ve: "Allah hakkında hayırlısını versin" derdi.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Buhari, el-Edebu'l-Müfred (527).

 

 

 

8776- İmran b. Hudayr bildiriyor: Ebu Miclez bana: "Hastanın yanında sadece hoşuna gidecek şeyleri söyle" dedi. Yaralıyken de yanıma gelir: "Bugün kabilede sağlığı iyi görülen kişileri sayıyorlardı, seni de içlerinde saydılar" derdi. Ben de buna sevinirdim.

Bu konuda isnadı zayıf olan merfü bir hadis rivayet edilmiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (48).

 

 

 

8777- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Dört şeyi (hastalığı) kötü görmeyin, zira dört şeye (hastalığa) engel olur. Göz iltihabını kötü görmeyin, zira körlüğün önünü keser. Gribi kötü görmeyin, zira cüzamın önünü keser. Öksürmeyi kötü görmeyin, zira felcin önünü keser. Çıbanları da kötü görmeyin, zira alaca hastalığının önünü keser.''

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (7/2687), Zehebi, Mizan (4/376), İbn Hacer, el-Lisan (6/255), İbnu'l-Cevzi, el-Mevdu'at (3/204) ve Suyuti, el-Leallu'l-Masnu'a (2/402).

 

 

 

8778- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Bir hastanın yanına girdiğiniz zaman iyileşeceği yönünde umutlandırıp kederini azaltmaya çalışm. Bu. takdirin önüne geçecek değildir, ancak hastanın gönlünü hoş tutar. ''

 

Musa b. Muhammed b. İbrahim mutabaatı olmayan münker rivayetlerde bulunur. Doğrusunu Allah bilir. Daha zayıf olan başka bir kanalla da rivayet edilmiştir.

 

Tahric: İsnadı çok zayıftır. Tirmizi 4/412 (2087) ve İbn Mace 1/462 (1438).

 

 

 

8779- Cabir b. Abdillah'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Biriniz bir hastanın yanına girdiği zaman onunla tokalaşsın, elini alnına koysun, halini hatırını sorsun. iyileşeceği yönünde onu umutlandırsın. Ayrıca kendisine dua etmesini istesin. zira hastanın duası meleklerin duası gibidir. ''

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (242).

 

 

 

8780- Nu'man b. Ebi Ayyaş ez-Zuraki der ki: "Hasta ziyareti hastalığın üçüncü gününden sonra başlar."

Güçlü olmayan bir isnadla bu konuda merfU olan bir hadis de rivayet edilmiştir. 

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

8781 - Enes bildiriyor: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hastayı ancak hastalığının üçüncü gününden sonra ziyaret ederdi.''

 

Tahric: İsnadı çokzayıftır. İbn Mace 1/462 (1437).

 

 

8782- Cabir b. Abdillah'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hastayı iki günde veya dört günde bir ziyaret edin. Ziyaretin en makbulü de kısa olanıdır. Ancak hasta çok ağır ise (birden fazla) ziyaret edilmez. Taziye de bir defa yapılır. ''

 

Tahric: İsnadı çok zayıftır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (212) ve Hatib, Tarıh (11/334).

 

 

Ebu Isma, el-Cami' lakaplı Nuh b. Ebi Meryem'dir. Başkası ise kendisinden daha güvenilirdir. Doğrusunu Allah bilir.

 

 

 

8783- Ali b. Ebi Talib'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sevabı en fazla olan hasta ziyareti en kısa olanıdır. Taziye de bir defa yapılır" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Bezzar, Müsned 1/369 (777).

 

 

 

8784- Said b. el-Müseyyeb der ki: "Sevabı en fazla olan hasta ziyareti en kısa olanıdır.''

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

8785- Said'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "En güzel hasta ziyareti en kısa olanıdır" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (66) Bak: Hatib et-Tebrizi, el-Mişkat (1/499).

 

 

 

8786- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Hasta ziyareti bir deve sağımlığı kadar olmalıdır" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (176) ve Deylemi, Müsnedü'lFirdevs 3/80 (422) Bak: Hatib et-Tebrizi, el-Mişkat (1/499).

 

 

 

8787- Ebu Yahya der ki: Tavus'un: "Hasta ziyaretinin en hayırlısı, en kısa alanıdır" dediğini işittim.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (62) ve Abdurrezzak, Musannef (3/594).

 

 

 

8788- Ebu Halde bildiriyor: Galib el-Kattan hasta olan Ebu'ı-Aliye'ye ziyarete geldi. Ancak fazla geçmeden kalkınca Ebu'ı-Aliye şöyle dedi: "Şu Araplar ne kadar da kibarlar! Hastanın yanında fazla durmazlar. Zira hastanın da ihtiyacı olabilir, ancak yanında oturanlardan utanabilir.''

 

Tahric: İsnadında tanımadığım ravi vardır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (66).

 

 

 

8789- İbn Tavus, babasından bildiriyor: "Hasta ziyaretinin en hayırlısı en kısa olanıdır."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Abdurrezzak, Musannef (6768).

 

 

 

8790- Mesleme b. Asım der ki: Hasta olan Ferra'yı ziyarete gittim.

Ziyareti uzun tutup çok fazla soru sorduğumda bana: "Yaklaş!" dedi. Yanına yaklaştığımda da bana şu beyitleri okudu:

"Hasta ziyareti iki günde bir yapılır Süresi de bir göz kırpması kadardır Sorularınla da hastayı sıkma

iki kelimelik bir soru yeterli gelir."

 

İsnadı ceyyiddir.

 

 

 

8791 - Şa'bi der ki: "Kurradan (Kur'an hafızlarından) anlayışsız olanlar hasta ailesine hastadan daha fazla zahmet verirler. Zira vakitsiz gelirler ve oturdular mı kalkmayı bilmezler.''

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ebu Nuaym, Hilye (4/314).

 

 

 

8792- Eyyub der ki: Bana bildirildiğine göre Ömer b. Abdilazız hasta olan Ebu Kılabe'yi ziyaret ettiğinde: "Ey Ebu Kılabe! Toparlan da münafıkları bize güldürme!" demiştir.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

8793- Ukbe b. Amir'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hastalarınızı yemeye içmeye zorlamayın. Yüce Allah onları yedirip içirir. ''

 

Tahric: İsnadı hasendir. Tirmizı 4/384 (2040) ve İbn Mace 2/1140 (3444).

 

 

 

8794- İbn Ömer der ki: Hz. Ömer'in: "Hastanızın canı bir şey istediği zaman onu istediğinden mahrum etmeyin. Belki de Yüce Allah şifasını onda kıldığı için canının çekmesini dilemiştir" dediğini işittim.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (201) ve İbn Hibban, es-Sikat (5/453) .

 

 

 

8795- Hz. Aişe der ki: "Bir defasında hastalandığımda ailem beni su da dahil her şeyden mahrum etti. Bir gece çok susadım ve yanımda kimseler yoktu. Bir yerde asılı olan bir su tulumuna gittim ve sağlıklıyken nasıl içiyorsam o kadar içtim. Bu içmenin bedenime ne kadar iyi geldiğini hemen fark ettim."ı

 

Tahric: İsnadı hasendir. Hakim, Müstedrek (4/408).

 

Urve der ki: Bundan dolayı Hz. Aişe: "Hasta olanı, canının çektiklerinden mahrum etmeyin" derdi.

Beyhaki der ki: Kişi vefat anı gelen bir hastanın yanına girdiği zaman ona Yasın Suresi'ni okur.

Bu konuda Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ölmek üzere olan yakınlarınızin yanında bu sureyi okuyun ve fazla ısrar etmeden her iki şahadeti getirmesini telkin edin" buyurduğu bize bildirilmiştir. Bu şekilde ölmek üzere olan kişinin yanında her iki şahadet, söylemesi yönünde ısrar etmeden sadece zikredilir. Bu şekilde ölmek üzere olan kişi belki bunları söyler. Telkın, dualar ve son sözü "La ilahe illallah" olan kişiler konuları içinde bu hadisi aktardık.

 

 

 

8796- Ma'kil b. Yesar'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Ölmek üzere olan yakınlarınızin yanında bu sureyi (Yasin Suresi'ni) okuyun" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ebu Davud 3/489 (3121) ve İbn Mace 1/465 (1448).

 

 

 

8797- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ölmek üzere olan yakınlarınıza ''La ilahe illallah'' sözünü telkin edin" buyurmuştur.

 

Müslim, Sahih'de Kuteybe kanalıyla Abdulaziz b. Muhammed b.

Ubeydillah ed-Daraverdi'den rivayet etti.

 

Tahric: İsnadı hasendir. - Müslim, cenaiz (ı).

 

 

 

8798- Muaz b. Cebel'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Son sözü ''La ilahe illallah'' olan kişiye cennet vacip olur" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Ahmed, Müsned (S /247) ve Hakim, Müstedrek (1/351).

 

 

 

8799- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Ölüm meleği ölmek üzere olan bir adamın yanına geldi. Organlarını açıp bakınca hayırlı bir amel bulamadı. Kalbini açıp bakınca yine hayırlı bir şey bulamadı. Ağzını açınca dilinin ucunun yanağına yapışmış olduğunu ve ''La ilahe illallah'' dediğini gördü. ihlas sözü olan bu söz yüzünden de adam bağışlandı. ''

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Hatibı Tarih (9/125), Deylemi, Müsnedü'l-Firdevs (2/137) ve Gazali, İhya (4/450).

 

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine şöyle buyurmuştur: "Yüce Allah bir kulun cehenneme atılmasını emretti. Kul getirilip kenarında durdurulunca döndü ve: ''Rabbim! Valiahi sana yönelik hüsnü zannım vardı'' dedi. Bunun üzerine Yüce Allah: ''Onu geri getirini Zira kuluma, benim hakkımdaki zannına göre davranırım'' buyurdu. "

 

 

 

8800- Ebu Cafer Muhammed b. Ali es-Savi Verrak b. Ebi Zür'a er-Razi der ki: Ebu Zür'a çarşıda iken eceli geldi. O sırada yanında Ebu Hatim, Muhammed b. Müslim, Münzir b. Şazan ve bazı alimler vardı. Akıllarına telkinle ilgili hadis geldi ve Ebu Zür'a'ya tevhid sözünü telkin etmek istediler. Bunun üzerine aralarında: "Gelin bu konudaki hadisi zikredelim" dediler. Ebu Abdillah Muhammed b. Müslim: "Dahhak b. Mahled Ebu Asım'ın Abdulhamid b. Cafer'den, onun da Salih'ten, onun da ... " demeye başladı. Ancak sadece "Filanın filandan ... " diyor ve daha da ileriye götüremiyordu.

 

Ebu Hatim de: "Bundar'ın Ebu Asım'dan, onun da Abdulhamid b. Cafer'den ... " dedi ve susup daha da ileriye götüremedi. Diğerleri de susup dinliyordu. Bunun üzerine son nefesini vermekte olan Ebu Zür'a: "Bundar'ın Ebu Asım'dan, onun da Abdulhamid b. Cafer'den, onun da İbn Ebi Arib'den, onun da Kesir b. Murra el-Hadrami'den, onun da Muaz b. Cebel'den bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Son sözü "La ilahe illallah" olan kişi cennete girer'' buyurmuştur" dedi ve vefat etti. - Beyhaki'nin hocasını tanımıyorum. Hasen bir hadistir. Hatib, Tarih (10/335), Mizzi, Tehzibu'l-Kemal (883) Bak: Zehebi, Siyer (13/76-77) ve Kurtubi, et-Tezkiretü fi ahvali'l-mevta (s. 45-46).

 

 

 

8801 - Şafii der ki: Süfyan, hasta olan Fudayl'ı ziyarete geldiğinde Fudayl ona: "Ey Ebu Muhammed! Ziyaretçiler olmasa hastalık ne güzel bir nimettir" dedi. Süfyan: "Ziyaretçilerin neyinden hoşlanmıyorsun?" diye sorunca, Fudayl: "Şikayetlerden" dedi.

 

 

 

8802- Sabır konusunda merfU olarak bize şu hadis bildirilmiştir: Ebu Hureyre der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Yüce Allah şöyle buyurur: "Mümin kulumu hastalığa maruz bıraktığımda şayet gelen ziyaretçilerine şikayette bulunmazsa tüm bağlarından (hastalığından) kurtanrım ve etini daha hayırlı bir etle, kanını daha hayırlı bir kanla değiştiririm. Amellerine de günahsız bir şekilde yeniden başlar.''

 

Tahric: İsnadı sahihtir. Hakim, Müstedrek (1/348-349) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (3/375).

 

 

 

8803- Enes b. Malik der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) müslümanlardan olmayan hasta birini ziyarete gittiğinde yanında oturmazdı. Artık hangi dinden ise sadece "Ey Yahudi! Nasılsın?" veya: "Ey Hıristiyan! Nasılsın?" diye halini sorardı. 

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

8804- Galib el-Kattan der ki: Hasan'a: "Bize iyilikleri dokunan, hastalarımızı ziyaret eden ve cenazelerimize katılan Hıristiyan komşularımız var" dediğimde: "Sen de aynı şekilde karşılık ver" cevabını verip şöyle devam etti: "Kapılarına geldiği zaman: ''Kimse var mı? Girebilir miyim?'' de. Girdiğin zaman: ''Hastanız nasıl oldu? Durumunu nasıl görüyorsunuz?'' diye sor. Yanında kalkmak istediğin zaman da: ''Şifa ve afiyet Allah'ın elindedir'' de."

 

İsnadında mesrur ravi vardır.

 

Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e tıklayın:

 

64.Şube: Müslüman’ın cenaze namazını kılmak