ŞAFİİ el-UMM

CUMA

 

HUTBENİN ADABI

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Seleme b. Ekve'nin şöyle dediği bize haber verildi: Resulullah (s.a.v) iki hutbe okudu ve iki kere oturdu. (sonra ravi olayı anlattı:) Resulullah (s.a.v) minberin oturma yerinin altındaki basamakta ayakta durdu. Sonra selam verdi. Sonra minbere oturdu ve müezzin ezam tamamlayıncaya kadar bekledi. Sonra kalktı ve birinci hutbeyi okudu, sonra oturdu. Sonra tekrar kalktı ve ikinci hutbeyi okudu. (Ravi, hadisin ardından bu sözleri aktardı. Ama bunu Seleme'den mi aktardı, yoksa hadise ilişkin bir tefsir olarak kendisi mi söyledi, bilmiyorum.)  Tahric: Buhari, 1/289; Beyhaki, el-Marife, 2/490.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: İmamın Cuma namazında yukanda vasfettiğim şekilde hareket etmesini isterim. Eğer müezzin, imamın minbere çıkmasından önce ezam okursa ve imam da ezandan sonra minbere çıkarsa, birinci hutbeyi okuyup sonra oturursa, ardından kalkıp ikinci hutbeyi okursa, -inşaallah- bu şekilde davranması caiz olur. Çünkü iki hutbe okumuş ve hutbelerin arasında da oturmuştur.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Hutbe okuyan kimse, asa veya yay gibi bir şeye yaslanabilir. Çünkü Resulullah (s.a.v)'in hutbe okurken asaya yaslandığı haberi bize ulaşmıştır.

 

Bize Rebi' haber verdi, ona Şafii bildirdi ki: Abdulmecid, İbn Cureye'den naklen demiş ki: Ata'ya dedim ki: "Resulullah (s.a.v) hutbe okurken asaya dayamr mıydı?" "Evet, ağırlığım vererek asasına yaslamrdı." dedi. Tahric. Abdurrezzak, 3/183.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: İmam hutbe okurken şayet asaya yaslanmıyorsa ellerini bedenine koymasım uygun görürüm. Ya göğsünün üzerinde sağ elini sol elinin üzerine koyarak bağlamasını ya da ellerini bedenine dayalı halde aşağı doğru salmasını öneririm. Mümkün olduğunca sağa sola dönmemesini ve yüzünün öne doğru bakmasım müstehap görürüm. İnsanlar hutbesini duysun diye sağa sola bakmasını hoş karşılamam. Çünkü bir taraf duysun diye onlara yönelmesi durumunda bu sefer öbür taraf sözlerini duymayacaktır. Çünkü bir taraf sesini duysun diye yöneldiğinde öbür tarafa sesi mutlaka az gidecektir. Ayrıca sağa sola dönmekte bir türlü edep dışılık da söz konusudur.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Hutbe okurken imamın mümkünse cemaatin en son safında olanların duyacağı şekilde sesini yükseltmesini isterim. Sözlerinin akıcı, açık ve beliğ olması, anlaşılmasını güçleştiren dolambaçlı ifadelerden beri / uzak olması, gereksiz uzatmalardan, uzun süren kesintilerden, abartılı telaffuzlardan beri olmasım isterim. Söylediğinin anlaşılmasım engelleyen acelecilikten, maksadın anlaşılmasım önleyen üsluptan uzak olması da gerekir. Sözlerinin amacını ifade eden, açıklayıcı ve kapsamlı bir şekilde olması ideal olanıdır.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Said b. Salim ve Malik b. Enes, Şihab'dan, o da Salim b. Abdullah b. Ömer'den rivayet etti.

-----------------

Bütün nüshalarda bu şekilde herhangi bir metin olmaksızın yer alıyor. Muhtemelen imam Şafii bu konuyla ilgili Salim'in babası ibn Ömer'den rivayet ettiği bir hadisin de bulunduğuna işaret etmek istemiştir. Allah doğrusunu herkesten daha iyi bilir.

----------------

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: İmam, hutbesinde, benim mekruh gördüğüm, hutbeyi uzatmak veya hutbede ya da davramşlarında adap dışı bir harekette bulunmak gibi bir şey işlerse, bunun yanında iki hutbe okuyup aralarında oturursa yeniden hutbe okuması gerekmez.

 

İki hutbeye hutbe denilebilmesi için en azından Allah'a hamd, Peygamberine salat içermesi, birinci hutbede Kur'an'dan bir bölümün yer alması, yüce Allah'a hamdedilmesi, Peygamber'e salat edilmesi, Allah'tan korkmayı tavsiye etmesi, ahiret için dua etmesi gibi hususların yer alması gerekir. Çünkü makul olam, bir hutbenin bazı amaçlara yönelik sözler içermesidir. Bu hususlar da bu niteliğe sahip sözleri en özet şekilde göstermektedir.

 

İmam Şafii (Allah rahmet etsin) şöyle dedi: Hutbede Kur'an'dan bir bölümün okunmasım emrettim, çünkü bize ulaşan bütün rivayetler Resulullah (s.a.v)'in hutbede mutlaka Kur'an'dan bölümler okuduğunu göstermektedir. Bu hususta Kur'an'dan, en azından bir ayetin okunması gerekir. Daha fazla okunmasını elbette iyi görürüm.

 

Eğer bir tek hutbe (iki hutbeyi birleştirerek) okursa, sonra yeniden dönüp ikinci hutbeyi okuması gerekir. Ama böyle yapmaz ve vakit geçinceye kadar hutbeyi okumazsa namazı yeniden, dört rekat öğlen namazı olarak kılmak durumundadır. Eğer iki hutbe okur da aralarında oturmaz sa hutbeyi yeniden okuması gerekir. Böyle yapmazsa dört rekat öğlen namazı kılması lazım gelir. Minbere çıkarken hutbeye başlamadan önce oturmazsa, bunu mekruh görürüm, ama hutbeyi iade etmesi gerekmez. Çünkü önceki oturma hlil'tbenin bir cüzü değildir, iki hutbenin arasındaki oturma benzeri olmadığı gibi sadece hutbelerden önceki bir ameldir, onların bir parçası değil.

 

Sonraki için tıkla:

 

HUTBE DE KIRA'AT