EL-MUVAFAKAT *ŞATİBİ*
SEBEB / BİRİNCİ MESELE
Haricde vücudu bulunan
ve kendileri yüzünden teşri kılmayı ya da bazı durumların vaz edilmesini
gerektiren fiiller genel anlamda iki türlüdür:
a) Mükellefin kudreti
dahilinde bulunmayan fiiller.
b) Mükellefin kudreti
altına girmesi sahıh olan fiiller.
Birinci türden olan
fiiller sebeb, şart ve mani olabilirler.
Sebebe örnekler: Laşenin
helal olması için zaruret halinin bulunması; cariye ile nikahlanmasının mübah
olabilmesi için zina korkusunun olması; vücuddan çıkan ve abdesti bozan bir
şeyolmasına rağmen, her namaz için abdest alma gereğinin düşmesi için idrar
tutamama (selesu'l-bevl) halinin bulunması; namazların vacib olması için
güneşin zevali, batması, fecrin doğması... ve benzeri gibi şeyler hep
sebeplerdir.
Şarta örnekler: Zekatın
vacib olması için senenin dolması; satış akdinin sahih olması için mebiin
teslimine kadir olunması; yetim malının kendisine verilmesi için rüşd çağına
ulaşmış olması; sevab ve azab için peygamberlerin gönderilmiş olması ve buna
benzer şeyler de şarttırlar.
Maniye örnekler: Hayzın
cinsi münasebete, talaka, Kabe'yi tavafa, namazların vücubuna ve orocun edasına
mani olması; deliliğin (cünlin) ibadetlerin ifasına ve onun tasarrofları
konusunda serbest bırakılmasına mani olması ve buna benzer örnekler.
İkinci türden olan yani
mükellefin kudreti dahilinde olan fiillere gelince, bunlar iki açıdan ele
alınacaklardır:
1. Bunlar önce,
maslahatların celbini ya da mefsedetlerin defini gerektirmiş olmaları
cihetinden emir ya da yasak konusu olarak ya da haklarında muhayyerlik hükmü
verilerek teklif hitabı altına girmeleri açısından ele alınacaklardır. Mesela
faydalanmak için alış verişte bulunmak, nesil için evlenmek, kurtuluşa ermeye
vesile olan taat için boyun eğmek vb. gibi. Bu açıdan durum açıktır.
2. Bunların sebeb, şart
ya da mani olarak vaz'i hitap altına girmiş olmaları açısından ele alınması.
Bu türden ve sebeb
olanlara örnekler: Nikahın, eşlerin birbirlerine mirasçı olmalarına, sıhriyet
haramlığına, eşlerin birbirlerinden istifadede bulunmalarına sebeb olması;
boğazlamanın boğazlanan hayvanın etinin yenmesinin helalliğine sebeb olması;
yolculuğun namazın kısaltılmasına ve Ramazan' orucunun tutulmamasına sebeb
olması; katil ve yaralama olaylarının kısas için sebep olması; zina, içki,
hırsızlık ve iftiranın ilgili cezalar için sebeb olması. .. vb. gibi. Bu
saydıklarımız, müsebbeblerinin (sebebiyet verdikleri şeylerin) teşri kılınması
için sebeb olarak konulmuşlardır.
Şarta örnekler: Talakın
vuküu için veya üç defa müracaatın helalliği için nikahın şart olması; zina
eden kimsenin recmedilmesi için muhsan (evli) olması şartının aranması, namazın
sıhhati için temizliğin şart olması, bütün ibadetlerin sıhhati için niyetin
şart olması ... gibi. Bu verdiğimiz örnekler ve benzeri şeyler sebeb
değillerdir, şart koşulduktan şeylerin sıhhati için şarttırlar.
Maniye örnekler: İki
kızkardeşten biriyle olan evliliğin diğeri ile evliliğe mani olması; bir
kadınla olan evliliğin o kadının hala ya da teyzesiyle aynı anda evliliğine
mani olması; imanın kafire karşı kısasa mani olması; taatlerin kabulüne küfrün
mani olması... vb. gibi.
Bazen tek bir şeyin hem
sebeb, hem şart, hem de mani olması mümkün olabilir. Mesela iman gibi. O sevaba
sebebtir, taatlerin vücubu ve sıhhati için şarttır, kafire karşı kısasa
manidir. Benzeri çoktur. Şu kadar var ki, bu üç şey, tek bir şey için bir arada
bulunamazlar. Dolayısıyla şer'i bir hüküm için sebeb olarak vaki olan bir şey,
aynı anda bizzat o şeyin şartı ya da onun için mani olamaz. Çünkü böyle bir
durumda bunların birbirlerini ortadan kaldırma durumları söz konusudur. Ancak
bir hükmün sebebi, başka bir hükmün şartı, bir üçüncünün manisi olabilir. Tek
bir hüküm üzerinde bir araya gelmeleri sahih olmadığı gibi, aynı cihetten olmak
kaydıyla ikisinin bir araya gelmesi de sahih değildir. Nitekim aynı şey teklifi
hükümlerde de sahih değildir.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’e tıkla: