EL-MUVAFAKAT *ŞATİBİ*
İKİNCİ NEvİ YÜKÜMLÜLÜKLERDE MÜKELLEFİN MAKSADI (NİYETİ) /
ONUNCU MESELE:
Dış görünüş itibarıyla
caiz ve meşru bir şekilde ya da caiz olmayan bir biçimde, bir hükmün düşürülmesi
ya da başka bir hükme çevrilmesi konusunda hileye başvurmanın hükmü ne
olacaktır. Öyle ki o hükmün düşmesi ya da başka bir hükme dönüşmesi başvurulan
bu yololmasa gerçekleşmeyecekti. Bu durumda kişi
amacına bu yollarla ulaşmak istemektedir. Halbuki,
araç olarak kullandığı o şeyin amacı için meşru kılınmadığını da bilmektedir.
Bu durumda hileye başvurma sanki iki unsur içermektedir:
(a) Dış görünüşte
fiillerin hükümlerini birbiri ile değiştirme. (b) Şeriatta belli bir amaç için
meşru kılınmış bulunan fIilleri, o hükümlerin
değiştirilmesi için bir araç ve vasıta kılma. Bu durumda acaba şer'an hileye başvurmak ve onun doğrultusunda am el etmek sahih olur mu? Yoksa olmaz mı?
Bu üzerinde ciddiyetle
durulması gereken bir konudur. Sahih olup olmadığına geçmeden önce de hilenin
mahiyetini açıklamak gerekecektir:
Şöyle ki: Yüce Allah
bazı şeyleri haram, bazılarını da helal kılmıştır.
Bunu ya bir kayıt
olmaksızın ve bir sebeb e bağlamaksızın mutlak olarak
yapmıştır. Nitekim namazı, orucu, hacc ve benzerlerini
böyle vacip kılmıştır. Zinayı, ribayı, öldürmeyi ve
benzerlerini de yine bu şekilde haram kılmıştır. Bazı şeyleri de sebeplere
bağlayarak vacip ya da haram kılmıştır. Zekatı, keffaretleri,
nezre vefayı, ortak için şufa hakkını vacip kılması; boşanmış kadının, gasbedilmiş ya da çalınmış mal ile faydalanmanın vb. haram
kılınması gibi. Hal böyle iken kişi kalkar ve kendisine vacip kılınan bir
hükmün düşürülmesi ya da haram kılınan birşeyin mübah kılınması için herhangi bir yolla girişimde bulunur
ve bunun neticesinde de zahir itibarıyla kendisine vacip olan şey vaciplikten
çıkar ya da haram olan şey şeklen helal hale dönüşür.
İşte böylesine bir
girişime "hile" ya da "tahayyül" adı verilmektedir.
Örnekler: Mukim halde
iken namaz vakti giren bir kimse üzerine dört rekat namaz kılması vacip olur.
Kişi bu namazın tamamını kendisinden düşürmek için şarap ya da uyku ilacı içer;
böylece baygın gibi aklı başında yok iken namaz vakti çıkmış olur. Ya da dört
rekatlı namazı kısaltmak ister ve bunun için yolculuğa çıkar. Aynı şekilde
Ramazan ayına yetişen bir kimse, orucu tutmamak için yolculuğa çıkar. Hacca
gitmeye gücü yetecek kadar malı olan bir kimse, üzerindeki hac görevini
düşürmek amacıyla elinde bulunan malını bir başkasına hibe eder ya da herhangi
bir yolla elinden çıkarır. Başka birisine ait cariye ile cinsı
ilişkide bulunmayı arzu eder ve onu gasbeder. Adam da
cariye öldü zanneder ve ona cariyenin kıymetini öder ve böylece cariye ile cinsı ilişkiye girer. Yahut bir kimse, bakire bir kızı
kendi rızasıyla nikahladığına dair yalancı şahitler dinletir ve hakim de
şahitlere dayanarak o doğrultuda hükmeder ve böylece o kızla cinsı ilişkide bulunur. Peşin vereceği on dirhem
karşılığında belli bir süre sonra yirmi dirhem almak ister ve buna şöyle bir
kılıf bulur: Mesela bir elbiseyi peşin olarak on dirheme satın alır. Sonra aynı
elbiseyi almış olduğu satıcıya yirmi dirhem karşılığında veresiye olarak satar.
Falanı öldürmek ister ve onun gideceği yola onun ölümüne neden olacak mesela
mızrak dikmek ya da kuyu kazmak gibi bir sebep hazırlar. Zekat yükümlülüğünden
kaçmak ister ve bunun için elindeki malı bir başkasına hibe eder veya malı
itlaf eder ya da nisap miktarına ulaşmaması için ayrı olan malları toplar ya da
birleşik olanları ayırır. Haramların helal kılınması
ve vacibin düşürülmesi
konusundaki diğer örnekler de bu şekildedir. Aynı
şey helalin haram
kılınması konusunda da geçerlidir. Mesela kadın, kocasına ait bulunan cariyenin
ya da kumasının ona haram olmasını ister ve bunu temin için onları emzirir. Şer'an sabit olmayan bir hak isbatı
için yapılan hileler de aynıdır: Mesela, varise vasiyet yasağını delmek için,
ona karşı borç ikrarında bulunur ve böylece maksadına ulaşmak ister.
Bütün bu ve benzeri
tasarruflar, şer'an sabit bulunan hükümleri, dış
görünüşü itibarıyla sahilı, esas itibarıyla ise batıl
olan bir fiili (kılıf) araç olarak kullanmak suretiyle başka hükümler haline
dönüştürme çabalarıdır (hile). Bunların teklifi ya da vazı
hükümlerden olması arasında bir fark bulunmamaktadır.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’e tıkla: