73 - باب
الإِفْاضَةِ
73. Hacdan Dönüş
حَدَّثَنِي
يَحْيَى،
عَنْ
مَالِكٍ،
عَنْ نَافِعٍ
وَعَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
دِينَارٍ، عَنْ
عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
عُمَرَ،
أَنَّ عُمَرَ
بْنَ
الْخَطَّابِ
خَطَبَ النَّاسَ
بِعَرَفَةَ،
وَعَلَّمَهُمْ
أَمْرَ
الْحَجِّ،
وَقَالَ
لَهُمْ
فِيمَا قَالَ
: إِذَا
جِئْتُمْ
مِنًى،
فَمَنْ رَمَى
الْجَمْرَةَ
فَقَدْ حَلَّ
لَهُ مَا
حَرُمَ عَلَى الْحَاجِّ،
إِلاَّ
النِّسَاءَ
وَالطِّيبَ،
لاَ يَمَسَّ
أَحَدٌ
نِسَاءً
وَلاَ طِيباً،
حَتَّى يَطُوفَ
بِالْبَيْتِ.
Abdullah b. Ömer
anlatıyor: Ömer b. Hattab, Arafat'ta cemaata bir hutbe okuyarak onlara hac
ibadetinin nasıl yapılacağını anlattı. Anlattıkları arasında şunları da
söyledi:
Mina'ya varıp
Cemreleri taşladıktan sonra kadınlarla cima ve koku sürünmenin dışında daha
önce size haram olanlar helal olur. Onun için Beytullah'ı tavaf etmedikçe, hiç
kimse ne hanımı ile münasebette bulunsun, ne de koku sürünsün.