ŞAFİİ el-UMM

KORKU N.

 

KORKU NAMAZI ESNASINDA SİLAH TAŞIMAK

 

Yüce Allah şöyle buyurmuştur: "(Ey Muhammed!) Cephede sen de onların (mü'minlerin) arasında bulunup da onlara namaz kıldırdığın vakit, içlerinden bir kısmı seninle beraber namaza dursun. Silahlarını da yanlarına alsınlar. Bunlar secdeye vardıklarında (bir rekat kıldıklarında) arkanıza (düşman karşısına) geçsinIer. Sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin, seninle beraber kılsınlar ve ihtiyatlı bulunsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar. İnkar edenler arzu ederler ki, silahlarınızdan ve eşyanızdan bir gafil olsanız da size ani bir baskın yapsalar. Yağmurdan zahmet çekerseniz, ya da hasta olursanız, silahlarınlZı bırakmanlZda size bir beis yoktur. Bununla birlikte ihtiyatlı olun (tedbirinizi alın). Şüphesiz Allah, inkarcılara alçaltıcı bir azap hazırlamıştır." (Nisa, 102)

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Silahında necis bir şey olmadığı sürece namaz kılan birinin silahını üzerinde taşımasını tercih ederim. Eğer silahta veya silahın bir kısmında necaset bulunuyorsa, onu bir yere bırakınası gerekir. Eğer silahın üzerinde necaset bulunduğu halde onu üzerinde taşıyarak namaz kılarsa namazı geçerli olmaz.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Namaz kılan bir kimse, namazına engelolmayan, önündeki veya arkasındaki safı rahatsız etmeyen kılıç, yay, okluk, kalkan, kemer gibi teçhizatı üzerinde taşıyabilir.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Namaz kılan bir kişi üzerinde mızrak bulunduramaz. çünkü mızrak uzundur. Ama yanında kimsenin bulunmadığı bir boşluk bulunuyorsa ve önündekini ve arkasındakini rahatsız etmesi durumunda kenara itebilecekse yanında bulundurmasında bir sakınca olmaz.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Bir kimse, namazda rüku ve secdede, erkanı bozmasına neden olacak zırh türü şeyleri de giyemez.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Korku namazı esnasında bütün silahları bırakmasını da caiz görmem. Ama silah taşıyamayacak kadar hasta olması veya yağmurdan ötürü zahmet çekmesi müstesna. Çünkü yüce Allah bu iki halde silah bırakılmasına izin vermiş ve bu iki halde de gerekli tedbirlerin alınmasını da emretmiştir. Nitekim şöyle buyurmuştur: "Eğer size yağmurdan bir eziyet olur yahut hasta bulunursanız silahlarınızı bırakmanızda size günah yoktur. Yine de tedbirinizi alın." (Nisa,102)

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Eğer bir kimse hasta değilse ve yağmurdan rahatsız olması da söz konusu olmuyorsa, söylediğim gibi, yapısı veya ağırlığı nedeniyle namazdaki erkanı bozan türdeki silahların dışındaki silahları bırakmasını yeğlemem. Eğer silahların bir kısmını bırakır, bir kısmını da üzerinde taşırsa, bunun caiz olmasını umuyorum. Çünkü silahlarının bir kısmını yanında taşımaktadır. Silahların bir kısmını üzerinde taşıyan kimse de silahlı sayılır.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Eğer bir kimse korku namazı esnasında hastalık ve yağmurun rahatsızlık vermesi gibi bir durum söz konusu olmaksızın bütün silahlarını bırakırsa veya yakınındaki kişileri rahatsız edecek türdeki silahları üzerinde taşırsa, her iki halde de bunu yapmasını mekruh sayarım. Ama namazı bu iki halden birinde bozulmaz. Çünkü buradaki masiyet silahın terkiyle ilgilidir. Ama silah taşımak da namazın bir cüzü değildir. Dolayısıyla silah taşımadı diye namazı bozuldu veya taşıdı diye de namazı tamamlandı, denemez.

 

Sonraki için tıkla:

 

NECASET BULAŞTIĞI İÇİN KUŞANILMASI CAİZ OLMAYAN VE CAİZ OLAN ŞEYLER