İBNÜ’L-ESİR

2. CİLT

HİCRİ 11. YIL       ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

İRTİDAT HABERLERİ

 

Abdullah bin Mes'ud der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den sonra öyle bir durumda olduk ki, şayet yüce Allah bize Ebu Bekir'i ihsan etmemiş olsaydı, helak olup gidebilirdik. O, bizi çocuklu-çocuksuz her bir devenin sırtında çarpışmaya, her bir Arap bölgesine gitmeye ve ölümümüz gelinceye kadar yalnız Allah'a ibadet etmek üzere topladı ve birleştirdi. Allah, Ebu Bekir'e onlarla savaşmak azmini vermişti. Allah'a yemin ederim. O, irtidat edenlerden ya onları küçük düşÜren programım, ya da sürgünleriyle sonuçlanacak savaştan başkasını kabul etmiyordu. Onları küçük düşüren programı şuydu: Kendilerinden öldürülenlerin Cehennem'de, bizden öldürülenlerin Cennet'te olduğunu kabul edecekler, bizden öldürülenlerin diyetini ödeyecekler. Buna karşılık bizler onlardan aldığımızı ganimet olarak almış olacağız. Ayrıca, onların bizden almış olduklarını bize geri vereceklerdi. Sürgün savaşı ise, onların ülkelerinden çıkarılmaları demekti."

 

İrtidat ile ilgili haberlere gelince: Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat edip Hz. Ebu Bekir de Üsame Ordusu'nu yola gönderdikten sonra, Araplar irtidat etti ve her tarafı ateş sardı. Bütün kabileler ya genel olarak, ya da kısmen irtidat etti. Yalnızca Kureyş ve Sakif'liler irtidat etmemişti. Müseylime ve Tulayha'nın durumları gittikçe güçleniyordu. Tulayha'nın etrafında Tayy ve Esed kabilelerinin büyük çoğunluğu toplanmıştı. Uyeyne bin Hısn'a uyarak Gatfanlılar da irtidat etmişti. Uyeyne: "(Esed ve Gatafanlıları kastederek) iki antlaşmalı kabileden bir peygamber, bizim için Kureyş'ten bir başka peygamberden daha iyidir. Üstelik Muhammed ölmüş, Tulayha ise hayatta bulunuyor." demişti. Bunun üzerine Tulayha'ya tabi olmuş, Gatafanlılar da O'nu izlemişti. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in elçileri Yemame'den Esed'den, ve başkalarından geldiğinde Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat etmiş bulunuyordu. Bu nedenle mektuplarını Hz. Ebu Bekir'e sunmuş ve O'na Müseylime ile Tulayha'nın durumunu bildirmişlerdi. Bunun üzerine Hz. Ebu Bekir onlara: "Diğer emirlerinizin elçileri ve başkaları sizin nitelendirdiğiniz durumdan daha da beterini bildirmek üzere, bekleyiniz." dedi. Gerçekten de durum böyle oldu. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in emirlerinin mektupları dört bir taraftan geliyor ve Arapların tamamen ya da kısmen isyan ettiklerini ve Müslümanlara musallat olduklarını bildiriyordu. Ebu Bekir (r.a.) ise, Resıllullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in gönderdiği elçiler aracılığıyla nasıl savaş emrini veriyor idiyse, öylece emir veri-yordu. Elçilerini emirleriyle donatıp geri gönderiyor, onların elçilerinin peşine başka elçiler gönderiyordu. Onlarla yaptığı bu görüşmelerle Usame'nin gelişi için vakit kazanıyordu. O sırada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Kuza'a ile Kelb üzerindeki emirleri İmru'u'l-Kays bin el-Asbağ el-Kelbi, Kayn üzerinde Amr bin el-Hakem, Sa'ad-Hüzeym üzerinde Muaviye elValibi bulunuyor idi. Vediatu'l-Kelbi kendisine uyanlarla birlikte irtidat etmiş, Imru'u'l-Kays ise dini üzerinde kalmıştı. Kayn'lı Zümeyl bin Kutba irtidat etmiş, Amr ise dini üzere kalmıştı. Sa'ad-Hüzeym'den Muaviye de kendisine uyanlarla birlikte irtidat etmişti. Hz. Ebu Bekir (R.A.) Imru'u'l-Kays'a (ki Hazreti Hüseyn'in kızı Sükeyne'nin dedesidir) mektup yazdı. O da Vedia ile Amr üzerine yürüdü. Zümeyl ile Muaviye el-Uzri'yi beklemeye başladı. Bu sırada Usame'nin süvarileri Kuza'a'lıların yurdunun tam ortasına geldi. Onların üzerine bir hücum tertipleyip ganimetI er alarak salimen geri döndüler.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

TULAYHA el-ESEDİ'NİN HABERİ