İBNÜ’L-ESİR

1. CİLT

 İSLAM ÖNCESİ      ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

İBRAHİM’İN (A.S.) OĞLU İSMAİL’İN VE İSHAK’IN ÇOCUKLARI

 

HZ. İBRAHİM (A.S.)'İN OĞLU HZ. İSMAİL'İN ÇOCUKLARI

 

Biz daha önce yukarıda Hz. İsmail'in Harem'de (Mekke'de)ki ikametini, Cürhüm'den bir kadınla evlendiğini, babası Hz. İbrahim'in emriyle bu kadını boşayıp sonra -Hz. İbrahim'in: "Kocana söyle, kapısının eşiğinden memnun oldum" dediği- Mudad el-Cürhümi'nin kızı Seyyide ile evlendiğini anlatmıştık.

 

Hz. İsmail'in Seyyide adındaki bu hanımından on iki erkek çocuğu olmuştur. Bunlar: Nabit, Kaydar, İzil (İbdil ?), Mişa, Mesma', Rama (?), Maş (Mas ?), Azer, Katura, Kafes, Tamya ve Kaydman'dır.

 

İddia edildiğine göre Hz. İsmail yüz otuz yedi yıl yaşamıştır. Hz. İsmail'in iki oğlu Nabit ve Kaydar'dan Allah (C.C.) Arapları türetmiştir. Allah (C.C.) Hz. İsmail'i Peygamber olarak Amalik'a ve Yemen kabilelerine göndermiştir. Hz. İsmail'in bu oğullarının adları benim burada zikrettiğim şekillerin dışında da telaffuz edilip zaptedilmiştir.

 

Hz. İsmail ölüm döşeğinde iken kardeşi Hz. İshak'ı yanına çağırıp ona vasiyetini yapmış ve kızını kendi oğlu İs bin İshak ile evlendirmesini ondan istemiştir. Hz. İsmail (A.S.) annesi Hacer'in Hıcr'deki kabrinin yanına defnedilmiştir.

 

HZ. İBRAHİM (A.S.)'İN OĞLU HZ. İSHAK ve ÇOCUKLARI

 

Rivayet edildiğine göre, Hz. İshak Betvil'in kızı Rafka ile evlendi ve bu hanımdan onun İs ve Ya'kub adlarında ikiz oğlu dünyaya geldi. İs, Ya'kub'dan önce doğmuştu. Hz. İshak, bu çocukları doğduğu zaman altmış yaşındaydı. Bundan sonra Hz. İshak'ın oğlu İs amcası İsmail (A.S.)'in kızı Nesme ile evlendi ve bu evlilikten Rum adındaki oğlu dünyaya geldi. Bütün sarışın renkli kavimler Rum'un evladından türemişlerdir. Bazıları, Üşban'ların (çil ve kızıl çehrelilerin) da onun evladından meydana geldiğini söylerler.

 

Hz. İshak'ın oğlu Ya'kub yani İsrail ise dayısı Leban bin Betvil'in kızı Leyya ile evlenmiş ve bu evlilikten Rubil, Şem'un, Lava, Yahuda, Zebalun, Lişhar, -bir rivayette Vişhar- adlarındaki oğulları dünyaya gelmiştir. Rubil ise Ya'kub'un çocuklarının yaşça en büyükleridir. Hz. Ya'kub, hanımı Leyya ölünce hanımının kız kardeşi yani baldızı Rubil ile evlenmiş, bu hanımından Yusuf ile Bünyamin adlarındaki oğulları dünyaya gelmiştir. Bünyamin kelimesi ''metin, güçlü'' manalarına gelen Arapçadaki ''şeddad'' kelimesinin karşılığıdır.

 

Ayrıca iki cariyeden Hz. Ya'kub'un Dan, Neftali, Cad ve Eşr adlarında dört erkek çocuğu daha dünyaya gelmiş, böylece erkek çocuklarının sayısı on ikiye ulaşmıştır.

 

Süddi anlatıyor: "Hz. İshak bir kızla evlendi ve bu kız iki oğlan çocuğuna hamile kaldı. Nihayet doğum zamanı gelince Ya'kub, kardeşi ve ikizi olan İs'ten önce annesinin rahminden çıkmak istedi. Bunun üzerine İs kardeşi Ya'kub'a: ''Allah'a yemin ederim ki, eğer benden önce çıkmağa çalışırsan, annemin karnında iken buna mani olacağım ve muhakkak surette annemi öldüreceğim.'' dedi. Bu durum karşısında Ya'kub geri çekildi ve İs ondan önce doğdu. Ya'kub ise onun ökçesinden tutup hemen onun peşinden çıktı. İşte bu yüzden Ya'kub'a bu ad verildi; kardeşi İs ise Ya'kub'a karşı koyup isyan ettiği için bu adı aldı. İs babası İshak tarafından, Ya'kub ise annesi tarafından daha çok seviliyordu. Ayrıca İs avcılıkla meşgulolurdu. Bir gün, babası İshak (A.S.) yaşlanıp gözleri kapanınca oğlu İs'e: ''Yavrucuğum! Bana av eti getir, yanıma yaklaş, babamın bana yapmış olduğu duayı ben de sana yapayım'' dedi. İs'in vücudu kıllı, Ya'kub'unki kılsızdı. Anneleri ise babaları İshak'ın söylediği sözleri işitmişti. Yakub'u daha çok seven annesi ona: ''Ey oğulcağızım! Hemen bir koyun kes, etini kebap yap, koyunun postunu üzerine geçir, kebap edilmiş koyunu babana takdim et ve ona: 'Ben, oğlun İs'im de' dedi.'' Ya'kub da annesinin tavsiyesine uyarak bu işi yaptı. Üzerinde koyun postuyla babasının yanına gelen Ya'kub: ''Babacığım! Buyurun yiyin!'' dedi. Hz. İshak: ''Sen kimsin?'' diye sordu. Ya'kub ise: ''Ben oğlun İs'im'' diye cevap verdi. Bunun üzerine İshak (A.S.) elini Ya'kub'un vücuduna dokundurunca: vücut İs'in vücudu, fakat kokusu Ya'kub'undur'' dedi. Bu sırada Ya'kub'un annesi Hz. İshak'a: ''O İs'tir; buyurun yiyin!'' dedi. Bunun üzerine Hz. İshak Ya'kub'un takdim ettiği kebap etten yedi ve onun için neslinden peygamberler ve hükümdarlar getirmesi için Allah'a dua etti."

 

Ya'kub, babası İshak (A.S.)'ın yanından ayrıldıktan hemen sonra avdan dönmüş olan İs babasının yanına geldi ve ona: "Babacığım! İstediğin avı getirdim" dedi. Babası İshak ise ona: "Yavrucuğum! Kardeşin Ya'kub senden daha çabuk davrandı" dedi. Bunun üzerine İs, Ya'kub'u öldüreceğine dair yemin etti. Bu durum karşısında Hz. İshak oğlu İs'e: "Bir duam daha var, onu da senin için yaparım" dedi ve: "Zürriyetinin sayısı toprak sayısınca çok olsun ve başlarına kendilerinden başkası geçmesin" diye duada bulundu.

Bundan sonra Ya'kub kardeşi İs'ten korktuğu için dayısının yanına kaçtı, Fakat o, dayısının yanına giderken geceleri yoluna devam ediyor, gündüzleri ise bir yere saklanıp gizleniyordu. Bundan dolayı Ya'kub'a ''İsrail'' adı verildi.

 

Daha sonra Ya'kub dayısının iki kızıyla evlenip onları beraberce nikahı altına aldı. Bundan dolayı Allah (C.C.): '' ..İki kız kardeşle birden evlenmek de size haram kılındı. Ancak geçmişteki evlilikler müstesna .. '' (Nisa suresi, ayet 23) buyurur. Hz. Ya'kub'un bu iki hanımdan çocukları oldu. Hz. Ya'kub'un hanımı Rubil oğlu Bünyamin'i doğurduktan sonra lohusalık günlerinde vefat etti. Hz. Ya'kub Beytü'l-makdis (Kudüs)'e geri dönmek istediği zaman dayısı ona bir koyun sürüsü verdi. Fakat göç ettikleri vakit yanlarında harcayacakları bir şeyleri yoktu. Bunun üzerine Ya'kub'un hanımı Yusuf'a: "Babamın putlarından bir put çal, yolda giderken satar, parasını harcarız" dedi. Yusuf da Ya'kub'un hanımının babasına ait olan putlardan bir put çalıp getirdi.

 

Hz. Ya'kub, annelerinden yetim kaldıkları için oğullarından Yusuf ile Bünyamin'i çok seviyordu. Bu arada Ya'kub çobanlarından birine: "Eğer biri gelip de size: 'Kimsiniz?' diye sorarsa: 'Biz İs'in köleleri, Ya'kub'un çobanlarıyız, dersiniz" diye tembih etmişti. İs, onlarla karşılaştığında: "Onlardan kim olduklarını" sordu. Çobanlardan birisi yukarıdaki cevabı verince Ya'kub'a dokunmadı. Bunun üzerine Ya'kub Şam'a inip yerleşti.

Hz. İshak yüz altmış yaşında iken Şam'da vefat etti ve babası İbrahim (A.S.)'in yanına defnedildi.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA

 

EYYUB (A.S.)'UN KlSSASI