Oruç Hakkında Haber ve Hikayeler |
3634- Suveyd b. Gafele
der ki: Müminlerin emiri Ali b. Ebi Talib'in yanına bu köşke girdim. Önünde kayın
biraderi vardı. Elinde de bir ekmek vardı, ekmeği bazen elinde bazen de dizi
üzerinde parçalıyordu. Selamımı aldıktan sonra: "Yaklaş ve ye!" dedi.
Kendisine: "Ben oruçluyum" dediğimde şu karşılığı verdi:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Oruç her kimi, canının
istediği yemekten ve içecekten men ederse, Allah o kimseye cennet meyvelerinden
yedirir ve cennet şarabından içirir'' buyurduğunu işittim."
İsnadında tanımadığım
bir ravi vardır. Diğer ravileri güvenilirdir.
3635- Alkame bildiriyor:
Abdullah (b. Mes'ud)'un isteği üzerine kendisine içecek getirilince: "Bu
içeceği buradakilere ikram et" dedi. Oradakiler: "Biz oruçluyuz"
deyince: "Ama ben oruçlu değilim" dedi ve alıp içtikten sonra:
"Onlar, kalplerin ve gözlerin dikilip kalacağı bir günden korkarlar''[Nur
37] ayetini okudu.
Tahric: İsnadının bir
zararı yoktur. Abdürrezzak, Musannef 4/310 (7904), Hakim, Müstedrek (2/399) ve
İbnEbi Şeybe, Musannef(13/304).
3636- Ebu Burde
bildiriyor: Ebu Musa bir deniz yolculuğunda iken denizin ortasında bir
münadinin: "Ey gemidekiler! Size, Allah'ın kendine verdiği ahdi haber
vereyim mi?" diye seslendiğini işittiler. Ebu Musa: "Evet"
deyince münadi: "Her kim dünyada iken sıcak bir günde Allah rızası için
kendini susuz bırakırsa, Allah'ın onu kıyamet gününde suya kandırması artık
üzerine haktır" karşılığını verdi.
(Bundan sonra) neredeyse
Ebu Musa sıcak günlerde hep oruçlu olarak görülürdü,
İsnadımn bir zararı
yoktur.
3637- Ebu Musa el-Eş'ari
der ki: Biz bir gün savaş için deniz yolculuğunda iken bir münadi: "Ey
gemidekiler! Durun size bir haber vereceğiz" diye seslendi. Ona:
"Rüzgarın bizden yana estiğini, yelkenlerin açıldığını ve geminin engin
denizde yol aldığını görmez misin?" dediğimde: "Size, Allah'ın kendi
zatına verdiği ahdi haber vermeyeyim mi?" cevabını verdi. Ona: "Olur
(ver)" dediğimde: "Her kim dünyada iken sıcak bir günde Allah rızası
için kendini susuz bırakırsa, Allah'ın onu kıyamet gününde suya kandırması artık
üzerine haktır" karşılığını verdi.
Ravileri güvenilirdir.
3638- Ali b. Ebi Talib
der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
"Yüce Allah, israil oğullarından bir peygambere: ''Kavmine bildir, hangi
kul rızamı gözeterek bir gün oruç tutarsa, ben onun cismine sağlık ve afiyet
veririm, mükafatını da büyütürüm'' diye vahyetti. ''
İsnadı zayıftır.
3639- Ubeydullah b.
Ahmed'in yaşlı birinden bildirdiğine göre Ebu Zer şöyle derdi: "Ey
insanlar! Ben size nasihat ediyorum. Ben size karşı şefkatliyim. Kabrin
vahşetinden korunmak için gece yarısı namaz kılın. Kıyametin sıcağından
korunmak için oruç tutun, en zor günün korkusundan uzak durmak için tasaddukta
bulunun. Ey insanlar! Ben size nasihat ediyorum. Ben size karşı şefkatliyim.''
İsnadında meçhul bir
ravi vardır.
3640- Malik bildiriyor:
Amir b. Abdi Kays bir harabeye uğradığı zaman birkaç defa: "Ey harabe!
Sahiplerin nerededir? Ey harabe! Kalk!" derdi. Sonra: "Yok olup
gittiniz. Amir de izinizden gelmektedir" derdi. Kendisi Şam'da iken bir
aslan yanına geldi ve yanında durup onu sabaha kadar korudu. Sabahlayınca bir
rahip ona: "Olayın nedir?" diye sorunca:
"Muaviye beni
buraya gönderdi" dedi. Rahip: "Sen insanların hayırlıları içinde kötü
olanısın" dedi. Oysa Muaviye kendisine: "Sen bu şehre geldin geleli
kendini nasıl buluyorsun?" dediğinde şu karşılığı vermişti: "Hayır
içindeyim. Ancak burada üç şeyi bulamadım. Irak'ta iken ezan sesini işitir ve
böylece seher vakti namaz için kalkardım. Oysa burada çan sesleri işitmekteyim.
Irak'ta iken oruç tutar, sıcaktan ve susuzluktan dolayı bunalırdım. Ancak
burası soğuk bir bölgedir. Orada hurmanın iyisini seçer gibi sözün iyisini
seçen kimselerle otururdum. Ama burada öyle kişileri bulamıyorum."
Ravileri güvenilirdir.
3641- Abdurrahman b.
Yezid b. Cabir der ki: Bir savaşta idik ve beraberimizde Ata el-Horasani
bulunmaktaydı. O, geceyi namaz ile ihya ederdi. Gece yarısı olduğu zaman
çadırından: "Ey Yezid b. Cabir! Ey Abdurrahman b. Yezid b. Cabir! Ey Hişam
b, el-Gazi! Kalkın, abdest alın namaz kılın. Gece kalkıp namaz kılmak, gündüz
oruç tutmak; kızgın demirlerle dağlanmaktan ve katrandan giysiler giymekten
daha kolaydır. (Haydi) acele edin, (haydi) acele edin, (haydi) acele edin.
Kurtuluşa (gelin) kurtuluşa (gelin)" diye seslenir ve namazına dönerdi.
İsnadında tanımadığım
bir ravi vardır.
3642- Abdullah b. Rebah
der ki: "Kıyamet gününde insanlar hesapta
iken, oruçlular için
sofralar kurulur ve onlardan yerler."
İsnadı zayıftır.
3643- Ka'bu'l-Ahbar der
ki: Kıyamet gününde bir münadi: "Her amel edene amelinin karşılığı
fazlasıyla verilecektir. Ancak Kur'an ehli ve oruçlulara edrleri, hesapsız
olarak verilecektir" diye seslenir.
Ravileri güvenilirdir,
3644- Haneş b. el-Haris
der ki: "Esved b. Yezid'i gördüm. Çok (nafile) oruç tutmaktan dolayı
gözünün biri görmez olmuştu."
Ravileri güvenilirdir.
3645- Reyyah en-Nehai
der ki: "Esved yolculukta iken oruç tutar ve sıcak günlerde susuzluktan
dolayı rengi değişirdi. (O kadar sıcak olurdu ki) bizden biri de Ramazan ayı
dışında evinden çıkmadan önce birkaç defa su içerdi."
Tahric: İsm\dı hasendir.
İbn Ebi Şeybe (13/409,410).
3646- Ali b. Müdrik
bildiriyor: Alkame, Esved'e: "Niçin bu bedene bu kadar eziyet
ediyorsun" dediğinde: "Ben aslında bu bedenin (ahirette) rahat
etmesini istiyorum" karşılığını verirdi.3
İsnadı hasendir.
3647- Heysem b. Cemmaz
der ki: Sıcak bir günde Yezid er-Rakkaşi'nin yanına girdim, ağlıyordu. O, kırk
yıl boyunca nefsinin susuzluğunu bastırmış biriydi. Bana şöyle dedi: "Gir
ve (yanıma) gel. (İleride gelecek olan, o en) sıcak günde, soğuk su (ya
kavuşmak) için ağlayalım. Enes b. Malik'in bana bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kıyamet gününde herkes susuz olarak haşrolunacaktır''
buyurmuştur."
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ebu Nuayın, Hilye (3/54, 8/216) ve Hatib, Tarih (3/356).
3648- Katade bildiriyor:
Amir b. Abdi Kays'ın ölüm anı gelince ağlıyordu. Kendisine: "Niçin
ağlıyorsun?" denilince: "Ölüm korkusu veya dünya hırsıyla
ağlamıyorum. Ancak sıcak günlerde oruç tutamayacağım ve (uzun) kış gecelerinde
ibadet edemeyeceğim için ağlıyorum" karşılığını verdi.
İsnadında tanımadığım
bir ravi vardır.
3649- Yezid er-Rakkaşi
der ki: Bize bildirilene göre Amir b. Abdillah'in ölüm anı gelince ağlamaya
başlamıştı. Kendisine: "Niçin ağlıyorsun?" denilince: "Bu ölüm
her kişinin nihayetidir. Muhakkak biz Allah'ınız ve muhakkak biz O'na
döneceğiz. Vallahi ölüm korkusuyla ağlamıyorum. Ancak sıcak günlerde oruç
tutamayacağım ve (uzun) kış gecelerinde ibadet edemeyeceğim için ağlıyorum. Ben
bu ölüm anımda Allah'tan yardım diliyorum" karşılığını verdi.
İsnadı zayıftır.
3650- Ubeydullah b.
Muhammed et- Teymi hocalarından olan bir kişiden bildiriyor: "Bu ümmetin
ileri gelenlerinden bir kişinin ölüm anı gelince çok korkmuş ve çok ağlamıştı.
Kendisine bunun sebebi sorulunca: "Oruçlular oruç tutarken ben onların
arasında olmayacağım. Namaz kılanlar namazlarını kılarken ben onlarla birlikte
olmayacağım. Zikredenler zikir ederken ben yanlarında olmayacağım. İşte bu
sebepten dolayı ağlıyorum" karşılığını verdi.
İsnadında adı
belirlenmeyen bir ravi vardır.
3651- Ümmü Mansur b.
el-Mu'temir der ki: "Oğlum Mansur vefat ettiği zaman Ramazan orucunu tutmuş
ve gecelerini ibadetle geçirmişti. O, (Ramazan ayı bitene kadar) orucunu tutup
gecesini ihya ettiği müddetçe ne yedi, ne de uyudu."
Başka biri bunu Ab du
lvehh ab kanalıyla zikrederek rivayetinde: "O, Ramazan ayı orucunu tutar
ve gecelerini ibadetle geçirirdi. Ramazan ayı bitinceye kadar yatıp
uzanmazdı" demiştir.
3652- Abdullah b. Ebi
Evfa der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Oruçlu kişinin
uyuması ibadet. susması tesbihtir. Amelinin sevabı kat kat verilir. Duası kabul
edilir ve günahları bağışlanır" buyurdu.
İsnadı zayıftıf ve
içinde tanımadığım raviler vardıf.
3653- Abdullah b. Ebi
Evfa'nın bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Oruçlu kişinin uyuması ibadet. susması tesb ih tir. Duasına icabet edilip
ameli kabul edilir" buyurmuştur.
İsnadı zayıftıf.
Lafız İbn Abdan'ın
lafzıdır. Ebu Abdullah rivayetinde şu ibare geçmiştir:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Amelinin sevabı kat kat verilir. Akşamlayana veya
sabahlayan kadar da duası kabul edilir" buyurdu.
3654- Abdullah b. Ebi
Evfa el-Eslemi der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Oruçlu kişinin
uyuması ibadet. susması tesbihtir. Duası kabul edilir ve amelinin sevabı kat
kat verilir" buyurdu.
Ma'ruf b. Hassan zayıf
biridir. Süleyman b. Amr ise ondan daha zayıftır.
İsnadı zayıftır.
3655- Ebu Said el-Hudri
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kış mevsimi müminin
baharıdır. Gündüzleri kısa olduğu için oruç tutar. Geceleri de uzun olduğu için
kalkar ibadet yapar" buyurdu.
Tahric: İsnadı zayıftır.
Beyhaki, Sünen (4/297), Ahmed, Müsned (3/75), Ebu Ya'la,Müsned 2/525
(1386),2/324 (1061) ve Ebu Nuaym, Hilye (8/325).
3656- Amir b. Mes'ud
el-Kureşi der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kiş
günlerinde tutulan oruç soğuk(ta kolayelde edilen bir) ganimettir. Onun
gündüzleri kısa geceleri uzun olur" buyurdu.
Yakub der ki:
"Amir, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sohbetlerinde
bulunmamıştır."
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Ancak mürsel bir hadistir. Tirmizi 3/162 (797).
3657- Cabir der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kış günlerinde tutulan oruç
soğukrta kolayelde edilen bir) ganimettir" buyurdu.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-Kamil (3/1075).
3658- Enes'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kiş
günlerinde tutulan oruç soğukrta kolayelde edilen bir) ganimettir"
buyurmuştur.
Ebu Beyhaki der ki:
Katade'den bunu Said'den başka kimse rivayet etmemiştir. Said' den ise Velid'den
başka kimse rivayet etmemiştir. Velid'den de Yakub b. Kab rivayet etmiştir.
Tahric: İsnadı zayıftır.
İbn Adiy, el-Kamil (3/1210) ve Taberanİ, M. es-Sağir (1/254).
3659- Muhammed b. Abdilvehhab
der ki: Ali b. Assam'a bunu (yani kış günlerinde tutulan oruç soğuk (ta kolay
elde edilen bir) ganimettir ) dediğimde şu karşılığı verdi: "Ebu'l-Cevza
visal yaparak yedi gün oruç tutardı. İbn Ebi Nu'm ise ayda bir defa iftar
ederdi. et-Teyıni de ayda bir defa if tar ederdi. Bir defa bir üzüm tanesi
alıp: "Bir aydan beri yediğim ilk şey budur" dedi.
3660- İbrahim et- Teymi
der ki: "Kaç defa bir ay boyunca bir şey yemedim. Eğer ailem bana yemem
için ısrarda bulunmasaydı karnımın ağrısına sebep olan o bir üzüm tanesini
yemezdim. Ben bu haldeyken onların ihtiyaçlarını da alıyordum."
Ravileri güvenilirdir.
3661- Muğire der ki:
"İbn Ebi Nu'man beş gün visal yapar ve bir şey yemezdi. O, hastaymış gibi
ziyaret edilirdi."
Tahric: Fesevi, el-Ma'rife
(2/574) ve Ebu Nuaym, Hilye (5/69).
3662- Suayr b. el-Hıms
der ki: Bize ulaşan habere göre Revh b. Zinba bir bedeviyi yemeğe davet etti.
Bedevi: "Günlerdir yemek yemiyorum" dedi. Revh: "Sen böylesi bir
günde mi oruç tutuyorsun?" deyince, bedevi: "Günlerimi boş işlerle mi
geçireyim?" cevabını verdi. Bunun üzerine Revh: "Ey bedevi! Sen
günlerini boş şeylerle geçirmedin. Revh ise onların kıymetini bilmedi"
karşılığını verdi.
3663- Said b. Salim der
ki: Revh b. Zinba yaz gününde Mekke ile Medine arasında bir yerde konakladı.
Yemeği getirildiği sırada bir çoban atından inip yanına geldi. Revh: "Ey
çoban! Yemeğe buyur!" deyince, çoban: "Ben oruçluyum"
karşılığını verdi. Revh: "Böylesi sıcak bir günde mi oruç tutuyorsun?"
deyince, çoban: "Günlerimi boş işlerle mi geçireyim?" cevabını verdi.
Bunun üzerine Revh: "Ey çoban! Sen günlerini boş şeylerle geçirmedin.
Ben, Revh b. Ziba ise
onların kıymetini bilmedim" demeye başladı.
İsnadında tanımadığım
Said b. Salim bulunmaktadır.
3664- Hasan b. Salih bildiriyor:
Abdulazız b. Rufey': "Geçmiş günlerde yaptıklarınıza karşılık, afiyetle
yiyin için"[Hakka 24] ayetini açıklarken: "Bu yapılanlardan kasıt
oruçtur" dedi.
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. İbn Adiy, el-Kamil (2/725).
3665- Malik der ki: Bana
ulaşan habere göre Hüseyn b. Rüstum el-Eylaı oruçlu iken bir topluluğun yanına
girmiş ve oradakiler kendisine: "İftar et" deyince: "Ben Analı'a
söz verdim ve Anah'a vermiş olduğum sözden geri dönmek istemiyorum"
karşılığını vermiştir.
Ebu Bekr'in bildirdiğine
göre ilim ehlinden olan biri şöyle demiştir: Bir topluluk bir adamı yemeklerine
davet ettiler. O da: "Ben oruçluyum" dedi. Onlar: "Bu gün
orucunu boz ve yarın oruç tut" deyince: "Yarını mı kim garanti eder
ki!" karşılığını verdi.
Ravileri güvenilirdir.
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın:
Kişinin Oruçluya
İftar Vermesi