|
Hasta Ziyareti |
8735- Ebu Müsa
el-Eş'ari'nin bildirdiğine göre ResuluHalı (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Aç olanı doyurun, esir düşeni esaretten kurtarın ve hastayı ziyaret
edin" buyurmuştur.
İsnadı sahihtir.
Süfyan der ki:
"Metindeki "el-Ani" ifadesinden kasıt esir düşmüş kişidir."
Buhari, Sahih'de Muhammed b. Kesir'den rivayet etti. - Buhari, afima (6/195).
8736- Bera b. Azib der
ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize yedi şeyi emretti, yedi
şeyi de yasakladı. Hastayı ziyaret etmeyi, cenazeye katılmayı, selama karşılık
vermeyi, aksıran kişiye "Yerhamukallah" demeyi, edilen yemine sadık kalmayı,
mazluma yardım etmeyi ve yapılan davete icabet etmeyi emretti. Altın halka
(veya yüzük) takmayı, altın veya gümüş kaplar kullanmayı, ipek işlemeli
eyerlere binmeyi yasakladı. Aynı şekilde ipek işlemeli, kalın ipekten, saf
ipekten, ince ipekten olan giysiler giymemizi yas akladı."
Lafız Ebu Davud'un
lafzıdır.
Buhari, Sahih'de Ebu
Amr'dan ve Müslim başka bir kanalla Şu'be'den rivayet ettiler. - Buhari, marda
(7/4). - Müslim, libas (2/1636).
8737- Ebu Hureyre bildiriyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bır müslümanın müslüman
üzerinde altı hakkı vardır" buyurdu. "Ey Allah'ın Resulül Bunlar
nedir?" diye sorulunca şöyle buyurdu: "Onunla karşılaştığında selam
ver. Seni davet ettiğinde davetine icabet et. Senden nasihat istediğinde ona
öğüt ver. Aksırdığı zaman ona ''Yerhamukallah'' de. Hastalandığı zaman onu
ziyaret et. Öldüğü zaman da cenazesine katıl! ''
Müslim, Sahih'de Kuteybe
ve başkaları kanalıyla İsmail'den rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, selam (5).
8738- Sevban'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hasta
ziyaretinde olan kişi. cennet bahçelerinden birinde gibidir" buyurmuştur.
Müslim, Sahih'de Said b.
Cübeyr kanalıyla Hammad'dan rivayet etti. - Müslim, birr (39).
8739- Sevban'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi hasta
kardeşini ziyarete gittiği zaman dönene kadar cennet bahçelerinden birinde
gibidir" buyurmuştur.
Tahric: İsnadı hasendir.
Ahmed, Müsned (5/283) ve Hennad, Zühd 1/225 (373).
8740- Sevban'ın
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi hasta
kardeşini ziyarete gittiği zaman dönene kadar cennet bahçelerinden birinde
gibidir" buyurmuştur.
İsnadı hasendir.
Huşeym ve Yezid b. Zuray'
bunu Halid el-Hazza'dan rivayet ederek mutabaat etmişlerdir. - Müslim, birr
(40, 41).
Müslim bunu Asım el-Ahvel
- Ebu Kılabe - Ebu'l-Eş'as - Ebu Esma - Sevban kanalıyla rivayet etti. -
Müslim, birr (42).
Bunun da manası Allah
doğrusunu bilir, hasta olan müslüman kardeşiyle ilgilendiği müddetçe ahirette
cennet meyveleriyle mükafatlandırılacaktır. Hiraf, cennet meyvelerinden toplama
manasındadır. Mahrefe de meyvesi toplanan hurma ağacıdır. - Bak: Halimi, el-Min
hac (3/333).
8741- Mücahid
Ebu'l-Haccac, Temim oğullarından bir adamdan bildiriyor: Cemel savaşında Hz.
Ali'ye karşı savaşanlardan biriydim. Savaş günleri geçip gittikten sonra bir
ara Hz. Hüseyin hastalandi. Ziyaretine gittiğimde, Ali b. Ebi Talib yanımıza
girdi ve bana: "Neden buradasın?" diye sordu. "Değeri ve
yanımdaki konumundan dolayı onu ziyarete geldim" karşılığını verdim. Ali
şöyle dedi: "Bizim hakkımızda düşündüğün (olumsuz) şeyler Resulullah'tan
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) işittiğim bir sözü sana aktarmama engel değildir.
Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hasta olan birini ziyarete
giden kişi, cennet bahçeSinde oturuyor gibidir. Hastanın yanından kalktığı
zaman ise ona geceye kadar hayır duada bulunan yetmiş bin melek tahsis edilir''
buyurduğunu işittim."
Tahric: İsnadında meçhul
bir ravi vardır. Ahmed, Müsned (1/97, 118) ve İbn Ebi Dünya, elMarad
vel-keffarat (82).
8742- Abdullah b. Nafi'
der ki: Ebu Musa, hasta olan Hasan b. Ali'nin ziyaretine gitti. Hz. Ali ona:
"Bu gelişin normal bir ziyaret mi yoksa hasta ziyareti mi?" diye
sordu. Ebu Musa: "Hasta ziyaretine geldim" karşılığını verince, Ali
şöyle dedi: "Bir müslüman hasta bir müslümanı sabah vakti ziyaret ettiği
zaman yetmiş bin melek ona eşlik edip akşama kadar bağışlanma dilerler. Bunun
yanında cennette ona bir bahçe hazırlanır. Akşam vakti ziyaret ettiği zaman
yetmiş bin melek ona eşlik edip sabaha kadar bağışlanma dilerler. Bunun yanında
cennette ona bir bahçe hazırlanır."
Tahric: İsnadı has en
olan mevkuf bir hadistir. Ebu Davud 3/475-476 (3098).
Şu'be'nin öğrencilerinin
çoğu bunu Şu'be'den bu şekilde mevkUf olarak rivayet etmişlerdir. Abdullah b.
Yezid el-Mukri de Şu'be'den merfü olarak rivayet etmiş2, sonra ondan mevkuf
olarak zikretmiştir. - Ahmed, Müsned (1/120-121).
İbn Adiy bunu Şu'be'den
merfü olarak rivayet etmiştir. - Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (3/381) ve Hakim,
Müstedrek (1/350).
Mansur da bunu Hakem'den
Şu'be gibi mevkuf olarak rivayet etmiştir. - Ebu Davud 3/476 (3100).
8743- A'meş de Hakem
kanalıyla Abdurrahman b. Ebi Leyla'dan bunu rivayet ederken: "Ebu Musa,
hasta olan Hasan b. Ali'yi ziyarete geldi ... " diyerek aktarır, ancak
"Ziyarete mi geldin?" ifadesi yerine "Halimize gülmek için mi
geldin?" lafzını kullanıp şöyle devam eder: "Bunun üzerine Hz. Ali şöyle
dedi: "Şayet hasta ziyaretine geldiysen bil ki Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Kişi hasta olan müslüman
kardeşini ziyaret ettiği zaman yanına ulaşıp oturana kadar cennet bahçesinde
yürüyor gibidir. Hastanın yanında oturduğu zaman rahmet onu kuşatır. Şayet bu
ziyareti sabah yapmışsa akşama kadar yetmiş bin melek ona hayır duada bulunur.
Şayet bu ziyareti akşam yapmışsa sabaha kadar yetmiş bin melek ona hayır duada
bulunur. ''
Tahric: İsnadı zayıf olan
has en bir hadistir. Ebu Davud 3/746 (399) ve İbn Mace 1/463-464 (1442).
Başka bir kanalla da Hz.
Ali'den merfü olarak rivayet edilmiştir. - Tirmizi 3/300 (969).
8744- Said b. el-Müseyyeb
bildiriyor: Ebu Musa hasta olan Hz. Hasan b. Ali'yi ziyarete gittiğinde Ali b.
Ebi Talib de yanındaydı. Ali ona: "Neden geldin? Bizde ne işin var?"
diye çıkışınca, Ebu Musa: "Ben senin yanına değil, Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızının hasta olan oğlunu ziyarete geldim"
karşılığını verdi. Bunun üzerine Ali şöyle dedi: "Sana olan öfkem hasta
ziyareti konusunda Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) işittiğim bir
şeyi aktarmama engel olacak değildir. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Kişi hasta olan kardeşini ziyarete gittiği zaman rahmete dalmış demektir.
Hastanın yanında oturunca da rahmete gömülür'' buyurdu.''
İsnadı hasendir.
8745- Ali b. Ebi Talib'in
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Hasta birini ziyarete giden kişi cennet bahçelerinden birinde
yürüyor gibidir. Hastanın yanında oturduğu zaman rahmete gömülür. Hastanın
yanından çıktığı zaman gün sonuna kadar kendisine bağışlanma dileyen ve o günü
kendisini koruyan yetmiş bin melek eşlik eder. ''
Tahric: İsnadı zayıftır.
Abdullah b. Ahmed, Zevaidü'z-Zühd (1/ 138).
8746- İbn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Allah rızası için hasta birini ziyarete giden kişi. Allah'ın rahmetine
dalmış gibi olur. Hastanın yanında oturduğu zaman da rahmete gömülür. ''
Tahric: İsnadı hasendir.
İbn Ebi Şeybe, Musannef (3/234).
8747- Başka bir kanalla
bir öncekinin aynısı "Rahmete girip dalmış gibidir" lafzı yla rivayet
edilmiştir.
Tahric: İsnadı hasendir.
Taberani, M. el-Kebir 11/197 (11481) ve İbn Adiy, el-Kamil (6/1169).
8748- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Sabah namazını kıldıktan sonra Allah rızası için hasta birini ziyarete
giden birinden Allah rahmetini esirgemesin. Bu kişiye her bir adımında bir
iyilik yazilırken bir günahı da silinir. Hastanın yanında oturduğu zaman da
sevaba gömülür. ''
İsnadı zayıftır.
8749- Cabir b.
Abdillah'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Hasta ziyaretine giden kişi hastanın yanında oturana kadar
rahmetin içine dalmış gibidir. Oturduğunda da rahmete gömülür. ''
Bir topluluk bunu Huşeym
ve İbn Sevban'dan rivayet ederek mutabaat etmişlerdir. İbn Sevban da Ömer b.
Hakem b. Sevban'dır.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ahmed, Müsned (3/304), İbn Ebi Şeybe, Musannef (3/234), İbn Ebi'dDünya,
el-Marad vel-keffarat (84), Hakim, Müstedrek (1/350) ve Bezzar, Müsned (1/368).
8750- Ebu Said'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hastayı
ziyaret edin. Cenazelere de katılın, zira size ahireti hatırlatır"
buyurmuştur.
Tahric: İsnadı hasendir.
Ahmed, Müsned (2/23, 31, 32, 48), Bezzar, Müsned 1/388 (821), İbn Ebi Şeybe,
Musannef (3/235), Ebu Ya'la, Müsned 2/363-364 (1119), 2/424 (1222),
İbnu'lMübarek, Zühd (248), Bağavi, Şerhu's-Sünne (5/378-379) ve Buhari,
el-Edebu'l-Müfred (518).
8751- Hilal b. Ebi Davud
el-Habati der ki: Hasta olan Enes b. Malik'in yanına geldik ve: "Ey Ebu
Hamza! Seni ziyaret etmek istiyoruz, ama bize çok uzak bir yerdesin"
dedik. Enes şöyle dedi: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Kişi bir hastayı ziyarete gittiği zaman rahmete dalmış demektir. Hastanın
yanında oturunca da rahmete gömülür'' buyurduğunu işittim. Ona: ''Bu, hasta
birini ziyaret eden sağlıklı kişi içindi. Peki, hasta için ne var?'' denilince:
''Hastanın günahları silinir'' buyurdu."
Tahric: İsnadında mestur
ravi vardır. İbn Hibban, es-Siktit (S/SOB-S09), Ahmed, Müsned (3/174, 255),
Taberani, M. es-Sağir (1/188) ve İbn Ebi Dünya, el-Marad ve'l-keffartit (61)
Bak: Münziri, et-Terğıb (4/321).
8752- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah kıyamet gününde: ''Ey Adem oğlu! Hasta olduğumda neden beni
ziyarete gelmedin?'' buyurur. Kul: ''Rabbim! Sen ki alemlerin RabbisinI Seni
nasıl ziyaret edebilirim?'' deyince, Yüce Allah: ''Filan kulum hasta düştüğünde
onu ziyarete gitmedin. Oysa onu ziyarete gitseydin beni de onun yanında
bulacaktın'' buyurur.
Sonra: ''Ey Adem oğlu!
Yemek istediğimde neden bana yemek vermedin?'' buyurur. Kul: ''Rabbim! Sen ki
alemlerin Rabbisin! Sana nasıl yemek vereyim?'' deyince, Yüce Allah: ''Filan
kulum sana gelip yemek isteyince sen vermedin. Oysa ona yemek verseydin bunun
karşılığını benim yanımda görecektin'' buyurur.
Sonra: ''Ey Adem oğlu! Su
istediğimde neden bana su vermedin?'' buyurur. Kul: ''Rabbim! Sen ki alemlerin
Rabbisin! Sana nasıl su vereyim?'' deyince, Yüce Allah: ''Filan kulum sana
gelip su isteyince sen vermedin. Oysa ona su verseydin bunun karşılığını benim
yanımda görecektin'' buyurur. ..
Müslim, Sahıh'de Muhammed
b. Hatim - Behz b. Esed - Hammad kanalıyla rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, birr (43).
8753- Abdullah b. Ömer
der ki: Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birlikte otururken
Ensar'dan bir adam gelip selam verdi. Gitmek üzereyken Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ona: "Kardeşim Sa'd b. Ubade nasil?" diye sorunca,
adam: "Ağır hasta" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bize: "içinizden kimler onu ziyarete gider?" buyurup kalkınca biz de
onunla birlikte kalktık. On küsur kişiydik ve ne ayakkabımız ne terliğimiz ne
takkemiz ne de gömleğimiz vardı. Çorak topraklarda yürüyerek Sa'd'ın yanına
vardık. Biz gelince etrafındakiler geri çekildi. Onlar çekilince Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanındaki ashabıyla birlikte Sa'd'ın yanına
yaklaştı.
Müslim, Sahih'de Ebu Müsa
- Muhammed b. Cahdam - İsmail b. Cafer kanalıyla rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, cendiz (13).
8754- Cabir der ki:
"Hasta olduğum zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ziyaretime
geldiğinde ne katır, ne de ata binmişti."
Buhari, Sahih'de Amr b.
Abbas kanalıyla Abdurrahman b. Mehdi'den rıvayet etti. - Buhari, marda (7/8).
Yine bize bildirildiğine
göre Usame b. Zeyd: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta olan
Sa'd b. Ubade'yi ziyarete giderken bir merkebe binmişti" demiştir. -
Beyhaki, es-Sünenü/l-Kübra (4/18) ve Ebu'ş-Şeyh, Ahlaku/n-Nebiy (s. 63).
Yine bize bildirildiğine
göre Hz. Aişe: "Sa'd b. Muaz, Hendek savaşında yaralandığı zaman
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devamlı olarak onu ziyaret etmek için
Mescid'de ona bir çadır kurdu" demiştir. - Buhari, meğazi (5/49-50) ve Müslim,
cihad (65).
Yine bize bildirildiğine
göre Zeyd b. Erkam: "Gözümden rahatsızlandığım zaman Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni ziyarete geldi" demiştir. - Ebu Davud
3/477 (3102).
Bu hadislerin tümünün
isnadlarını es-Sünenü'l-Kübra'da aktardık.
8755- Zayıf biri olan
Mesleme b. Ali el-Huşeni'nin Evzai kanalıyla Yahya b. Ebi Kesir'den, onun da
Ebu Cafer'den, onun da Ebu Hureyre'den bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Diş ağrısı olan, göz ağrısı çeken ve çıbanı çıkan
olmak üzere üç kişi hasta olarak ziyaret edilmez" buyurmuştur.
Tahric: İsnadı çok
zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (6/2314), Taberalli, M. el-Evsat 1/133 (152) ve
Ukayli, ed-Du'afa (4/212) Bak: Heysemi, Mecmau'z-Zevaid (2/300).
Hikl de bunu Evzai kanalıyla
Yahya b. Ebi Kesir'den Yahya'nın sözü olarak rivayet eder. Bu da Sahih'de
geçmiştir.
8756- Yahya b. Ebi Kesir
der ki: "Diş ağrısı olan, göz ağrısı çeken ve çıbanı çıkan olmak üzere üç
kişi hasta olarak ziyaret edilmez."
Bu öncekinden daha sahihtir.
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), göz ağrısı çeken Zeyd b. Erkam'ı
ziyaret ettiği de rivayet edilmiştir.
Tahric: İsnadı hasendir.
Ukayli, Duafa (4/212) Bak: Sehavi, Mekasidu'l-Hasene (s. 168).
8757- Zeyd b. Erkam
anlatıyor: Gözlerimden rahatsızlandığımda Hz.
Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) beni ziyarete gelmişti. Diğer gün biraz iyileşip dışarıya
çıktığımda Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karşılaştım. Bana:
"Şayet gözlerine bir zarar gelseydi ne yapardın?" diye sorunca, ben:
"Sabreder ve bunun karşılığını Yüce Allah'tan beklerdim" dedim. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şayet gözlerine bir zarar
gelseydi, sen de buna sabredip karşıIığını Allah'tan bekleseydin ve bu halde
iken ölseydin Yüce Allah'ın huzuruna günahsız bir şekilde çıkardın"
buyurdu.
Tahric: İsnadı hasendir.
Ahmed, Müsned (4/375), Taberani, M. el-Kebir 5/190 (5052) ve Buhari,
el-Edebu'l-Müfred (532).
Haccac b. Muhammed bunu
Yunus b, Ebi İshak'tan (Ebu İsrail) rivayet ederek mutabaat etmiştir. - Ahmed,
Müsned (4/375), İbn Ebi Dünya, el-Marad vel-keffarat (198) ve Taberani, M.
el-Kebır 5/204 (5098).
8758- Enes b. Malik der
ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), gözlerinden rahatsız olan
Zeyd b. Erkam'ı ziyaret etti.''
Tahric: İsnadında
tanımadığım ravi vardır. Hakim, Müstedrek (1/342),
8759- Cabir b.
Abdillah'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Kişi için dininden
daha önemli bir dert, göz ağrısından daha ağır bir acı yoktur"
buyurmuştur.
Tahric: İsnadı çok
zayıftır. Ebu'ş-Şeyh, Emsa/ (239), İbn Hibban, el-Mecruhın (1/346), İbn Adiy,
el-Kamil (3/1280), Taberani, M. es-Sağir (2/31) ve İbnu'l-Cevzi, el-Mevdu'at
(2/244). Bak: Zehebi, Mızan (2/240, 3/389) ve İbn Hacer, el-Lisan
(3/122,4/473),
Münker bir hadistir.
Karın b. Sehl b. Karın, hadisleri metruk olan biridir. Adı konusunda
"Karın" diyenler olduğu gibi "Kurayn" diyenler de vardır.
8760- Muhammed b. Cübeyr
b. Mut'im, babasından bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ashabına: "Haydi Vakıf oğullarına gidip gören adamı ziyarete edelim"
buyururdu.
Süfyan der ki:
"Vakıf oğulları Ensar'dan bir kabiledir. Ziyarete gittikleri kişi de
gözleri görmeyen bir adamdı."
Muammer de bunu
Cenunal'dan bu şekilde rivayet etmiştir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Taberani, M. el-Kebir 2/124 (1534) ve Bezzar, Müsned 2/389 (1920).
8761- Ebu Ömer'in, Süfyan
kanalıyla Amr'dan, onun da Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im'den bildirdiğine göre
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına:
"Kalkm da Vakıf
oğullarından olan gören adamı ziyarete edelim" buyurmuştur.
Doğrusu da (yani mürsel
olması) budur.
Tahric: İsnadı hasen olan
mürsel bir hadistir. Bezzar, Müsned (2/389).
8762- Hüseyn b. Ali
el-Cu'fi'nin de Süfyan b. Uyeyne kanalıyla Amr b. Dinar'dan, onun da Cabir'den
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Haydi Vakıf
oğullarından olan gören adamı ziyarete edelim" buyurmuştur.
Doğrusu İbn Ebi Ömer'in
(mürsel) rivayetidir.
Tahric: İsnadı hasendir.
Bezzir, Müsned (2/389) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (10/200).
8763- Cabir b. Abdillah
der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile karşılaştığımda:
"Ey Allah'ın Resulü! Nasılsın?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Güne oruçla başlamayan, bir hastayı ziyaret etmeyen ve
cenazeye katılmayan birinden daha iyiyim" karşılığını verdi.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Mace 2/1222 (3710).
8764- Ebu Hureyre der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bugün içinizden güne oruçlu
başlayan var mı?" diye sorunca, Ebu Bekr: "Ben oruçluyum" dedi.
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bugün içinizden miskin
birini doyuran var mı?" diye sorunca, Ebu Bekr: "Ben doyurdum"
dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bugün içinizden hasta
birini ziyaret eden var mı?" diye sorunca, Ebu Bekr: "Ben ziyaret
ettim" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bu üç hasleti üzerinde taşıyan kişi cennete girer" buyurdu.
Müslim, Sahih'de İbn Ömer
kanalıyla Mervan'dan rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Müslim, zekat (87) ile fadailu's-sahabe (12).
8765- Abdullah b. Mes'üd
der ki: "Din kardeşlerimizden birini bir süre aramızda göremediğimiz zaman
yanına giderdik. Şayet hasta ise hasta ziyareti olurdu. Meşguliyeti varsa ona
yardım ederdik. Bunlardan başka bir şey varsa da normal bir ziyaret olurdu.''
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın: