KÖPEKLERİN VE ETİ
YENMEYEN DİĞER HAYVANLARIN SATIŞI
[1451] Bize er- Rebi'
haber verip dedi ki: Şafii dedi ki: Bize Malik b. Enes, İbn Şihab'dan haber
verdi. O Ebu Bekr b. Abdurrahman b. el- Haris b. Hişam'dan, o Ebu Mesud el-
Ensari'den rivayet ettiğine göre; Rasulullah (s.a.v.) köpeğin bedelini,
fahişeye verilen ücreti ve kahine verilen armağanı yasakladı.
Dedi ki: Malik dedi ki:
Bundan dolayı av köpeklerinin de av köpeği dışındakilerin de satışı mekruh
görülmüştür.
[1452] Bize er-Rebi'
haber verip dedi ki: Bize Şafii haber verip dedi ki: Bize Malik, Nafi'den haber
verdi. O, İbn Ömer'den rivayetine göre Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
"Kim bir çoban köpeği yahut bir av köpeği dışında bir köpek barındırırsa,
her gün onun amelinden iki kırat eksilir:'
[1453] Bize er-Rebi'
haber verip dedi ki: Bize Şafii haber verip dedi ki: Bize Malik, Yezid b.
Husayfe'den haber verdiğine göre es-Said b. Yezid de ona haber verdiğine göre
o, Süfyan b. Ebu Züheyr'i -Nebi (s.a.v.)'ın ashabından olup Şemleliler'den bir
adamdı- şöyle derken dinlemiştir: Rasulullah (s.a.v.)'ı şöyle buyururken
dinledim: "Kim bir köpek barındırırsa her gün onun amelinden bir kırat
eksilir'' Yanındakiler: Bunu Rasulullah (s.a.v.)'tan bizzat sen mi dinledin,
dediler. O: Bu mescidin Rabbine yemin ederim ki evet, dedi.
[1454] Bize er-Rebi'
haber verip dedi ki: Bize Şafii haber verip dedi ki: Bize Malik, Nafi'den haber
verdi. O İbn Ömer'den rivayet ettiğine göre, Rasulullah (s.a.v.), köpeklerin
öldürülmesini emretti.
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki: Biz de böyle diyoruz: Hiçbir durumda köpeğin bedeli helal
değildir. Bedeli helal olmadığına göre; avcı, ekini ya da davarı olan kişi
dışında, köpek edinmek de helalolmaz. Bu durumda olmayan kişinin köpek edinmesi
helalolmadığı gibi eğer böyle bir köpeği olup öldürülürse, onun bedelini
alamaz. Çünkü bedel ancak mülk edinilebilen şeylerin öldürülmesi halinde söz
konusu olur. Eğer diri iken onun bedelini alması helal ise, o zaman onun alım
ve satımının bedeli de helalolur.
Dedi ki: Avcı, çiftçi,
davarları ya da bu durumda olan kimsenin dışındakiler için köpek edinmenin
helal olmayışı bu hususta Rasulullah (s.a.v.)'tan gelmiş olan rivayetlerdir.
Rasulullah (s.a.v.)'ın köpeklerin öldürülmesini emretmesi de şuna delildir:
Eğer onlar karşılığında herhangi bir şekilde bir bedelin alınması uygun
olsaydı, onları öldürmek caiz olmazdı. Onlara malik olan kimse için, onları
satma imkanı ve onların bedellerini alması, onları barındırması, helalolan
kimselerin eline ulaşması için almak da helal olurdu.
Dedi ki: Köpeklerin
veresiye satılması da helal değildir. Çünkü bu da bir satıştır. Mülk
edinilebilen bir şey karşılığında peşin, veresiye, hayatta ya da ölmüş olma
halinde kıymeti alınan her bir şey bedellerden bir bedeldir. Köpek için ise,
açıkladığımız Nebi (s.a.v.)'ın bedelini almayı nehyettiğini belirtmiş olmamız
sebebiyle, bedel almak helal değildir. Eğer onun bedelini almak helal ise, o
zaman kahine verilen armağanlar da fahişeye verilen ücret de helalolmalıdır.
[1455] Dedi ki: Zaten
Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Bir av, ekin, ya da davar (çoban) köpeği
hali dışında kim bir köpek barındırırsa her gün onun amelinden iki kı rat
eksilir.''
[1456] Ve dedi ki:
"İçinde bir köpek ya da bir suretin bulunduğu eve melekler girmez:'
Dedi ki: Aziz ve celil
Allah, domuzu kastederek ona rics / pislik demiş ve haram kılmıştır. Buna göre
domuz için peşin olsun vadeli olsun, bir değer vermek helal değildir. Hiçbir
durumda bir kıymeti yoktur. Bir kimse domuzu öldürecek olursa, bundan dolayı
bir kıymeti(fidyesi) yoktur. Mülk edinilebilen şeyler arasından bedeli
helalolmayan bir şeyin kıymetini almak da helalolmaz. Çünkü kıymet de
bedellerden bir bedeldir.
Dedi ki: Diri oluşunda
faydası bulunan bir şeyin -köpek ve domuz dışında olması şartıyla- insanlar
arasında alınıp satılması mümkündür. Eğer onun yenilmesi helal olmasa dahi alım
satımında bir sakıncası yoktur. Alım satımında sakıncası olmayan bir şeyin insanların
elinde bulunması kesintiye uğramıyor ise, onun selef (selem) yoluyla alım
satılmasında da bir sakınca yoktur. Böyle bir şeye malik olup başkası onu
öldürürse, öldüren onu öldürdüğü zamanda kıymetini ödemekle yükümlü olur.
Bunlardan eğitilmiş alanını eğitilmiş haliyle öldürürse, eğitilmiş olarak
değerini öder. Tıpkı eğitilmiş bir kölenin değeri ödendiği gibi. Avcılık için
eğitilmiş, pars, kart aL, şahin, doğan ve buna benzer diğer yırtıcı hayvanlar
buna örnek olduğu gibi kedi, evcil hayvan, katır ve buna benzer etleri
yenilmese dahi canlı olarak faydası bulunan diğer hayvanlar buna örnektir.
Dedi ki: Çakal ve
tilkiye gelince; bunlar hem yenir hem alınıp satılırlar. Bunlar
söylediklerimden farklıdır. Bunlar hakkında selef / selem alışverişi de caizdir.
Şu kadar var ki, bunlarda selef yapılan zamanda bulunmayışları emin olunan bir
süre içerisinde olmalıdır. Emin olmak ise, insanlar nezdinde açık ve bilinen
süre demektir. Bunlardan birisini bir kişiye ait iken öldüren bunların bedelini
öder. Tıpkı bunların dışında mülkiyet altındaki ceylan ve benzeri diğer
hayvanların bedelini ödediği gibi.
Şafii dedi ki: Çaylak,
akbaba, lori kuşu gibi faydası olmayan yabani hayvanları ve eti yenmeyip
avcılıkta kullanılmayan kuşların, haşerat, keklik (metinde öyle geçiyor, bir
yanlışlık olmalı) karaböcek ve buna benzer hayvanların -Allah elbette en iyi
bilen dir- görüşüme göre veresiye olsun başka şekilde olsun, alınıp satılması
caiz olmadığı gibi bir kimse bunların birisini yanında alıkoysa bir başka kişi
de onu öldürürse, onun için bir bedelin söz konusu olacağı kanaatinde değilim.
Fareler, sıçanlar ve kertenkeleler de böyledir. Çünkü bunların diri, kesilmiş
ya da ölü olsunlar faydalı bir tarafları bulunmamaktadır. Bunları satacak
olursa, batıl yolla mal yemeye en çok benzeyen işlerden birisi olur. Aziz ve
celil Allah da batıl yolla mal yemeyi yasaklamıştır. Çünkü ben ya yiyecek
olarak yahut canlı olarak belli bir yeri bulunan bir menfaat sebebiyle
kendisinden yararlanılan şeylerin alışverişini Müslümanlar için caiz görürüm.
Bunlarda ise, işe yarayacak faydalı bir taraf yoktur. Rasulullah (s.a.v.),
gerçekleşmesi halinde faydası olan erkek develerin dişi develerle
çiftleşmesinin satışını yasakladığına göre -çünkü bu bir menfaat dolayısıyla
mülkiyet altına alınan ayni bir şey değildir- hiçbir durumda herhangi bir
faydası olmayan bir şeyin bedelinin yasak olması -bana göre- daha uygundur.
Yüce Allah en iyi bilendir.
Sonraki için tıkla:
KÖPEĞİN BEDELİ
HUSUSUNDAKİ GÖRÜŞ AYRILIĞI