1. Fasıl: Eti Helal ve Haram Olan Hayvanlar |
5238- İbn Abbas der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), azı dişi olan yırtıcı hayvanlar
ile tımaklarıyla kapıp avlanan hayvanlarının etinin yenmesini yasakladı."
Lafız (ravi) Yunus'un
lafzıdır. Müslim bunu Sahih 'te Ahmed b. Hanbel kanalı yla rivayet etmiştir.-
Müslim 2/1534 (16).
Beyhaki der ki:
es-Sünenü'l-Kübra'da Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evcil eşek
etlerinin yenilmesini yasakladığını zikrettik. Yine pislik yiyen hayvanın etini
yasakladığına dair ondan rivayet edilen hadisleri, alimlerin de pisliğin
hayvanın etine işlemesi durumunda yasak olduğuna dair görüşlerini aktardık.
Aynı şekilde karınca, bal arısı, göçeğen kuşu, hüdhüd ve kurbağanın
öldürülmesini yasaklamasına dair rivayetleri de verdik. Kırlangıçlar hakkında
ondan aktarılan hadisleri de zikrettik. Etlerinin yenmesi haram olan karga,
çaylak kuşu, akreb, köpek ve yırtıcı hayvanların öldürülmesine yönelik izin
verdiğine dair rivayetleri de verdik. Yine sırtları (dabu') ve tilki etinin
helal olması yanında dabu' ifadesinin ne anlama geldiği konusundaki rivayetleri
zikrettik. Ayrıca tavşan, yabani eşek, tavuk, tarla kuşu, keler, Arapların
zaruret dışında yedikleri ve haramlığı konusunda herhangi bir ayet ve hadisin
bulunmadığı her türlü hayvan etinin mubah ve helal olduğuna dair rivayetleri
zikrettik. Aynı şekilde atların etinin yenmesinde herhangi bir kerahiyet
olmadığına dair rivayetleri de verdik. Bu rivayetleri burada zikretmek konuyu
uzatmaktan öte gitmeyecektir. Bundan dolayı konu hakkında daha fazla malumat
sahibi olmak isteyenler es-Sünenü'[-Kübra eserinde söz konusu bölüme müracaat
edebilir.
"Ölmüş hayvan, kan,
domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan, (henüz canı çıkmamış iken)
kestikleriniz hariç; boğulmuş, darbe sonucu ölmüş, yüksekten düşerek ölmüş,
boynuzlanarak ölmüş ve yırtıcı hayvan tarafindan parçalanmış hayvanlar ile
dikili taşlar (putlar) üzerinde boğazlanan hayvanlar, bir de fal oklarıyla
kısmet aramanız size haram kılındı"[Maide 3] ayetinin, Ali b. Ebı
Talha'nın ibn Abbas'tan naklen olan tefsirini de es-Sünenü'l-Kübra eserinin
Avlanma bölümü içinde zikrettik.
5239- Mukatil b, Hayyan
der ki: "Ey iman edenler! Akitlerinizi yerine getirin"[Maide 1]
buyruğu hakkında bize bildirilene göre burada iman edenlere, Kur'an'da
emredilenleri yapmaları, yasaklanan şeyleri yapmamaları hususunda verdikleri
akit, müşriklerle aralarında olan anlaşmalar ve diğer insanlar ile aralarında
olan sözleşmeler kastedilmektedir.
"Hayvanlar size
helal kılındı"[Maide 1] buyruğunda ise develer, sığırlar ve koyunlar
kastedilmektedir.
"Okunacak
{bildirilecek} olanlardan başka"[Maide 1] buyruğu ise: "Ölmüş hayvan,
kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan"[Maide 3] buyruğunda
olduğu gibi Allah'ın size haram kıldıkları kastedilmektedir. Bunlar gökyüzü ve
yeryüzü yaratıldığı zamandan beri haramdır. "Boğulmuş"[Maide 3]
bağlanması sonucu ipiyle boğularak ölen koyun veya başka bir hayvan
kastedilmektedir. "Darbe sonucu ölmüş''[Maide 3] buyruğu, ilahları için
koyun veya başka bir hayvanın odun parçasıyla vurularak öldürülmesi kastedilmektedir.
"Yüksekten düşerek
ölmüş''[Maide 3] buyruğu, koyun veya başka bir hayvanın kuyuya düşerek veya
yüksek bir yerden düşerek ölmesi manasındadır.
"Boynuzlanarak
ölmüş"[Maide 3] buyruğu ise, koyunlarda veya başka boynuzlu hayvanlarda
birinin diğerini boynuzlayarak öldürmesi manasındadır. Cahiliye zamanında bu
şekillerde ölen hayvanları yerlerdi. Ancak Yüce Allah bunu onlara İslam
zamanında haram kıldı. Ancak böylesi durumda olan bir hayvana daha sağ iken
yani gözünü açıp kapaması veya kıpırdaması halinde yetişilir ve kesilirse eti
yenilir.
"Dikili taşlar
üzerinde boğazlanan hayvanlar''[Maide 3] buyruğunda, (Cahiliye zamanında)
ilahları ıçın üzerlerinde kurbanlar kestikleri taşlar kastedilmektedir.
"Allah'tan başkası adına boğazlanan''[Maide 3] buyruğunda, (Allah'tan
başka) diğer ilahları için kestikleri kastedilmektedir. "Bir de fal
oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı"[Maide 3] buyruğunda fal
okları kastedilmektedir. Cahiliye döneminde işlerini bu fal oklarına göre
yaparlardı. Yüce Allah bunların tümünü haram kıldı ve: "İşte bütün bunlar
fısktır"[Maide 3] buyurdu. Yani bunlardan birini işlemek Yüce Rabbe karşı
masiyet işlemek demektir.
Ali b. Ebi Talha'dan
bize bildirilene göre İbn Abbas, "Ölmeden yetişip kestikleriniz
müstesna"[Maide 3] buyruğunu bu şekilde açıklamıştır. Ancak başka bir
yerde İbn Abbas'ın bu ifadeyi açıklarken: "Ölmeden önce daha canlı iken
yetişip kestiklerinizi yiyebilirsiniz. Bu normal bir şekilde boğazlama
sayılır" dediğini zikreder.
Beyhaki der ki: Sonra
Yüce Allah zor durumda kalanı ölü etini kendilerine haram kıldığı kişilerden
istisna etti ve: "Kim şiddetli açlık durumunda zorda kalır, günaha
meyletmeksizin (haram etlerden) yerse, şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcıdır,
çok merhamet edicidir"[Maide 3] buyurdu. Diğer bir ayette ise: "Her
kim bunlardan yemeye mecbur kalırsa, başkasının hakkına saldırmadan ve haddi
aşmadan bir miktar yemesinde günah yoktur''[Bakara 173] buyurdu. Bu da kişinin
yol kesmeden, cemaatten ayrılmadan ve Allah'a isyana girmeden yemesinde günah olmaması
manasındadır.
Bize bildirilene göre
Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ölü ve kanda istisnada bulunarak:
"Bize iki ölü ve iki kan helal kilındı. iki ölü, balık ve çekirgedir. iki
kan ise ciğer ve dalaktır" buyurmuştur.
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın:
2. Fasıl: Çok
Yemek Yemenin Kınanması