İBNÜ’L-ESİR

1. CİLT

 İSLAM ÖNCESİ      ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

ENSAR'IN MEDİNE ÜZERİNDEKİ HAKİMİYETİ, YAHUDİLERİN ZAYIF DURUMA DÜŞMELERİ VE FITYUN'UN ÖLDÜRÜLMESİ

 

Yukarıda bahsettiğimiz üzere, Ensar (Evs ve Hazrec) Medine'ye geldiğinde, hakimiyet Yahudilerin elinde bulunuyordu. Onların bu hakimiyetIeri ise, Yahudi asıllı olan Fityun'un onların başına geçmesine kadar devam etti. Fityun aslında İsrailoğulları'ndan bir Yahudi idi, fakat daha sonra Sa'lebeoğulları'nın tarafına geçip onlara intisap etmişti ve çok kötü bir kişiydi. Onun döneminde Yahudiler her hangi bir kadınla evlendikleri zaman zifaftan önce evlenmek istedikleri kadını Fityun'a takdim eder ve bu kötü duruma boyun eğerlerdi. Fityun'un aynı hareketi Evs ve Hazrec kabilelerine de yaptığı rivayet edilmektedir.

 

Hazrec Kabilesi'nden Malik bin Aclan es-Salimi'nin kız kardeşi evlenmişti. Zifaf vaktinin yaklaştığı bir sırada kardeşi Malik'in de hazır bulunduğu aile meclisinden baldırları çıplak olarak çıkmıştı, bunun üzerine kardeşi Malik: "Çok kötü bir harekette bulundun." dedi, kız kardeşi ise Malik'e: "Bu gece bana yapılacak hareket baldırlarımı açmamdan daha kötüdür, çünkü kocam olmayan birisinin yanına götürüleceğim." dedi ve geri döndü. Bunun üzerine Malik kız kardeşinin yanına girip: "Düşündüğün bir plan var mı?" diye sordu, kız kardeşi: "Evet, bir planım var, fakat siz ne düşünüyorsunuz?" dedi. Malik: "Ben kadınlar ile birlikte içeri gireyim, sonra onlar dışarı çıkıp Fityün yanınıza geldiğinde onu öldüreyim." diye karşılık verdi. Kız kardeşi Malik'in bu planını uygun gördü ve ona: "Bu planını uygula." dedi. Sonra kadınlar Malik'in kız kardeşini alıp Fityun'a götürdüler, Malik de kılıcını kuşanıp kadın kılığına bürünerek onlarla beraber gitti. Nihayet kadınlar Malik'in kız kardeşini içeride bırakıp dışarı çıktıklarında Fityün hemen onun yanına daldı ve Malik kılıcını çekip onu öldürdü, sonra oradan kaçıp uzaklaştı.

 

Şairlerden birisi bu hususla ilgili olarak şu mealdeki mısraları söylemiştir: "Acaba kadınların/zın zifaf hediyesini Fityun 'un ödemesi talihinizin bir hükmü müdür? Böyle verilen bir hüküm ne kadar çirkindir? Nihayet Malik vurduğu bir kılıç darbesiyle içinden koyu kırmızı kanlar çıkartarak onu öldürdü. "

 

Daha sonra Malik bin Aclan memleketinden kaçıp Şam'a (Suriye'ye) gitti ve Gassan hükümdarlarından ''Ebü Cübeyle'' künyesiyle bilinen hükümdar Ubeyd bin Salim bin Malik bin Salim'in yanına geldi. Ebü Cübeyle, Gadb bin Cüşem bin Hazrec'in oğullarından birisiydi ve onların başına geçip hükümdar olmuş, kabilesi arasında üstün bir şerefe ulaşmıştı. Bir rivayete göre, Ebu Cübeyle'nin hükümdar olmadığı, fakat Gassan Hükümdarı'nın katında büyük bir itibara sahip olduğu söylenir. Doğru olan da budur, çünkü Gassan hükümdarlarının arasında böyle bir isim bulunmamaktadır. Aynı zamanda biraz önce zikredildiği üzere, Ebu Cübeyle'nin Hazrec'den olduğu ifade edilmişti.

 

Malik bin Aclan, Ebu Cübeyle'nin huzuruna girince önce ona Fityun'un yapmış olduğu kötülüğü anlattı, onu öldürdüğünü bildirdi ve bundan sonra kendisinin geri dönemeyeceğini söyledi; bunun üzerine Ebu Cübeyle, Yahudiler zelil ve perişan olup Evs ve Hazrec kabileleri Medine'nin en şerefli ahalisi oluncaya kadar hiç bir koku sürünmeyeceğine ve kadınlara yaklaşmayacağına dair Allah'a and içti.

 

Sonra Ebu Cübeyle büyük bir kalabalıkla birlikte Şam'dan yola çıktı ve kendisini Yemen'e gidiyormuş gibi gösterip Medine'ye geldi; ''Zü Hurud'' denilen yere inip konakladı. Bu arada niyetinin ne olduğunu Hazrec ve Evs kabilelerine bildirdi, sonra haber salıp Yahudiler'in ileri gelenlerini yanına çağırdı ve onlara ihsanda bulunma niyetinde olduğunu izhar etti. Bunun üzerine Yahudiler'in ileri gelenleri kendilerine en yakın olan kimselerle birlikte Ebu Cübeyle'nin yanına geldiler ve kapısının önünde toplandılar. Ebu Cübeyle teker teker içeriye alınmalarını emretti ve içeri alınanları baştan sona kadar öldürdü. Ebu Cübeyle'nin onları öldürmesinden sonra Evs ve Hazrec kabileleri Medine'nin en şerefli ahalisi haline geldiler, hurmalık ve mesken edinme konusunda onlara ortak oldular.

 

Hazrec Kabilesi'nden Ramk bin Zeyd, Ebu Cübeyle'yi bir kaside ile methederek onun hakkında şu mealdeki mısraları söylemiştir:

 

"Ebu Cübeyle, yer yüzünde yürüyenlerin en hayırlısı, yeminini yerine getirenlerin en vefalısı, iyilikte bulunmak bakımından onların en iyisi ve iyi kişilerin yolunu tanımak cihetinden onların en bilgilisidir. Mühim günler ve savaşlar bize kılıcı çelik kırıntılarını tutup toplayan bir koç (yani Ebu Cübeyle gibi bir yiğit) bıraktı. "

 

Ebu Cübeyle, Ramk bin Zeyd'in arık ve nahifliğine bakarak onun söylediği bu kaside ile bedeni arasında bir irtibat kurup: "Kötü bir kap içerisinde güzel bir bal." dedi; bunun üzerine Ramk bin Zeyd: "Kişinin değeri, en küçük iki organı, yani kalp ve diliyle belli olur." karşılığını verdi. Bundan sonra Ebu Cübeyle tekrar Şam'a döndü.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

SÜMEYR SAVAŞI