ŞUABU’L-İMAN

25.ŞU’BE: Menasik

 

Hac ve Umrenin Fazileti

 

3793- Ebu Hureyre der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "En üstün amel

hangisidir?" diye sorulunca: "Allah ve Resulüne iman etmektir" buyurdu. "Sonra hangisidir?" diye sorulunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah yolunda cihaddır" karşılığını verdi. "Sonra hangisidir?" diye sorulunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kabul görmüş bir hacdır" karşılığını verdi.

 

İsnadı hakkında söz vardır. Ancak sahih hadistir.

 

 

İkisinin de (İbn Nazif ve Ebu Abdillah el-Hafız'ın) lafzı aynıdır. Ancak İbn Nazif rivayetinde sadece: "Sonra cihaddır", "Sonra kabul görmüş bir hacdır" demiştir.

Buhari b_unu Ahmed b. Yunus ve başkası kanalıyla İbrahim'den ve Müslim hunu Mansur b. Ebi Muzahim ve başkası kanalıyla rivayet etti. --  Buhari, Sahih (1/12). - Müslim 1/88 (135).

 

 

 

3794- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Kim hac eder (bu süre zarfında) cinsel ilişkide bulunmaz ve günah işlemezse, annesinden doğduğu günkü gibi günahsız olur" buyurmuştur.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdirve sahih bir hadistir. Buhari (2/209) ve Müslim 1/984 (438).

 

 

 

3795- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kim hac eder (bu süre zarfında) cinsel ilişkide bulunmaz ve günah işlemezse, annesinden doğduğu günkü gibi günahsız olur" buyurmuştur.

 

Buhari ve Müslim bunu Sahih'!erinde Süfyan kanalıyla ve Müslim bunu Mis'ar kanalıyla rivayet etti.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. - Buhari (2/209) ve Müslim (1/984). - Müslim (1/984).

 

 

 

3796- Ebu Hureyre der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kim hac eder (bu süre zarfında) cinsel ilişkide bulunmaz ve günah işlemezse, annesinden doğduğu günkü gibi günahsız olur" buyurduğunu işittim.

 

Buhari bunu Sahih'te Adem b. Ebi İyas kanalıyla ve Müslim bunu Huşeym -Seyyar kanalıyla rivayet etti.

 

Tahric: İsnadı zayıftır, ancak sahih bir hadistir, - Buhari (2/141). - Müslim (1/984),

 

 

 

3797- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Umre, kendisiyle diğer umre arasındaki (zaman içinde işlenen küçük) günahlar(ın tamamın)a kefarettir. Kabul edilmiş haccın karşılığı da Cennetten başka bir şey değildir" buyurdu.

 

Buhari bunu Sahih'te Abdullah b. Yusuf -Malik kanalıyla ve Müslim bunu Yahya b. Yahya kanalıyla rivayet etti.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. - Buhari (2/198). - Müslim 1/983 (437).

 

 

 

3798- Başka bir kanalla bu hadisin aynısı rivayet olunmuştur.

 

 

 

3799- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Umre, kendisiyle diğer umre arasındaki (zaman içinde işlenen küçük) günahlar(ın tamamın)a

kefarettir. Kabul edilmiş haccın sevabı" veya: "karşılığı da Cennetten başka bir şey değildir" buyurdu.

 

Eyyub rivayetinde: "Hacceden kişi her tesbih edişinde. her tehlil edişinde ve her tekbir getirişinde mutlaka bir müjde ile müjdelenir" ziyadesi geçmektedir.

 

 

 

3800- Ömer b. el-Hattab'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Haccı ve umreyi ard arda yapınız" buyurmuştur.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

3801- İbn Hibban der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hac ile umreyi ard arda yapınız. Zira ikisini ard arda yapmak ömrü uzatır, körüğün demirden kiri (pası) kaldırdığı gibi. fakirliği ve günahları kaldırıp siler" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ancak şahideriyle sahih bir hadistir. İbn Mace 2/964 (2887).

 

 

Süfyan der ki: Bu hadisi bana Abdülkerim el-Cezeri, Abde kanalıyla Asım'dan nakletti. Abde geldiği zaman bu hadisi kendisine sormak için yanına gittik. O: "Bunu bana Asım nakletti. Asım da buradadır" deyince, bu sefer Asım'ın yanına gittik ve bunu ona sorduk. O da hadisi aynı şekilde aktardı. Sonra bunu babasını zikretmeden Hz. Ömer'in sözü olarak anlattığını işittim. Ancak genelde bunu Abdullah b. Amir b. Rabi'a kanalıyla babasından, o Ömer b. el-H att ab'dan, o da Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) naklederdi.

 

 

 

3802- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her kim hac veya umre için yola çıkıp yolda ölürse, (kıyamet günü) ne arz edilir, ne de hesaba çekilir. Ona: ''Haydi cennete gir'' denilir" buyurdu. Ata der ki: Ayrıca Hz. Aişe: "şüphesiz ki Allah tavaf edenlerle övünür" dedi.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ukayli, ed-Duafau'l-Kebir (3/410) ve Hatib, Tarih (5/369). 

 

Hüseyn el-Cu'fi bunu kısa bir isnadla İbnu's-Semmak kanalıyla rivayet etti. Yahya b. Eyyub el-Abid de aynı şekilde zikretmiştir. - Hatib, Tarih (5/369).

 

 

 

3803- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her kim hac veya umre için yola çıkıp yolda ölürse. (kıyamet günü) ne arz edilir, ne de hesaba çekilir. Ona:

"Haydi cennete gir denilir" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ebu Ya'la, Müsned (8/79,80) ve İbn Hibban, Kitabü'l-Mecruhin (1/184).

 

Ata'nın bildirdiğine göre Hz. Aişe, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "şüphesiz ki Yüce Allah tavaf edenlerle övünür" buyurdu" demiştir.

Hüseyn, "Süfyan b. Uyeyne -bir adam -Ata" Kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aynısını nakletmiştir. Aynı şekilde Sevri kanalı yla zikredilmiştir. - İbn Adiy, el-Kamil (5/1992) ve İbn Hacer, el-Lisan (3/226).

Ayrıca Muhammed b. el-Hasan el-Hemdani bunu Aiz kanalıyla Ata'dan, o da Hz. Aişe'den rivayet etti.

 

İsnadı kavi değildir.

 

 

 

3804- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mekke yolunda ölen kişiyi Allah kıyamet gününde ne arzedir, ne de hesaba çeker" buyurdu.

 

Bir başkası bunu Yahya b. Yeman kanalıyla Aiz'den zikretmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ukayli, ed-Duafa (3/410), İbn Hacer, el-Lisan (3/226), İbn Adiy, el-Kamil (1/336) ve İbnu'l-Cevzi, Mevduat (2/217).

 

 

 

3805- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Melekler hacca binekU gidenlerin ellerini sıkarak, yürüyerek gidenleri ise kendilerine sarılarak karşılar" buyurdu.

Bu, isnadında zayıflık olan bir hadistir.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

3806- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her kim hac veya umre veya (Allah yolunda) savaş için yola çıkar ve yolda ölürse, Allah o kimseye kiyamet gününe kadar hac, umre ve savaş sevabı yazar" buyurmuştur.

 

İsnadında hakkında söz olan bir ravi vardır.

 

 

 

3807- Mirdas b. Ka'b der ki: "(Allah'ın) elçilerei) üçtür. Allah yolunda savaşan Allah'ın elçisidir. Hac için Allah'ın evine gelen Allah'ın elçisidir. Umre için Allah'ın evine gelen Allah'ın elçisidir. Onlardan tehlil eden veya tekbir getiren hiç kimse yoktur ki ona: ''Müjdelen'' denilmesin." Mirdas: "Ne ile müjdelenir?" dediğinde, Ka'b: "Cennet ile" karşılığını verdi.

 

Tahric: İsnadında tanımadığım bir ravi vardır. Beyhaki, Sünen (5/262).

 

 

Süheyl'in, babası kanalıyla bildirdiğine göre Ebu Hureyre merfü olarak "Allah'ın elçileri üçtür. Bunlar (Allah yolunda) savaşan, hacceden ve umre yapandır" demiştir.

Şeyh Beyhaki der ki: "Bu hadisi es-Sünenü'I-Kübra'da, Menasik bölümünün sonunda zikrettim." - es-Sünenü'l-Kübra 5/430 (10387).

 

 

 

3808- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Allah'ın elçileri üçtür. Bunlar (Allah yolunda) savaşan, hacceden ve umre yapandir" buyurmuştur.

Vuheyb'in rivayeti daha sahihtir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Nuaym, Hilye (8/327).

 

 

 

3809- Amr b. Şuayb'ın, babası kanalıyla dedesinden bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Haeceden ve umre yapanlar Allah'ın elçileridir. Onlar istediklerinde kendilerine verilir, dua ettiklerinde duaları kabul edilir ve infak ettiklerinde Allah onlara, verdiklerinin yerine (daha hayırlısını) verir. Ebu'l-Kasım'ın canı elinde olana yemin olsun ki yüksek bir yerde tekbir getiren ve yüksek bir yerde tehlil eden hiç kimse yoktur ki önündeki yeryüzünün sonuna kadar ne varsa tehlil edip tekbir getirmesin. "

 

Yunus b. Bukeyr bunu Muhammed b. Ebi Humeyd kanalıyla rivayet etti.

 

İsnadı çok zayıftır.

 

 

 

3810- Enes b. Malik der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hacliar ve umre yapanlar Allah'ın elçileridir. Onlara istedikleri verilir ve duaları kabul edilir. Allah infak ettikleri her dirheme karşliık onlara bir milyon dirhem verir" buyurdu.

Raviler arasında Sümame güçlü biri değildir.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

3811- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Hacilar ve umre yapanlar, Allah'ın elçileridir. Dua ettiklerinde dualarını kabul buyurur ve bağışlanma diledikleri zaman onları bağışlar" buyurmuştur.

 

Tahric: İsnadı meçhuldür. İbn Mace 2/966 (2892).

 

 

 

3812- Cabir b. Abdillah der ki: "Allah'ın elçileri üçtür. Bunlar hacceden, umre yapan ve (Allah yolunda) savaşandır. Onlar Allah'tan istediklerinde Allah'ın kendilerine verdiği kimselerdir."

Bu, mevkuf bir hadistir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Bezzar, Müsned (2/39).

 

 

 

3813- Abdullah b. Ömer der ki: "Allah yolunda savaşan, hacceden ve umre yapan kimseler Allah'ın elçileridir. Çünkü Allah, onları davet etti, onlar da davetine icabet ettiler. Onlar istedi, Allah ta onlara verdi."

 

Bu, mevküf bir hadistir. Ayrıca İbn Ömer kanalıyla Hz. Ömer'den zikredilmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Mace 2/966 (2893).

 

 

 

3814- Ömer b. el-Hattab der ki: "Hacceden, Allah yolunda savaşan ve umre yapan kimseler Allah'ın elçileridir. Onlar Allah'tan istedi, Allah ta onlara verdi. Allah, onları davet etti, onlar da davetine icabet ettiler."

 

İsnadı hasendir.

 

 

 

3815- İbn Abbas der ki: "Mukim olanlar hacca gidenlerin kendi üzerlerinde olan haklarını bilselerdi hacılar döndüğü zaman onları karşılayıp bineklerini öperlerdi. çünkü onlar insanlar arasında Allah'ın elçileridir."

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

3816- İbn Abbas mana olarak bir önceki hadisin aynısını zikretti.

 

 

 

3817- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Allahım! Hacıyı ve hacının kendisi için bağışlanma dilediği kimseyi bağışla" diye dua etmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Hakim, Müstedrek (1/441), Beyhaki, Sünen (5/261), Hatib, Tarih (13/269), Taberani, M. es-Sağir (2/114), İbn Huzeyme, Sahih 4/132 (2516), Bezzir, Müsned 2/40 (1155) ve İbn Adiy, el-Kamil (4/1326).

 

 

 

3818- İbn Abbas der ki: Mina'da iken Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Burada bulunan topluluk kimin huzuruna vardıklarını bilselerdi bağışlanmadan öte. kendilerine verilecek lütufla sevinirlerdi" buyurduğunu işittim.

 

Şeyh Beyhaki der ki: ed-Darabecirdi'nin rivayetinde ise: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Burada bulunan topluluk ... " şeklindedir. Bu ifade Kattan elHasan b. Umare'nin rivayetinde yoktur. Sanki bu lafız kitaptan düşmüştür.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Taberini, M. el-Kebir 11/53 (11021, 11023) ve İbn Adiy, el-Kamil (2/703, 6/2283).

 

 

 

3819- Ebu Zer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hacca giden kişi, ailesinden ayrılıp üç gün veya üç gece yol alınca annesinden doğduğu günkü gibi günahsız olur. Yolculuğundaki diğer günleri kendisi için derece olur. Kim bir ölüyü ketenlerse Allah, o kimseye cennet giysisi giydirir. Kim bir ölüyü yıkarsa günahlarından arınır. Kim de mezarında üzerine toprak atarsa her toprak tanesi kendisi için Mizan'da herhangi bir dağdan daha ağır olur. ''

Abdurrahim bu isnadla bunu rivayette tek kalmıştır ve güçlü değildir.

 

Tahric: İsnadı çok zayıftır. Deylemi, Müsnedü'l-Firdevs 1/319 (1263).

 

 

 

3820- İbrahim b. Salih b. Dirhem el-Bahili, babasından bildiriyor: Mekke'ye gitmek üzere yolculuğa çıktık. Batha denilen yere geldiğimizde bir de baktık bir kişi hacıları karşılamaktadır. Bu kişi bize: "Siz kimsiniz?" diye sorunca: "Biz Irak ahalisindeniz" dedim. O: "Siz Irak'ın neresindensiniz?" diye sorunca: "Basra ahalisindeniz" dedik. Bize: "Niçin geldiniz?" diye sorunca: "Beytu'l-Atik'i ziyarete geldik" dedik. "Başka bir şey veya ticaret için gelen var mı?" diye sorunca: "Hayır" dedik. Bunun üzerine şu karşılığı verdi: "Müjdeler olsun size. Zira Ebu'l-Kasım'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Her kim Beyt-i Haram'ı ziyaret için devesine binip yola çıkarsa, Allah, devesinin attığı her adımda kendisine bir sevap yazar, bir günahını siler ve (cennetteki) makamı bir derece yükselir. Bu ta ki Kabe'ye varıp tavaf eden ve Safa ile Merve arasında sa 'yedene kadar böyle devam eder. Sonra saçı kestiğinde veya kısalttığında annesinden doğduğu günkü gibi günahlarından arınmış olur." Haydi bu işi yapmaya koyulalım."

Sonrasında ravi geri dönerken yatsı namazı vakti (Ebu Hureyre'yi) gördükleri yere yetiştikleri zamam zikrederek şöyle devam etti: "Kim (benim yerime, sevabını Ebu Hureyre'ye hibe etmek üzere) Aşşar mescidinde (yani Ubulle'de, Basra'ya yakın bir yerde) iki veya dört rekat namaz kılmayı tekeffül eder?" diye sordu. Ona: "Allah'ın rahmeti üzerine olsun, niye ki?" dediğimizde şu karşılığı verdi: "çünkü dostum Allah'ın Resulü Ebu'l-Kasım'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''şüphesiz ki Allah kıyamet gününde Aşşar mescidinden şehitler diriltecektir. Bedir şehitleri ile birlikte onlardan başka kimse kalkmayacaktır'' buyurduğunu işittim."

İbrahim b. Salih b. Dirhem bunu rivayette tek kalmıştır.

 

Tahric: İsnadı çok zayıftır. Ebu Davud 4/489 (4308).

 

 

 

3821- İbn Ömer der ki: Allah Resulü'nün (sallallahu alayhi VBSallam): "Hacca giden kimseye devesi her ayağını kaldırıp her elini kaymasında Allah bir sevap yazar veya bir günahını siler veya makamını bir derece yükseltir" buyurduğunu işittim.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

3822- Habib b. ez-Zübeyr eHsbehani der ki: Ata b. Ebi Rebah'a:

"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), böylesi hacılar için: ''Amellerine baştan başlarlar'' buyurduğu sana bildirildi mi?" dediğimde: "Hayır, fakat Osman b. Affan ve Ebu Zer el-Gifari'nin: ''Amellerine devam ederler'' dedikleri bana bildirildi" karşılığını verdı.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ebu Nuaym, Ahbaru Isbehan (ı /259).

 

 

 

3823- Ebu Hureyre bildiriyor: Hac vazifesini yapan bir adam Ömer b. elHattab ile karşılaşınca, Ömer: "Haccettin mi?" diye sordu. Adam Evet" deyince, Ömer: "Sana yasaklanan şeylerden uzak durdun mu?" diye sorunca, adam: ''Bir kusur işlemedin'' karşılığını verdi. Bunun üzerine Ömer: ''Ameline devam et'' dedi.

 

Tanımadığım Beyhaki'nin hocası dışındaki ravileri güvenilirdir.

 

 

 

3824- Cabir b. Abdullah der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kabul edilmiş bir haccın karşliığı ancak cennettir" buyurdu. Kendisine: "Ey Allah'ın Resulü! Haccın iyiliği nedir?" denildiğinde: "Güzel söz söylemek ve yemek yedirmektir" buyurdu.

 

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ahmed, Müsned (3/325, 334), Ebu Nuaym, Ahbaru Isbehan (2/261), İbn Adiy, el-Kamil (6/2146) ve Ukayli, ed-Duafa (1/141).

 

 

 

3825- Cabir b. Abdullah bildiriyor: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Haccın iyiliği nedir?" diye sorulunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Güzelsöz söylemek ve yemek yedirmektir" buyurdu.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Beyhaki, Sünen (5/262) ve İbn Adiy, el-Kamil (1/356).

 

 

 

3826- Zeyd b. Halid el-Cuheni der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hacca giden veya savaşa çıkacak olan kişinin ihtiyaçlarını karşılayıp donatan veya geride kalan ailesini gözeten veya oruçlu bir kişiye if tar veren kişinin, o kimse kadar sevabı olur ve o kimsenin sevabında bir eksilme olmaz. ''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ahmed, Müsned (4/114,115, 116), Taberani, M. el-Kebir 5/295, 296,297 (272- 274, 5268, 5271, 5276), İbn Huzeyme, Sahih 3/277 (2064), İbn Hibban, Sahih (2/72), Beyhaki, Sünen (4/240) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef5/296 (5271).

 

 

 

3827- Zeyd b. Halid el-Cuheni der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Oruçlu bir kişiye if tar veren veya birini hacca gönderen veya (Allah yolunda) savaşa çıkacak birini donatan veya geride kalan ailesini gözeten kişi, o kimse kadar sevaba nail olur. ''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Taberani, M. el-Kebir 5/295 (5270).

 

 

 

3828- Cabir der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "şüphesiz ki Yüce Allah bir hac ile üç kişiyi cennete sokar. Bunlar (yerine haccedilen) ölü kimse, onun yerine hacceden kimse ve haccettiren vasidir" buyurdu,

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (7/2518), Beyhaki, Sünen (5/180) ve İbnu'l-Cevzi, el-Mevduat (2/219).

 

 

 

3829- Abdullah b. Bureyde'nin, babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem); "Hac vazifesi için harcanan mal için, Allah yolunda harcanan mal da olduğu gibi karşılığı yedi yüz katıyla verilir" buyurmuştur.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Buhari, et-Tarihu'l-Kebir (3/64).

 

 

 

3830- Ebu Zuheyr ed-Dab'i bir önceki hadisin aynısını: " ... Allah yolunda harcanan mal da olduğu gibi bir dirheme karşılık yedi yüz katıyla verilir" lafzıyla zikretmiştir.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

3831- Alkame b. Mersed bildiriyor: İbn Bureyde, babasından bildirerek:

"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu ... " demiş ve Mansur b. Ebi'lEsved'in rivayetinin aynısını aktarmıştır.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

3832- Abdullah b. Ömer'in bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Zemzem suyu ne için içilirse onun içindir" buyurmuştur.

 

İsnadı zayıftır ve sahih bir hadistir.

 

 

 

3833- Suveyd b. Said der ki: İbnu'I-Mübarek'in, Zemzem'e gidip kabını

doldurduğu nu ve sonra Kabe'ye doğru dönüp: "Allahım! İbn Ebi el-Meval'ın, İbnu'l-Münkedir kanalıyla Cabir'den bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Zemzem suyu ne için içilirse onun içindir'' buyurmuştur. Ben de bunu kıyamet gününün susuzluğu için içiyorum" dedi.

 

Bu, İbn Ebi el-Meval'ın, İbnu'l-Münkedir kanalıyla rivayet ettiği tek kanallı bir hadistir. Suveyd, İbnu'l-Mübarek kanalıyla başka bir yolla bunu rivayette tek kalmıştır.

 

Tahric: İsnadında hakkında eleştiri olan bir ravi vardır. İbn Mace 2/1018 (3062).

 

 

 

3834- Hişam b. Urve'nin, babasından bildirdiğine göre Hz. Aişe, zemzem suyunu şişelerde taşır ve Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böyle yaptığını söylerdi

Başka biri bunu Ebu Kureyb kanalıyla zikrederek: "Ondan hastaların üzerine döker ve onlara içirirdi" ziyadesinde bulunmuştur.

Hallad b. Yezid el-Cu'fi bunu rivayette tek kalmıştır.

 

Tahric: İsnadı hasendir. Buhari Tarih (3/189)

 

 

 

3835- İbn Abbas der ki: "Zemzem bilinen suların en hayırlısıdır, o, aça . aş, hastaya şifadır."

Bu mevküf bir hadistir.

 

"Hastalık için şifadır" ifadesi Sabit'in, Ebu Zer kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) naklettiği hadiste zikredilmiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Müslim (2/1920, 1922)

 

 

 

3836- Talha (İbn Musarrif) der ki: ''Aileleri ve çocuklarıyla haccetmek salih kişilerin ahlakındandır.

 

İsnadında tanımadığım bir ravi vardır.

 

 

 

3837- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Yüce Rab: ''Bedenini sıhhatli ve rızkını bol kıldığım bir kul, bu haliyle beş yıl geçmesine rağmen beni (Kabe'yi) ziyaret etmezse muhakkak (ilahi rahmetimden) mahrum olmuş demektir'' buyurdu ...

 

Tahric: İsnadı hasendir. Hatib, Tarih (8/318,319).

 

Ali b. el-Münzir der ki: Dostlarımızdan birinin bana bildirdiğine göre bu hadis, Hasan b. Yahya'nın hoşuna gider ve bununla amel ederdi. Durumu müsait olan kimsenin de hac vazifesini beş yıla kadar ertelemesini istemezdi. Ravi der ki: Ali b. Münzir'e: "Kaç defa haccettin?" diye sorulunca: "Elli altı ile elli sekiz defa arası" karşılığını verdi.

Aynı şekilde Ala b. el-Müseyyeb kanalıyla babasından, o da Ebu Said elH udri' den zikredilmiştir.

 

 

 

3838- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Yüce Allah: ''Bedenini sıhhatli ve rızkını bol kıldığım bir kuL, her beş yılda bir beni (Kabe'yi) ziyaret etmezse muhakkak (ilahi rahmetimden) mahrum olmuş demektir'' buyurdu. "

 

İsnadının bir zararı yoktur.

 

 

Kuteybe b. Said bunu aynı şekilde Halefb. Halife kanalıyla rivayet etti. Said b. Mansür da bunu merfü olarak Haleften aktarmıştır. - İbn Hibban, Sahih (960). - Beyhaki, Sünen (S/262).

 

İbn Ebi Ömer bunu "Abdürrezzak -Sevri -Ala b. el-Müseyyeb babası" kanalıyla merfü olarak zikretmiştir.

Muhammed b. Rafi', Abdürrezzak kanalıyla hadisi Ebu Said'e dayandırarak zikretmiştir.

Ala b. Abdirrahman bunu babası kanalıyla Ebu Hureyre'den mevküf olarak aktarmıştır.  -- Abdürrezzak, MusannefS/13 (8826). - Beyhaki, Sünen (S/262).

 

Abbas b. Salih bunu babası kanalıyla Ebu Hureyre'den merfü olarak rivayet etti.

 

 

 

3839- Cabir b. Abdullah'ın bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Haeceden kimse asla im'ar olmaz" buyurmuştur. Cabir'e: "İm'ar olmak ne demektir?" diye sorulunca: "Fakir olmaz demektir" karşılığını verdi.

Muhammed b. Ebi Humeyd zayıfbiridir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Bezzar, Müsned 2/7 (1080).

 

 

 

3840- Hasan b. Amire der ki: Hasan'a: "İnsanlar hacceden kişinin bağışlandığını söylemektedir" denilince, Hasan: "Bunun alameti (haccetmeden) önceki (kötü) hallerini bırakmasıdır" karşılığını verdi.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

3841- Hayseme b. Abdirrahman der ki: "Haccını tamamladığın zaman Allah'tan cenneti dile ...''

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

3842- Ebu Said el-Hasan b. Ahmed el-İstahri eş-Şafii der ki: Yahya b. Muaz er-Razi'nin vaazlarında: "Mina'da edilen duada istenilenler elde edilir" dediğini işittim.

 

Ebu Abdillah Muhammed b. Hiran ez-Zahid'i tanımıyorum.

 

Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e tıklayın:

 

Medine'ye Gitmek, Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mezarını Ziyaret Etmek, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mescid'i ile Kuba Mescid'inde Namaz Kılmak