İBNÜ’L-ESİR

5. CİLT

HİCRİ 204.YIL       ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

HİCRETİN İKİ YÜZ DÖRDÜNCÜ YILI OLAYLARI (M. 819-820)

 

ME'MUN'UN BAĞDAT'A GELMESİ

 

Bu yıl Me'mun'un Bağdat'a gelmesiyle karışıklık ve huzursuzluklar sona erdi. Me'mun bundan önce bir ay kadar Cürcan'da kalmıştı. Bu sırada bir, iki ve üç gün evde, sekiz gün Nehrevan'da kalıyordu. İşte bu sıralarda yakınları, kumandanlar ve ileri gelen kimseler yanına giderek kendisine selamlarını sundular.

 

Yine bu sırada Me'mun Rakka'da bulunan Tahir'e bir mektup göndererek Nehrevan'a yanına gelmesini istedi. Tahir, Memun'un isteğine uyarak Nehrevan'a geldi. Bundan sonra Me'mun ve askerleri üzerlerinde yeşil elbiseleri ile 15 Safer 204 (13 Temmuz 819)'de Bağdat'a girdiler. Me'mun Bağdat'a geldiği zaman önce er-Rusafe'ye indi, sonra Dicle kenarındaki sarayına gitti ve kumandanlara kışlalarında kalmalarını emretti.

Bundan sonra halk Me'mun'un huzuruna yeşil elbiselerle girmeğe başladılar, hatta üzerinde siyah elbise gördükleri kimselerin bu elbiselerini yırtıp attılar. Bu hadise sekiz gün sürdü. Abbasoğulları ile Horasan halkının kumandanları bu hadise üzerinde konuşmağa başladılar. Bir rivayete göre, Me'mun, Tahir b. Hüseyn'in kendisinden ihtiyaçlarını istemesini emretti. Tahir de ilk ihtiyaç olarak siyah elbise giyilmesini istedi. Me'mun Tahir'in bu isteğini kabul etti ve siyah bir elbise getirterek halkın huzurunda bu elbiseyi giydi. Bir başka siyah hil'at getirilmesini istedi ve bunu da Tahir'e giydirdi; ayrıca kumandanlarına da siyah elbiseler giydirdi. Bundan sonra halk Me'mun'un yanına bu kıyafetle gelip gitmeğe başladı. Tekrar siyah elbise giyilmeye başlanması 23 Safer, 204 (21 Haziran 819)'de oldu.

 

Me'mun Bağdat'a gitmek üzere harekete geçtiği zaman, Ahmed b. Ebi'lHalid el-Ahvel O'na şöyle dedi: "Ey Müminlerin Emiri! Bağdat halkına karşı hücumumuzu düşündüm. Halkın gönlüne bunca fitne ve karışıklığın hakim olduğu bir sırada yanımızda sadece elli bin dirhem bulunmaktadır. Herhangi birisi başkaldırır veya bir karışıklık çıkarsa halimiz nice olur?" Me'mun

 

Ahmed'in bu sözlerine karşı şöyle dedi: "Ey Ahmed! Doğru söylüyorsun, fakat ben sana bu şehirde yaşayan halkın üç tabakaya ayrıldığını söyleyeceğim. Bunlar zalim, mazlum ve ne zalim, ne de mazlum olan kimselerdir. Zalim olan bizden af, mazlUm ise insaf beklemektedir. Zalim ve mazlum olmayan kimsenin ise evi kendisine geniş gelecektir." Nitekim durum, Me'mun'un dediği gibi oldu.

 

 

 

ÇEŞİTLİ OLAYLAR

 

Bu yıl Me'mun Sevad halkına haraçlarını beşte iki üzerinden ödemelerini emretti. Sevad halkı daha önceleri haraçlarını yüzde elli üzerinden ödüyorlardı. Yine bu yıl Haruni mekkuk (ölçek) olarak bilinen ve on mekkukluk kapasiteye sahip olan ''el-kafizu'l-mülham'' herkes tarafından kullanılan serbest ölçek kabul edildi. Yahya b. Mu'az ile Babek bu yılda savaştı, fakat hiç biri diğerine karşı zafer elde edemedi. Yine bu yılda Me'mun, kardeşi Ebu İsa'yı Küfe, diğer kardeşi Salih'i Basra Valilikleri'ne tayin etti. Ayrıca Ubeydullah b. Hasan b. Ubeydullah b. Abhaş b. Ali b. Ebi Talib'i Mekke ve Medine Valilikleri'ne tayin etti. Ubeydullah b. Hasan bu yıl hac işlerini de idare etti.

 

Bu yıl içinde Seyyid b. Enes el-Ezdi Musul'dan Me'mun'un yanına geldi ve Muhammed b. Hasan b. Salih el-Hemdani O'nu yaprınş olduğu zulümden dolayı Me'mun'a şikayet ederek kardeşlerini, yakınlarını öldürdüğünü anlattı. Bunun üzerine Me'mun Seyyid b. Enes'i huzuruna çağırdı ve: "Seyyid sen misin?" diye sordu. Seyyid b. Enes bu soruya: "Seyyid (Efendi) sizsiniz, ey Müminlerin Emiri! Ben Enes'in oğluyum." diye cevap verdi. Me'mun, Seyyid b. Enes'in bu tarz konuşmasını çok beğendi ve O'na dönerek: "Bu adamın kardeşlerini sen mi öldürdün?" diye sordu. Bunun üzerine Seyyid şöyle dedi:

"Evet, O'nun kardeşlerini ben öldürdüm. Şayet kendisi de onlarla beraber bulunsaydı, O'nu da öldürürdüm; çünkü onlar bir harici olan Mehdi b. Ulvan'ı senin memleketine soktular, minberinin üzerine çıkarıp davetini iptal ettiler." Seyyid b. Enes'in bu sözleri karşısında Me'mun O'nu affetti ve Musul Valiliği'ne tayin etti. Bu sırada Musul Kadılığı'nda Hasan b. Musa el-Eşyeb bulunuyordu.

 

150 (767) yılında doğan İmam Muhammed b. İdris eş-Şafii, İmam Ebu Hanife'nin ileri gelen talebelerinden Fakih Hasan b. Ziyad el-Lu'lu'i, 133 (750) yılında doğan ve el-Müsned adlı eserin sahibi olan Ebu Davud Süleyman b. Davud et-Tayalisi ve neseb alimi Hişam b. Muhammed es-Saib el-Kelbi bul yıl vefat ettiler. Bir rivayete göre Hişam b. Muhammed 206 (821)'da ölmüştür. Yine et-Tanafisi diye bilinen Muhammed b. Ubeyd b. Ebi Ümeyye bu yıl, bir rivayete göre 205 (820)'de vefat etmiştir.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

HİCRETİN İKİ YÜZ BEŞİNCİ YILI OLAYLARI (M. 820-821)

 

TAHİR'İN HORASAN'A VALİ TAYİN EDİLMESİ