|
Bakara Suresi'nin Son Ayetlerinin Zikre Tahsis Edilmesi |
2177- İbn Mes'ud der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), İsra (Mirac) gecesinde göğe
çıkarıldığında Sidretü'l-Münteha'ya götürüldü. Burası altıncı veya yedinci kat
semadadır. Yeryüzünden semaya çıkarılanların gidebileceği en son yerdir. Bir
şey alınacaksa oradan alınır ve bir üstten gelenler de oraya iner, oradan
alınırlar. Yüce Allah: "Sidre'yi bürüyen bürüyordu"[Necm 16] buyurur.
Sidre'yi bürüyenler altından kelebeklerdir. İsra gecesinde Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) üç şey verildi. Birincisi beş vakit namazdı.
İkincisi Bakara Suresi'nin son ayetleriydi. Üçüncüsü ise Yüce Allah'a şirk
koşulmadıktan sonra büyük günahların bağışlanmasıydı."
Lafız Ebu'l-Münzir'in
lafzıdır. Müslim, Malik b. Miğvel'den rivayet etti.
Tahric Müslim, iman
(279).
2178- Huzeyfe'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Üç konuda diğer insanlardan üstün tutulduk. Birincisi yeryüzünün tümünün
bize mescid, toprağının da bize temizlik aracı kılınmasıdır. Diğeri namazdaki
saflarımızın meleklerin (Rableri huzurundaki) saflan gibi olmasıdır. Bir diğeri
de Bakara Suresi'nin sonundaki ayetlerin bana verilmesidir. Bu ayetler bana
Arş'ın altındaki hazineden verilmiştir. Benden önce hiçbir peygambere
verilmediği gibi. benden sonra da böylesi kimseye verilmeyecektir. ''
Tahric: Müslim, mesacid
(4).
2179- Nu'man b. Beşir'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah gökleri ve yeri yaratmadan iki bin yil önce bir kitap yazdı.
Bu kitaptan da Bakara Suresi'nin sonuna gelecek şekilde iki ayet indirdi.
içinde bu iki ayetin üç gece okunduğu bir eve şeytan yaklaşamaz."
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Tirmizi 5/159-160 (2882).
2180- Nu'man b. Beşir'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah gökleri ve yeri yaratmadan iki bin yil önce bir kitap yazdı.
Bu kitap ArŞ'ın yanında durmaktadır. Bu kitaptan da Bakara Suresi'nin sonuna
gelecek şekilde iki ayet indirdi. içinde bu iki ayetin üç gece okunduğu bir eve
şeytan yaklaşamaz. ''
Tahric: İsnadında
bilinmezlik vardır. Nesai, Amelü'l-Yevm ve'l-Leyle (966).
Başka bir kanalla bu
hadisin aynısı Ebu Salih el-Hazini'den bildirdiğine göre göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Yüce Allah gökleri ve
yeri yaratmadan iki bin yıl önce bir kitap yazdı ... " Ravi bu şekilde
hadisi, İsnadında Nu'man b. Beşir'i zikretmeden (mürsel olarak) rivayet
etmiştir.
2181- Ebu Zer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah Bakara Suresi'ni ArŞ'ın altındaki hazineden bana verdiği iki
ayetle bitirdi. Bu iki ayeti öğrenin ve çocuklarınız ile kadınlarınıza öğretin.
Zira bu iki ayet hem namaz, hem Kur'an, hem de duadır. ''
Tahric: İsnadı hasendir.
Hakim, Müstedrek (1/562) ve Münziri, Terğib (2/372).
Mevsul bir hadistir.
Bize bildirilene göre İbn Vehb bunu Muaviye b. Salih'ten Ebu Zer'i zikretmeden
mürsel olarak rivayet etmiştir.- Darimi, fadail (846).
2182- Ebu Zer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Bakara Suresi'nin son ayetleri bana ArŞ'ın altında bulunan bir odanın
hazinelerinden verildi ki benden önce benzeri kimseye verilmiş değildi. ''
Tahric: İsnadı zayıftır.
Ahmed, Müsned (5/151,180).
2183- Ebu Mes'üd'un
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişinin
Bakara Suresi'nin son iki ayetini okuması gecesi için yeterlidir"
buyurmuştur.
Lafız Hilfız ve İbn
Bişran'ın lafzıdır.
İsnadı sahihtir,
Talha'nın Abdurrahman b.
Yezid'den, onun da Alkame'den olan rivayeti ise şöyledir: "Ebu Mes'ud ile
Kabe'yi tavaf ederken karşılaştıill. Bana Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) naklen şu hadisi zikretti..." Sonrasında ravi bu hadisi
aktarır.
Buhari, Sahih'de Ebu
Nuaym'dan rivayet etti. - Buhari, fedail (6/104).
Buhari ile Müslim de
Mansur ile A'meş'ten rivayet ettiler.- Buhari,fadail (6/104,110,111,113) ile
meğazi (5/17-18) ve Müslim, salatü'l-müsafirin (255,256).
2184- İbn Abbas der ki:
"Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. İçinizdekini açıklasanız da,
gizleseniz de Allah sizi onunla hesaba çeker ve dilediğini bağışlar, dilediğine
azab eder. Allah her şeye Kadir'dir"[Bakara 284] ayeti nazil olduğu zaman
ashabın içine daha önce benzeri olmayan bir korku düştü. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ise onlara: "Buna karşılık ''işittik. itaat ettik ve
buna teslim olduk'' deyin" buyurdu.
Sonrasında Yüce Allah
onların kalplerine imanı yerleştirdi ve: ''Peygamber ve inananlar, ona
Rabb'inden indirilene inandı. Hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarına,
peygamberlerine inandı. ''Peygamberleri arasından hiçbirini ayı rdetmeyiz,
işittik, itaat ettik, Rabbimiz! Affinı dileriz, dönüş Sanadır''
dediler"[Bakara 285] ayetini indirdi. Ardından bir sonraki ayeti indirdi.
Müslümanlar bunu okuyup:
"Allah kişiye ancak gücünün yeteceği kadar yükler; kazandığı iyilik
lehine, ettiği kötülük de aleyhinedir. Rabbimiz! Eğer unutacak veya yanılacak
olursak bizi sorumlu tutma"[Bakara 286] dediklerinde Yüce Allah:
"Tutmayacağım" karşılığını vermiştir. "Rabbimiz bizden
öncekilere yüklediğin gibi, bize de ağır yük yükleme''[Bakara 286]
dediklerinde, Yüce Allah "Yüklemeyeceğim" karşılığını vermiştir.
''Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmeyeceği şeyi taşıtma, bizi affet, bizi bağışla,
bize acı. Sen Mevlamızsın, kafirlere karşı bize yardım et''[Bakara 286]
dediklerinde de Yüce Allah: "Bunu yapacağım" karşılığını vermiştir.
Tahric: İsnadında Hakim
tarafından tenkit edilen Hacib b. Ahmed et- Tusi vardır.
Başka bir kanalla bu
hadisin aynısı rivayet olunmuştur. Bunu da Müslim, Sahih'de Ebu Bekr b. Ebi
Şeybe ve başkasından rivayet etti.- Müslim, ıman (199).
2185- İbn Abbas der ki:
"Peygamber ve inananlar, ona Rabb'inden indirilene inandı. Hepsi Allah'a,
meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine inandı. ''Peygamberleri arasından
hiçbirini ayırdetmeyiz, işittik, itaat ettik, Rabbimiz! Affinı dileriz, dönüş
Sanadır'' dediler"[Bakara 285] ayeti (ile bir sonraki ayet) nazil olduğu
zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu okudu.
Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Rabbimiz! Affinı dileriz, dönüş
Sanadır"[Bakara 285] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah: "Sizleri
bağışladım" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Rabbimiz! Eğer unutacak veya yanılacak olursak bizi sorumlu
tutma"[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah: "Sizi bundan
sorumlu tutmayacağım" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Rabbimiz bizden öncekilere yüklediğin gibi, bize de ağır yük
yükleme"[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah: "Sizlere
böylesi bir yük yüklemeyeceğim" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmeyeceği şeyi
taşıtma"[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah:
"Taşıtmayacağım" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Bizi affet''[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah:
"Sizleri affettim" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Bizi bağışla''[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah:
"Sizleri bağışladım" karşılığını verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Bize merhamet et,''[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman
Allah: "Sizlere merhamet ediyorum" karşılığını verdi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kafirlere karşı bize yardım et''[Bakara
286] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah: "Sizlere kafirlere karşı size
yardım edeceğim" karşılığını verdi.
Tahric. İsnadında
karıştıran biri olan Ata b. es-Saib vardır. İbn Cerir, Tefsir (3/159) ve Taberani,
M.el-Kebir 11/457 (1229).
2186- Dahhak b. Muzahim
der ki: Cebrail ile yanında bir melek grubu bu iki ayeti getirdiler. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunları: ''Peygamber ve inananlar, ona Rabb'inden
indirilene inandı. Hepsi Allah'a, meleklerine, kitaPlarına, peygamberlerine
inandı. ''Peygamberleri arasından hiçbirini ayırd etmeyiz, işittik, itaat
ettik, Rabbimiz! Affinı dileriz, dönüş Sanadır'' dediler. Rabbimiz! Eğer
unutacak veya yanılacak olursak bizi sorumlu tutma"[Bakara 285,286]
kısmına kadar okuduğu zaman Yüce Allah: "Bu isteğin yerine
getirilecek" karşılığını verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Rabbimiz bizden öncekilere yüklediğin gibi, bize de ağır yük yükleme.
Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmeyeceği şeyi taşıtma"[Bakara 286] kısmını
okuduğu zamanYüce Allah: "Bu isteğin yerine getirilecek" karşılığını
verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bizi affet"[Bakara 286]
kısmını okuduğu zaman Yüce Allah: "Bu isteğin yerine getirilecek"
karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bizi
bağışla"[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman Yüce Allah: "Bu isteğin
yerine getirilecek" karşılığını verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Bize merhamet et''[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman Allah: "Bu
isteğin yerine getirilecek" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Sen bizim Mevlamızsın. Kafirlere karşı bize yardım
et''[Bakara 286] kısmını okuduğu zaman da Yüce Allah: "Bu isteğin yerine getirilecek"
karşılığını verdi.
Tahric: İsnadında
kopukluk vardır. İbn Cerir, Tefsır (3/60).
2187- Enes der ki:
"Peygamber ona Rabb'inden indirilene inandı"[Bakara 285] ayeti nazil
olduğu zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "inanması da gerekiyordu"
buyurdu.
Tahric: İsnadı zayıfve
munkatıdır. Hakim, Müstedrek (2/287).
2188- İbn Mes'üd der ki:
"Kişi sabah vakti Bakara Süresi'nden on ayet okuduğu zaman akşama kadar
şeytan ona yaklaşmaz. Akşam okuduğu zaman ise sabaha kadar şeytan ona yaklaşmaz.
Aynı zamanda malı ve ailesinden yana da hoşuna gitmeyecek şeylerle karşılaşmaz.
Kişi delirmiş birine bu sürenin başından dört ayet, Ayetü'l-Kürsı,
Ayetü'l-Kürsi'den sonra gelen ayetlerden iki ayet ve sürenin sonlarından üç
ayet okuması halinde de bu kişi kendine gelir.''
Tahric: İsnadı zayıftır.
Darimi, fadail (s. 844) ve Taberani, M. el-Kebir 9/147 (8674).
2189- Muğıre b. Subey'
der ki: "Uyuyacağı zaman Bakara Süresi'nden (başından) dört ayet,
"Sizin ilahınız bir tek ilahtır. O'ndan başka ilah yoktur. 0, Rahman'dır,
Rahim'dir"[Bakara 163] ayeti, Ayetü'l-Kürsi ve sürenin sonundan üç ayet
okuyan kişi Kur'an'ı unutmaz.''
Tahric: Ravileri
güvenilirdir. Başka bir lafızIa Darimi,fadail (s. 845) ve Suyuti,
Dürrü'l-Mensur (1/70).
2190- Ammar b. el-Muhtar,
babasından bildiriyor: İnsanların en hayırlılarından biri olan Galib el-Kattan
der ki: Ticaret amacıyla Kufe'ye geldiğimde A'meş'e yakın bir yerde konakladım.
Ara sıra yanına gidip gelirdim. Bir gece yanına geldiğimde teheccüd namazına
durduğunu gördüm. "Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim
sahibleri, O'ndan başka tanrı olmadığına şahidlik etmişlerdir. O'ndan başka
tanrı yoktur, O güçlüdür, Hakim'dir. Allah katında din, şüphesiz
İslam'dır"[Al-i İmran 18, 19] ayetlerini okuyunca: "Yüce Allah'ın
şehadet ettiğine ben de şehadet ediyorum ve bu şehadetimi Yüce Allah'a emanet
ediyorum. Bu şehadetim Yüce Allah'ın yanında bir emanettir. Allah katında din
sadece İslam'dır" dedi ve bunu birkaç defa tekrarladı.
Kendi kendime:
"Sanırım A'meş bu ayet hakkında bir şeyler işitmiş" dedim ve diğer
gün sabah yanına gidip onunla birlikte namazı kıldım. Namaz sonrası ona:
"Ey Ebu Muhammed! Filan ayetirı ardından filan sözü tekrarlatıp durduğunu
işittim" dediğimde, bana: "Bunda ne olduğunu bilmiyor musun?" diye
sordu. Ona: "Bir yıldır senirı yanındayım, ama bana bu yönde bir şey
söylemedin" karşılığını verdiğimde: "ValIahi bir yıl daha geçmeden de
sana söylemeyeceğim" dedi.
Bunun üzerine bir yıl
boyunca kapısının oralarda kaldım. Bir yıl dolup da ona: "Ey Ebu Muhammed!
Bir sene geçti!" dediğimde, şöyle karşılık verdi: "Ebu Vail'in
Abdullah'tan naklen bana bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: "Kıyamet günü bu ayeti okuyan kişi huzura
getirilir. Yüce Allah: ''Kulum benimle bir sözleşme yaptı. Ahde vefa göstermek
de en fazla bana yakışır. Onun için bu kulumu cennete koyun!'' buyurur. "
Tahric: İsnadı zayıftır.
Taberani, M. el-Kebir 10/245 (10543), Ukayli, ed-Du'afa (3/325), İbn Adiy,
el-Kamil (5/1693-1694), Ebu Nuaym, Hilye (6/178) ve Hatib, Tarih (7/193-194).
Ammar b. el-Muhtar ile
babası zayıf kişilerdir. Bunu ikisinden başkası da rivayet etmiş değildir.
Doğrusunu da Allah bilir.
Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e
tıklayın: