2 - باب
مَا جَاءَ فِي
صَلاَةِ
الْكُسُوفِ
2. Küsuf Namazıyla İlgili
Diğer Rivayetler
حَدَّثَنِي
يَحْيَى،
عَنْ
مَالِكٍ،
عَنْ هِشَامِ
بْنِ
عُرْوَةَ،
عَنْ
فَاطِمَةَ
بِنْتِ
الْمُنْذِر،
عَنْ
أَسْمَاءَ
بِنْتِ أبِي
بَكْرٍ
الصِّدِّيقِ،
أَنَّهَا
قَالَتْ : أَتَيْتُ
عَائِشَةَ
زَوْجَ
النَّبِيِّ r حِينَ خَسَفَتِ
الشَّمْسُ،
فَإِذَا
النَّاسُ قِيَامٌ
يُصَلُّون،
وَإِذَا هِيَ
قَائِمَةٌ تُصَلِّي،
فَقُلْتُ :
مَا
لِلنَّاسِ ؟
فَأَشَارَتْ
بِيَدِهَا
نَحْوَ
السَّمَاءِ
وَقَالَتْ :
سُبْحَانَ
اللَّهِ،
فَقُلْتُ :
آيَةٌ ؟
فَأَشَارَتْ
بِرَأْسِهَا
أَنْ نَعَمْ،
قَالَتْ :
فَقُمْتُ
حَتَّى
تَجَلاَّنِي
الْغَشْيُ،
وَجَعَلْتُ
أَصُبُّ
فَوْقَ
رَأْسِي
الْمَاءَ، فَحَمِدَ
اللَّهَ
رَسُولُ
اللَّهِ r
وَأَثْنَى
عَلَيْهِ،
ثُمَّ قَالَ : «
مَا مِنْ
شَيْءٍ
كُنْتُ لَمْ
أَرَهُ
إِلاَّ قَدْ
رَأَيْتُهُ
فِي مَقَامِى
هَذَا،
حَتَّى الْجَنَّةُ
وَالنَّارُ،
وَلَقَدْ
أُوحِيَ
إِلَيَّ
أَنَّكُمْ
تُفْتَنُونَ
فِي
الْقُبُورِ
مِثْلَ، أَوْ
قَرِيباً،
مِنْ
فِتْنَةِ
الدَّجَّالِ -
لاَ أَدْرِي
أَيَّتَهُمَا
قَالَتْ
أَسْمَاءُ -
يُؤْتَى
أَحَدُكُمْ
فَيُقَالُ
لَهُ : مَا
عِلْمُكَ
بِهَذَا
الرَّجُل،
فَأَمَّا
الْمُؤْمِنُ،
أَوِ الْمُوقِنُ
- لاَ أَدْرِي
أَيَّ ذَلِكَ
قَالَتْ
أَسْمَاءُ –
فَيَقُولُ :
هُوَ
مُحَمَّدٌ
رَسُولُ
اللَّهِ،
جَاءَنَا
بِالْبَيِّنَاتِ
وَالْهُدَى،
فَأَجَبْنَا
وَآمَنَّا
وَاتَّبَعْنَا،
فَيُقَالُ
لَهُ : نَمْ
صَالِحاً،
قَدْ
عَلِمْنَا
إِنْ كُنْتَ
لَمُؤْمِناً،
وَأَمَّا الْمُنَافِقُ،
أَوِ
الْمُرْتَابُ
- لاَ أَدْرِي
أَيَّتَهُمَا
قَالَتْ
أَسْمَاءُ -
فَيَقُولُ :
لاَ أَدْرِي
سَمِعْتُ
النَّاسَ
يَقُولُونَ
شَيْئاً
فَقُلْتُهُ »(
Eba Bekir
es-Sıddîk'in kızı Esma anlatıyor: Güneş tutulduğu zaman Nebiimizin hanımı Hz. Aişe'ye
gitmiştim. Bir de baktım ki herkes namaz kılıyor, o da kılıyordu!
«— Bunlara ne
oldu?» dedim. Hz. Âişe eliyle göğü işaret ederek:
«— Subhanallah!»
dedi.
«— (Allah'ın
kudretini gösteren) bir işaret mi?» dedim. Başıyla «evet» anlamında bir işaret yaptı.
Kalktığında güneş açılmıştı. Ben başımdan su dökmeye başlamıştım. Resûlullah,
Allah'a hamdü senadan sonra şöyle buyurdu:
«—Bu gördüğümü,
daha önce hiç görmemiştim! Cenneti ve cehennemi gördüm. Bana vahyedildiğine
göre sizler kabirde Deccalin imtihanı gibi imtihan edileceksiniz:
Siz getirilir *bu
adam hakkında neler biliyorsun?* diye sorulursunuz. Getirilen eğer mu'min ise
'o, Allah'ın Resulü Muhammed'dir, bize apaçık deliller ve hidayet getirdi biz
de ona uyup iman ettik, ona tabi olduk* der. Bunun üzerine kendisine:
'Rahatça uyu, biz
zaten senin mu'min olduğunu biliyorduk' denir. Getirilen kimse şayet münafıksa
bu soruya:
'Bilmiyorum, halk
onun hakkında bir şeyler söyler, ben de onlar gibi derdim' cevabını verir.»
Diğer tahric: Buharî,
Vudu; Müslim, Salâtu'lKusûf