İBNÜ’L-ESİR

1. CİLT

 İSLAM ÖNCESİ      ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

İBRAHİM’İN VEFATI VE KENDİSİNE İNDİRİLEN SAHİFELERİN SAYISI

 

Bir rivayette bildirildiğine göre, Allah (C.C.) Hz. İbrahim'in ruhunu kabzetmek istediği zaman, onun yanına yaşlı bir insan suretinde ölüm meleği Hz. Azrail'i gönderdi. Bir gün Hz. İbrahim misafırlerine yemek ikram ederken, sıcak bir havada yaşlı birinin yaya olarak geldiğini gördü. Bunun üzerine Hz. İbrahim, yanına gelmesi için ona bir merkep gönderdi. O da merkebe binip Hz. İbrahim'in yanına geldi. Bu ihtiyar insan Hz. İbrahim tarafından kendisine takdim edilen yemeği yerken ağzına götürmek istediği lokmayı önce gözüne ve kulağına sokuyor, ancak bundan sonra ağzına götürebiliyordu. Aynı zamanda yediği yemek hemen def-i hacet mahallinden dışarı çıkıyordu. Hatta İbrahim (A.s.) Rabb'inden, kendisi ölüm isteyinceye kadar onun ruhunu kabzetmemesini istemişti. Bir ara Hz. İbrahim ihtiyara: "Ey ihtiyar! Neden böyle yapıyorsun?" diye sordu. İhtiyar ona: "Ey İbrahim! Bunları bana ihtiyarlık yaptırıyor" diye cevap verdi. Hz. İbrahim ona: "Kaç yaşındasınız?" diye sordu. O, yaşını söylediğinde Hz. İbrahim'den iki yaş daha büyük olduğu anlaşıldı. Bunun üzerine Hz. İbrahim: "Benim de bu ihtiyar gibi olmam için iki yıl kalmış" dedi ve ellerini kaldırıp: "Ey Rabb'im!. Hemen ruhumu kabzet" diye yalvardı. Hz. İbrahim'in bu sözleri üzerine ihtiyar ayağa kalkıp onun ruhunu kabzetti. Böylece Hz. İbrahim (A.S.) iki yüz yaşında iken vefat etti.

 

Bir rivayette Hz. İbrahim'in yüz yetmiş beş yaşında iken vefat ettiği söylenir. Bana göre bu rivayet hakkında biraz düşünmek gerekir. Çünkü Hz. İbrahim'in, kendisinden iki veya daha fazla yaş büyük olan birisini görmesi mümkündür. Zira iki yüz yıl yaşayan birinin, kendisinden bu kadar küçük bir farkla büyük olan birisini gayet kolaylıkla görmesi imkan dahilindedir. Fakat rİvayet bu şekilde yani yüz yetmiş beş yıl tarzında nakledilmiştir.

Diğer taraftan İbrahim (A.S.) Hz. Nuh'un uzun ömürlü olduğunu, hatta uzun müddet yaşamasına rağmen bu adamda (ihtiyar insan suretindeki ölüm meleğinde) gördüğü davranışların onda olmadığını da biliyordu.

 

Ebü Zerr (R.A.)'in rivayet ettiği bir hadiste Hz. Peygamber (s.a.v.): Allah (C.C.) Hz. İbrahim'e on sahife indirmiştir.'' buyurdular. Bunun üzerine Ebü Zerr: "Ey Allah'ın Resulü! Bu sahifelerde neler vardı?" diye sorduğunda Hz. Peygamber (s.a.v.): ''Bütün sahifelerdekiler, emsal (örnek) sözlerden ibarettir.'' buyurdular. Mesela, bu emsalden bir tanesi şudur: "Ey halkın başına geçen mağrur hükümdar! Ben seni dünya servetini birbiri üzerine yığınak için değil, mazlumun hakkını zalimden alarak onun bana dua etmesine ihtiyaç bırakmaman için gönderdim. Zira ben, kafir dahi olsa mazlumun duasını geri çevirmem."

 

Ayrıca bu sahifelerdeki emsalden birisi de şudur: "Akıl sahibi olup da nefsine mağlup olmamış kişi için günün içerisinde belirli saatleri olmalıdır. Bu saatlerin birinde Rabb'ine münacat edip yalvarmalı, diğerinde Allah'ın yarattığı varlıklar hakkında tefekküre dalmalı, bir diğerinde nefsini muhasebe etmeli, bir başka saatte ise helalinden yiyecek ve içeceklerin temini ile meşgul olmalıdır. Akıllı olan kimse ancak üç şey için yer değiştirip intikal de bulunur. Bunlar: Ahireti için hazırlanmak, hayati ihtiyaçlarım düzene koymak ve haram olmayan nesnelerden faydalanıp lezzet almaktır. Akıllı kişi zamanını iyi değerlendirmeli, kendi durumuna yönelmeli ve dilini muhafaza etmelidir. Sözünü

mesuliyet bakımından) amelden sayanın konuşması az olur ve ancak kendisi için lüzumlu ve faydalı olan şeyleri konuşur."

 

Anlatıldığına göre, yeryüzünde ilk sünnet olan, ilk defa misafir kabul eden ve ilk şalvar giyen Hz. İbrahim'dir.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

İBRAHİM (A.S.)'İN OĞLU HZ. İSMAİL'İN VE İSHAK’IN ÇOCUKLARI