Hacer-İ Esved'İn, Makam'ın Fazileti, (Hacer-İ Esved'i)
Selamlamak, Tavaf Etmek ve Safa ile Merve Arasında Sa'yetmek |
3741- Abdullah b. Amr der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Rükn ve Makam, cennet
yakutlarından iki yakuttur ki, Allah onların nurunu örtmüştür, Eğer öyle
olmasaydı doğu ile batı arasını aydınlatırlardı" buyurdu.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Tirmizi 3/226 (878).
3742- Abdullah b. Amr'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Rükn ve Makam,
cennet yakutlarındandır ki, insanoğlunun hatalarından ona değmemiş olsaydı doğu
ile batı arasını aydınlatırlardı. Ona dokunan her hasta ve her özürlü kişi şifa
bulurdu" buyurmuştur.
Ravileri güvenilirdir.
3743- Abdullah b. Amr'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Eğer (Hacer-i
Esved'e) Cahiliye dönemindeki necis kişiler el sürmeseydi. ona el süren her
hasta şifa bulurdu. Yeryüzünde, ondan başka Cennetten olan başka bir şey
yoktur" buyurmuştur.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Beyhaki, Sünen (5/75) ve Abdürrezzak, Musannef (5/38).
3744- İbn Abbas der ki:
Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hacer-i Esved cennettendir ve
o, kardan daha beyaz idi. Şirk ehlinin hatalan onu kararttı" buyurdu.
Tahric: İsnadında Ata b.
es-Saib bulunmaktadır ki, ahir ömründe ezberi bozulmuştur. Tirmizı 3/226 (877).
3745- İbn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "şüphesiz ki
bu taşın dili ve iki du dağı vardır. Kendisini hakkıyla selamlayana kıyamet
gününde şahitlik edecektir" buyurdu.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Hakim, Müstedrek (1/457), Ahmed, Müsned (1/266), İbn Huzeyme, Sahih
4/221 (2736), Ebu Ya'la,Müsned 5/107 (2719) ve İbn Hibban, Sahih 6/10 (3703).
3746- Aynı isnad ile
Abdullah b. Osman b. Hasyem bunu zikretmiş ve rivayetinde: "Bu taş
(Hacer-i Esved) kıyamet gününde kendileriyle gördüğü iki göz ve kendisiyle
konuştuğu bir dil ile gelerek kendisini hakkıyla selamlayana şahitlik
edecektir" demiştir.
Hammad b. Seleme bunu
İbn Hasyem kanalıyla bu şekilde zikretmiştir.
Tahric: Beyhaki'nin
hocasını ve hocasının hocasını tanımıyorum. Tirmizi 3/294 (961) ve İbn Mace
2/982 (2944).
3747- Abdullah b. Osman
b. Hasyem bir önceki hadisin aynısını aktarmıştır. Ancak rivayetinde farklı
olarak: "Allah, Hacer-! Esved'i kıyamet gününde diriltecek" ibaresi
geçmiştir.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Darimi (sh. 438), Ahmed, Müsned (1/291) ve Beyhaki, Sünen (5/75).
3748- Abdullah b. Sereis
der ki: Ömer b. el-Hattab'ın Hacer-i Esved'in yanına gelip: "Ben senin bir
taş olduğunu, ne fayda, ne de zarar veremeyeceğini ve Yüce Allah'ın Rabbim olduğunu
bilerek öpüyorum. Ancak Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) seni
öptüğünü görmeseydim ben de seni öpmezdim" dediğini gördüm.
Ravileri güvenilirdir.
Yusuf b. Yakub bunu aynı
isnad ile Ebu'r-Rabi kanalıyla Hammad b. Zeyd'den, o da Asım el-Ahvel'den
rivayet etti. Abdulvahid'in hadisi bundan daha uzundur.
Müslim bunu Sahıh'te
Hammad b. Zeyd kanalıyla ve Buhari ve Müslim bunu başka bir yolla Hz. Ömer'den
rivayet etti. - Müslim 1/925 (250). - Buhari (2/159, 160, 161) ve Müslim 1/925,
926 (248, 249, 251, 252).
3749- Ebu Said el-Hudri
der ki: Ömer b. el-Hattab ile hac yaptığınuzda, Hz. Ömer tavafa başlayınca
Hacer-i Esved'e yönelip: "Biliyorum ki, faydası ve zararı olmayan bir
taşsın. Eğer Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) seni öptüğünü
görmeseydim, ben de öpmezdim" diyerek onu öptü. Ali b. Ebi Talib, ona:
"Ey müminlerin emiri! Bu taşın yararı da, zararı da dokunur" dedi.
Ömer: "Hangi şeyle?" diye sorunca, Ali: "Allah'ın
Kitab'ıyla" cevabını verdi. Ömer: "Bu, Allah'ın Kitab'ında nerede
mevcuttur?" diye sorunca, Ali şöyle cevap verdi: ''Rabbin Adem
oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine
şahit tuttu ve dedi ki: ''Ben sizin Rabbiniz değil miyim?'' (Onlar da), ''Evet
(buna) şahit olduk'' dediler"[A'raf 172] buyruğunda mevcuttur. Allah,
Adem'i yaratmış, onun sırtını sıvazlayıp (zürriyetini çıkararak) Rableri
olduğunu, kendilerinin kul olduğunu ikrar ettirmiş, onlardan ahid ve söz
almıştır. Alınan bu sözü bir kağıda yazmıştır. O zaman bu taşın iki gözü ve
dili vardı. Allah, bu taşa: ''Ağzını aç'' deyince, taş ağzını açmış, Allah bu
kağıdı taşın ağzına atmış ve: ''Sana karşı görevini yerine getirene kıyamet
günü şahitlik yap'' demiştir. Ben, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Kıyamet gününde Hacer-i Esved getirilecek. Konuşan bir dili bulunacak ve
kendisini selamlayan herkesin mümin ve muvahhid olduğuna şahadet edecek"
buyurduğuna şahitlik ederim. Ey Müminlerin emiri! Bu taş fayda ve zarar
verebilir." Bunun üzerine Ömer: "Ey Ebu'l-Hasan! Senin olmadığın bir
toplulukta yaşamaktan Allah'a sığınırım" dedi.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Hakim, Müstedrek (1/457).
Şeyh Beyhaki der ki: Ebu
Harun el-Abdı rivayette güçlü biri değildir. Eğer hadis sahih ise şöyledir.
Müminlerin emıri Ömer Cahiliye zamanında taşa tapardı. Ancak Ömer, Rükn'e
gidince Cahiliye'de olduğu gibi taşa tapıyor olmaktan korkmuş ve Allah'tan
başka bir şeye tapmaktan kendini beri kılarak ona faydası ve zararı olmayan bir
taş olduğunu söylemiştir. Böylece onun sadece bir taş olduğunu bildirmek
istemiştir. Ancak sünnete uymak için onu öpmüştür. Müminlerin emıri Ali:
"Bu taşın yararı da zararı da dokunur" demekle, Allah'ın ona hayat
vermesini ve şahitlik yapması için izin vermesini kastetmektedir. Bunu
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) haber vermesiyle bilmektedir. Bu
bildiğini de Ömer'e haber vermiş ve bunun üzerine Ömer onu öpmüştür.
3750- Abdullalı b. Ubeyd
b. Umeyr el-Leysi, babasından bildiriyor: İbn Ömer'e: "Bu iki Rükn'ü mesh
etmek için izdiham yaşadığını görüyorum" dediğimde: "Evet, çünkü
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onları mesh etmek günahları
silip yok eder'' buyurduğunu işittim" karşılığını verdi
Tahric: İsnadında Ata b.
es-Saib bulunmaktadır, ahir ömründe ezberi bozulmuştur. Tayalisi, Müsned (sh.
258), Abdürrezzak, Musannef5/29 (8877), Ahmed, Müsned (2/89, 95), Taberani, M.
el-Kebir 12/390, 392 (13438, 13439, 13440, 13446), İbn Hibban, Sahih 6/5
(3690), İbn Huzeyme, Sahih 4/218, 227, 228 (2729,2753) ve Beyhaki, Sünen
(5/80,110).
Aynı isnad ile
babasından bildirdiğine göre İbn Ömer şöyle demiştir: Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Kabe'yi yedi şavt ile güzelce tavaf eden kişiye Yüce
Allah her adımında bir iyilik sevabı yazar, bir kötülüğünü de siler. Deceresi
bir derece yükseltilirken bir köle azat etmiş gibi sevap alır" buyurduğunu
işittim.
Tahric: Tayalisi, Müsned
(sh. 258), Beyhaki, Sünen (5/110) ve İbn Hibban (1003).
3751- Abdullah b. Ömer
b. el-Hattib der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her kim
Beyt'i yedi (şavt ile) tavaf eder ve iki rekat namaz kılarsa bir köle azad
etmiş gibi sevap kazanır" buyurduğunu işittim.
Tahric: İsnadı kavi
değildir. İbn Mace 2/985 (2956).
3752- Ebi İkil der ki:
Enes ve Hasan b. Ebi'l-Hasan ile birlikte yağmurlu bir günde tavaf ettik. Enes
bize şöyle dedi: "İşi (tavafı) yeniden yapınız, mağfiret olundunuz. Ben
bir defa Peygamber'iniz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte bunun gibi
yağmurlu bir günde tavaf ettim. Sonunda Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "işi (tavaft) yeniden yapınız, mağfiret olundunuz"
buyurdu."
Davud b. Aclin el-Mekki
bunu Ebu İkil'dan rivayette tek kalmıştır.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Mace 2/1041 (3118).
3753- Abdu'l-A'lfi
et-Teynıi der ki: Hadice binti Huveylid, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Kfibe'yi tavaf ederken ne diyeyim?"
diye sorunca, Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Şöyle de: Allahım! Hatayla ve
kasıtlı bir şekilde işlediğim günahlarımı, işlerimde aşırı gitmelerimi bağışla!
Zira beni bağışlamazsan helak edersin."
Bu şekilde mürsel olarak
zikredilmiştir.
Ravileri güvenilirdir,
ancak munkati'dır.
3754- es-Saib'in
azatlısı Yahya b. Ubeyd'in babasından bildirdiğine göre Abdullah b. es-Saib,
Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Rükn-ü Beni Cumua ile Rükn-ü
Esved arasında: ''Ey Rabbimiz! Bize dünyada da güzellik ver, ahirette de
güzellik ver ve bizi Cehennem ateşinin azabından koru''[Bakara 201] diye dua
ettiğini işitmiştir.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Buhari, et-Tarihu'l-Kebir (2/4/294).
3755- İbn Abbas
bildiriyor: Allah gökleri ve yeri yarattığı zamandan beri Rükn-ü Yemam'de
görevli olup: "Amin, amin" diyen bir melek vardır. Siz: ''Ey
Rabbimiz, bize dünyada da güzellik ver, ahirette de güzellik ver ve bizi
Cehennem ateşinin azabından koru"[Bakara 201] diye dua edin.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Ebi Şeybe, Musannef (10/368).
3756- Said b. Cübeyr der
ki: İbn Abbas, hadisi Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
naklederek: "Bu hadisi iyi ezberleyin der ve iki Rükn arasında:
"Rabbim! Verdiğin
rızıkla beni kanaatkar kıl ve onu bana bereketli eyle, Elde edemediğim her
hayırlı şeyin yerine banadaha hayırlısını ver" diye dua ederdi.
Tahric: Ata b, es-Saib
dışındaki ravileri güvenilirdir, çünkü hadisleri karıştırırdı. Hakim, Müstedrek
(ı/ 455) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef (4/ ı09, 10/368).
3757- Ebu Said el-Hudri
der ki: "Tekbir ve tehlil dışında başka bir şey konuşmadan yedi şavt ile
Kabe'yi tavaf eden kişi, bir köleyi azat etmiş gibi sevap alır.''
İsnadında kesiklik
vardır. Muhammed b. Yahya b. Hibban, Ebu Said'den hadis işitmemiştir.
3758- Muhammed b.
el-Münkedir'in, babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Boş şeyler konuşmadan yedi şavt ile Kabe'yi tavaf eden kişi. bir
köleyi azat etmiş gibi sevap alır" buyurmuştur.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir, ancak mürsel hadistir. Fesevl, el-Ma'rife (2/116) ve Hakim,
Müstedrek (3/457).
3759- Başka bir kanalla
bu hadisin aynısı rivayet olunmuştur; ancak rivayetinde:
"......-yutikuha-" ifadesini kullanmamıştır.
İsnadında tanımadığım
bir ravi vardır,
3760- İbn Abbas der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüce Allah, altmışı Kabe'yi tavaf
edenlerin üzerine, yirmisi Mekke ahalisi üzerine ve diğer yirmisi diğer
insanların üzerine olmak üzere her gün yüz rahmet indirir" buyurdu,
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-Kamil (6/2280), Hatib, Tarih (6/27) ve Taberani, M. el-KEbir
11/124 (11248),
Şeyh Beyhaki der ki:
Buhlul'un bunu rivayet ettiği şekliyle Yusuf b, esSefer de rivayet etmiştir.
Ancak bu, "Evzai -Ata -İbn Abbas" kanalıyla zayıf bir hadistir,
el-Malini'nin rivayetinde ise: "Yüce Allah, altmışı Kabe'yi tavaf
edenlerin üzerine, kırkı namaz kılanların üzerine, yirmisi (Kabe'ye) bakanların
üzerine olmak üzere her gün yüz yirmi beş rahmet indirir" şeklindedir.
3761- Ata: "Kabe'ye
bakmak ibadettir" demiştir.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Abdürrezzak, Musannef 5/135 (9173).
3762- İbn Abbas'ın
bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kabe'ye
girmek bir iyiliğe girmek ve bir kötülükten çıkmak demektir" buyurmuştur,
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-Kamil (4/1456).
Başka biri bunu Said
kanalıyla: "Her kim Kabe'ye girerse bir iyiliğe girmiş, bir kötülükten
çıkmış ve (günahları) bağışlanmış demektir" şeklinde rivayet etmiştir.
Tahric: İbn Huzeyme,
Sahih 4/332,333 (3013), Bezzar, Müsned 2/43 (1161), Taberani, M. el-Kebir
11/177, 200, 201 (11414, 11490), İbn Adiy, el-Kamil (4/1456), es-Sehmi, Tarihu
Cürcan (sh. 208) ve Beyhaki, Sünen (5/158).
3763- Abdurrahman b.
ez-Zücac der ki: Şeybe b. Osman'a gidip: "Ey Ebu Osman! İbn Abbas,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Kabe'ye girip namaz kılmadan geri
çıktığını söylemektedir" dediğimde: "Hayır, iki direk arasında iki
rekat namaz kıldı. Sonra ona sırtını ve karnını yapıştırdı" karşılığını
verdi.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Taberani, M. el-Kebir 7/357 (7190).
3764- Ebu Said der ki: Muaviye
umre yapıp Kabe'ye girdi. Sonra Abdullah b. Ömer'e gelmesi için birini
gönderdi. Gelene kadar da onu bekledi. Geldiğinde: "Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), Kabe'ye girdiği gün nerede namaz kıldı?" diye sorunca,
Abdullah b. Ömer şu karşılığı verdi: "Ben kendisiyle birlikte değildim.
Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkmak üzere iken içeri girdim
ve Bilal'i gördüm. Ona: ''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nerede namaz
kıldı?'' diye sorduğumda: ''İki direk arasında kıldı'' karşılığını verdi."
Bunun üzerine Muaviye kalkıp iki direk arasında namaz kıldı.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Ahmed, Müsned ( 6 /14).
3765- İbn Ömer der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hacer-i Esved'e karşı durdu ve onu
selamladı. Dudaklarını onun üzerine koyup uzun uzun ağladı ve baktı ki Ömer de
ağlamaktadır. Bunun üzerine: "Ey Ömer! Göz yaşları işte burada
dökülür" buyurdu.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Mace 2/982 (2845).
Şeyh Beyhaki der ki:
Fakih'in rivayetinde: "Uzun süre ağladı ve baktığında Ömer'in de
ağladığını gördü ... " şeklindedir.
Muhammed b. Avn bunu
rivayette tek kalmıştır. En doğrusunu Allah bilir.
3766- Safvan b.
Abdirrahman der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mekke'yi
fethedince (kendi kendime): "Giysilerimi giyerek Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) nasıl hareket edeceğine bakayım" dedim. Evim yol
üzerinde idi. Gittiğimde Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve
ashabının Kabe'den çıkmış, yanaklarını Kabe'nin (duvarları) üzerine koyarak
kapıdan Hatim'e kadar Kabe'yi selamladıklarını gördüm. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onların ortasında bulunuyordu.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Davud 2/451 (1898).
3767- Amr b. Şuayb,
babasından bildirerek der ki: Abdullah ile birlikte (Kabe'yi) tavaf ettim.
(Tavaf namazı için) Kabe'nin arkasına geldiğimizde ona: "(Cehennemden
Allah'a) sığınmayacak mısın?" dedim. Bunun üzerine: "Cehennemden
Allah'a sığınırım" dedi ve yürüyüp Rükn'ü selamladı. Sonra Hacer-i Esved ile
kapı arasına gidip göğsünü, yüzünü, ellerini ve avuçlarını ona yapıştırarak:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böyle yaptığını gördüm"
dedi.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Davud 2/452 (1899) ve Beyhaki, Sünen (5/93).
3768- Amr b. Şuayb'ın, babasından
bildirdiğine göre dedesi: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yüzünü ve göğsünü Mültezem'e yapıştırdığını gördüm" demiştir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el•Kamil (6/2418).
3769- Ebu'z-Zübeyr
bildiriyor: Abdullah b. Abbas, Rükn ve kapı arasında iltizam edip:
"İItizam eden kimse Rükn ile kapı arasında dua etsin. İkisi arasında
iltizam eden kimse Allah'tan bir şey istediğinde Allah mutlaka o istediğini
verir" derdi.
İsnadı zayıftır.
3770- İbn Abbas der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), müşriklere kuvvetini göstermek
için Kabe'de (tavaf edip), Safa ile Merve arasında sa'y yapmıştır."1
Ravileri güvenilirdir.
Müslim bunu Sahih'te
Ahmed b. Bureyde kanalıyla ve Buhari bunu Ali
b. el-Medeni -Süfyan
kanalıyla rivayet etti. - Müslim 1/923 (241). - Buhari (2/171).
Said b. Cübeyr kanalıyla
bize bildirilene göre İbn Abbas şöyle demiştir:
"Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabıyla birlikte Mekke'ye geldiği zaman Yesrib
sıtması kendilerini zayıf düşürmüştü. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) güçlerini müşriklere göstermek için ashabına her üç turda bir remel
yapmalarını (süratli bir şekilde yürümelerini) emretti. Bu olay umretu'lkadiyye
(kaza umresinde) vaki olmuştu. - Buhari (2/161) ve Müslim 1/923 (240).
Bize bildirilene göre
müminlerin emiri Ömer b. el-Hattab şöyle demiştir: "Allah, islam'ı galip
kılmış, küfrü ve küfür ehlini yok etmiş olduğu halde bu gün remel yapmanın ve
omuzları açmanın ne anlamı var ki? Ancak bununla birlikte biz Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında yaptığımız bir şeyi bırakmayız." -
Ebu Davud 2/446, 447 (1887) ve İbn Mace 2/984 (2952).
Safa ve Merve arasında
sa'yetme konusunda Said b. Cübeyr kanalıyla bize bildirilene göre İbn Abbas
şöyle demiştir: Hz. İbrahim, ismail'in annesi ile gelip onu Kabe'nin yerinde
bıraktı. Ayrıca içinde hurma olan bir torbayı ve su bulunan bir kabı yanlarına
bıraktı. Sonra İbrahim oradan ayrıldı. ismail'in annesi onun peşine düştü ve:
"Ey İbrahim! Hiç kimsenin bulunmadığı bu vadide bizi bırakıp nereye
gidiyorsun?" dedi. Bu sözünü üç defa tekrarladı. Sonra: "Bunu sana
Allah mı emretti?" deyince Hz. İbrahim:
"Evet"
cevabını verdi. Eşi: "Öyleyse o bizi helak etmez" deyip geri döndü.
İbrahim tepeye varınca yüzünü
Kabe'ye doğru çevirerek elini kaldırıp şu du ayı okudu; ''Rabbimiz! Ben
çocuklarımdan kimini, namaz kılabilmeleri için Senin kutsal evinin yanında,
ziraata elverişsiz bir vadi ye yerleştirdim. Rabbimiz! İnsanların gönüllerini
onlara meylettir, şükretmeleri için onları ürünlerle rızıklandır. ''[İbrahim
37]
İsmail'in annesi
çocuğunu emziriyor ve kırbadaki sudan da içiyordu.
Kırbadaki su bitip
kendisi ve çocuk susayınca, susuzluktan tepinmekte olan çocuğa bakıp, bir şey
yapmadan başucunda durmayı istemediğinden gidip en yakınında olan Sara tepesine
çıktı. Sonra vadiye dönüp kimseyi görebilir miyim diye baktı, ama kimseyi
göremedi. Safa tepesinden inip vadiye ulaştığında elbisesinin bir kenarını
kaldırdı. Sonra bitkin insanların koşması gibi koştu ve vadiyi geçerek Merve
tepesine gelip orada durdu. Sonra kimseyi görebilir miyim diye baktı, ama
kimseyi göremedi. Safa ile Merve arasında böylece yedi defa gidip geldi. Allah
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bu sebeple
insanlar Safa. ile Merve arasında sa'y ederler" buyurmuştur. İsmail'in
annesi Merve'ye çıkınca bir ses duydu ve kendini kastederek: "Sessiz
ol" dedi. Sonra dinleyince aynı sesi bir daha duydu ve; "Eğer yardım
edeceksen sesini duyurdun" dedi ve baktığında Zemzem'in bulunduğu yerde
bir meleğin olduğunu gördü. Melek topuğuyla veya kanadıyla toprağı eşeleyip
suyu çıkardı. Bunun üzerine İsmail'in annesi eliyle havuz yapıp suyun
dağılmasını engellemeye çalışarak kırbasını su dolduruyor, o, avuçladığı kadar
da yerden fışkırıyordu.
Bu sebeple Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem); "Allah ismail'in annesine merhamet etsin.
Eğer zemzemi kendi haline (akmaya) bıraksaydı" veya: "avuçlamasaydı
zemzem şimdi ırmak hatine getirdi" buyurmuştur. Sonra Zemzem'den içti ve
çocuğunu emzirdi. Melek ona; "Helak olmaktan korkma! Şurada Allah'ın bir
evi (Kabe) vardır. İşte bu çocukla babası onu inşa edecekler. Allah, o işin
ehlini asla zayi etmeyecektir" dedi. Sonrasında ravi Kabe'nin inşası
hakkında uzunca bir hadis zikretti. Ayrıca biz bu rivayeti Detail en-Nübüvve'nin
beşinci cildinde zikrettik.
3771 - Said b. Cübeyr,
İbn Abbas kanalıyla bir önceki hadisin ayısını zikretmiştir.
Buhari'nin eserinde tam
metniyle yer almıştır..
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Buhari 4/113-116,117).
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın: