İBNÜ’L-ESİR |
5. CİLT |
MUHAMMED'İN
ÖZELLİKLERİ ve ÖLDÜRÜLMESİYLE İLGİLİ RİVAYETLER
Muhammed
koyuca buğday tenliydi, Mansur O'na ''muhammem (kara'') derdi. Şişman, yiğit, çok
namaz kılan ve oruç tutan, güçlü kuvvetli bir adamdı. Bir gün minberde hutbe
okuyordu, boğazına balgam geldi, gidip tükürüp geldi.
Bu
durum üç defa tekerrür etti. Üçüncüde tekrar gidip gelmemek için bir yer aradı,
bulamayınca camiin tavanına tükürdü, tükürüğü tavana yapıştı. (Bu olayla
kuvvetliliği anlatılmak isteniyor.)
Muhammed'in
durumu sorulduğunda: "Öyle bir fitnedir ki O, fitnede atının ayağı suda
iken Muhammed ve ana baba bir kardeşi öldürülecek." demiştir.
Muhammed
öldürülünce İsa, Hasanoğulları'nın ve Ca'fer'in bütün mallarını aldı. Ca'fer,
Mansur'un huzuruna çıktı ve: "Ebu Ziyad'a arazimi geri vermesini
emret." dedi. Mansur: "Bana karşı nasıl böyle konuşabiliyorsun? Seni
mahvedeceğim." şeklinde karşılık verdi. Bunun üzerine Ca'fer: "Acele
etme, altmış üç yaşıma girdim. Babam, dedem ve Ali b. Ebi Talib bu yaşta
öldüler. Sende şu şu haklarını var. Eğer senden sonra yaşarsam, aynı haklarını
yerine geçecek kişide olacak." dedi. Mansur O'nu yanından uzaklaştırdı ve
arazisini vermedi. Halife Mehdi daha sonra o araziyi çocuklarına verdi.
Muhammed,
Abdullah b. Amir el-Eslemi'ye: "Üzerimize bir bulut gelecek; yağmur
yağarsa zafer kazanırız, onların tarafına geçerse, kanımı yağ raşlarının
yanında görürsün." demişti. Abdullah diyor ki: "Vallahi, bulut
üzerimize geldi ve yağmur yağdırmadan İsa ve adamlarının tarafına geçti. Galip
geldiler ve Muhammed'i öldürdüler. O'nun kanını yağ taşlarının yanında
gördün."
Öldürülmesi
145 yılı Ramazan ayının on dördüncü günü olan pazartesi gününe rastlar.
Lakabı
Mehdi ve Nefsu'z-Zekiyye idi.
Abdullah
b. Mus'ab b. Sabit O ve kardeşi için şu mersiyeyi söylemiştir:
''Ey
iki dost! Kınamayı bırakın, bilin ki ben bu konuda sizden daha ileride
bulunuyorum.
Hz.
Peygamber'in kabrinde durup selam verin; orada durup selam vermenizde bir
mahzur yoktur.
O
kabir soy, güzel hasletler ve şeref bakımından zamanının en hayırlısı olan
kişiyi içinde barındırıyor.
O
kişi ülkelerimizdeki zulmü adaletiyle yok etti ve büyük işler başararak bize
iyilik etti.
Doğru
yoldan uzaklaşmadı, zulmetmedi, ağzından kötü bir söz çıkmadı.
Gece
ve gündüz, Hz. Peygamberden sonra birine tazim etseydi
o
kişi sen olurdun.
Veya
O'ndan önce birine selamet verdiyse, ona selamet vermesi gerekirdi.
İbrahim
'i kurban ettiler; o kurbanların en hayırlısıdır, günleri savaşmakla geçti O
'nun.
Bir
kahraman ki zorluklara bizzat dalar, isabetsizlik ve temkinsizlik yapmaz,
sarsılmaz ve teslim olmaz.
Kılıçlar
O 'nu kesinceye kadar ... Onların ölümü çok kere kılıçla oldu.
Çok
kere de Hasanoğulları kurban edildiler; haremlerine saldırıldı, malları
yağmalandı.
Hanımları
evlerinde yas tutuyorlar; güvercinler öterken onlar da güvercinler gibi
"ha" çekiyorlar.
O
'nun ölümüyle mükafat elde ediyorlar ve İmam 'ın yanında şeref kazanmak
istiyorlar.
Vallahi,
-Allah 'ın salat ve selamı üzerine olsun- Peygamber ümmetinin, oğullarını
öldürdüklerini ve kanlarını akıttıklarını görse yakınlarının haklarına riayet
etmedikleri ve haram şeyleri mubah saydıklarını anlar.''
Muhammed
öldürülünce İsa Medine'de bir kaç gün kaldı, sonra Ramazan'ın on dokuzuncu günü
Umre yapmak için Mekke'ye doğru çıktı. Medine'de yerine Kesir b. Husayn'ı
bıraktı. Orada bir ay kaldı, sonra Mansur oraya Abdullah b. Rebi' el-Harisi'yi
vali tayin etti.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA