İKİ HAC YAHUT İKİ UMRE
İÇİN İHRAMA GİREN KİMSE
Şafii (Allah'ın rahmeti
üzerine olsun) dedi ki: Bir kimse, iki hac için (bir tek) ihrama girse yahut da
önce bir hac için ihrama girmişken sonradan o haccı tamamlamadan önce bir başka
hacca niyet ederek onun üzerine onu getirse, bu kişi yalnızca bir hac için
ihrama girmiş olur. İkinci hac niyetinden ötürü ona fidye, kaza ve daha başka
herhangi bir sorumluluk düşmez.
Dedi ki: Haccın işlerini
tamamlaması demek; üzerinde tavaf, tıraş, cemrelere taş atmak ve Mina'da
gecelemek gibi bir yükümlülüğün kalmaması demektir. Birisi:
- Sen bu görüşü nasıl
ileri sürebilirsin, derse şöyle denilir:
- Haccı ifa ederken haccın
bütün işlerini eksiksiz yapması onun görevi olur.
Hacca ihramlı olarak
girer ve haccın tamamlanması ise Nahr günü kısmen ihramdan çıkması (küçük
tehallül) suretiyle ve Nahr gününden sonra ise tamamıyla ihramdan çıkması
(büyük tehallül) ile tamamlanmış olur. Eğer biz, onun iki hac yapmak zorunda
olduğunu kabul edip ikisinden birisini tamamladı dersek, bir hac için ihramlı
iken ona ihramdan çıkmasını emretmiş oluruz. Eğer ona, bu iki hacdan herhangi
birisinin tamamlayıp ihramından çıkmadıkça -çıkma diyecek olursak ona-; sen
haccın birtakım amellerini bırak diğer bir kısım amellerini yerine getir demiş
oluruz.
Peki, hac amellerinden
yerine getirmesi gereken ne kalır derse, tıraş denilir.
Çünkü biz, ona sonrakini
bekleyerek önceki haccını tamamlamamasını emretmiş oluruz. Eğer bu caiz ise,
-kıran haccı yapana denildiği gibi- ona da şöyle denilmesi caiz olur: Sen kendi
şehrinde yahut Mekke'de kal ve iki haccından diğerinin işlerini yapmadığın
sürece herhangi birisi için bir şey yapma. Böylelikle kişi ancak bir tek haccın
amelini yapmış olur, diğeri de batıl olur.
Şayet: Hayır, 'iki
haccın birisinin amelini yapar ve diğeri sebebi ile de ihramlı kalmaya devam
eder: dersek biz de şöyle deriz: Bu durumda o ikisinden birisinin amelini
tamamlamamışken diğerinin amelini tamamlarsa, o zaman diğer haccın da
kendisinden yerine getirme sorumluluğunun düşmüş olduğu bir işi bu ikisinden
birisinde yerine getirmesi nasıl vacip olur? Deseniz ki:
- Hayır iki hacdan
birisinin ihramından çıkar. O zaman şöyle denilir:
- Bu durumda diğerini
eda etme yükümlülüğü kalmaz. Çünkü birincisin-
den çıkması, onun için
caiz olursa, bir diğerine ise başlamayı yenilemeden girmesi, söz konusu olmaz.
Şafii (Allah ondan razı olsun)
dedi ki: Ömer b. el- Hattab ve kendisinden ilim bellediklerimizden pek çok
kimse, arasında görüş ayrılığı olduğuna dair bir şey bilmediğimiz kimseler,
şunları söylemektedir: Hac için ihrama girse, sonra da Arefe vakfesini kaçırsa,
ihramb kalmayı sürdürmez. Tavaf ve say yapıp saçlarını tıraş eder (ihramdan
çıkar), sonra kaçırmış olduğu o haccın kazasını yapar.
Haccı kaçırmamış olan
bir kimsenin ise, hacdan sonra hac için ihramlı kalması ebediyen caiz değildir.
Bu caiz olmadığına göre, iki hacdan birisinin sakıt olmasından başka bir şey de
caiz olmaz. Allah en iyi bilendir.
Bir vecihten rivayete
göre Ata dedi ki: İki hac niyetiyle ihrama girse, o bir hac için ihrama girmiş
olur. El-Hasan Ebu'l-Hasan da bu görüşte ona uYmuştur.
Dedi ki: İki um re hakkında
söylenecek söz de bunun gibidir. Umrenin tamamlanması, Beytin tavafı, Safa ile
Merve arasında sayetmek ve tıraş olmaktır. Onlara hacca yetişemeyen kimselere
tavaf yapmak, sayetmek ve tıraş olmak ile ihramdan çıkıp kaza yapmalarını emir
buyurmuştur. Her ikisi birlikte şuna delildir: Hac ayları dışındaki zamanlarda
hac için ihrama girmesi caiz değildir. Çünkü haccı kaçıran bir kimse, ertesi
seneye kadar ihramlı olarak kalabilir. Fakat onlara tavaf yapmak sureti ile
ihramdan çıkmasını da ihramlı olarak kalmaya devam etmesini de emrettiklerini
görmüyorum. Çünkü böyle bir kimsenin, hac ayları dışındaki zamanlarda hac için
ihrama girmiş olarak kalmaya devam etmesi caiz değildir. Umre yapmak suretiyle
haccından çıkmış olacağının delili ise, onun bu haccı umre olmamış olması ve
umre de olmayışıdır. Çünkü o, hac ile ihrama girmenin caiz olduğu bir zamanda
hac olarak başlatmıştır. Eğer haccın fesh olup umre olması caiz olsaydı, işin
başından iki hac için ihrama giren bir kimsenin hem hac hem de umre ile ihrama girmiş
olması da caiz olurdu. Çünkü bir kimsenin hac ve umre niyetiyle başlaması
uygundur. Onun haccı, umre olur, diyen kimseler için ancak açıkladığım şekilde
işin başında iki hac için ihrama giren bir kimse bir hac ve bir umre için
ihrama girmiş olur, şekilde olur. Fakat önce hac için ihrama girip, hac için
ihrama girişinden sonra ona bir hac daha sokacak olursa, her durumda bir haccı
diğer haccın üzerine sokamayacak olması ve hac ile birlikte bir umre
olamayacağı da gayet açıktır.(Bu durumda bu caiz olmaz.) Tıpkı işe başlarken
haccın üzerine bir umreyi sokacak olursa, umre onun üzerine dahil olmağı gibi.
Eğer haccı umreye dönüştürmek caiz olsaydı, o zaman umrenin de hacca
dönüştürülmesi caiz olurdu. Böylelikle hac aylarında iki umre için ihrama
girmiş bir kimse, bir hac ve bir um re için ihrama girmiş olur ve onun ihramını
kendisi için caiz olan şekle göre yorumlarız. Fakat birinci görüş dışında
bunların hiçbiri caiz değildir. Şöyle ki: Kim iki hac için ihrama girerse, o
kişi, bir hac için ihrama girmiş olur. Kim iki umre niyetiyle ihrama girerse, o
kimse, bir umre için ihrama girmiş olur ve bunun dışında da ona bir şey düşmez.
İKİ HAC YAHUT iKİ UMRE
NİYETİ İLE İHRAMA GİREN KİMSE HAKKINDAKİ GÖRÜŞ AYRILIĞI
Şafii (Allah'ın rahmet
üzerine olsun) dedi ki: İnsanlar arasından iki kişi bize muhalefet etmiştir:
Bu iki kişiden birisi
dedi ki:
- İki hac niyetiyle
ihrama giren bir kimse için, ikisini de yapması gerekir. Bu iki haccın işine
koyulduğu takdirde diğerini reddetmiş olur.
Diğer adam da şöyle
demiştir:
- Böyle bir kimse,
ihrama başladığı zaman diğerini reddetmiş olur. Zannederim ikisi de şöyle
demektedir: Bu reddediş halinde onun bir kurban kesmesi gerektiği gibi kaza
yapması da gerekir.
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki: Bana her ikisinden de nakledildiği üzere şöyle demişlerdir: Bir
kimse iki gün oruç tutmayı niyet etse ve bunlardan birisini tutsa, diğerini
tutmakla yükümlü değildir. Çünkü birincisini bitirip ondan çıkmadığı sürece
diğerine başlaması caiz değildir. Aynı şekilde birkaç namazı kaçırmış bir
kimse, tekbir alıp iki namaz kılmayı niyet etse bu kıldığı sadece bir namaz
olur. Bir arada iki namaz kılmakla yükümlü değildir. Çünkü ilk namazını bitirip
ondan çıkmadıkça sonraki namaza başlayıp giremez.
Dedi ki: Araları selam
vererek ayrılan nafile iki namaza niyet etmesi halinde de durum böyledir. Namaz
ve oruçta durum böyle olduğuna göre bu iki kişiye göre hac da durum niye böyle
değildir? Halbuki onların hac hakkında söylediklerinden vazgeçmeleri de
gerekmiyor mu? Çünkü onlar eğer Arefeyi (vakfeyi) kaçıracak olursa, hac umre
olur, dediklerine göre, iki hac için ihrama girmek bağlayıcıdır, diyorlarsa
şöyle demeleri de gerekir: Bu bir hac ve bir umredir. Onlar ikisinden birisini
kaza eder, ister demiş olsunlar ister böyle dememiş olsunlar (durum değişmez.)
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki:
- İşte biz bunu
söyledik: Bir hac ve bir umre müstesna iki ameli birlikte yapamaz. O da haccı
umre üzerine katar, fakat hacca başlamış ise umreyi haccın üzerine sokmaz.
Çünkü asılolan iki ameli bir arada yapmamaktır. İki amelin bir arada yapılması
hususundaki haber dolayısıyla, bunun kabul edilmesi halinde iki amel bir arada
yapılır. Ancak hakkında haberin geldiği hususta iki amel bir arada yapılabilir.
Ne ona muhalefet edebilir ne de ona kıyas yapabilir. (Haber gelmemişse bu
olmaz.)
Sonraki için tıkla: