ŞUABU’L-İMAN

23.ŞU’BE: ORUÇ

 

Her Ayda Üç Gün Oruç Tutmak; Pazartesi, Perşembe ve Cuma Günleri Oruç Tutmak ve Hz. Davud'un Orucu Hakkında Gelen Rivayetler

 

3561 - Ebu Hureyre der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana üç şeyi vasiyet etti ki bunları ölünceye kadar bırakmayacağım. Bunlar; vitir namazını kılarak uyumak, her ayda üç gün oruç tutmak ve kuşluk vaktinde iki rekat namaz kılmaktır."

Buhari ve Müslim bunu Sahi'h'lerinde Şu'be kanalıyla rivayet etti.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. - Buhari (2/54) ve Müslim 1/499 (85).

 

 

 

3562- Ebu Katade anlatıyor: Bir adam Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Sen nasıl oruç tutarsın?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adamın bu sözüne öfkelendi. Hz. Ömer bu durumu görünce: "Biz Allah'ı Rab, İslam'ı din ve Muhammed'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Peygamber olarak seçtik. Allah'ın ve Resulü'nün öfkesinden Allah'a sığınırız" dedi. Ömer bu sözleri Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) öfkesi geçinceye kadar tekrar etti. Sonra: "Ey Allah'ın Resulü! Bütün yılı oruçlu geçiren kimse hakkında ne dersin?" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Devamlı oruç tutan kimse) ne oruç tutmuş. ne de tutmamıştır" buyurdu. Müsedded rivayetinde: "Oruç tutmadı, if tar da etmedi" demiştir. Buradaki şüphe Gaylan'a aittir- Ömer: "Ey Allah'ın Resulü! İki gün oruç tutup bir gün tutmama konusunda ne dersin?" diye sorunca: "Buna gücü yetecek kimse var mı?" buyurdu. Ömer: "Bir gün oruç tutup iki gün tutmama konusunda ne dersin?" diye sorunca: "Böylesi bir oruca gücümün yetmesini isterdim" buyurdu. Ömer: "Ey Allah'ın Resulü! Bir gün oruç tutup bir gün tutmama konusunda ne dersin?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Davud peygamberin orucu da bu şekildeydi" buyurdu ve şöyle devam etti: "Her ay üç gün ve Ramazandan Ramazana oruç tutmak bütün senenin orucu demektir. Ben Arefe günü orucunu Allah'ın ondan önceki ve sonraki senenin günahlarına kefaret kılacağını umanın. Allah'ın Aşure günü orucunu da ondan önceki senenin günahlarına kefaret kılacağını umanın. "

 

Başka bir kanalla bu hadisin aynısı rivayet olunmuştur; ancak şu ifadeler geçmiştir: "Ey Allah'ın Resulü! pazartesi ve perşembe günlerinde oruç tutma konusunda ne dersin?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben o günde (pazartesi gününde) doğdum ve Kur'an bana o günde indirildi" buyurdu".

Müslim bunu Sahih'te Hammad kanalıyla Mehdi b. Meymün'dan rivayet etti.

 

Tahric: Müslim 1/818,819 (196, 8I9).

 

 

 

3563- Abdullah b. Amr der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Hz. Nuh, Ramazan bayramının ilk günü ile Kurban bayramının ilk günü dışında bütün yıl oruç tutmuştur. Davud yılın yarısını oruç tutmuştur. ibrahim her aydan üç gün oruç tutmuştur. Yani bir yıl oruç tutmuş, bir yıl da tutmamış gibi olmuştur (Allah, ona bir yıl oruç tutmuş gibi sevap, bir yıl boyunca sanki yiyip içmiş gibi de kuvvet verdi)."

 

Tahric: İçinde İbn Lehia'nın bulunmasından dolayı isnadı zayıftır. İbn Mace (1714).

 

 

 

3564- Abdullah b. Mes'ud der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her ayın

başlangıcında üç gün oruç tutardı. Cuma günleri oruçlu olmadığı günler çok azdı."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Nesai (4/204), Ebu Davud 2/822 (2450) ve Tirmizi 3/118 (742).

 

 

 

3565- Ebu Zer der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), beyaz günler (Eyyamu'l-Bid) denilen üç günde bize oruç tutmamızı emretti. Bu günler ayın on üçü, on dördü ve on beşidir."

 

Tahric: İsnadın hasendir. Beyhaki, Sünen (4/294) ve İbn Hibban, Sahih 5/264 (3647).

 

 

 

3566- Said b. Süleyman bunu Şerik kanalıyla aktarmış ve rivayetinde şöyle demiştir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her aydan üç gün oruç tutardı. Bunlar ayın ilk pazartesi günü, ilk perşembe günü ve ikinci perşembe günüdür."

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

A'meş'in, Yahya! kanalıyla bildirdiğine göre Musa b. Talha: "Ebu Zer'in şöyle dediğini işittim" diyerek söz konusu rivayeti zikretmiştir.

 

Ayrıca Musa b. Talha, İbnu'l-Havtekiyye -Ebu Zer kanalıyla bize rivayet olundu. Yine Musa kanalıyla Ebu Hureyre'den zikredilmiştir.

Yine Katade b. Milhan el-Kaysı kanalıyla Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize rivayet olundu.

 

Tahricler: Nesai (4/222,223). -  Nesai (4/222,223). -  Nesai (2/222).  -  Ebu Davud 2/821 (2449), Nesai (4/224,225) ve İbn Mace 1/544,545 (1707).

 

 

 

3567- Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşi Hafsa'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her aydan birinci hafta pazartesi ve perşembe, sonraki hafta da pazartesi olmak üzere üç gün oruç tutardı.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Davud 2/822 (2451).

 

 

 

3568- İbn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her aydan (ilk) perşembe gününü sonra ikinci haftanın pazartesi gününü, sonra yine perşembe veya pazartesi gününü, sonra bir sonraki perşembe gününü sonra da pazartesi gününü olmak üzere üç gün oruç tutardı.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ahmed, Müsned (2/90, 91). Metinde karıştırma vardır. Bu şekilde tutulan oruç beş güne çıkmaktadır.

 

 

 

3569- Ömer b. el-Hattab bildiriyor: Bir bedevi Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hediye olarak bir tavşan getirmişti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu nedir?" diye sorunca, bedevi: "Hediyedir" karşılığını verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hayber'de kendisine hediye edilen (zehirli) koyundan dolayı hediyeyi getirene yemesini emretmeden kendisi de yemezdi. Bu sebeple Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bedeviye: "Ye!" buyurunca, bedevi: "Ben oruçluyum" karşılığını verdi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne orucu tutuyorsun?" diye sorunca, bedevi: "Her aydan üç gün tutuyorum" cevabını verdi. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer oruç tutacaksan beyaz günler (Eyyam-ı bid) denilen her ayın on üç. on dört ve on beşinci günlerinde tut" buyurdu.

 

Tahric: İsnadında tanımadığım ravi vardır. Nesai (4/223, 224).

 

 

 

3570- Cerir b. Abdullah el-Beceli'nin bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her aydan üç gün oruç tutmak, bir yilı oruçlu geçirmek gibidir. Beyaz günler (Eyyam-ı bid) her aym on üç, on dört ve on beşinci günleridir" buyurmuştur.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Nesai (4/221).

 

 

 

3571- Huneyd el-HuziU annesinden bildiriyor: Ümmü Seleme'nin yanına girip (nafile) oruç konusunu sorduğumda: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her ayın ilk pazartesi günü ve arkasındaki iki perşembe günü olmak üzere ayda üç gün oruç tutmamı emrederdi" karşılığını verdi.

 

Tahric: İsnadında tanımadığım bir ravi vardır. Ebu Davud 2/822,823 (2452) ve Nesai (4/221).

 

 

 

3572- Muaze der ki: Hz. Aişe'ye: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her aydan üç gün oruç tutar mıydı?" dediğimde: "Evet" cevabını verdi. Ona: "Ayın hangi günlerinde tutardı?" dediğimde: "Ayın hangi günlerinde oruç tuttuğuna pek aldırış etmezdi" karşılığını verdi.

Beyhaki der ki: Müslim bunu Şeyban -Abdulvaris kanalıyla rivayet etti. - Müslim 1/818 (194).

 

Ravileri güvenilirdir.

      

Bu da Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zikretmiş olduğumuz şekillerde davrandığının delilidir. Hz. Peygamberin (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunlardan bir çeşidini yaptığını veya emrettiğini gören bunu haber vermiştir. Hz. Aişe bunların hepsini bilmekte ve: ''Ayın hangi günlerinde oruç tuttuğuna pek aldırış etmezdi" demektedir. En doğrusunu Allah bilir.

 

 

 

3573- Ezrak b. Kays, Temim oğullarından olan bir adamdan bildiriyor: Yanımızda Ebu Zer olduğu halde Muaviye'nin kapısındayken, Ebu Zer, oruçlu olduğunu söyledi. Muaviye'nin yanına girdiğimizde sofralar kuruldu ve Ebu Zer yemeye başladı. Ben ona bakınca: "Ey kırmızıcık! Neyin var?" diye sordu. Ben: "Oruçlu olduğunu söylememiş miydin?" karşılığını verince, Ebu Zer: "Evet. Sen Kur'an okudun mu?" diye sordu. Ben: "Evet" cevabını verince, Ebu Zer: "Sadece müfred olan kısmını okuyup, sevapIarın kat kat verildiğini bildiren ayet olan, ''Kim ortaya bir iyilik koyarsa ona on katı verilir''[En'am 160] ayetini okumamış olmayasın" deyip şöyle devam etti: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ramazan ayında ve her aydan üç gün oruç tutmak, kalpteki bozukluğu giderir -Ravi der ki: Sanırım Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şunu da ilave etti: bir yılı oruçlu geçirmek gibidir'' buyurdu. Ancak metindeki (kalpteki bozukluğu giderir) ifadeesi) şüphe edilmeyen bir şeydirbuyurduğunu işittim." Kendisine: "Kalpteki bozukluk ne demektir?" diye sorunca: "Şeytanın kalbe bıraktığı pislik demektir" cevabını verdi.

 

Tahric: İsnadında adı zikredilmemiş birravi vardır. Ahmed, Müsned (5/154).

 

Bize bildirilene göre Abdullah b. Şakik bunu Ebu Zer kanalıyla rivayet etti. - Beyhaki, Sünen (4/293). Ayrıca Sabit, Ebu Osman kanalıyla Ebu Hureyre'den aktarmıştır. - Beyhaki, Sünen (4/293), Ebu Davud et-Tayalisi, Müsned (sh. 351) ve İbn Hibban, Sahih 5/266 (3651).

 

 

 

3574- Yine bize Ebu Ala b. eş-Şıhhir kanalıyla bildirildiğine göre Mirbed'de yanlarına gelen bir bedevi: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ramazan ayında ve her aydan üç gün oruç tutmak, kalpteki kini giderir'' buyurduğunu işittim" demiştir.

 

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Davud (3/400) ve Nesai (7/134).

 

 

 

3575- Abdullah b. eş-Şıhhir'in bildirdiğine göre Ukl oğullarından bir adam şöyle demiştir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ramazan ayında ve her aydan üç gün oruç tutmak, kalpteki öfkeyi" veya: "kini giderir'' buyurdu."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ukl oğullarından olan adam ise yüksek bir ihtimalle sahabi biridir. Bu sebeple adının zikredilmemesinin bir zararı yoktur. Ahmed (5/363), Bezzar, Keşfu'l-Estar 1/493,494 (1054,1056,1057).

 

 

 

3576- Usame b. Zeyd'in azatlısı bildiriyor: Usame b. Zeyd, pazartesi ve perşembe günleri oruç tutuyordu. Kendisine: "Sen çok yaşlı biri olduğun halde niçin pazartesi ve perşembe günleri oruç tutuyorsun?" dediğimde şu karşılığı verdi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), pazartesi ve perşembe günleri oruç tutardı. Kendisine: ''Ey Allah'ın Resulül Niçin pazartesi ve perşembe günleri oruç tutuyorsun?'' dediğimde: ''şüphesiz kulların amelleri pazartesi ve perşembe günleri arz olunur'' buyurdu."

 

Bize bildirilene göre her pazartesi ve perşembe günlerinde amellerin Allah'a arz olunması konusunda Ebu Hureyre, Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayette bulunulmuştur.

 

Tahric: İsnadında bilinmeyen iki ravi vardır. Ebu Davud 2/814 (2436).

 

 

 

3577- Ebu Hureyre der ki: Her pazartesi ve perşembe günlerinde ameller Allah'a arz olunur, Bu günlerde Yüce Allah kendisine şirk koşmamış her kulu bağışlar. Ancak kişinin (Müslüman) kardeşiyle arasında bir düşmanlık varsa, (meleklere): "Barışana kadar bu ikisini bağışlamadan bekletin" denilir.

Ebu Osman der ki: Bu (erake hazeyni) Yemenliler arasında kullanılan bir kelimedir. Yani: "Bu ikisini birbirleriyle barışıncaya kadar bekletiniz" manasındadır.

 

Müslim bunu İbn Ebi Ömer kanalıyla Süfyan'dan rivayet etti ve bir hadisinde bunu Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dayandırdi. Humeydi de aynı şeyi söylemiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. - Müslim 3/1988 (36),

 

 

 

3578- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Cennet kapıları her perşembe ve cuma günleri açılır, Bu günde Yüce Allah kendisine şirk koşmamış her kulu bağışlar. Ancak kişinin, kardeşiyle arasında bir düşmanlık varsa (meleklere): ''Barışana kadar bu ikisini bağışlamadan bekletin'' buyurur. "

 

Müslim bunu Sahih'te Züheyr b. Harb kanalıyla Cerir'den rivayet etti. - Müslim 3/1987 (35).

Ayrıca bir sonraki hadiste zikredildiği üzere cuma günü oruç tutmanın fazileti bölümünde geçmişti.

 

 

 

3579- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Her kim cuma gününü oruçlu geçirirse Yüce Allah ona dünya günlerine benzemeyen tihiret günlerinden on gün sevabı yazar. ''

Said b. Mansur, Abdulaziz kanalıyla aynısını aktarmıştır.

 

İsnadında bilinmeyen bir ravi vardır.

 

 

 

3580- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Her kim cuma gününü oruçlu geçirirse Yüce Allah ona dünya günlerine benzemeyen tihiret günlerinden on gün sevabı verir. ''

 

Tahric: İsnadı zayıftır ve içinde adı belirlenmeyen bir ravi vardır.

 

 

 

3581- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Her kim cuma gününü oruçlu geçirir, bir hastayı ziyaret eder, bir cenazede hazır bulunur ve bir sadaka verirse artık (Cennet) ona vacip olur."

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

3582- Cabir b. Abdillah der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her kim cuma günü oruçlu olarak sabahlar, bir hastayı ziyaret eder, bir yoksulu doyurur ve bir cenazede hazır bulunursa artık kırk yıl boyunca ona günah yazılmaz" buyurdu.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (3/929,930) ve İbnu'l-Cevzi, el-Mevduat (2/107).

 

 

Bu, bir önceki isnadı güçlü kılmaktadır. Ancak her ikisi de zayıftır. Beyhaki der ki: Namaz bölümünde cuma gününün fazileti konusunda bu ikisini zikretmiştik.

ibn Mes'ud kanalıyla bize bildirilene göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), cuma gününü oruçsuz olarak pek az geçirirdi.

es-Sünenü'l-Kübra'da bir sonraki hadiste geçtiği üzere bir gün önce veya bir gün sonrasıyla beraber cuma günü orucunun yasaklanması hakkında rivayette bulunmuştuk.

 

 

 

 

3583- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir gün önce veya bir gün sonrasıyla beraber olmadıkça (sadece) cuma günü oruç tutmayın" buyurmuştur.

Buhari ve Müslim bunu Sahih'lerinde A'meş kanalıyla rivayet ettiler.

 

Tahric: Buhari (2/248) ve Müslim 1/801 (147).

 

 

 

3584- Ebu Bişr bildiriyor: Amir b. Lideyn el-Eş'ari, Ebu Hureyre'ye, cuma günü oruç tutmak hakkında sorunca Ebu Hureyre şu karşılığı verdi: "Sen bunu bilen birine sordun. Zira Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu konuda: ''Cuma günü, bayram ve zikir günüdür. Bayram gününüzü oruçlu geçirmeyin. Ancak onu başka bir günle birleştirmek suretiyle zikir gününde oruç tutun'' buyurduğunu işittim."

 

Tahric: İsnadı hasendir. Buhari (2/248) ve Müslim 1/801 (146).

 

 

Halimi, amellerin arz edilmesi konusunda şöyle der: "Büyük bir ihtimalle Adem oğlunun amellerini yazan melekler nöbetleşirler. Bir grup pazartesi gününden perşembe gününe kadar olan amelleri alır ve yükselir. Bir grup ta perşembe gününden pazartesi gününe kadar olan amelleri alır ve yükselir. Her bir grup yükselince semadaki yerinde yazmış olduğu amelleri (Allah'a) okur. Arz olunma bu şekilde olmaktadır ve Allah bunu meleklere ibadet olarak saymaktadır. Ancak Yüce Allah, kullarının durumunu meleklerin bildirmesine ihtiyacı yoktur. Allah kullarının ne amel ettiğini onlardan daha iyi bilir.- Halimi, el-Minhcic (2/390).

 

 

Beyhaki der ki: "Bu rivayet bu konuda söylenenler arasında en sahih olandır. Adem oğullarının amelleriyle ilgili olarak gece ve gündüz meleklerinin görevlendirilmesinin melekler için bir ibadet olduğu anlaşılmaktadır. Bu amelleri arz etme anında böylesi bir ibadet durumundan çıkmış olurlar. Sonrasında Yüce Allah kendisine arz edilen amellere yönelik takdir ettiği şeyi gösterir. Bağışlaması da bunu meleklere göstermesi şeklinde anlaşılabilir. Doğrusunu da Allah bilir."

 

Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e tıklayın:

 

Şevval Ayını, Çarşamba, Perşembe ve Cuma Günlerini Oruçlu Geçirmek