ŞUABU’L-İMAN

38.ŞU’BE: Haram mal...

 

Borçtan Sakındırma

 

5146- Abdullah b. Ebi Katade'nin babasından bir rivayete göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bir gün sahabesi arasında kalkıp Allah yolunda cihadın ve Allah'a iman etmenin Allah katında en üstün amellerden olduğundan bahsedince, bir adam: "Ey Allah'ın Resulü! Eğer Allah yolunda öldürülürsem bu, günahlarıma kefaret olur mu?" diye sordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet, eğer Allah yolunda sabrederek ve sevabını sadece Allah'tan ümid ederek kaçmaksızın ilerlersen (kefaret olur)" buyurdu. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Nasli demiştin?" diye sorunca, adam:

"Sence, eğer Allah yolunda öldürülürsem bu, günahlarıma kefaret olur mu?" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet, eğer Allah yolunda sabrederek ve sevabını sadece Allah'tan ümid ederek kaçmaksızın ilerlersen. Ancak borç bunun dışındadır. Bunu bana Cibril söyledi" buyurdu.

Müslim bunu Sahih'te Kuteybe - Leys b. Sa'd kanalıyla rivayet etmiştir.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. Müslim 2/1501,1502 (117, 118).

 

 

 

5147- Muhammed b. Cahş der ki: Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte cenazelerin konulduğu yerde oturmaktaydık. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) semaya doğru baktı. Sonra başını eğip elini alnına koyarak:

"Sübhanallah. Ne kadar ağır bir hüküm indi" buyurdu. Biz sustuk ve (bu konuda Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir şey sormadan) oradan ayrıldık. İkinci gün: "Ey Allah'ın Resulü! İnen ağır hüküm neydi?" diye sorduğumda: "Borç hakkında indi. Canım elinde olana yemin olsun ki eğer bir adam Allah yolunda öldürülür ve tekrar diriltilirse, sonra bir daha öldürülür ve tekrar diriltilirse, sonra bir daha öldürülür ve tekrar diriltilirse ve borcu varsa borcu ödenene kadar Cennete giremez" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Nesai (7/314,315), Beğavi, Şerh es-Sünne 8/201 (2145), Beyhaki, Sünen (5/355), Taberani, M. el-Kebir 19/247, 248 (556,557,558,559) ve Hakim, Müstedrek (2/25).

 

 

 

5148- Bukeyr b. Abdillah bildiriyor: Abdullah b. Ebi Katade, Nafı' b. Cübeyr'in yanında iken Necran'lı bir adam: "Bir zamanlar iki dinar borcu olan bir adam ölmüş ve namazını kıldırması için Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çağrılmıştı. Ebu Katade adamın borcunu yükleninceye kadar da Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), adamın namazını kılmamıştı. Bu hadis hakkında ne dersin? Bu konuda babanın bir şeyanlattığını işittin mi?" diye sorunca, Abdullah b. Ebi Katade: "Hayır, ancak ailemden kendisine (yalancılıkla) ithamda bulunamayacağım biri bana bu hadisi anlatmıştı" karşılığını verdi. Bunun üzerine Necranlı adam şöyle devam etti: Abdullah (1) b. Amr b. el-As'ın şöyle dediğini işittim: Bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulül Allah yolunda öldürülürsem benim için (mükafat olarak) ne vardır?" diye sordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cennet vardır" buyurdu. Adam dönüp giderken, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Geri gel, Cibril bana şimdi: ''Borç bunun dışındadır. Çünkü o senden alınır'' dedi" buyurdu.(2)

 

(1) Ahmed, Müsned (2/220) ve Rikim, Müstedrek (2/119).

(2) Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

5149- Seleme b. el-Ekva' der ki: Biz, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte iken bir cenaze getirildi ve kendisine: "Ey Allah'ın Resulü! Namazını kıldırsan" denildi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Geriye bir borç bıraktı mı?" diye sorunca: "Hayır (bırakmadı)" dediler. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Geriye bir şey bıraktı mı?" diye sorunca, yine: "Hayır (bırakmadı)" dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldırdı. Sonra başka bir cenaze getirildi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Namazını kıldırsan" denildi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Geriye bir borç bıraktı mı?" diye sorunca: "Hayır (bırakmadı)" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Geriye bir şey bıraktı mı?" diye sorunca, yine: "Üç dinar bıraktı" dediler. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Bundan dolayı onun için) üç dağlama (vardır)" buyurdu. Sonra üçüncü cenaze getirildi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Namazını kıldırsan" denildi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Geriye bir borç bıraktı mı?" diye sorunca: "Evet" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Geriye bir şey bıraktı mı?" diye sorunca, yine: "Hayır (bırakmadı)" dediler. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Arkadaşınızın namazını kılın" buyurdu. Ebu Katade: "(Ey Allah'ın Resulü!) Sen namazını kıldır, onun borcunu ben üstleniyorum" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldırdı.

 

Buhari bunu Sahih'te Ali b. Asım - Yezid kanalıyla rivayet etmiştir. - Buhari, havale (3/55, 56).

 

 

 

5150- Esma binti Yezid der ki: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ensar'dan bir kişinin cenazesi için çağrıldı. Cenaze musallaya konulduğu zaman, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldırmak için yaklaştı ve: "Arkadaşınızın borcu var mıdır?" diye sordu. Oradakiler. "Ey Allah'ın Resulü! iki dinar borcu vardır" deyince: "O zaman arkadaşınızın namazıni kılm" buyurdu. Ebu Katade el-Ensari: "Ey Allah'ın Resulü! Onun iki dinar borcunu ben üstleniyorum" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldırdı.

 

Yakub der ki: "Bu kişi Ömer b. Abdilaziz'in korumalarından olan Amr b. Muhacir'in kardeşidir. ikisi de Şam'ın güvenilir kişilerindendir. ikisinin de büyük güzel hadisleri vardır."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Taberani, M. el-Kebir 24/184, 1B5 (465,466).

 

 

 

5151 - Sevban'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her kim kibirden. (ganimette) hainlik etmekten ve borçlanmaktan berı bir şekilde ölürse; (şirke düşmemesi halinde mutlaka) cennete girecektir" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadısahihtir. Tirmizi 4/13B, 139 (1572, 1573).

 

 

Beyhaki der ki: "Ebu Abdillah'tan aldığım rivayette "Kibir" yerine "kenz (mal biriktirme)" ifadesi geçmektedir. Doğrusu Ebu Avane'nin rivayetinde de geçtiği gibi "kibir" olmalıdır."

Tirmizi der ki: Ebu Avane rivayetinde "kibir" ifadesini kullanırken, Said b. Ebi Arube bunu Katade'den rivayet ederken "kenz" lafzını kullanmıştır.

 

 

 

5152- Ebu Burde b. Ebi Musa el-Eş'ari'nin, babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''AlIah katında, yasaklamiş olduğu büyük günahlardan sonraki en büyük günah, kişinin borçlu olarak ölmesi ve o borcu ödeyecek bir tereke bırakmamasidırH buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı salihtir. Ebu Davud 3/637 (3342).

 

 

 

5153- Ebu Abdirralıman el-Mukri bildiriyor: Said b. Ebi Eyyub: "Cafer b. Rabia ile oturup sohbet eden Ebu Abdillah el-Kureşi'nin şöyle dediğini işittim" dedi ve isnadıyla bir önceki hadisin aynısını aktardı.

 

Tahric: İsnadı ceyyiddir. Ahmed, Müsned (4/392).

 

Buhari bunu Tarih'te el-Mukri - Said kanalıyla zikretmiş ve şöyle demiştir: "Ebu Abdillah'ın: "İbn Vehb Ebu Abdillah şöyle dedi" dediğini işittim."

 

 

 

5154- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Müminin ruhu, borcu olduğu sürece borcuna bağlı kalır" buyurmuştur.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ahmed, Müsned (2/440, 475) ve Taberani, M.es-Sağir (2/133).

 

 

 

5155- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Müminin ruhu, ödeninceye kadar borcuna bağlı kalır" buyurmuştur.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Tirmizi 3/389, 390 (1079) ve Beyhaki, Sünen (6/76).

 

 

 

5156- Semure b. Cundub bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gün bir cenaze namazını kıldıktan sonra: "Burada filan oğullarından kimse var mı?" diye sordu. Ona kimse cevap vermedi. çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir söze başladığı zaman ashab susup dinlerdi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir daha: "Burada filan oğullarından kimse var mı?" diye sorunca adamın biri kalktı ve: "Filan kişi vardır (ben varım)" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Arkadaşınız borcu yüzünden hapsedilmiş durumda (cennete sokulmuyor)" buyurdu. Bunun üzerine bir adam o kişinin bütün borçlarını ödedi.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ahmed, Müsned (5/11, 13, 20), Taberani, M. el-Kebir 7/213, 214 (6754), Hakim, Müstedrek (2/25) ve Beyhaki, Sünen (6/76).

 

Firas b. Yahya bunu Şa'bi kanalıyla zikretmiş ve rivayetinde: "Eğer dilerseniz borcunu ödeyin. Dilerseniz de Allah'ın azabına teslim edin" ziyadesinde bulunmuştur. Ancak borcu ödeme kısmını zikretmemiştir. - Tayalisi, Müsned (sh. 121), Taberani, M. el-Kebir 7/212, 213 (6750, 6752, 6753) ve Hakim, Müstedrek (2/25).

Başka bir kanalla bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir. - Ebu Davud 3/637 (3341).

 

 

 

5157- Enes b. Sirin der ki: Abdullah b. Ömer'e: "Kişinin ileride ödemek niyetiyle borca bir şeyalması ve borcu ödeyecek bir şey bırakmadan ölmesi halinde durumu ne olur?" diye sorduğumda: "Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Her hainin kıyamet gününde kendisiyle tanınacağı bir sancağı olacaktır'' buyurdu" karşılığını verdi.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Ahmed, Müsned (2/49).

 

 

 

5158- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Adam'ın değişik renklerde (değişik kumaşlardan) bir giysi giymesi yanında karşılığı olmayan bir borca girmesinden daha hayırlıdır" buyurmuştur.

 

Ebu Abdillah der ki: Ebu Ali'ye: "Ebu Umare'nin babası kimdir?" dediğimde: "Avvam'ın kardeşi Tilab b. Havşeb'dir" dedi. Bunu Yahya b. elYeman'dan başka kimse rivayet etmemiştir.

 

Tahric: İsnadında meçhul birravi vardır. Ahmed, Müsned (3/243, 244), Ahmed, Zühd (sh. 26) ve Ebu Nuaym, Ahbaru lsbehan (1/327).

 

 

 

5159- Suheyb b. Sinan'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim (evleneceği zaman) bir kadına belli bir mehir tayin eder, Allah da onun mehri ödememe niyetinde olduğunu bUirse ve kişi böylelikle Allah adına onu aldatıp cinsel organından batıl bir yolla istifade ederse, kıyamet gününde Allah'ın huzuruna zinakar olarak çıkar. Kim de birinden bir borç alır. Allah da o borcu ödememe niyetinde olduğunu bUirse ve kişi böylelikle Allah ad ma onu aldatıp malından batıl bir yolla istifade ederse, kıyamet gününde Allah'ın huzuruna hırsız olarak çıkar ...

 

Tahric: İsnadında adı belirlenmeyen bir ravi vardır. Diğer ravileri güvenilirdir. Ahmed, Müsned (4/332), Ebu Nuaym, Hilye (1/154) ve Beyhaki, Sünen (7/242).

 

 

 

5160- Suheyb'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim evlenir ve mehri ödememe niyetinde olduğu halde ölürse zinakar olarak ölür. Kim bir borç alır ve borcu ödememe niyetinde olduğu halde ölürse hırsız olarak ölür ...

 

Tahric: İsnadında bir sakınca yoktur. İbn Mace 2/805, 806 (2410).

 

 

 

5161- Ebu Hureyre bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her kim ödemek niyetiyle insanların mallarını, ödünç alırsa, Allah ona ödemeyi nasip eder. Her kim de telef etmek niyetiyle alırsa, Yüce Allah onu(n malını) telef eder" buyurdu.

 

İsnadı hasendir.

 

Buhari, Süleyman b. Bilal -Sevr kanalıyla rivayet etmiştir.- Buhari, istikrad (3/82).

 

 

 

5162- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ümmetimden her kim borçlanir, borcu ödemek için zorluk çeker (çalışır) ve ödemeden ölürse ben onun borcunun öderim" buyurmuştur.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ahmed, Müsned (6/74, 154), Ebu Ya'la, Müsned 8/252 (482) ve Beyhaki, Sünen (7/22)0

 

 

 

5163- Ukbe b. Amir bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ashabına:

"Nefisleri" veya: "Nefislerinizi boğmayın" buyurunca, ashab: "Nasıl boğabiliriz ki?" diye sorunca Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Borç ile" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı hasendir. İbn Hibban, Sikat (4/356), Buhari, et-Tarihu'l-Kebir (2/2/219), Ahmed, Müsned (4/154), Ebu Ya'la, Müsned 3/180 (1739), Taberanı, M. el-Kebir 17/328 (906) ve Beyhaki, Sünen (5/355).

 

 

 

5164- Safvan b. Süleym bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Yasaklamalardan sonra kalplerinizi korkuya düşürmeyin" buyurdu. Kendisine:

"Ey Allah'ın Resulü! Kalplerimizi korkuya düşürecek şey nedir?" denilince:

"Borçtur" karşılığını verdi.

 

İsnadı hasen dir.

 

 

 

5165- Muaviye b. Ebi Süfyan: "Özgür kimsenin esareti borçtur" dedi.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Beyhaki, Sünen (5/355)0

 

 

 

5166- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Borçtan sakının. Zira borçlanma gece vakti dert, gündüz ise şahsiyetten ödün vermektir" buyurmuştur.

 

İsnadı çok zayıftır.

 

 

 

5167- Said b. Mes'ud der ki: "Kalbine borç korkusu giren hiç kimse yoktur ki, mutlaka akImdan bir şeyler gider ve ölene kadar bir daha geri dönmez.''

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

5168- Amr der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adama nasihatte bulunarak: "Günahlarını azalt ki ölüm sana kolay gelsin. Borcu da az yap ki özgürce yaşayasin" buyurduğunu işittim.

Beyhaki: "İsnadı zayıftır" dedi.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

5169- Ebu Halbes'in bildirdiğine göre Hz. İsa b. Meryem: "İyilik yapan kimse bunun sevabını ümid etsin. Kötülük yapan kimse de cezasına şaşırmasın. Hak etmediği bir şekilde izzet sahibi olan kişiyi Yüce Allah hak edeceği bir şekilde zelil eder. Haksız yere bir malı ele geçireni de, Allah ona zulmetmeksizin fakir düşürür" demiştir.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

5170- Abdullah b. Amr b. el-As der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyururdu: "Borç sahibi borcunu ödemeden ölürse kıyamet günü borcu kendisinden tahsil edilir. Ancak şu üç şey için borçlanan bir kimse bunun dışındadır. Bunlardan biri kişinin gücü Allah yolunda (savaşta) zayıflaması halinde borçlanıp bununla Allah'ın ve kendi düşmanının karşısında güçlü olması için borçlanmasıdır. Biri, kişinin yanında müslüman birinin ölmesi ve onun tekfin ve defni için borçtan başka bir şey bulamaması halinde borçlanması ve borcunu ödemeden ölmesidir. Bir diğeri de kişinin bekartık yüzünden nefsinin günaha girmesinden korkması halinde dinini korumak için (borca) evlenmesidir. Yüce Allah kıyamet günü bunların yerine borçlarını öder ...

 

Başka bir kanalla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mana olarak bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Mace 2/814 (2435).

 

 

 

5171 - Başka bir kanalla yukarıdaki hadisin aynısı rivayet edilmiştir.

 

İsnadı güçlü değildir.

 

 

 

5172- Muaviye'nin azatlısı Süleyman b. Abdirrahman'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kaç defa şöyle buyurmuştur: "Her kim ödemek niyetiyle borçlanır, borcu ödemek arzusunda olur ve borcunu ödemeden ölürse, muhakkak ki Allah (kıyamet gününde) alacaklısını yanından bir şey ile razı edip borçlu olarak ölen kişiyi bağışlamaya kadirdir. Her kim de borçlanır, borcunu ödememe niyetinde olur ve borcunu ödemeden ölürse, (kıyamet gününde) kendisine: ''Senden alıp da filan kişiye olan borcunu ödemeyeceğimizi mi sandın?'' denilir.

 

Sonra borçlunun sevaplarından alınır ve alacaklıya verilir. Eğer borçlunun sevabı yoksa alacaklının günahlarından alınır ve borçlunun günahları üzerine yüklenir. "

Bu hadis bu şekilde mürsel olarak rivayet edilmiştir.

 

Ravileri güvenilirdir, ancak mürsel bir hadistir.

 

 

 

5173- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Uhud dağı kadar altınım olsa dahi üçüncü gece gelirken yanımda ondan bir miktar kalsın istemem. Ancak üzerimdeki bir borç sebebiyle (bir şey) kaldırmam (saklamam) bunun dışındadır" buyurmuştur.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

5174- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Ebu'l-Kasım şöyle buyurmuştur: "Uhud dağı kadar altınım olsa dahi üçüncü gece gelirken yanımda ondan bir dinar bile kalmasını istemem. Ancak üzerimdeki bir borç sebebiyle bir dinar kaldırmam bunun dışındadır. 

Müslim bunu Sahıh'te Abdurrahman b. Selam - Rabi' b. Müslim kanalıyla rivayet etmiştir.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. -  Müslim 1/687 (31).

 

 

 

5175- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Uhud dağı kadar altınım olsa dahi yanımda bir dinar olduğu halde ölmeyi istemem. Ancak alacaklı kimse için bir şey kaldırmam (saklamam) bunun dışındadır. "

Müslim bunu Sahih'te Gunder - Şu'be kanalıyla rivayet etmiştir.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. - Müslim (1/687).

 

 

 

5176- Hz. Aişe bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kötülükten ve borçtan Allah'a sığınırdı. Kendisine: "Ey Allah'ın Resulü! Borçtan ne kadar çok Allah'a sığınıyorsun" dediğimde: "Borçlanan söz verir ve sözünde durmaz, söz söyleyince de yalan söyler" buyurdu.

Buhari ve Müslim bunu Şu ayb b. Ebi Cemre ve Kurre - Zühri kanalıyla rivayet etmişlerdir.

 

Tahric: Buhari, ezan (1/202,3/84, 85) ve Müslim 1/412 (129).

 

 

 

5177- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "insanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki kişi malı helalden mi, haramdan mı, kazandı önemsemeyecektir" buyurmuştur.

Buhari bunu Sahih'te Adem - İbn Eb'i Zi'b kanalıyla rivayet etmiştir.2

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ancak diğer tarikiyle sahih bir hadistir.

Buhari, buyu' (3/6,11).

 

Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e tıklayın:

 

39. Şube: Yiyecekler, İçecekler ve Bu Yönde Sakınılması Gereken Şeyler