İBNÜ’L-ESİR |
5. CİLT |
EBU'L-ESVED'İN
ENDÜLÜS'TE AYAKLANMASI
Bu
sene Ebu'l-Esved Muhammed b. Yusuf b. Abdurrahman el-Fihri Endülüs'te
ayaklannllştır. Bunun hikayesi şöyledir:
Ebu'l-Esved'in
babası kaçıp kardeşi Abdurrahman öldürüldüğü zaınan kendisi Emir Abdurrahman'ın
Kurtuba'daki hapishanesinde bulunuyordu. Hiç bir şeye bakmayan Ebu'l-Esved kör
taklitleri yaparak kendisini hapishanede ama göstermeğe çalıştı. Bir hayli
zaman sonra kendisinin ama olduğuna Emevilerden hükümdar Abdurrahman'ı
inandırdı. Hapishanenin son kısmında nehre çıkılan bir yeraltı odası
bulunuyordu. Tutuklular temizlik ve yıkanma gibi ihtiyaçlarını buradan çıkarak
nehirde giderirlerdi. Görevliler Ebu'I-Esved'i ama kabul ettikleri için
kendisini pek umursamazlardı. Nehirden geri döndükleri zaman Ebü'l-Esved:
"Amayı yerine kim götürecek?" derdi. Ebü'l-Esved kendisine yakın olan
bir kölesiyle nehir kenarına çıktığı zaman onunla konuşur ve bu konuşma pek
dikkat çekmezdi. Kölesi ona bir at getireceğini ve kendisini onunla kaçıracağım
vaat etti. Bir gün kölesi kendisini beklediği bir sırada yeraltı odasından
çıktı, nehri yüzerek geçti ve ata binerek kaçmayı başardı. Ebü'lEsved,
Tuleytüla'ya geldi ve etrafına kalabalık bir askeri kuvvet topladıktan sonra
Emir Abdurrahman ile savaşmak üzere hemen geri döndü. Abdurrahman ve
Ebü'l-Esved, Kastalune'de Kızıl Dere'de karşılaştılar. Şiddetli bir savaştan
sonra Ebü'l-Esved yenildi, nehirde boğulanlar hariç dört bin askeri öldürüldü.
Abdurrahman peşini bırakmadı, Rebah Kalesi'ni geçinceye kadar önüne geleni
öldürdü. Daha sonra etrafına yeniden asker toplayan Ebu'I-Esved Abdurrah-
i
man
ile savaşmak üzere 169 (785) yılında tekrar geri döndü. Abdurrahman'ın
öncü
kuvvetlerinin gelmekte olduğunu öğrenen Ebü'l-Esved ve askerleri bozguna
uğradılar. Ebü'l-Esved'in ailesi yakalandı ve ileri gelen pek çok adamı da
öldürüldü. Kendisi ise Tuleytula'ya bağlı bir kasabada 170 (786)'de öldü.
Yerine kardeşi Kasım geçti. Çevresine büyük bir kuvvet toplayan Kasım'a
Abdurrahman savaş açtı. Nihayet eman dilemeden Abdurrahman'ın yanına gelen
Kasım Abdurrahman tarafından öldürüldü.
ÇEŞİTLİ
OLAYLAR
Bu
sene ölen Cillikıyye Kralı Şilon'un yerine Ezfoneş (Alfonsa) getirilmiş, O'nun
Morkat tarafından öldürülmesi üzerine Cillikıyye halkının işleri tamamen
bozulmuş, tam bu sırada Tuleytula'da askerin başında bulunan Abdurrahman'ın
naibi onların içlerine girerek bir kısım insam öldürüp bir kısmını da esir
aldıktan sonra elde ettiği ganimetle birlikte sağ salim geri dönmüştür.
Haricilerin
Sufriyye kolunun öncülerinden olan ve emirliği on iki yıl bir ay süren
Ebü'l-Kasım b. Vasül bu yıl, yatsı namazından sonra ansızın ölmüş, yerine oğlu
İlyas getirilmiştir. Mehdi bu yılda Said el-Hareşi'yi kırk bin kişilik bir
kuvvetle Taberistan'a göndermiştir.
Zındıkları
takiple görevli bulunan Ömer el-Kelvezaru bu yıl ölmüş, yerine ise pek çok
zındık öldüren Muhammed b. İsa b. Hamdeveyh getirilmiştir. Bu yıl hac işlerini
İbn Ray ta denilen Ali b. el-Mehdi idare etmiştir.
Yahya
b. Seleme b. Kuheyl, Basra Kadısı Ubeydullah b. Hasan el-Anberi, Mendel b. Ali,
Kadı Muhammed b. Abdullah b. Ulase b. Alkarna. Bişr b. er-Rebi' ve Abser b.
Kasım bu yıl vefat etmişlerdir.
Ayrıca
Hz. Ali'nin torunlarından Hasan b. Zeyd b. Hasan b. Ali b. Ali de bu yılda
vefat etmiştir. Mansur tarafından Medine Valiliği' ne tayin edilen Hasan beş
yıl sonra Mansur tarafından azledilmiş ve malına el konularak Bağdat'ta
hapsedilmiştir. Mehdi halife olunca hapisten çıkarılmış ve malı kendisine iade
edilmiştir. Hasan cömert bir kimseydi, ancak ehl-i Beyt'ten inhiraf etmişti ve
Mansur'a mütemayil idi.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
HİCRETİN YÜZ
ALTMIŞ DOKUZUNCU YILI OLAYLARI (M. 785-786)