ŞUABU’L-İMAN

19.ŞU’BE: KUR’AN’A SAYGI

 

SEB'UT-TİVAL (Yedi Uzun Sure)

 

2191- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yedi uzun sureyi (Seb'ut-Tival) öğrenen kişi alim biri sayılır" buyurmuştur.

 

Tahric: Ahmed, Müsned (6/73, 82), Tahavi, Şerh Müşkili'l-Asar (2/154), Mervezi, Kıyamü'l-Leyl (120), Hakim, Müstedrek (1/564) ve Hatib, Tarıh (10/108).

 

 

 

2192- Vasile b. el-Eska'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Tevrat'ın yerine bana ''Yedi sure'', Zebur'un yerine ''el-Miun'', incil'in yerine de ''el-Mesani'' verildi. Mufassal sureler(in bana indirilmesiy)le de diğer peygamberlerden üstün kılındım. ''

 

Tahric. İsnadı hasendir. Ahmed, Müsned (4/107), Tahavi, Şerh Müşkili'l-Asar (2/154), Tayalisi, Müsned (s. 136), İbn Cerir, Tefsır (1/44,45) ve Taberini, M. el-Kebir 22/76 (187).

 

 

Beyhaki der ki: Burada "Yedi sure" ifadesinden kasıt yedi uzun süre (Seb'ut-Tival) gibi görünüyor. "el-MiUn" ifadesi de ayet sayısı yüz ve daha fazla olan sürelerdir. "el-Mesani" ifadesinden kasıt ise ayet sayısı iki yüzden az, ama Mufassal sürelerin ayet sayısından daha çok olan sürelerdir. Bir rivayette ibn Abbas'ın, Hz. Osman'a: "Neden yüz ayetli sürelerden olan Berae (Tevbe) Süresi ile Mesanı sürelerden olan Enfal Suresi'ni (arada Besmele kaymadan) birleştirdiniz?" diye sorması da bu açıklamayı destekler.

Mesanı'den kasıt Fatiha Süresi de olabilir. Bu yönde ibn Abbas kanalıyla Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yapılan rivayetleri daha önce zikretmiştik.

 

 

 

2193- İbn Abbas der ki: "Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uzun sürelerden yedi tane verildi. Hz. Müsa'ya ise altı tane verilmişti."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Ebu Davud 2/ IS 1 (459).

 

 

 

2194- Said b. Cübeyr bildiriyor: İbn Abbas, ''Andolsun ki, biz sana tekrar edilen yediyi ve yüce Kur'an'ı verdik"[Hicr 87] ayetini açıklarken: "Seb'ul-Mesani'den kasıt Bakara, Al-i İmran, Nisa, Maide, En'am ve A'raf süreleridir" demiştir.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Hakim, Müstedrek'te (2/355) aynı isnadla nakleder ve yedinci sürenin KehfSüresi olduğunu zikreder.

 

 

Yahya b. Adem bunu İsrail'den rivayet ederken sonunda İsrail'in: "Yedinci sureyi unuttum" dediğini zikreder.

 

Tahric: İbn Cerir, Tefsir (14/52).

 

 

 

2195- Ebu Bişr bildiriyor: Said b. Cübeyr, "Andolsun ki, biz sana tekrar edilen yedi yi ve yüce Kur'an'ı verdik"[Hicr 87] ayetini açıklarken: "Bunlar yedi uzun süre (Seb'ut- Tival)dir. Bunlar da Bakara, Al-i İmran, Nisa, Maide, En'am, A'raf ve Yünus süreleridir" dedi. Ona: "Mesanı'den kasıt nedir?" diye sorduğumda, Said: "Bundan kasıt, içlerinde hüküm ve kıssaların tekrarlanmasıdır" dedi.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. İbn Cerir, Tefsir (4/53).

 

 

 

2196- İbn Ebi Necih bildiriyor: Mücahid, ''Andolsun ki, biz sana tekrar edilen yedi yi ve yüce Kur'an'ı verdik''[Hicr 87] ayetini açıklarken: "Tekrar edilen yedi, Kur'an'ın başlarında bulunan yedi uzun süredir. Yüce Kur'an'la kastedilen de Kur'an'ın diğer süreleridir" demiştir.

 

Tahric: İsnadı zayıftır. İbn Cerir, Tefsir (14/53, 23/210).

 

 

Bu şekilde açıklanmıştır. Bu ayette tekrarlanan yediden kastın Fatiha Süresi olduğunu söyleyenler de buna Fatiha Süresi başlığı altında bu sürenin tefsirine yönelik Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zikredilen rivayetleri delil olarak göstermektedirler. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tefsiri de kabule başkalarının tefsirinden daha evladır. Bu süre de Mekkı bir süredir. Yedi uzun süre ise daha sonra nazil olmuştur.

 

 

 

2197- Rabi' b. Enes bildiriyor: Ebu'ı-Aliye, "Andolsun ki, biz sana tekrar edilen yediyi ve yüce Kur'an'ı verdik"[Hicr 87] ayetini açıklarken: "Tekrar edilen yediden kasıt, Fatiha Süresi'dir; zira yedi ayettir" demiştir.

 

Tahric: İsnadı hasendir. İbn Cerir, Tefsir (4/55-56).

 

 

Ebu Cafer der ki: Rabi'ye: "Bundan kastın yedi uzun süre (Seb'ut- Tival) olduğunu söyleyenler var" dediğimde: "Bu ayet nazil olduğunda henüz yedi uzun süreden hiçbiri nazil olmamıştı" karşılığını verdi.

 

 

 

2198- Husayf bildiriyor: Ziyad b. Ebi Meryem, "Andolsun ki, biz sana tekrar edilen yedi yi ve yüce Kur'an'ı verdik''[Hicr 87] ayetini açıklarken şöyle demiştir: "Tekrar edilen yediden kasıt yedi olandır. Yani Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emir, yasak, müjde, uyarı, mesel, nimetleri sayma ve haber bildirme olmak üzere yedi alanda vahiy nazil olmuştur."

 

Tahric: İsnadında Ahmed tarafından zayıf bulunan Husayf b. Abdirrahman vardır. İbn Cerir, Tefsir (14/57).

 

 

Hasen bir hadistir. Ancak Resulullah'ln (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu yöndeki tefsiri kabule diğer tefsirlerden daha evladır. Ayet bu yönde yapılan tefsirlerin tümünü de kapsıyor olabilir. Doğrusunu Allah bilir.

 

Mesanl'den kastın Kur'an'ın tümü olduğunu söyleyenler de vardır. Yüce Allah: "Allah sÖZün en güzelini, ayetleri birbirine benzeyen ve tekrarlanan (mesani) bir kitap olarak indirmiştir''[Zümer 23] buyurur. Bu ayette de kıssa ve haberler Kur'an'da tekrar tekrar zikredildiği için mesanı ifadesi kullanılmıştır.

 

 

 

2199- İbn Abbas der ki: "Örneklemeler (meseller), haberler ve ibretler tekrar tekrar zikredildiği için Mesani ifadesi kullanılmıştır."

 

Tahric: İsnadında bir beis yoktur. İbn Cerir, Tefsir (1/45, 14/54).

 

 

İbn Abbas böyle demiştir. İbn Abbas'a dayandırılmadan Said b. Cübeyr'in sözü olarak da aynısı bize bildirilmiştir.

 

 

 

2200- İbn Abbas der ki: "Yedi uzun (Seb'ut-Tival), Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) başka hiç kimseye verilmiş değildir. Sadece Hz. Müsa'ya bu sürelerden iki tane verilmişti."

 

Tahric: İsnadı güçlü değildir. İbn Cerir, Tefsır (14/52).

 

 

 

2201- Ömer b. el-Hattab der ki: "Bakara, Al-i İmran ve Nisa sürelerini öğrenen kişi, Allah katında bilge biri olarak yazılır."

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir, ancak Said, Ömer'e yetişmiş değildir. Suyuti, Dürrü'l-Mensur (1/49).

 

 

Yezid b. Harun ise bunu Vİka kanalıyla " ... Allah katında itaatkar kullardan biri olarak yazılır" lafzıyla rivayet etmiştir.

 

 

 

2202- Abdullah b. Mes'üd der ki: "Nisa Süresi'nde beş ayet var ki bahsettikleri şeylere sahip olmam benim için içindekilerle birlikte dünyaya sahip olmamdan daha iyidir. Biri: "Şüphesiz Allah (hiç kimseye) zerre kadar zulüm etmez. (Yapılan) çok küçük bir iyilik de olsa onun sevabını kat kat arttırır ve kendi katından büyük bir mükafat verir"[Nisa 40] ayetidir. Diğeri: ''Eğer size yasaklanan (günah) ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere koyarız"[Nisa 31] ayetidir. Diğeri: ''Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz. Bunun dışında kalan (günah)ları ise dilediği kimseler için bağışlar"[Nisa 48] ayetidir. Diğeri: ''Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan günahlarının bağışlamasını dileseler ve Peygamber de onlara bağışlama dileseydi, elbette Allah'ı tövbeleri çok kabul edici ve çok merhametli bulacaklardır''[Nisa 64] ayetidir. Bunlardan birine sahip olmam benim için içindekilerle birlikte dünyaya sahip olmamdan daha iyidir."

 

Ravi der ki: Abdullah beşinci ayet olarak sanırım: ''Kim bir kötülük yapar, yahut kendine zulmeder, sonra da Allah'tan bağışlama dilerse, Allah'ı çok bağışlayıcı ve çok merhamet edici bulur''[Nisa 110] ayetini söyledi.

 

Tahric: Ravileri güvenilirdir. Hakim, Müstedrek (20/305).

 

 

 

2203- Mis'ar aynı isnadla bunu şu şekilde nakleder: "Abdullah (b. Mes'üd) şöyle dedi: "Nisa Süresi'nde beş ayet var ki bahsettikleri şeylere sahip olmam benim için içindekilerle birlikte dünyaya sahip olmamdan daha iyidir. Alimler de bu ayetleri okudukları zaman onlar olduklarını bilirler. .. " Sonrasında söz konusu rivayetiaktarır. Son ayet olarak da: "Kim bir kötülük yapar, yahut kendine zulmeder, sonra da Allah'tan bağışlama dilerse, Allah'ı çok bağışlayıcı ve çok merhamet edici bulur"[Nisa 110] ayetini zikreder.

 

Tahric: Taberani, M. el-Kebir 9/3S0 (9069).

 

 

 

2204- Enes der ki: Bir gece Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rahatsızlandi.

Sabah olunca ona: "Ey Allah'ın Resulü! Rahatsızlığın her halinden belli oluyor" dediklerinde: "Bu gördüğünüz halimle bile dün gece Allah'a hamdolsun yedi uzun sureyi (seb'ut-tival) okudum" karşılığını verdi.

 

Tahric: İsnadında biyografisini bulamadığım ravi vardır. Hakim, Müstedrek (1/308), İbn Huzeyme, Sahih 2/177 (1136), Ebu Ya'la, Müsned 6/164 (3444), İbn Hibban ın (664) ve Ebu'ş-Şeyh, Ahlaku'n-Nebiy (s. 199).

 

 

 

2205- Mücahid'in bildirdiğine göre: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Erkeklerinize Maide suresini öğretin; Kadınlarınıza da Nur suresini öğretin.'' buyurmuştur.

 

İsnadı zayıf, mürsel bir hadistir.

 

 

 

2206- Ümmü Amr, amcasından bildiriyor: "Bir yolculukta Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikteyken Maide Süresi nazil oldu. Sürenin ağırlığından neredeyse bineğinin boynu eziliyordu."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Beyhaki, Delail (7/145) ve Suyuti, ed-Dürrü'I-Mensur (3/3).

 

 

 

2207- Esma binti Yezid der ki: "Maide Süresi ResululIalı'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mina'da bineği üzerindeyken nazil oldu. Sürenin ağırlığından neredeyse bineğinin kemikleri kırılıyordu."

 

Tahric: İsnadı zayıftır. Ahmed, Müsned (6/455, 458), Taberani, M. el-Kebir 24/178 (448), İbn Cerir, Tefsir (6/455) ve Mervezi, Kıyamu'I-Leyl (s. 14).

 

Bir sonraki konu için aşağıdaki link’e tıklayın:

 

EN'AM SURESİ'NİN FAZİLETLERİ