Zulmetmenin Vebali |
7053- İbn Ömer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Zulüm kıyamet
gününde sahibini karanlıklar içinde bırakacaktır" buyurmuştur.
Tahric: İsnadı sahihtiL
Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübrd (6/93).
7054- Başka bir kanalla
bir önceki hadisin aynısı rivayet edilmiştir.
İsnadı hasendir.
Buhari, Sahih'de Ahmed
b. Yunus'tan ve Müslim, Şebabe kanalıyla Abdulaziz'den rivayet etti. - Buhari,
mezalim (3/99). - Müslim, birr (57).
7055- Abdullah b. Ömer
bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Zulmetmekten sakının!
Zira yapılan zulüm kıyamet gününde sahibini karanlıklarda bırakacaktır.
Edepsizlikten sakının' Zira Yüce Allah edepsizliği ve çirkin davranışlarda
bulunmayı sevmez. Hırstan sakının' Zira sizden öncekileri helak eden hırstan
başkası değildi. Hırslan onlara yalan söylemeyi emretti, yalan söylediler.
Hırslan onlara zulüm yapmayı söyledi, zulmettiler. Hırslan onlara akrabalık
bağlarını kesmeyi söyledi, bu bağlan kestiler" buyurdu.
Adamın biri kalkıp:
"Ey Allah'ın Resulü! En üstün İslami amel hangisidir?" diye sorunca,
Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "insanların, senin dilinden ve
elinden yana selamette olmasıdır" karşılığını verdi. "En üstün cihad
hangisidir?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bineğinin yaralandığı ve kanının aktığı cihaddır" karşılığını verdi.
"En üstün hicret hangisidir?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Rabbinin hoşlanmadığı şeylerden
uzaklaşmandır. Biri bedevinin, biri de şehirlinin hicreti olmak üzere iki çeşit
hicret vardır. Bedevi, kendisine bir şey emredildiğinde buna itaat etme, bir
yere çağrıldığında da icabet etme imkanına sahiptir. Şehirlinin hicreti ise
daha çetindir ve mükafatı da daha büyüktür. ''
Tahric: İsnadı hasendir.
Hasan b. Arefe, Cüz (90).
7056- İbn Ömer'in
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey
insanlar! Zulümden sakının! Zira zulüm kıyamet gününde kişiyi karanlıklarda
bırakacaktır" buyurmuştur.
Lafız Zaide'nin
lafzıdır.
Tahric: İsnadı hasendir.
Ahmed, Müsned (2/105- 106) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/512).
Hz. Ali ise bunu:
"Zulümden sakının! Zira zulüm, kıyamet gününde kişiyi karanlıklarda
bırakacaktır" lafzıyla rivayet etmiştir. - Beyhaki'nin hocasını
tanımıyorum.
Muharib b. Disar'ın
bildirdiğine göre Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"İnsanların en
zalimi kimdir?" diye sorulunca: "Başkası için birine zulmeden
kişidir" buyurmuştur.
7057- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kölelerinden
yana efendinin vay haline! Efendilerinden yana kölelerin vay haline! Fakirden
yana zenginin vay haline! Zenginden yana fakirin vay haline! Zayıftan yana
güçlünün vay haline! Güçlüden yana zayıfm vay haline!''
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Ya'la, Müsned 7/80 (4009), Ebu Nuayın, Hilye (5/55) ve Deylemi,
Müsnedü'l-Firdevs 4/394-395 (7141). Bak: Zehebi, Siyer (6/241)
7058- Ebu Hureyre
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) minberin üzerinde:
"Biri yetim, biri de kadın olmak üzere iki zayıfın malını size haram
ediyorum" buyururdu.
Tahric: İsnadı hasendir.
İbn Mace 2/1213 (3678) .
7059- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Biri anne babanın oğluna olan duası. biri mazlumun duası, biri de
yolcunun duası olmak üzere üç duaya icabet edilir. ''
Tahric: İsnadı hasendir.
Ebu Davud 2/187 (1536), Tirmizi, birr 4/314 (1905) ile Da'vat 5/502 (3448) ve
İbn Mace 2/1270 (3862).
7060- Başka bir kanalla
bir önceki hadisin aynısı: "Biri oruçlunun, biri yolcunun, biri de
mazlumun duası olmak üzere üç duaya icabet edilir" lafzıyla rivayet
edilmiştir.
İsnadında kopukluk
vardır.
3323. hadiste geçti.
7061 - Ali b. Ebi Talib
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mazlumun duasından
sakın! Zira hakkı olanı istiyordur ve Yüce Allah hakkı olan hiç kimseden bu
hakkı esirgemez" buyurdu.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Nuaym, Hilye (3/202), Hatib, Tarih (9/301-302) ve Haraiti, Mesaviu'l-Ahlak
(639)
7062- Malik. b. Dinar
der ki: Kitaplardan birinde şunu okudum:
"Mazlum biri yamk
bir kalple dua ettiği zaman ettiği bu dua durdurulmadan Allah'ın huzuruna
yükselir. Akabinde ona zulmeden veya yardım etme imkam varken yardım etmeyen
kişinin üzerine iner."
İsnadı zayıftır.
7063- Ebu Musa der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüce Allah zalime zaman tanır,
ama sonunda onu yakaladı ml, bir daha da bırakmaz" buyurdu ve: ''Rabbin, haksızlık
eden memleketleri (onların halkını) yakaladığında, onun yakalayışı işte böyle
(şiddetlidir). şüphesiz onun yakalaması pek elem vericidir, pek çetindir''[Hud
102] ayetini okudu.
Lafız Ebu Amr'ın
lafzıdır. Abdullah'ın rivayetinde ise "Yümit' lafzı yerine
"Yümhil" lafzı geçmiştir.
Buhari, Sahıh'de Sadaka
b. el-Fadl kanalıyla Ebu Muaviye'den ve Müslim, Sahıh'de Muhammed b. Abdillah
b. Numeyr kanalıyla Ebu Muaviye'den rivayet etti. - Buhari, tefsir (5/214) -
Müslim, birr (61).
7064- Abdullah b. Amr'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Kardeşine, onu
korkutacak bir şekilde bakan kişiyi Yüce Allah kıyamet gününde korku içinde
bırakır" buyurmuştur.
Başka bir rivayette
"Bir müslümana, onu korkutacak bir şekilde bakan kişiyi Yüce Allah kıyamet
gününde korku içinde bırakır" lafzıyla zikredilmiştir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Bak: Hatib et-Tebrizi, el-Mişkat (2/1097).
7065- Halid b. Hakim b.
Hizam bildiriyor: Ebu Ubeyde, Medineli bir adama dil uzatınca Halid ona engel olmak
istedi. Halid'e: "Bu şekilde valiyi kızdırdın" denilince, Halid:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Dünyada iken insanlara en
çok eziyet edenler, kıyamet gününde en ağır cezayı çekecek olanlardır''
buyurduğunu işittim" dedi.
Tahric: Ebu'I-Hasan
eI-Edib tanınmayan biridir. Diğer ravileri ise güvenilirdir. Ahmed, Müsned
(4/90), Humeydi, Müsned (1/256) ve Taberani,M. el-Kebir4/232 (4121).
7066- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Kişinin başkasının malı veya onuru konusunda bir haksızlığı olmuşsa bunun
karşılığı, dinan ve dirheminin bulunmayacağı bir günde (kıyamet gününde)
kendisinden alınmadan (ölmeden) önce gidip onunla helalleşsin. Zira o günde
şayetiyilikleri varsa iyiliklerinden alınıp karşı tarafa verilecektir.
iyilikleri yoksa da karşı tarafın kötülüklerinden alınıp kendisine
yüklenecektir. ''
Buhari, Adem kanalıyla
İbn Ebi Zi'b'den rivayet etti.
Tahric: İsnadı sahihtir.
- Buhari, mezalim (3/99).
7067- Abdullah b.
Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "İblis, Arapların bulunduğu bölgelerde putlara tapLimasından
umudunu kesmiştir. ancak bundan daha basit görülen ve kıyamet gününde kişiyi
helak edecek olan küçük günahlara da razı olacaktır. Elinizden geldiği
kadarıyla haksızlık yapmamaya gayret edin. Zira kul kıyamet gününde
iyilikleriyle huzura çıkar ve bu iyiliklerinin onu kurtaracağını düşünür. Ancak
biri kalkıp: ''Rabbim! Filan kulun bana haksızlık etti'' deyince, Yüce Allah:
''Onun iyiliklerinden silin'' buyurur. Bu şekilde haksızlık ettiği her biri
kişi hakkını alınca iyiliklerinden geriye bir şey kalmaz. ''
Tahric: İsnadı zayıftır.
Hakim, Müstedrek (2/27).
7068- Rafi' el-Hayr
et-Taı der ki: Bir gazvede Ebu Bekr ile beraber bulundum. Gazve dönüşü:
"Ey Ebu Bekr! Bana nasihatte bulun" dediğimde, Ebu Bekr şöyle dedi:
"Farz namazları vaktinde kıL. Malının zekatını gönül hoşluğuyla ver.
Ramazan orucunu tut. Haccını ifa et. İslam için hicretin güzel bir şeyolduğunu,
hicretteyken de cihadın güzel olduğunu biL. İdareci de olma ... "
Ravi söz konusu hadisi
zikrettikten sonra Ebu Bekr'den naklen şöyle devam etti: "Bugün kolay
görülen idareciliğin ayağa düşmesi ve onu ehil olmayan kişilerin alması yakındır.
İdareci olan kişinin de (kıyamet gününde) hesabı ağır, azabı da çetin
olacaktır. İdareci olmayanların ise hesabı kolay, azabı hafif olacaktır. çünkü
idareciler, müminlere zulmetmeye en yakın kişilerdir. Müminlere zulmeden kişi
de Allah'ın korumasında olanlara zulmediyor demektir. Zira müminler Allah'ın
komşusu olan ve O'na sığınan kişilerdir. Vallahi, sizden biri bile komşusunun
koyunu veya devesine bir şeyolduğu zaman: "Komşumun koyunu veya komşumun
devesi" diyerek gecesini sıkıntı içinde geçirir. Komşusu için kızmak da en
çok Allah'ın hakkıdır."
Tahric: İsnadında
tanımadığım ravi vardır. Abdurrezzak, Musannef 11/321-322 (20656), Taberani, M.
el-Kebir 5/21-22 (4467), İbn Asakir, Tehzib Tarih Dimaşk (5/295-296), Hatib,
Muvaddah (2/97-98), Abdullah b. el-Mübarek, Zühd 235-236 (674) ve Ebu Davud,
Zühd (25).
7069- Hz. Aişe'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah'ın katında (günahların kaydının tutulduğu) üç tür divan
vardır. Bunlardan biri Allah'ın, içindekileri bağışlamayacağı divandır ki bu da
içinde Allah'a şirkin bulunduğu divandır. Yüce Allah bu konuda: ''şüphesiz
Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz''[Nisa 48] buyurur. Diğer
bir divan da Allah'ın, içindekileri karşılıksız bırakmayacağl. içinde kulların
birbirlerine zulmünü içeren divandır. Bunlarda kısas yaparak herkese hakkını
verir. Bir diğeri de, Yüce Allah'ın içindekileri önemsemeyeceği divandır. Bu da
kulun Allah'a karşı olan kusurlarını içeren divandır. Yüce Allah dilerse bunları
bağışlar, dilerse de sahibini cezalandırır."
Tahric: İsnadı güçlü
değildir. Hakim, Müstedrek (4/575-576) ve Ebu Nuaym, Ahbaru Isbehan (2/2).
7070- Hz. Aişe'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah katında kıyamet gününde amel defterleri üç çeşittir. Allah
bunlardan birisinin içindekilerden hiçbir şeyi affetmez. Diğerinin içindekileri
hiç önemsemez. Diğerinin içindekilerden ise hesabı sorulmadık bir şey bırakmaz.
içindekilerden hiçbir şeyi affetmediği defter, içinde Allah'a şirk koşma olan
defterdir. Zira Yüce Allah: ''Biliniz ki kim Allah'a ortak koşarsa muhakkak
Allah ona cenneti haram kılar''[Maide 72] buyurur. içindekileri önemsemediği
defter, kulun kendisiyle Rabbi arasında olan, diğer kulları ilgilendirmeyen
şeylerin yazılı olduğu defterdir. Yüce Allah bu tür şeyleri bağışlamaya
kadirdir. Hesabını sormadık bir şey bırakmadığı defter ise, kulların birbirine
yaptığı zulümlerin yazıldığı defterdir. Kıyamet gününde size bu tür şeylerin
kısası yapılacaktır. ''
Tahric: İsnadı kavi
değildir. Ahmed, Müsned (6/240).
7071 - İbn Abbas
bildiriyor: Kralın biri tebdili kıyafet ile memleketini dolaşmaya çıktı ve
ineği olan bir adama misafir oldu. İnek meradan geldiği zaman onu sağdılar.
Otuz inek kadar süt verdi. Kral içinden bu ineği almayı geçirdi. Diğer gün
sabah inek meraya çıktı, ancak akşam geri dönüp sağdıklarında bir gün öncesinde
verdiği sütün yarısı kadar, on beş inek sütü kadar süt verdi. Kral evin
sahibini çağırıp: "Bana ineğe ne olduğunu söyle! Dünkü meradan farklı bir
merada mı otlandı? Dünkü sudan farklı bir sudan mı içti?" dedi. Adam:
"Hayır başka bir yerden otlanıp su içmedi" karşılığını verdi. Kral:
"O zaman bunun sütüne ne oldu ki yarı yarıya düştü?" diye sorunca,
adam: "Kral bu ineği almayı düşününce sütü yarıya düştü. çünkü kral zulüm
yaptığı veya zulüm yapmayı düşündüğü zaman bereket de gider" dedi. Kral:
"Sen kralı nereden tanıyorsun ki?" diye sorunca, adam: "Durum
sana söylediğim gibidir" karşılığını verdi.
Bunun üzerine kral
içinden bu ineği almayacağına, hiçbir zaman mülkü yapmayacağına dair Rabbine
söz verdi. Diğer gün sabah inek otlanmaya gitti. Akşam gelip sağıldığında sütü
eskisi gibi otuz inek sütü kadar olmuştu. Kral bu durumdan ibret alarak
içinden: "Görüyorum ki eğer kral zulmeder veya zulmetmeyi düşünürse
bereket yok olup gider. Bundan sonra mutlaka adil olacak en güzel şekilde
hükmedeceğim" dedi.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Haditi, Mesaviu'l-Ahlak (652).
7072- İbn Abbas der ki:
Hz. Müsa: "Rabbim! Firavun ''En yüce Rabbiniz benim!'' demesine,
ayetlerini yalanlamasına ve elçilerini inkar etmesine rağmen ona dört yüz yıl
mühlet verdin" deyince, Allah ona: "çünkü yumuşak bir huyu vardı ve
insanlara kapılarını açık tutardı. Buna karşılık onu mükafatlandırmak
istedim" diye vahyetti.
İsnadı zayıftır.
7073- Ebu Derda der ki:
"En fazla, bana karşı Yüce Allah'tan yardım dileyecek olan kişiye
zulmetmekten nefret ederim."
Mansur'un rivayetinde
ise Ebu Derda'nın: "En fazla, bana karşı Yüce Allah'tan başka yardım
dileyeceği kimsesi olmayan birine zulmetmekten nefret ederim" dediği
zikredilir.
Tahric: İsnadı hasendir.
Ebu Nuaym, Hilye (1/22ı) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/308-309).
7074- Ebu'l-Ahvas der
ki: Abdullah (b. Mes'ud): "İnsanoğlunun günahlarından dolayı neredeyse
deliğindeki gübre böceği bile azaba maruz kalacaktı" dedi ve: "Eğer
Allah insanları, yaptıkları yüzünden hemen cezalandıracak olsaydı, yerkürenin
sırtında hiçbir canlı bırakmazdı"[Fatır 45] ayetini okudu.
Tahric: İsnadı sahihtir.
Taberani, M. el-Kcbir 9/242 (9040), İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/301) ve Hakim,
Müstedrek (2/42B) Bak: Suyuti, cd-Dürrü'l-Mensur (7/36).
7075- Ebu Seleme
bildiriyor: Ebu Hureyre, adamın birinin: "Zalim kişi ancak kendine zarar
verir" dediğini işitince: "Hayır! ValIahi zalimin zulmünden dolayı
yuvasındaki toy kuşları bile zayıf düşüp ölür" karşılığını verdi.
Tahric: İsnadı
ceyyiddir. Hatib et-Tebrizi, el-Mişkat 3/1420 (5136).
7076- Mücahid der ki: Hz.
Nuh karşılaştığı bir aslana ayağıyla vurunca aslan da pençesiyle onu tırmaladı.
Acısından dolayı Hz. Nuh gece uyuyamadı ve Rabbine şikayette bulundu. Yüce
Allah da ona: "Ben zulmü sevmem" diye vahyetti.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Nuaym, Hilye (3/289-290).
7077- Ali b. Ebi Hamele
der ki: Müslim b. Yesar, bir adamın kendisine zulmeden birine beddua ettiğini
görünce: "Zalimi zulmüyle baş başa bırak! Şayet bunu güzel bir amelle
telafi edemezse ve yaptığına tövbe etmezse bu, senin edeceğin duadan daha hızlı
kendisine zarar verecektir" dedi.
Tahric: İsnadı hasendir.
Fesevl, Ma'rife (2/86).
7078- el-Vasafi der ki:
Ben de yanındayken Ebu Cafer'in önünde Mervan oğullarından bir adamdan
bahsedildi. Ebu Cafer: "Onları boş verin! ValIahi yaptıklarının onlara
vereceği zarar, onlara çekilmiş kılıçların vereceği zarardan daha hızlı
olacaktır" dedi.
İsnadı zayıftır.
7079- İbn Abbas der ki:
Yüce Allah, Hz. Davud'a şöyle vahyetti: "Ey Davud! Zalimlere beni
anmamalarını söyle! Zira beni zikredenleri ben de zikrederim ve onları
zikretmem de lanetlemem şeklinde olur."
Tahric: İsnadında
tanımadığım ravi vardır. Ahmed, Zühd (s. 73), İbn Ebi Şeybe, Musannef
(11/558-559,13/201) ve Hennad, Zühd (787).
7080- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Bir kul dünyada birine zulmedip de kısası yapılmadığı zaman
kıyamet gününde Yüce Allah mutlaka bunun kısaSini yapar ...
İsnadı çok zayıftır.
7081- İbn Şihab der ki: Ömer
b. Abdilaziz, valilerinden birine yazdığı mektupta şöyle dedi: "Sonrasına
gelince, sorumlu olduğun kişilere karşı Allah'tan kork. Yüce Allah'ın
intikamının geç gelmesi seni cezadan yana güvende hissettirmesin. Zira vaktin
geçmesinden korkan kişi ancak cezayı geciktirmeden verir."
Tahric: İsnadı hasendir.
İbnu'l-Cevzi, Siret Ömer b. Abdülaziz (s. 82).
7082- Abdurrahman b.
el-H aris bildiriyor: Muhammed b. Vasi'nin bana bildirdiğine göre
kardeşlerinden birine şöyle bir mektup yazmıştır: "Muhammed b. Vasi'den
Filan oğlu Filana! Allah'ın selamı üzerinde olsun! Sonrasına gelince, elinden
geldiği kadarıyla eline haram olan kanı bulaştırmadan, midene haram olan
yiyeceği indirmeden, sırtına haram olan malı yüklemeden geceyi et. Böyle
yaparsan cezaya maruz kalmazsın. Zira ''Ancak insanlara zulmedenlere ve
yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere ceza vardır.''[Şura 42] Baki selam!''
İsnadı hasendir.
7083- Ebu Amr Ahmed b.
Muhammed en-Nahvi bildiriyor: Yahya b. Halid el-Bermeki hapsedildiği zaman hapisten
(Harun) Reşid'e şöyle bir mektup yazdı: "Benim burada geçirdiğim her bir
kötü günün benzeri senin nimetlerinden eksiltilecektir. Seninle mahşerde
görüşecek ve Deyyan olan Allah aramızda hakem olacaktır. Sana bazı beyitleri de
yazıyorum ki zamanında Ali b. Ebi Talib bunları Muaviye b. Ebi Süfyan'a da
yazmıştı:
"Valiahi zulüm
çirkin bir davranıştır Ve her zaman kötü olan kınanacaktır
Din gününde Deyyan
olanın huzuruna çıkacak Hasımlar Allah'ın önünde toplanacaktır
Sen uyuyorsun, ama ölüm
senden gafil değildir Ey uykuda olan! Ölüme karşı hazırlıklı ol Günler böylesi
bir gün için geçip gidiyor Yıldızlar böylesi bir an için dönüp duruyor."
7084- Abdullah b.
Muhammed b. Akil b. Ebi Talib bildiriyor: Muaviye, Medine'ye geldiği zaman onu
Ebu Katade el-Ensari karşıladı. Muaviye: "Ey Ensar! Sizler dışında herkes
beni karşılamaya çıktı! Siz neden beni karşılamaya çıkmadınız?" diye
sorunca, Ebu Katade: "Bineklerimiz yoktu" dedi. Muaviye:
"Develeriniz nerede?" diye sorunca, Ebu Katade: "Bedir savaşı
sırasında senin ve babanın peşine düşmüşken kesmiştik" karşılığını verdi.
Sonra Ebu Katade: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize ''Benden
sonra başkaları sizlere tercih edilecek'' buyurmuştu" dedi. Muaviye:
"Böylesi bir durumda ne yapmanızı söylemişti?" diye sorunca, Ebu
Katade: "Onunla (ahirette) buluşuncaya kadar sabretmemizi emretmişti"
karşılığını verdi. Bunun üzerine Muaviye: "O zaman onunla buluşuncaya
kadar sabredin!" dedi. Abdurrahman b. Hassan bu olayı duyunca şöyle bir
şiir okudu: "MüminIerin emiri Muaviye b. Harb'e söyleyin Bizim de
söyleyecek şeylerimiz var, deyin Çekişip hesaplaşacağımız o güne kadar Sabredip
onları bekleyeceğimizi bildirin."
Tahric: Hakim'in
hocasını tanımıyorum. Diğer ravileri güvenilirdir. Abdurrezzak, Musannef
11/60-61 (19909).
7085- Muhammed b. Ma'n
b. es-Sumeydi' ed-Dabbi der ki: Ali b.
Hucr'un şöyle bir şiir
okuduğunu işittim: "Ruhsatlarda insanlara nasihat bedavadır insanları
aldatmak da pAllah ve günahtır Adalet bir ışıktır, zalimler de çoğaldı
Zalim in mazluma
yardımcıları vardır Kindarlık yayıldı, insanlar da bozuldu insanlar Allah
rızası dışında kardeş oldu
ilim yayılmasına rağmen
amel edeni azken Allah rızası dışında amel edenlerse çoğaldı."
Tahric: Mizzi,
Tehzibu'l-Kemal (959).
7086- Abdullah b.
el-Mübarek der ki: Hamdün el-Kassar'ın: "Savaşa çıktığınız zamanların
(sizden kurtuldular diye) müslümanların bayramı olmasından sakının!"
dediğini işittim.
7087- Verize b. Muhammed
el-Gassani bildiriyor: Edebiyatçılardan birçok kişi bana Mahmud el-Verrak'ın şu
beyitlerini okudu: "Bana zulmeden kişiye teşekkür ettim Bilerek de bu
zulmünü affettim Hilmim cehaletini ortaya çıkarınca Yine bana el uzattığını
gördüm Kötülükleri ve iyiliğim karşısında Günahı katıyla işlemeye koyuldu
Sevap kazanmış ve
övülmüş biri olarak başladım günüme Kendisi daha da kınandı ve fazlasıyla
günahı kattı önüne Sanki iyiliği kendisi yapmış
Ona kötülüğü yapan ben
gibiyim hilmimle Hala bana zulmeder ve ben ona acırım
Zulmünden onun adına ben
sonunda ben ağlarım."
7088- İshak b. Şuayb b.
İbrahim b. Muhammed b. Talha bildiriyor: Amcam Yunus b. İbrahim bana, Muhammed
b. İsa b. Talha b. Ubeydillah'a ait olan şu şiiri okudu:
"Kimseye zulmetmek
için acele etme Çünkü akıbeti pek kötüdür
Söyleme çirkin sözü,
inlesen de zulümden Çünkü çirkin sözün de farkı yok rezillikten Hatasından
dolayı kardeşinle bağlarını kesme Çünkü affetmek saygınların karakteridir
Bu kusurunu bir yamayla
örtmeye çalış
Eski bir giysiyi
yamadığın gibi
Zamanın zorluklarından
korkma ve sabırlı ol Muhakkak ki sabrın sonu selamettir
Hiçbir korkunun sana bir
faydası olmaz üzülmen de geçen hiçbir şeyi geri getirmez."
Tahric: İsnadı
müselseldir. İbn Ebi Dünya, Kitabu'l-Hilm (s. 72-73).
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın:
50. Şube Cemaatle
Birlikte Olmak