ŞAFİİ el-UMM

YİYECEKLER

 

ARAPLARIN YEMEDİKLERİ ŞEYLER OLMALARI İTİBARİYLE HARAM KILINANLAR

 

Şafii (Allah'ın rahmeti ona) dedi ki: Haram kılmanın asıl dayanağı Kitab'ın yahut sünnetin nassı yahut Kitab'ın ya da sünnetin geneli ya da icmadır. Şanı yüce ve mübarek Allah:

 

"Onlar ki yanlarındaki Tevrat'ta ve İncil'de yazılı bulacakları kendilerine iyiliği emreden onları kötülüklerden alıkoyan onlara temiz şeyleri helal pis şeyleri de haram kılan ... ümmi nebi olan o Rasule uyarlar" (Xraf, 157) ve:

 

"Sana kendilerine neyin helal kılındığını soruyorlar" (Maide, 4) buyurmaktadır. Temiz ve pis şeyler ancak bunları yiyen kimselere göre söz konusu idi. Bunlar da bu hususa dair soru soran ve haklarında hükümlerin nazil olduğu Araplardır. Bunlar başkalarının tiksinmediği murdar birtakım yenilen şeylerden tiksiniyorlardı.

 

Şafii dedi ki: İlim ehlinden bazı kimselerin aziz ve celil Allanın: "De ki: Bana vahyolunanlar arasında yiyecek bir kimseye haram olduklarını bulduğum yiyecekler şunlardır" (En'am, 145) ayeti hakkında şunları söylediklerini dinledim: Kasıt, sizin yediğiniz şeyler arasından (haram buldukları m bunlardır) şeklindedir. İşte bu, Kitapta zikredilen ayetlerde ve bu manadaki diğer buyruklarda benim yaptığım açıklamaya delilolacak hususlar vardır. Birisi:

- Senin açıklamalarının delili nedir, dese şöyle denir:

- Bizler Kitap yahut sünnette hakkında bir haber nassı gelenlerin dışındaki şeylerin mubah olduğunu ileri sürdüğümüzü düşünelim. Peki, kurtların, sineklerin, sümüğün, balgamın, kara böceklerin, gök kertenkelenin, örümceklerin, pislik böceklerinin, yerdeki haşaratın, akbabanın, tavşancıl kuşların, kargaların, çaylakların, farelerin ve benzeri durumdakilerin helal olduklarını iddia etmemize ne dersin? Birisi:

 

- Peki, bunların haram olduklarına delil nedir, dense ona şöyle denir:

- Aziz ve celil Allah:

 

"Sizin için de yolcular için de bir geçimlik olmak üzere deniz avı yapmak ve deniz ürünlerini yemek sizlere helal kılındı. Kara avı ise ihramb olduğunuz sürece size haram kılındı. Huzurunda toplanacağınız Allah'a karşı gelmekten sakının." (Maide, 96) buyurmuştur. Buna göre iki şey helal idi. Bunlardan birisinin helal oluşunu sabit bıraktı ki, bu da deniz avı ve yiyeceğidir. Denizin yiyeceği ise, onun iyi şeyleri ve onda kendileri için diyerek faydalanmaları suretiyle fayda bulunan her şeydir. Diğer taraftan onlara kara avını (ihramlı olduğunuz sürece) onu yemek suretiyle ondan yararlanmalarını Kitab'ında ve Nebisinin sünneti ile haram kılmıştır. Aziz ve celil Allah ise, onlara ihramlı iken kara avından ancak ihramdan önce kendilerine helalolan şeyleri haram kılar. Allah elbette en iyi bilendir.

 

Rasulullah (s.a.v.), ihramlı kimseye karga, çaylak, akrep, fare, saldırgan köpeği ve yılanları öldürmeyi emrettiğine göre bu, bunların etlerinin haram kılındıklarına delildir. çünkü eğer bunlar Allah'ın ihramda iken öldürülmelerini haram kıldığı av hayvanları arasına dahil olmuş olsalardı, Rasulullah (s.a.v.) bunları öldürmeyi helal etmezdi. Ayrıca bu bir başka hususa da delildir: Araplar Rasulullah (s.a.v.)'in ihramlı halde iken öldürülmesini mubah kıldığı hiçbir şeyi yemezlerdi.

 

Dedi ki: Helal ve haram olduklarına dair herhangi bir nassın bulunmadığı herhangi bir canlıya dair sana ne sorulursa derhal şuna bakmalısın. Araplar bunu yiyorlar mıydı? Eğer Araplar bunu yiyor ve hakkında haram olduğuna dair bir nas yoksa onu helal gör. Çünkü bu onlar nezdinde hel al ve temiz şeyler kapsamındadır. Çünkü onlar hoşlarına giden şeyleri helal görüyorlardI. Yemedikleri şeyleri ise, ondan tiksindikleri için kendilerine yasak kılıyor idilerse, sen de onu haram belle. Çünkü bu da pis ve murdar anlamının çerçevesine ve vakti ile yedikleri şeylerden olup kendilerine helal kılmış olduklarının çerçevesi dışındadır. Kendilerine haram kıldıkları murdar şeyler kapsamındadır. Bu sebeple bunların onlara haram kıldıklarını tespit etmiştir.

 

Şafii (Allah ondan razı olsun) dedi ki: Mekkelilerin mezhebini izleyenler arasından ilim ehlinden olup kendisine soru sorduğum kişilerden buna muhalif bir şey bellemiş değilim. Bunun da özü şudur: Haram kılmak bazen Arapların kendilerine haram kıldıkları şeylerden olmakla birlikte tayyibat / temiz şeylerin kapsamına da dahil değildir. Eğer ben bu açıklamayı iyice bellememiş isem de bu cümle ve ilim ehlinden kendisinden ilim bellemiş olduklarımın birbirlerini takip etmeleri de kesin bir delil özelliği vardır. Şayet konuyu kısa kesmek gerekmeseydi bundan daha fazla bunu açıklayacaktım. Babların (başlıkların) farklı yerlerinde yüce Allah'ın izni ile buna dair bir açıklama gelecektir.

 

Sonraki için tıkla:

 

YIRTICI HAYVANLARDAN AZI DİŞLİLERİN YENİLMESİNİN HARAM KILINMIŞ OLMASI