NECASET BULAŞTIĞI İÇİN
KUŞANILMASI CAİZ OLMAYAN VE CAİZ OLAN ŞEYLER
İmam Şafil (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bir kimsenin kılıcına kan bulaşmışsa ve kanı bir şeyle
silerek gidermişse bu kılıcı namazda kuşanması caiz olmaz. Aynı durum okun ve
mızrağın ucu, tolga ve kan bulaşmış bütün demir teçhizat için de geçerlidir.
Eğer bunlara bulaşmış kanı suyla yıkamadan namaz kılmışsa namazını iade etmesi
gerekir. İster demire bulaşmış olsun ister başka bir şeye, kan gibi necasetler
ancak suyla temizlenirler. Eğer demir paslanmasın diye üzerine bulaşmış kanı
yağla veya temizleyici özelliği olmayan bir suyla yıkarsa ya da toprakla
silerse temizlenmiş olmaz. Aynı durum diğer tüm teçhizat için de geçerlidir.
Ancak suyla temizlenen diğer tüm necasetler için de bu durum söz konusudur.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Eğer bir kimse savaşta kılıcını savurur ve birinin
bağırsaklarını deşer de kılıca ifrazat ve irin bulaşırsa da suyla yıkamadıkça
onunla namaz kılması caiz olmaz. Çünkü bağırsaklardaki ifrazat ve irin gibi
şeylerin tümü de necaset kapsamına girerler.
İmam Şafil (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Eğer bir kimse savaş teçhizatına necaset bulaşıp bulaşmadığı
hususunda şüpheye düşerse, necaset bulaşmış olmasından kuşkulandığı mühimmatı
namazda üzerinde taşımamasını yeğlerim. Buna rağmen bunlan kuşanmış olarak
namaz kılarsa, bunlara necaset bulaştığından kesin olarak emin olmadıkça
namazını iade etmesi gerekmez. Bu teçhizatla namaz kıldıktan sonra onlara
necaset bulaştığını kesin olarak öğrenirse namazını yeniden kılmak
durumundadır.
İmam Şafil (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bu hususta bedenine sanp kuşandığı, sırtında taşıdığı,
bedeninin bir yerinin üzerine attığı, başlı ğında taşıdığı ve elinde tuttuğu
bütün teçhizat aynı hükme tabidir. Bunlan namazda üzerinde taşıyabilmesi için
hiçbir ne cas etin bulaşmamış olması, bulaşmışsa da suyla temizlenmiş olması
gerekir.
İmam Şafil (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Yanında ok ve benzeri şeyler bulunuyorsa ve bunların
üzerinden de köpek ve domuz dışındaki herhangi bir hayvanın kanı akmışsa,
-neresinden akmışsa aksın- yahut bu hayvanların salyaları bulaşmışsa yahut
ateşte kavrulduktan sonra üzerine süt sağılmışsa ya da herhangi bir ağacın
zehirli reçinesi bulaştınlmışsa ve bunları da kuşanarak namaz kılmışsa bunun
bir sakıncası yoktur. Çünkü bu saydıklarımın hiçbiri necis değildir.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Eğer namaz kılarken kuşandığı silaha yılan zehiri
bulaştınlmışsa veya eti yenmeyen bir hayvanın yahut murdar bir hayvanın yağı
sürülmüş se ve bunları suyla yıkamamışsa, bunlar üzerindeyken kıldığı namazı
yeniden kılmak durumundadır. Necaset suyla temizlenmedikçe, kılıç veya demirin
ateşte kızdınldıktan sonra zehir sürülmesiyle ateşte kızdınlmadan zehir
sürülmesi arasında bir fark yoktur.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Aynı şekilde zehir sürüIse ve ateşte kızdınlmasa, sonra
ateşte kızdınlmış olsa, bazılarına göre ateşle birlikte bunlar yok olur veya
alevler onları yakar bitirir. Oysa zehir necistir ve ateşle temizlenmez, ancak
suyla temizlenir.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Şayet bu teçhizatlardan biri ateşte kızdınlsa, sonra üzerine
necis bir şey dökülse veya necis bir şeyin içine daldınlsa, bazılarına göre, bu
necis şeyi demir içine çekmiş olur ki suyla yıkanırsa temizlenmiş sayılır.
Çünkü temizlik, görünen / açıktaki şeylerle ilgilidir, görünmeyen / içe sirayet
etmiş şeylerle ilgili değildir.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Demirin ateşte kızdınlması temizliğine de, pisliğine de bir
şey katmaz. Çünkü ateşte, temizleyicilik özelliği yoktur, temizleyicilik
özelliği suya aittir. Şayet bu kişi su bulunmayan bir yerdeyse ve teçhizatına
bulaşmış necaseti toprakla silerse, toprak da onu temizlemiş olmaz. Çünkü
toprak necaseti temizlemez.
Sonraki için tıkla: