ŞUABU’L-İMAN

21.ŞU’BE: NAMAZ

 

Mescidlere Yürüyerek Gitmenin Sevabı

 

2620- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Kim evince abdest aldıktan sonra Allah'ın farzlarından birini eda etmek üzere Allah'ın evlerinden birine yürürse, bir adımıyla bir günahı silinir, diğer adımıyla bir derece yükselir.''

 

Ravileri güvenilirdir.

 

Ruzbari ve Hurfi'nin Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) olan rivayetinde hadis: "Allah'ın {arzını yerine getirmek için yürürse, bir adımıyla bir günahı silinir, diğer adımıyla bir derece yükselir" şeklindedir.

 

Müslim bu hadisi İshak b. Mansur kanalıyla Zekeriyya b. Adiy'den rivayet etti. - Müslim, mesacid (282) .

 

 

 

2621- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim sabah veya akşam camiye gider gelirse, her gidip geldiğinde Allah o kimseye cennetteki ikramını hazırlar. ''

 

Müslim ve Buhari Sahih'te Yezid b. Harun'dan nakletmiştir.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. - Müslim, mesacid (285) ve Buhari, ezan (161).

 

 

 

2622'- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sizden biri mescide gitmek için çıktığı andan itibaren (her adımda) ayaklarından biri bir sevap yazarken diğeri bir günahını siler. ''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. İbn Hibban, Sahih 3/73 (1620) ve Ahmed, Müsned (2/432).

 

 

 

2623- Ebu Ali el-Hanefi bu hadisi İbn Ebi Zi'b'den nakletmiştir; ancak onun rivayetinde hadis: "Evinden mescidine ... " şeklindedir.

 

Tahric: İsnadında sakınca yoktur. Nesai (2/42).

 

 

 

2624- Abdullah b. Ömer'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sizden biri güzelce abdest aldıktan sonra sadece' namaz kılmak için mescide gitmek üzere evinden çıkarsa, mescide girinceye kadar (attığı her adımla) sol ayağı bir günahını siler, sağ ayağı da bir sevap yazar. insanlar yatsı ve sabah namazındaki sevabı bilselerdi emekleyerek te olsa giderlerdi."

 

Tahric: Haşnam b. Beşir hakkında bilgi bulamadım. Diğer ravileri güvenilirdir. Taberani, M. el-Kebir 12/355 (13328); Hakim, Müstedrek (1/217).

 

 

 

2625- Ubey b. Ka'b der ki: Bir adam vardı; Medinelilerin içinde Müslümanlardan evi Mescid'e onunkinden daha uzak olan bir kimseyi tanımıyorum. Bu adam Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile namazı hiç kaçırmazdı. Bu adama: "Bir eşek satın alsan da şiddetli sıcak veya karanlıkta binsen" denilince: "Evimin Mescid'in yanında olmasını istemiyorum" karşılığını verdi. Bu durum Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) anlatılınca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adama böyle demesinin sebebini sordu. Adam şu cevabı verdi: "Ey Allah'ın Resulü! Ben Mescid'e gidişimin ve ailemin yanına dönüşümün benim lehime yazılmasını istedim." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Allah senin istediğin şeylerin hepsini sana verdi" buyurdu.

 

Müslim bu hadisi Süleyman et-Teymi'den rivayet etti.

 

Tahric: Isnadında sakınca yoktur. - Müslim, mesacid (278).

 

 

 

2626- Ubey b. Ka'b der ki: Ensar'dan, evi Medine'ki (Mescid'e) en uzak evi olan bir adam vardı ve bu adam Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile namazı hiç kaçırmazdı. Ben adama gidip: "Ey falan! Eğer sen bir merkep satın alsaydın, seni şiddetli sıcaktan ve yerin zehirli hayvanlarından korurdu" deyince, adam: "ValIahi, evimin Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evinin bitişiğinde olmasını istemem" karşılığını verdi. Ben adamın sözüne alındım. Hatta Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) giderek, adamın söylediklerini anlattım. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adamı çağırtıp ona sordu. Adam da, bana dediğinin aynısını söyledi ve (attığı adımların) izinden sevap umduğunu anlattı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Gerçekten sana, umduğun (sevap) vardır" buyurdu.

 

Müslim Sahih'te Muhammed b. Ebi Bekr'den nakletti.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. - Müslim, mesacid (461).

 

 

 

2627- Enes der ki: Seleme oğulları Mescid'e yakın bir yere taşınmak isteyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'nin (etrafının) boş ve ıssız bırakılmasını çirkin gördü ve onlara: "Ey Seleme oğulları! Sizler ayak izlerinizin sevabını hesaba almıyor musunuz?" buyurdu. Bunun üzerine onlar da Mescid'e uzak olan yerlerinde ikamet ettiler.

 

İsnadı sahihtir.

 

Buhari bu hadisi Muhammed b. Selam kanalıyla Mervan el-fezari'den nakletti.

 

 

 

2628- Cabir b. Abdillah der ki: Seleme oğulları evlerini satıp Mescid'e yakın bir yere taşınmak istediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu öğrenince:

"Ey Seleme oğulları! Attığınız adımların sevabının yazılmasını istemez misiniz?" buyurdu.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ahmed, Müsned (3/371, 390); İbn Cerir, Tefsir (22/154) ve Ebu Ya'la,Müsned4/115 (393).

 

 

 

2629- Cabir b. Abdullah der ki: Mescid'in etrafındaki arsalar boş kalınca Seleme oğulları Mescid'e yakın bir yere taşınmak istediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu öğrenince şöyle buyurdu: "Öğrendiğime göre Mescid'e yakın bir yere taşınmak istiyor muşsunuz." Onlar: "Evet ey Allah'ın Resulü! Öyle yapmak istemiştik" karşılığını verince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Seleme oğulları! Yurtlarınızdan ayrılmayınız ki. adımlarınıza sevap yazılsın. Yurtlarınızdan ayrılmayınız ki. adımlarınıza sev ap yazılsın" buyurdu.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

Müslim bu hadisi Muhammed b. el-Müsenni'dan nakletti. - Müslim, mesacid (280).

 

 

 

2630- Ebu Said el-Hudri der ki: Medine'nin kenarında olan Seleme oğulları Mescid'e yakın bir yere taşınmak istemişlerdi. "Muhakkak Biz, ölüleri diriltiriz. Onların ileri gönderdiklerini de, izlerini de yazarız. Biz, herşeyi önder bir kitabda tesbit etmişizdir"[Yasin 12] ayeti nazil olunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onları çağırdı ve: "Attığınız adımların sevabi yazılmaktadır" buyurup kendilerine ayeti okudu.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Hakim'in hocası hakkında bilgi bulamadım. Tirmizi 5/363-364 (3226).

 

 

 

2631 - Ebu Musa'nın bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Namazdan en çok sevap kazanacak insanlar, uzak mesafelerden Mescid'e yürüyerek gelenlerdir. Namazı imamla birlikte cemaatle kılmak için bekleyen kimsenin sevabı, namazı tek başına kıldıktan sonra uyuyan kimseden daha büyüktür. ''

 

Buhari ve Müslim, Ebu Kureyb kanalıyla Ebu Usame'den rivayet ettiler.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. - Buhari, ezan (159) ve Müslim, mesacid (277).

 

 

 

2632- Ukbe b. Amir el-Cüheni'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kişi abdest aldıktan sonra mescide gidip namazı beklerse katibi veya ka tip leri mescid'e gitmek için attığı her adımı için on sevap yazar. Mescid'de oturup namazı bekleyen boyun eğerek Allah'a çokça itaat eden gibidir. O kimseye, evinden çıktığı andan geri döndüğü vakte kadar namaz kılmış gibi sevap yazılır. "

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Hakim, Müstedrek (1/211); İbn Huzeyme 2/374 (1492); Taberani, M. el-Evsat 1/150 (187); İbnu'l-Mübarek, Zühd (139/410), Ahmed, Müsned (4/157) ve Ebu Ya'la, Müsned 3/286 (1747).

 

 

 

2633- Said b. el-Müseyyeb der ki: Ensar'dan bir adam vefat edeceği zaman ailesine: "Evde kim var?" diye sorunca: "Ailen, kardeşlerin ve mesciddeki dostların" cevabını verdiler. Adam: "Beni kaldırın" deyince, bir adam onu kendisine yasladı. Adam gözlerini açıp oradakilere selam verince, selamını aldılar ve ona güzel şeyler söylediler. Adam şöyle dedi: "Size daha önce hiç kimseye anlatmadığım bir hadis anlatacağım. Bunu size bu gün sadece Allah rızası için anlatıyorum: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "'Kim evinde güzelce abdest aldıktan sonra mescide çıkıp Müslüman cemaatle namaz kılarsa, sağ ayağını her kaldırdığında Allah ona bir sevap yazar. Sol ayağını her yere bastığında ondan bir günah siler. Adam mescide gidip imamm arkasında namaz kıldıktan sonra gittiğinde bağışlanmış bir şekilde gider. Namazın bir kısmına yetişip bir kısmını kaçıran için de aynı şey geçerlidir. Mescide gittiğinde namazın kılınmış olduğunu görüp, kendisi rüku ve secdelerinin hakkını vererek kılan için de aynı şey geçerlidir ...

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ebu Davud 1/380-381 (563).

 

 

 

2634- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "'Kim evinde güzelce abdest aldıktan sonra mescide gider ve halkm namazı kıldığını görürse, Allah ona namazın tamamma yetişenlere verdiği sevabm aynısını verir. Bu, o cemaatin sevabından hiç bir şey eksiltmez ...

 

Tahric: İsnadında durumu bilinmeyen biri vardır. Ebu Davud 1/381 (564) ve Nesai (2/111).

 

 

 

2635- Ata b. Ebi Rabah'ın bildirdiğine göre Ebu Hureyre şöyle dedi: "Cemaate namazın sonunda yetişen kişi, cemaat sevabı alır. Eğer yetiştiğinde imam selam vermişse ancak dağılmamışlarsa yine cemaat sevabı alır." Şöyle denirdi: "Kişi evinden cemaatle namaz kılmak niyetiyle çıkarsa, ister cemaate yetişsin ister yetişmesin, cemaat sevabı alır."

 

 

 

2636- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Allah'ın, sayesinde günahları sileceği ve dereceleri yükselteceği şeyi size bildireyim mi?" buyurunca, sahabe: "Evet ey Allah'ın Resulü!" karşılığını verdiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Güçlükler de olsa abdesti güzelce almak, mescidiere doğru çok adım atmak, bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı beklemek. işte nöbetiniz, budur."

 

Ravileri güvenilirdir.

 

Müslim bu hadisi Yahya b. Eyyüb'den rivayet etti. - Müslim, taharet (41).

 

 

 

2637- Davud b. Salih der ki: Ebu Seleme b. Abdirrahman bana: "Yeğenim! ''Sabrediniz, sabır yarışında bulununuz ve nöbet bekleyiniz''[Al-i İmran 200] ayetinin neden indiğini biliyor musun?" diye sordu. Ben: "Hayır" cevabını verince de şöyle dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında nöbet tutulan herhangi bir gazve olmamıştır. Fakat namazın arkasından başka bir namazı beklemek vardı. Ayette kastedilen nöbet budur."

 

Ravileri güvenilirdir.

 

İbnu'l-Mübarek der ki: Muhammed b. el-Mutarrif'in, Ala b. Abdirrahman b. Yakub kanalıyla Ebu Hureyre'den bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Güçlükler de olsa namaz için abdest almak günahları bağışlatan şeylerdendir. Mescidlere gitmek için çok adım atmak ta günahları bağışlatan şeylerdendir. işte nöbet budur. işte nöbet budur." Kitabımda hadis bu şekildedir. - İbnu'l-Mübarek, Zühd (138/409).

 

 

 

2638- Davud b. Salih der ki: Ebu Seleme b. Ebdirrahman bana: "Yeğenim! ''Sabrediniz, sabır yarışında bulununuz ve nöbet bekleyiniz''[Al-i İmran 200] ayetinin neden indiğini biliyor musun?" diye sordu. Ben: "Hayır" cevabını verince de şöyle dedi: "Yeğenim! Ebu Hureyre'nin şöyle dediğini işittim: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında nöbet tutulan herhangi bir gazve olmamıştır. Fakat namazın arkasından başka bir namazı beklemek vardı."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Hakim, Müstedrek (2/301); İbn Cerir, Tefsir (4/222); Vahidi, Esbabu'n-Nuzu/ (135) ve İbnu'l-Mübarek, Zühd (137-138/408).

 

 

 

2639- Ali b. Ebi Talib'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Güçlükler de olsa abdest almak. mescidlere gitmek için yürümek ve bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı beklemek şu şekilde günahları temizler ...

 

Hadis bu isnadla nakledilmiştir. Doğru isnadla olan rivayet taharet konusunda geçmiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Abd b. Humeyd, Muntehab 1/142 (91); Bezzar, Müsned (1/223); Ebu Ya'la, Müsned 1/379 (488) ve Hakim, Müstedrek (1/132).

 

 

 

2640- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Abdest alıp namaz kılmak için yola çıkan, evine dönene kadar namazda sayilır" buyurdu.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

2641- Sehl b. Sa'd'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Karanlıklarda (mescidlere) yürüyenleri tam nurla müjdele.''

 

Tahric: İsnadı has en dir. Taberani, M. el-Kebir 6/181 (5800) ve İbn Huzeyme, Sahih 2/377 (1499).

 

 

Bu lafız Ebu Zekeriyya'ya aittir. Ebu Abdullah'ın lafzı: "Kıyamet günü tam nurla ... '' şeklindedir. Yahya b. el-H aris güvenilirdir. - İbn Mace 1/256 (780).

 

 

 

2642- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Gece karanlığında mescidlere yürüyenleri kıyamet günü tam nurla müjdele."

 

Tahric: İsnadında meçhullervardır. İbn Mace 1/256-257 (781).

 

 

 

2643- Bureyde el-Eslemi'nin bildirdiğine göre ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Karanlıklarda mescidlere yürüyenleri kıyamet günü tam nurla müjdele.''

 

Isnadında sakınca yoktur.

 

 

 

2644- Bu Hadis başka bir kanalla da nakledilmiştir.

 

Tahric. Ebu Davud 1/379 (561) ve Tirmizi 1/435 (223).

 

 

 

2645- Ebu Derda'nın bildirdiğine göre ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Gece karanlığında mescidlere yürüyene kıyamet günü Allah bir nur verir. ''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Darimi, salat (331) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef (2/254).

 

 

 

2646- Mukatil b. Süleyman, ''Rabbinizden bir bağışlanmaya ve genişliği gökler ve yer kadar olan bir cennete koşun"[Hadid Sur. 21] ayetinden kastedilenin iftitah tekbiri olduğunu söylemiştir.

 

Ravilerden Mukatil b. Süleyman metruktur.

 

 

 

2647- Enes b. Malik, ''Rabbinizden bir bağışlanmaya ve genişliği gökler ve yer kadar olan bir cennete koşun''[Hadid 21] ayetinden kastedilenin iftitah tekbiri olduğunu söylemiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (5/1811).

 

 

 

2648- Ebu Derda'nın bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her şeyin bir başlangıcı vardır. Namazın başlangıcı da iftitah tekbiridir. Buna önem veriniz, ''

 

Ebu Ubeyd der ki: Bu hadisi Reca b. Hayve'ye anlattığımda: "Bu hadisi bana Ümmü Derda, Ebu Derda'dan nakletti" dedi.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Ebi Şeybe, Musannef (1/306) ve Bezzar 1/2S2 (S21).

 

 

 

2649- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her şeyin bir özü vardır, Namazın özüde da iftitah tekbiridir. ''

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

2650- A'meş aynı hadisi nakletmiş, ancak: "imanın özü namaz. namazın özü de iftitah tekbiridir" ibaresi geçmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ukayli, Duafa (1/244); İbn Adiy, el-Kamil (2/470) ve Bezzar (1/252-253).

 

 

 

2651- Hasan der ki: Ebu Hureyre: "Altmış devemin olmasını, imamın ardında farz namazı kılmak için mescide gittiğimde namazın zirvesi olan iftitah tekbirine yetişmiş olmaya tercih etmem" dedi.

Bir başka sahabi ise: "İki yüz devemin olmasını, imamın ardında farz namazı kılmak için mescide gittiğimde iftitah tekbirine yetişmiş olmaya tercih etmem" dedi.

Ubade b. es-Samit: "Güneşin üzerine doğduğu her şeyin benim olmasını, imamın ardında farz namazı kılmak için mescide gittiğimde namazın zirvesi olan iftitah tekbirine yetişmiş olmaya tercih etmem" dedi.

Bir başka sahabi şöyle dedi: "Sabahtan akşama kadar namaz kılmış olmayı, imamın ardında farz namazı kılmak için mescide gittiğimde iftitah tekbirine yetişmiş olmaya tercih etmem. çünkü sabahtan akşama kadar kıldığım namaz bu tekbire denk gelemez."

 

İsnadında meçhuller vardır.

 

 

 

2652- Veki der ki: "İftitah tekbirine yetişemeyenden hayır bekleme.''

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

2653- İbn Abbas: ''And olsun ki, Tevrat'tan sonra ZEbur'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mirasçı olduğunu yazmıştık"[Enbiya 105] ayetini şu şekilde açıklamıştır: "Yeryüzüne beş vakit namazı cemaatle kılanlar varis olacaklar. ''Şüphesiz bunda Allah'a kulluk. eden bir toplum için yeterli bir mesaj vardır''[Enbiya 106] ayetinden kastedilen de cemaatle namazlarını kılan abid bir topluluktur."

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

2654-' İbn Abbas der ki: "Bizim ayetterimize ancak o kimseler inanırlar ki, bunlarla kendilerine öğüt verildiğinde, büyüklük taslamadan secdeye kapanırlar ve Rablerini hamd ile tesbih ederler''[Secde 15] ayeti beş vakit namaz hakkında nazil olmuştur. Ayetin manası şudur: "Tesbih ederek namaza giderler, yani Rablerinin emriyle namaz kılarlar, cemaatle namaza gitme konusunda büyüklük taslamazlar."

 

Tahric: Suyuti, Dürrü'l-Mensur (6/545).

 

 

 

2655- Said b. Cubeyr, "Onlar, sapasağlam oldukları zaman da secde etmeye çağrılıyorlardı"[Kalem 43] ayetini açıklarken: "Ayette kastedilen cemaatle namazdır" demiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Suyuti, Dürrü'l-Mensur (7/256).

 

 

 

2656- İbn Abbas, "Onlar, sapasağlam oldukları zaman da secde etmeye çağrılıyorlardı"[Kalem 43] ayetini açıklarken: "Ayette kastedilen, ezanı duyduğu halde namaza gitmeyendir" demiştir.

 

Tahric: Ravileri zayıftır. Suyuti, Dürrü'l-Mensur (7/256).

 

 

 

2657- İbrahim( -i Nehai) ve Mücahid, "Sabah akşam Rablerine, O'nun rızasını dileyerek dua edenlerle birlikte ol''[Kehf 28] ayetini açıklarken: "Ayette kastedilen, beş vakit namazdır" dediler.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Suyuti, ed•Dürrü'I-Mensur (5/283).

 

 

 

2658- İbn Mes'ud der ki: "Çarşı halkından bazıları ezanı duyunca eşyalarını bırakıp namaza kalkmıştı. "Onlar, ne ticaret ne de alışverişin kendilerini Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zektU vermekten alıkoyamadığı insanlardır"[Nur 37] ayetinde bunlar kastedilmektedir."

 

Tahric: İsnadında adı verilmeyen bir kişi vardır. Diğer ravileri güvenilirdir. Taberani, M. el-Kebir 9/253 (9079) ve İbn Cerir, Tefsir (18/146).

 

 

Said b. Mansur'un, Halef b. Halife kanalıyla Eban b. Yezid'den bildirdiğine göre İbrihim( -i Nehai), "Onlar, ne ticaret ne de alışverişin kendilerini Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zekat vermekten alıkoyamadığı insanlardır''[Nur 37] ayetiyle ilgili olarak: "Ayette kastedilenler, çarşıdayken namaz vakti gelince, kendilerini namazdan başka hiçbir şeyin meşgul etmediği kabilelerdir" dedi.

 

 

 

 

2659- İbn Cüreyc der ki: Ata, . ''Ey iman edenler! Mallarınız ve evlatlarınız sizi, Allah'ı zikretmekten alıkoymasın"[Münafikun 9] ayetinden kastedilenin farz namazlar olduğunu söyledi.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Suyuti, Dürrü'l-Mensur (8/180).

 

 

 

2660- Ata, ''Onlar, ne ticaret, ne de alışverişin kendilerini Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zekat vermekten alıkoyamadığı insanlardır"[Nur 37] ayetinden kastedilenin farz namazı cemaatle kılmak olduğunu söylemiştir.

 

Tahric: İsnadında gevşeklik vardır. Suyuti, Dürrü'l-Mensur (6/207).

 

 

 

2661- Süfyan es-Sevri ''Onlar, ne ticaret ne de alışverişin kendilerini Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zeka,f vermekten alıkoyamadığı insanlardır''[Nur 37] ayetini açıklarken şöyle dedi: "Ayette kastedilen kişiler alış veriş yaparlardı; ancak bu, kendilerini cemaatle namazdan alıkoymazdı."

 

İsnadında meçhuller vardır.

 

 

 

2662- İbn Abbas, "(Bu nur,) Allah'ın, onların yüceltilmesine ve isminin zikredilmesine izin verdiği evlerdedir"[Nur 36], "Onlar, ne ticaret ne de alışverişin kendilerini Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zekat vermekten alıkoyamadığı insanlardır"[Nur 37] ayetini açıklarken şöyle dedi: "Allah bu nur'a şu ayet le misal vermiştir: "O'nun nurunun temsili şudur: Duvarda bir hücre; içinde bir kandil, kandil de bir cam fanus içinde. Fanus sanki inci gibi parlayan bir yıldızdır ... "[Nur 35] Bu ayetlerde kastedilenler de "Onlar, ne ticaret ne de alışverişin kendilerini Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zekat vermekten alıkoyamadığı insanlardır"[Nur 37] ayetinde açıklanmıştır. Bahsedilen kişiler alışveriş yaparlardı ancak bu ticaretIeri oları Allah'ı zikretmekten alıkoymazdı.

 

Tahric: Ahmed b. Ziyad el-Fakih hakkında bilgi vereni bulamadım. Hakim, Müstedrek (2/398).

 

 

 

2663- Nafı der ki: "İbn Ömer cemaatle namazı kaçırınca, diğer vakit gelene kadar namaz kılardı. ikindi namazını (cemaatle) kılamayınca akşama kadar tesbih ederdi. Bir defasında yatsı namazım cemaatle kılamayınca sabaha kadar namaz kıldı."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Hatib, Tarih (12/97).

 

 

 

2664- Meymun b. Mihran'ın bildirdiğine göre Said b. el-Müseyyeb kırk yıl boyunca halk mescidden çıkarken kendisi girmedi (gecikmedi). Said (sabah namazı için) mescide şafak sökmeden girerdi.

 

Tahric. Ravileri güvenilirdir. Fesevi, el-Ma'rife (1/479) ve Ebu Nuaym, Hilye (2/162-163).

 

Yakub'un, İbrahim b. el-Münzir kanalıyla Ma'n'dan, onun da Muhammed b. Hilal'den, Said b. el-Müseyyeb'İn: "Kırk yıldır namazdan çıkanlarla karşılaşmadım (onlar çıkarken ben mescide girmedim)" dediğini bildirir. - Fesevi, el-Ma'rife (1/479).

 

 

 

2665- Said b. el-Müseyyeb der ki: "Otuz yıldır ezanı ailemin yanındayken işitmedim (Ezandan önce mescide gittim)."

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

2666- İmran'ın bildirdiğine göre Said b. el-Müseyyeb kırk yıl boyunca cemaatle bir namazı bile kaçırmadı, halkın davalarına baktı ve halk mescide bağlılıkta ona yetişemedi.''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Nuaym, Hilye (2/163).

 

 

 

2667- Abdurrahman b. Harmele'nin bildirdiğine göre Said b. el-Müseyyeb gözlerinden rahatsızlanınca: "Ey Ebu Muhammed! Atik'e çıkıp yeşilliğe baksan ve yayla havası alsan, bunun gözlerine faydası olur" denilince: "O zaman yatsı ve sabah namazını cemaatle nasıl kılacağım" karşılığını verdi.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Nuaym, Hilye (2/162).

 

 

 

2668- Hayyan'ın bildirdiğine göre babası şöyle dedi: Rabi b. Haysem'i, felç olduğu için başkası namaza götürürdü. Kendisine: "Ey Ebu Yezid! Evde namaz kılmana ruhsat vardır" denilince: "Haydin namaza, haydin namaza, sözünü işitiyorum. Eğer emekleyerek bile gidebiliyorsanız siz de gidin" karşılığını verdi.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Fesevi, el-Ma'rife (2/571); İbn Ebi Şeybe, Musannef (1/350); Ahmed, Zühd (sh. 339-340) ve Ebu Nuaym, Hilye (2/113).

 

 

 

2669- Rabia b. Yezid der ki: "Kırk yıldır müezzin ne zaman öğle ezanını okuduysa ben, eğer hasta veya yolcu değilsem hep mesciddeydim."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Fesevi, el-Ma'rife (2/374).

 

 

 

2670- Nuaym b. Hammad der ki: "Dımam b. İsmail mescide geldiğinde halkın namazı kıldığını görünce, kendi kendine, ölene kadar mescidden çıkmayacağına dair söz verdi ve ölene kadar mescidi kendine evi yaptı.''

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

2671- Evzai der ki: Şöyle denirdi: "Şu beş şeye Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabı ve tabiun düşkündü: Cemaate katılmak, sünnete tabi olmak, mescidi imar etmek, Kur'an okumak ve Allah yolunda cihad etmek."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Nuaym, Hilye (6/142).

 

 

 

2672- Ebu'l-Payd Zu'n-Nun b. İbrahim der ki: "Üç şey sünnetin alametlerindendir: Mestlere meshetmek, cemaatle namaza dikkat etmek ve selefi sevmek."

 

Tahric: İsnadı açık değildir. Zu'n-Nun'dan rivayet edenleri tanımıyorum.

 

 

 

2673- Başka bir kanalla bu sözün aynısı rivayet olunmuştur.

 

 

 

2674- Ebu's-Seri: "Eğer cuma ve cemaat olmasaydı kapıyı açılmamak üzere kapatırdım" demiştir.

 

 

 

2675- Osman b. Affan'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim Allah için bir mescid inşa ederse, Allah onun için aynısını cennette inşa eder. ..

 

Ravileri güvenilirdir.

 

Bu hadis Ebu Asım'ın rivayetinde şu şekildedir: "Kim Allah için bir mescid inşa ederse, Allah onun için cennette bir ev inşa eder."

Bu hadisi Müslim SaMh'te İshak b. Raheveyh + Ebu Bekr el-Hanefi + Ebu Musa kanalıyla Ebu Asım'dan rivayet etti. - Müslim, Zühd (2288).

 

 

 

2676- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim Allah için, helal malla Allah'a ibadet edilecek bir ev inşa ederse, Allah onun için cennette inci ve yakuttan bir ev inşa eder. ''

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ukayli, Duafa (2/126) ve Bezzar (1/205).

 

 

 

2677- Bu hadis başka bir kanalla da nakledilmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (3/1125).

 

 

 

2678- Hz. Aişe der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kim Allah için bir mescid inşe ederse Allah ona Cennette bir ev inşa eder" buyurunca: "Ey Allah'ın Peygamberi! Şu Mekke yolunda yapılan mescidlerde mi?" diye sordum. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet. onlar da" cevabını verdi.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Bezzar, Müsned 1/205 (404); Tahavi, el-Müşkil (1/486) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef (1/310).

 

 

 

2679- Katade'nin bildirdiğine göre Enes b. Malik, üzerinde mescid inşa edilen eski bir mezarlığa uğrayınca: "Mezarların ortasında mescid yapılması kerili görülürdü" dedi.

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

2680- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Mescidlere devam etmeyi alışkanlık haline getiren bir adamı gördüğünüz zaman, onun gerçek mümin olduğuna şahitlik ediniz. Çünkü Allah: ''Allah'ın mescidlerini, ancak Allah'a ve ahiret gününe inananlar ... onarırlar''[Tevbe 18] buyurur ...

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Tirmizi 5/12 (2617), 5/277 (3093) ve İbn Mace 1/263 (S02).

 

 

 

2681- Ebu Zer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bir kekliğin kalabileceği bir yer kadar dahi olsa, her kim Allah için bir mescid bina edecek olursa, Allah da o kimseye cennette bir ev inşa eder ...

Kutbe b. Abdilaziz hadisi A'meş'ten bu şekilde merfu olarak nakletmiştir.

 

Tahric: İsnadı hasendir. İbn Mace 1/244 (73S).

 

 

 

2682- Amr b. Meymun el-Evdi'nin sahabeden bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Mescidier Allah'ın yeryüzündeki evleridir. Onu bu evlerde ziyaret edenlere Allah'ın ikramda bulunması haktır. ''

 

Tahric: Abdürrezzak, Musannef 11/296 (20584); İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/318) ve Ahmed, Zühd (sh. 315).

 

 

 

2683- Şu'be bu hadisi İshak'tan: "Ziyaret edilenin, ziyaret edene ikramda bulunması haktır" lafzıyla nakletmiştir.

 

İsnadı zayıftır.

 

 

 

2684- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Allah'ın evlerini imar edenler ehlullah'dır. (Allah dostlarıdır.)''

 

Tahric: Salih el-Murri sebebiyle senedi zayıftır. Bezzar, Müsned (1/217); Ebu Ya'la, Müsned 6/132 (3406) ve Ebu Nuaym, Hilye (6/173).

 

 

 

2685- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Yüce Allah şöyle buyurur: "Yeryüzü halkına bir azab düşünürüm, evlerimi imar edenlere, Benim için birbirini sevenlere ve seher vakti istiğfar edenlere bakıp vazgeçerim ...

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Suyuti, Dürrü'l-Mensur (4/140) ve Abdürrezzak, Musannef 11/204 (20329).

 

 

 

2686- Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Semadan bir musibet indiği zaman, mescidleri imar edenlerden başka yöne yönlendirilir ...

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (3/1088) ve Ebu Nuayın, Ahbar Isbehan (1/159).

 

 

Beyhaki der ki: Enes'in hadisini bu manada başka isnadlarla gelen rivayetler kuvvetlendirmektedir. Allah en iyisini bilir.

 

 

 

2687- İbn Abbas der ki: "MescidIer, Allah'ın yeryüzündeki evleridir. Onlar, yıldızların semada ışık saçtıkları gibi yeryüzü halkına ışık saçarlar."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Taberani, M. el-Kebir 10/319 (10608).

 

 

 

2688- İbn Ebi'd-Derda der ki: Babam bana şöyle tavsiyede bulundu: Ey oğul! Mescid evin olsun. Ben Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Mescidler Allah'ın evleridir. Allah, mescidier evi olanlara huzur ve rahatlığı, Sırat'tan geçip cennete girmeyi garanti etmiştir. ''

 

Tahric: İsnadında sakınca yoktur. İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/317); Hennad, Zühd 2/471 (951).

 

 

Bu hadisi Ebu Ahmed ez-Zübeyri, İsrail'den; Amr b. Cerir ise İsmail b.

Ebi Halid kanalıyla Kays b. Hazım'dan, o da Ebu Derda'dan rivayet etti. - Ebu Ahmed, Zühd 1/217-218 (434).

 

 

 

2689- Ebu Osman en-Nehdi der ki: Selman, Ebu Derda'ya şöyle yazdı: Kardeşim! Evin mescid olsun. Ben Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Mescid, her takva sahibinin evidir. Allah, mescidler evi olanlara huzur ve rahatlığı, Sırat'tan geçip Allah'ın rızasına kavuşmayı garanti etmiştir. ''

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Taberini, M. el-Kebir 6/313 (6143) ve Ebu Nuaym, Hilye (6/176). Bak:

Heysemi, Mecma (2/22).

 

 

 

2690- Şa'bi der ki: "Evvelkiler bir işi bitirince mescide giderlerdi."

 

Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

2691- Said b. el-Müseyyeb der ki: "Mescidlerin, insanlardan olan direkleri vardır ve onların meleklerden oturan arkadaşları vardır. Bu melekler onların yokluğunu hissedince sorarlar. Eğer hastalarsa ziyaret ederler, bir ihtiyaçları varsa bu ihtiyaçlarını karşılar."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. İbn Ebi Şeybe, Musannef (13/317-318)

 

 

 

2692- Abdullah b. Selam der ki: "Mescidlerin, insanlardan olan direkleri vardır ve onların meleklerden oturan arkadaşları vardır. Bu melekler onların yokluğunu hissedince sorarlar. Eğer hastalarsa ziyaret ederler, bir ihtiyaçları varsa bu ihtiyaçlarını karşılarlar."

 

Yahya'nın hadisinin lafzı, Ebu Hazım'dan farklıdır. Yahya: "Onlarla oturan melekler vardır" lafzını zikretmemiştir. Hasan b. Mukrim ise zikretmiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Hakim, Müstedrek (2/398) ve Suyuti, Dürrü'l-Mensur (4/14).

 

 

 

2693- Said b. el-Müseyyeb der ki: Abdullah b. Selam mescide girdi ve şöyle dedi: "Ey Müseyyeb! Bu mescidin ehlinden olan direkleri vardır. Onlar sabah akşam buraya gelirler. Bunlardan biri gelmeyecek olursa melekler: ''Falan kişi bu sabah neden gelmedi, falan kişi bu akşam neden gelmedi?'' derler. Eğer gelemeyen kişi hastaysa ziyaret ederler, bir ihtiyacı varsa bu ihtiyaçlarını karşılarlar."

 

İsnadında sakınca yoktur.

 

 

 

2694- Ata el-Horasani, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dayandırdığı bir hadiste şöyle dedi: "Mescidlerin. meleklerin onlarla beraber oturdukları ve yokluklarını hissettikleri ileri gelenleri vardır. Bunların bir ihtiyacı olunca melekler bu ihtiyaçlarını karşılarlar. Hastalandıkları zaman ziyaret eder. mescidlerden geri kaldıkları zaman onları ararlar, geldikleri zaman da: ''Allah'ı zikredin, Allah da sizi ansın'' derler. ''

 

Tahric: Ravileri güvenilir, hadis mürseldir. Abdürrezzak, Musannef 11/297 (20585).

 

 

 

2695- Ebu İdris: "Mescidler, iyi insanların meclisidir" demiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Nuaym, Hilye (5/123); Hatib, el-Cami (2/60-61) ve Suyuti, edDürrü'l-Mensur (4/141).

 

 

 

2696- Evzai der ki: Şöyle denirdi: "Şu beş şeye Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashibı ve tabiun düşkündü: Cemaate katılmak, sünnete tabi olmak, mescidi imar etmek, Kur'an okumak ve Allah yolunda cihad etmek.''

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. EM Nuaym, Hilye (6/142).

 

 

 

2697- Hasan b. Ali'nin bildirdiğine göre Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem} şöyle buyurdu: "Allah, sabah namazını kıldıktan sonra namazgahında oturup güneş doğana kadar Allah'ı zikreden, sonra iki rekat kuşluk namazı kılana cehennem in onu yakmasını veya yemesini haram kılar."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Adiy, el-Kamil (3/1187).

 

 

 

2698- Cabir b. Semure der ki: "ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sabah namazını kılınca, güneş doğana kadar namazgahında otururdu."

 

Müslim bu hadisi Sevri'den rivayet etti.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. - Müslim, mesacid (287).

 

 

 

2699- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sizden biri namazgahında olduğu süre içinde melekler ona dua ederler ve abdestli olduğu müddetçe: ''Allahım! Bunu bağışla. Allahım. Buna merhamet et'' derler.''

 

Müslim bu hadisi Muhammed b. Rafi kanalıyla Abdurrezzak'tan rivayet etti.

 

Tahric: İsnadı sahihtir. - Müslim, mesacid (460,273).

 

 

 

2700- Ata b. es-Saib der ki: Sabah namazını mescidde kıldıktan sonra namaz kıldığı yerde oturan Ebu Abdirrahman'ın yanına gittim ve: "Kalkıp yatağına gitsen" dedim. Bana şu karşılığı verdi: Ali b. Ebi Talib'i işittim; dedi ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Kişi namazını kıldıktan sonra namazgahında oturduğu müddetçe melekler ona dua eder. Ona şu şekilde dua ederler: ''Allahım! Bunu bağışla. Allahım! Buna merhamet et.'' Oturup namazı beklerse, yine melekler ona: ''Allahım! Bunu bağışla. Allahım! Buna merhamet et'' şeklinde dua ederler."

Sünen kitabında, namazdan sonra yapılan duayla ilgili rivayetler zikrettik.

 

Tahric: Ravilerden Ata b. es-Saib'in ömrünün sonlarında ezberi bozulmuştur.

 

 

 

2701 - Hasane -ı Basri)'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "insanlara öyle bir zaman gelecek ki: mescidlerinde konuştukları şey dünya işleri olacaktır. Siz onlarla oturmayın. Allah'ın onlara ihtiyacı yoktur ...

Hadis bu şekilde mürsel olarak geçmiştir.

 

Tahric: İsnadında adı verilmeyen biri vardır ve hadis mürseldir. Hakim, Müstedrek (4/323).

 

 

 

2702- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Münafıkların kendisiyle tanındığı belirtileri vardır. Onların selamı lanet, yemekleri çalıntı, ganimetieri hıyanetle kazanılan maldır. Mescidlere geldiklerinde hemen ayrılmanın yollarını ararlar. Namaza vakti geçtikten sonra giderler. Ne başkalarıyla kaynaşırlar, ne de başkaları onlarla kaynaşır. Geceleri odun kesilirler, gündüz ise gürültü koparırlar. ''

Süleyman b. Bilal, Abdulmelik b. Kudame'den rivayette bulunarak. buna mutabaat etmiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ahmed, Müsned (2/293) ve Bezzar, Müsned 1/61•62 (85).

 

 

 

2703- Ukbe b. Amir der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ümmetimden kitap ehli ile gevşek olanlar helak olacaklardır" buyurduğunu işittim. "Ey Allah'ın Resulü! Kitap ehlinden kastettiğin kimlerdir?" diye sorduğumda: "Kur'an'ı, müminlerle tartışmak için öğrenen kimselerdir" buyurdu. "Peki, gevşek olacaklarını söylediğin kişiler kimlerdir?" diye sorduğumda ise: "Şehvetlerinin peşinden gidip namazlarını heba edenlerdir" buyurdu.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Hakim, Müstedrek (2/374); Taberani, M, el-Kebir 17/296 (817); Ahmed (4/155) ve Ebu Ya'IB/2B5 (1746).

 

Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e tıklayın:

 

Cuma Namazının Fazileti