SAHİH-İ MÜSLİM

FİTNELER – KIYAMET ALAMETLERİ

 

23- DECCAL'İN ÇIKMASI, YERYÜZÜNDE KALACAĞI SÜRE, İSA (A.S.)'IN İNMESİ, ONU ÖLDÜRMESİ, HAYIR VE İMAN EHLİNİN GİDİP İNSANLARIN ŞERLİLERİNİN KALMASI VE PUTLARA İBADET ETMELERİ, SUR'A ÜFÜRÜLMESİ VE KABİRLERDE BULUNANLARIN DİRİLTİLMESİ HAKKINDA BİR BAB

 

7307-116/1- Bize Ubeydullah b. Muaz el-Anberi tahdis etti, bize babam tahdis etti, bize Şu'be, Numan b. Salim’DEN şöyle dediğini tahdis etti: Yakub b. Asım b. Urve b. Mesud es-Sekaf'i'yi şöyle derken dinledim: Abdullah b. Amr'ın -kendisine bir adam gelip: bu naklettiğin hadis de ne oluyor? Sen kıyamet şuna ve şuna kopacaktır diyormuşsun demesi üzerine şöyle derken dinledim: Subhanallah -yahut La ilahe illallah ya da bu ikisine yakın bir sözdedi. Neredeyse ebediyyen hiçbir kimseye bir hadis nakletmemeyi içimden geçirdim. Ben sadece şunu söyledim: Sizler kısa bir süre sonra pek büyük bir iş göreceksiniz. Beyt (Kabe) yakılacak, şöyle olacak, şöyle olacak (dedim). Sonra şunları söyledi: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

 

"Deccal ümmetimin arasından çıkacak ve kırk -kırk gün mü yoksa kırk ay mı yoksa kırk yıl mı bilemiyorum- kalacak. Sonra Allah, Meryem oğlu İsa'yı -o sanki Urve b. Mesud'dur- gönderecek. Onu takip edecek ve onu öldürecek. Sonra insanlar yedi yıl kalacaklar. İki kişi arasında bir düşmanlık olmayacak. Sonra Allah, Şam tarafından serin bir rüzgar gönderecek. Yeryüzünde kalbinde zerre ağırlığı kadar hayır yahut iman bulunup da ruhunu kabzetmedik hiçbir kimse kalmayacak. Hatta sizden biriniz bir dağın ta ortasına girse dahi o rüzgar onun olduğu yere girecek ve nihayet onu (ruhunu) kabzedecek." İşte ben bunu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den dinledim. (Allah Rasulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devamla) buyurdu ki: "Böylelikle (şerde) kuş kadar hafif (zalimane) ahlaklan itibari ile saldırgan hayvanlar gibi olan insanların şerıileri kalacak. Ne bir marufu bilecekler ne de bir münkeri inkar edecekler. Şeytan onlara görünecek ve: Davete icabet etmiyor musunuz diyecek. Onlar:

 

Bize ne emredersin diyecekler. Onlara putlara ibadet etmelerini emredecek. Onlar bu halde iken rızıkları bol bol gelecek, geçimleri güzel olacak. Sonra sur'a üflenecek. Onu işitip de o tarafa boynunu çevirip de kulak kabartmayacak kimse kalmayacak. Onu ilk olarak işitecek kişi ise develerinin havuzunu çamurla sıvayan bir adam olacak. Derhal ölüp yere yıkılacak. İnsanlar da ölecekler. Sonra yüce Allah çisinti gibi yahut gölge gibi -şüphe eden Numandır- bir yağmur indirecek. Ondan insanların cesetleri bitecek. Sonra ona {sura} bir defa daha üflenecek. Ansızın ayağa kalkıp bakınacaklar. Sonra ey insanlar! Rabbinizin huzuruna gelin, onları durdurunçünkü onlar sorgulanacaklardır denilecek. Sonra: Cehenneme gidecek kafileyi çıkartın buyurulacak. Onlar kimlerdir denilecek. Her bin kişiden dokuz yüz doksan dokuz kişi denilecek. İşte küçük çocukların saçlarını ağartacağı gün o gündür, baldırın üstünün açılacağı gün o gündür. "

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

7308-117/2- Bana Muhammed b. Beşşar da tahdis etti, bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be, Numan b. Salim'den şöyle dediğini tahdis etti: Yakub b. Asım b. Urve b. Mesud'u şöyle derken dinledim: Bir adamın Abdullah b. Amr'a: Sen kıyametin şöyle şöyle olunca kopacağını söylüyormuşsun dediğini işittim. Abdullah: Size hiçbir şey tahdis etmemeyi içimden geçirdim. Ben sadece şunu söyledim: Sizler kısa bir zaman sonra pek büyük bir iş göreceksiniz. Arkasından beyt (Kabe) yangını çıktı -Şu'be bu ya da buna yakın bir şey söyledi dedi- Abdullah b. Amr dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Deccal ümmetim arasında çıkacak" deyip hadisi (Ubeydullah'ın babası) Muaz'ın hadisi ile aynı şekilde rivayet etti ve hadisi rivayetinde: "Kalbinde zerre ağırlığınca iman olup da {ruhunu} kabzetmedik hiçbir kimse kalmayacak" dedi.

Muhammed b. Cafer dedi ki: Bana Şu'be bu hadisi defalarca tahdis etti ve ben bunu ona arz ettim.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

7309-118/3- Bana Ebu Bekr b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Muhammed b. Bişr, Ebu Hayyam'dan tahdis etti, o Ebu Zür'a'dan, o Abdullah b. Amr'dan şöyle dediğini rivayet etti: Resulutlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den bir hadis belledim ki hala unutmuş değilim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim: "Şüphesiz ayetlerin (kıyamet alametlerinin) ilk ortaya çıkacak olanı güneşin battığı yerden doğması, kuşluk vaktinde dabbe'nin insanların karşısına çıkmasıdır. Hangisi diğerinden önce olursa diğeri pek yakında hemen onun akabinde olacaktır. "

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 4310; İbn Mace, 4069;

 

 

 

7310- .. ./4- Bize Muhammed b. Abdullah b. Numeyr de tahdis etti, bize babam tahdis etti, bize Ebu Hayyan, Ebu Zür' a’DAN şöyle dediğini tahdis etti: Medine'de müslümanlardan üç kişi Mervan b. el-Hakem'in yanında oturdu. Onun ayetlerden (kıyamet alametlerinden) söz ettiğini işittiler: bunların ilk Çıkacak olanı (dedi.) Bunun üzerine Abdullah b. Amr, Mervan'a hiçbir şey demedi. (Yani, bu söylediğinin bir değeri yoktur). Ben, Resulutlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den henüz unutmadığım bir hadis betlemiştim. Resulutlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim deyip hadisi aynı şekilde zikretti.

 

 

 

7311- .. ./5- Bize Nasr b. Ali el-Cahdami de tahdis etti, bize Ebu Ahmed tahdis etti, bize Süfyan, Ebu Hayyam'dan tahdis etti, o Ebu Zür'a'dan şöyle dediğini rivayet etti: Mervim'ın yanında kıyametin kopmasını müzakere ettiler. Bunun üzerine Abdullah b. Amr: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim deyip önceki iki hadisin aynısını zikretti ve "kuşluk vakti" demedi. 

 

 

AÇIKLAMA:          "Allah, Meryem oğlu İsa'yı gönderecek." Yani semadan şeriatimizle hükmeden bir hakim olarak indirecek. Buna dair açıklama daha önce İman Kitabı'nda geçmiş bulunmaktadır. Kadı Iyaz -yüce Allah'ın rahmeti ona- dedi ki: İsa (aleyhisselam)'ın inmesi ve Deccal'i öldürecek olması ehl-i sünnet nezdinde haktır ve sahihtir. Çünkü bu husustaki sahih hadisler bunu gerektirmektedir, akılda da şeriatte de bunu çürütecek hiçbir şey yoktur. O halde bunun Sabit olacağını kabul etmek icab eder. Ancak mutezileden, cehmiyeden ve onlara muvafakat edenlerden bazı kimseler bunu kabul etmeyerek bu hadislerin yüce Allah'ın: "Ve nebilerin sonuncusu" (Ahzab, 40) buyruğu ile Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Benden sona bir nebi yoktur" ve müslümanların de nebimizden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hiçbir nebi gelmeyecek olduğu üzerinde icmaları, onun şeriatinin nesh edilmemek üzere kıyamete kadar ebedi kalacağını ileri sürerek bu hadislerin reddedilmesi gerektiğini söylemişlerdir. Ancak bu bozuk bir delillendirmedir. Çünkü İsa (aleyhisselam)'ın inmesinden maksat onun bizim şeriatimizi nesh edecek ayrı bir şeriati olan bir nebi olarak inmesi değildir. Ne bu hadis-i şeriflerde ne de başkalarında bunu ifade edecek hiçbir şey yoktur. Aksine burada bu hadisler sahih olduğu gibi daha önce İman Kitabı'nda ve başka yerlerde İsa {aleyhisselam)'ın şeriatimizin hükmü ile hükme de cek adaletli bir hakem olarak ineceği ve bizim şeriatimizden insanların bıraktıkları bir takım hususları yeniden canla nd ıracağı belirtilmektedir.

"Bir dağın ta ortasına" ortasına ve içine demektir. Çünkü kebent: her şeyin ortası demektir.

 

"(şerde) kuş kadar hafif (zalimane) ahlakları itibari ile saldırgan hayvanlar gibi olan insanların şerfileri kalacak." İlim adamlarının dediklerine göre bunun anlamı şudur: Bunların şerler üzerine hızlıca atılmaları, şehvetlerini, arzularını yerine getirmeleri, fesada koşTİlaları kuşların uçuşları gibi hızlı olacak. Haksızlık yapıp başkalarına saldırmaktan ve birbirlerine zulmetmekte de saldırgan yırtıcı hayvanların ahlakı gibi bir ahlaka sahip olacaklar.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "O tarafa boynunu çevirip ... " ibaresindeki "Liten: O tarafa boynunu çevirmek" lam harfi kesreli olup son harfi de te' dir. Bu da boynunun yan tarafı, yanı demektir. Asıla ise: Eğecek meylettirecek anlamındadır.

 

"Onu ilk işitecek kişi develerinin havuzunu çamurla sıvayan bir adam olacaktır." Buradaki "yenutu" çamurla sıvar, düzeltir anlamındadır.

 

"Bir çisinti yahut bir gölge gibi" ifadesinde ilim adamlarının dediklerine göre daha sahih olan ettal: çisinti olduğudur. Diğer hadisteki "erkeklerin menisi gibi" şeklindeki ibareye de daha uygundur.

 

"İşte o baldırın üstünün açılacağı gündür." ilim adamları der ki: Bunun anlamı yüce Allah'ın Kur'an-ı Kerim'deki: "O gün baldırın üzeri açılacak" (Kalem, 42) buyruğu ile aynı anlamdadır. O gün pek zorlu bir hal ve pe'k Muazzam bir dehşetin açığa çıkacağı görüneceği bir gündür demektir. Nitekim savaş şiddetlendiği zaman "savaş baldırını açtı" denilir. Bunun asıl alakah olduğu anlam ise bir işi gayret ve ciddiyetle yapmak isteyen bir kimsenin o iş için çabuk ve çahşkanhkla hareket etmeyi sürdürmek için baldırını açarak işe koyulmasıdır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

24/....- CESASE KISSASI BABI