İBNÜ’L-ESİR |
2. CİLT İSLAM’IN DOĞUŞU MEKKE... ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi |
ÖMER bin
HATTAB'IN MÜSLÜMAN OLMASI
Ömer
otuz dokuz erkek ve yirmi üç kadının İslam'a girmesinden sonra İslam'a
girmiştir. Kırk erkek ve on bir kadından sonra Müslüman olmuştur, denildiği
gibi; kırk beş erkek ve yirmi bir kadın Müslüman olduktan sonra Müslüman
olmuştur da diyenler vardır. Ömer oldukça güçlü, kuvvetli ve kahraman
birisiydi. Müslümanların Habeşistan'a hicret etmesinden sonra İslam'a girmişti.
Ömer, İslam'a girinceye kadar Peygamber Efendimiz' in ashabı Kabe'nin yanında
açıktan açığa namaz kılamıyorlardı. Ömer İslam'a girdikten sonra Kabe'de hem
kendisi hem de Peygamber'in ashabı onunla birlikte namaz kılıncaya kadar Kureyş
'le çarpıştı, mücadele etti.
Hamza
bin -Abdülınuttalib de O'ndan önce Müslüman olmuştu. Böylece Müslümanlar bu iki
kişi ile güçlenmiş 'oldular. (Kureyş'liler de) Bu iki kişinin Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i ve Müslümanları koruyacaklarını iyiden iyiye
anladılar.
Amir
bin -Rabia'nın eşi Ebu Hasme'nin kızı Um Abdullah dedi ki: Habeşistan'a gitmek
için hazırlanıyorduk. Amir de bazı ihtiyaçları için dışarıya çıkmıştı. Bu
sırada Ömer çıkageldi. Yanıma gelip durdu. O zamana kadar O'ndan çok büyük bela
ve musibetler görmüştük. Şöyle sordu: "Ey Um Abdullah gidecek
misiniz?" Ben de O'na: "Evet, Allah'a yemin ederim, Allah'ın arzından
çıkıp gideceğiz. Siz bizlere çok eziyetlerde bulundunuz, bizi kahrettiniz. Olur
ki Allah bize bir kurtuluş nasip eder" deyince şöyle dedi: "Allah
sizinle beraber 'olsun." Bu sözü söylerken Ömer'in 'oldukça yumuşamış ve
üzülmüş 'olduğunu gördüm. Um Abdullah anlatmasına şöyle devam etti: Amir geri
dönünce O'na şöyle söyledim: "Ömer'in ne kadar inceldiğini ve bizim için
ne kadar üzüldüğünü bir görseydin." Amir bana: "Müslüman olmasını mı
umdun?" deyince Ben: "Evet" dedim. Bu sefer Amir bana şöyle
söyledi: "Hattab'ın eşeği Müslüman 'olmadıkça Ömer Müslüman 'olacak
değildir." Çünkü Amir, Ömer'in kabalığından ve Müslümanlara katılığından
çok şeyler görmüştü. Allahü Teala O'na hidayet vermiş ve böylece Ömer daha önce
Müslümanlara karşı 'olan çetinliğinden daha büyük ölçüde 'olmak üzere kafirlere
karşı bir tavır almıştı.
Ömer'in
Müslüman olmasının nedenine gelince: Onun kız kardeşi Fatıma bint Hattab, Said
bin -Zeyd bin -Amr el-Adevi'nin hanımı idi. İkisi de İslam dinine girmiş ve
Müslüman olduklarını Ömer'den gizliyorlardı. Nuaym bin -Abdullah en-Nahham
el-Adevi de aynı şekilde Müslüman 'olmuş ve kavminden çekindiği için İslamını
gizlemişti. Habbab bin -Eret de zaman zaman gelip Fatıma'ya Kur'an öğretirdi.
Bir gün Ömer, Nebii ve Müslümanları kastederek kılıcını kuşanmış halde dışarı
çıkmıştı. Müslümanlar o sırada Erkam'ın evinde bulunuyorlardı. Peygamberin
yanında Habeşistan'a hicret etmeyen kırka yakın Müslüman bulunuyordu. Nuaym bin
Abdullah yolda Ömer'e rast gelerek: "Nereye gitmek istiyorsun ya
Ömer?" diye sorunca Ömer: "Kureyşi bölen ve onların dinlerini
ayıplayan Muhammed'i bulmak ve onu öldürmek istiyorum." deyince Nuaym
şöyle dedi: "Allah'a yemin ederim nefsin seni aldatıyor. Sen Muhammed'i
öldürdükten sonra Abdu Menaf'Oğulları seni yeryüzünde sağ bırakır mı
zannedersin? Kendi ailene gidip onların işlerini bir düzene koysana ... "
Ömer: "Benim hangi ailemden söz ediyorsun?" diye sorunca Nuaym:
"Senin enişten ve amcan oğlu Said bin Zeyd ile kız kardeşin Fatima'yı
kastediyorum. Allah'a yemin ederim bunların ikisi de Müslüman olmuş
bulunuyor." dedi.
Ömer
geri dönüp onların yanına vardı. Yanlarında onlara Kur'an-ı Kerim öğretmek
üzere Habbab bin el-Eret de vardı. Bunlar Ömer'in sesini işitince Habbab
gizleniverdi. Fatima da Kur'an sayfasını alarak elbisesinin içerisine bıraktı.
Ömer de Habbab'ın sesini işitmiş bulunuyordu. "Bu ses de ne
oluyordu?" diye sorunca, Fatıma ve eşi Said: "Yanılıyorsun bir şey
işitmiş değilsin" dediler. Ömer: "Hayır işittim, ben sizin ikinizin
de Muhammed'e tabi olduğunuzun haberini aldım" diyerek eniştesi Said bin
-Zeyd'e bir darbe indirdi. Bu sefer Ömer'in kız kardeşi kalkıp Ömer'i kocasını dövmekten
alıkoymak istediyse de ona da vurdu ve kız kardeşini yaraladı. Ömer'in bunu
yaptığını görünce kız kardeşi: "Evet, biz Müslüman olduk Allah'a ve
Resulüne iman ettik, istediğini yapabilirsin" diye çıkıştı.
Ömer,
kız kardeşinin kanlar içerisinde olduğunu görünce pişmanlıkla:
"Muhammed'in ne getirdiğini görmem için az önce okuduğunuzu işittiğim şu
sahifeyi bana veriver" deyince kız kardeşi şöyle söyledi: "Bizler, bu
sahifeye zarar vermenden korkuyoruz." Bunun üzerine Ömer bu sahifeyi aynen
geri vereceğine dair yemin etti. Kız kardeşi Fatıma O'nun İslam'a gireceğini
ümit etti ve: "Sen şirk üzeresin ve pissin. Oysa böyle bir sahifeye ancak
temiz olan kimseler el sürebilir" diye söyledi. Bunun üzerine Ömer kalkıp
gusletti. Fatıma da sahifeyi teslim etti. Ömer sahifeyi okudu. Sahifede Ta-Ha
Suresi'nin baş tarafı vardı. Bunun bir kısmını okuyunca kendi kendisine:
"Bu söz ne kadar güzel ve ne kadar şereflidir" diye söylendi. Habbab
bu sözleri işitince saklandığı yerden çıkarak şunları söyledi: "Ey Ömer,
ben Allahü Teala'nın Peygamberin duasını senin hakkında kabul ettiğini ümit
ediyorum. Dün Peygamber Efendimizin şöyle dediğini işittim: ''Allah'ım, İslam'ı
ya Ömer bin Hattab ile ya Ebu'I-Hakem bin -Hişam ile güçlendir.'' Allah'tan
kork, Allah'tan kork Ey Ömer." Bunun üzerine Ömer: "Ey Habbab, bana
Muhammed'in nerede olduğunu söyleyiver. O'nun yanına gidip İslam'a
gireceğim." Bunun üzerine Habbab, Peygamber'in nerede olduğunu söyledi.
Ömer de kılıcını alıp Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ve arkadaşlarının
bulunduğu yere vardı. Kapıyı çaldı. Aralarından birisi kalkıp kapı aralığından
baktı, kılıcını kuşanmış olarak Ömer'i görünce Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e bunu bildirdi. Bunun üzerine Hamza şöyle söyledi: "O'na izin
ver, girsin. Eğer bir hayır isteyerek gelmiş se biz bu hayrı bol bol veririz.
Bir kötülük isteyerek gelmiş se kendi kılıcıyla O'nu öldürürüz. "
Ömer'e
içeri girmesi için izin verildi. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kalkıp
kendisiyle karşı karşıya gelinceye kadar gitti. Elbisesinden yakalayarak çok
şiddetli bir şekilde sarstı ve: "Buraya ne için geldin? Allahü Teala senin
başına bir musibet indirmeyinceye kadar bu durumundan vaz-geçmeyecek
misin?" Ömer: "Ey Allah'ın Resulü, ben Allah'a ve O'nun Resulüne iman
etmek üzere geldim." deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
tekbir getirdi ve böylece o evde bulunanların hepsi Ömer'in artık Müslüman
olduğunu anladılar. Ömer Müslüman olduktan sonra sordu: "Kureyş arasında
haberi en çabuk alıp götüren kimdir?" "Cemil bin Ma'mer
el-Cumahi'dir" diye söylenince Cemil'in yanına gidip ona, İslam dinine
girip Müslüman olduğunu söyledi. Cemil, hemen Mescide doğru gidiverdi. Ömer de
peşine takıldı. Cemil: "Ey Kureyş topluluğu, haberiniz olsun Hattab'ın
oğlu dinini bırakıp sapıklığa girmiş bulunuyor." diye bağırıyor, Ömer de
arkasından: "Hayır yalan söylüyorsun, bilakis ben Müslüman oldum"
diye söylüyordu. Orda hazır bulunan Kureyşliler ayağa kalktılar. Güneş
yükselinceye ve Ömer de bitkin düşünceye kadar birbiriyle çarpışıp durdular.
Sonunda Ömer yorgunluktan yere çöktü. Onlar da başında toplanmış
bulunuyorlardı. Onlara: "İstediğinizi yapınız. Eğer üç yüz kişi olmuş
olsaydık ya biz size bu şehri bırakır giderdik yahut da siz burayı bırakıp
giderdiniz" diye söyledi. Bununla Mekke'yi kastediyordu.
Onlar
bu halde iken üzerinde güzel bir elbise bulunan bir yaşlı gelip: "Ne
oluyor?" diye sorunca çevresindekiler: "Ömer dininden döndü"
dediler. Bunun üzerine adam: "Ne istiyorsunuz O'ndan, bir adam kendisi
için bir iş seçmiş bulunuyor? Adiyoğulları'nın bu kişilerini size teslim
edeceklerini mi zannediyorsunuz? Adamı bırakıp gidiniz" diye söyledi. Bu
adam As bin Vail es-Sehmi idi.
Ömer
der ki: "Ben, Müslüman olduktan sonra Hişam'ın oğlu Ebü Cehil'in kapısına
gidip, kapısını çaldım. Kapıya çıkıp bana: ''Ey kardeşimin oğlu, merhaba.
Buraya niçin geldin?" diye sorunca ben de, sana İslam dinine girdiğimi ve
Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e iman ettiğimi, getirdiklerini
doğruladığımı haber vermeye geldim.'' deyince Ebü Cehil kapıyı yüzüme
kapatarak: ''Allah seni de bu getirdiğin haberi de kahretsin'' dedi."
Ömer'in
Müslüman olması ile ilgili olarak başka şeyler de söylenmiştir.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
PEYGAMBER (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'İ ve MÜSLÜMANLARI BOYKOT