SAHİH-İ MÜSLİM |
KIYAMET, CENNET, CEHENNEM |
9 - باب
لا أحد أصبر
على أذى، من
الله عز وجل
9- AZİZ VE CELİL ALLAH'TAN
DAHA ÇOK EZAYA SABREDECEK HİÇ KİMSE YOKTUR BABI
49 - (2804) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا أبو
معاوية وأبو
أسامة عن
الأعمش، عن
سعيد بن جبير،
عن أبي
عبدالرحمن
السلمي، عن
أبي موسى. قال
: قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "لا أحد
أصبر على أذى
يسمعه من الله
عز وجل. إنه
يشرك به،
ويجعل له
الولد، ثم هو
يعافيهم
ويرزقهم".
7011-49/1- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe tahdis etti... Ebu Musa dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: "İşittiği bir eziyete aziz ve celil Allah'tan daha
çok sabreden hiçkimse yoktur. Çünkü O'na ortak koşulmakta, O'nun evladının
olduğu ileri sürülmekte, sonra O kendilerine afiyet vermekte, onları
rızıklandırmaktadır. "
Diğer tahric: Buhari,
6099, 7378
49-م - (2804)
حدثنا محمد بن
عبدالله بن
نمير وأبو
سعيد الأشج.
قالا: حدثنا
وكيع. حدثنا
الأعمش. حدثنا
سعيد بن جبير
عن أبي عبدالرحمن
السلمي، عن
أبي موسى، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم. بمثله.
إلا قوله
"ويجعل له
الولد" فإنه
لم يذكره.
7012- .. ./2- Bize
Muhammed b. Abdullah b. Numeyr ve Ebu Said el-Eşec tahdis edip dedi ki: 0.0 Ebu
Musa, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den "Onun evladı olduğu iddia
edilmekte" sözü hariç aynısını rivayet etti. O bu sözü zikretmedi.
50 - (2804) وحدثني
عبيدالله بن
سعيد. حدثنا
أبو أسامة عن الأعمش.
حدثنا سعيد بن
جبير عن أبي
عبدالرحمن
السلمي. قال:
قال عبدالله
بن قيس : قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "ما أحد
أصبر على أذى
يسمعه من الله
تعالى. إنهم
يجعلون له
ندا، ويجعلون
له ولدا، وهو
مع ذلك يرزقهم
ويعافيهم
ويعطيهم".
7013-50/3- Bana
Ubeydullah b. Said de tahdis etti, Abdullah b. Kays dedi ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "İşittiği bir eziyete karşı
yüce Allah'tan daha çok sabreden kimse yoktur. Çünkü onlar O'na eş koşuyorlar,
O'nun çocuğu olduğunu söylüyorlar. Bununla birlikte O kendilerini
rızıklandırmakta, onlara afiyet vermekte, onlara (daha nice şeyler)
vermektedir. "
AÇIKLAMA: "İşittiği
bir eziyete aziz ve celil Allah'tan daha çok sabreden kimse yoktur.
Çünkü O'na ortak
koşulmakta, O'na çocuk isnad edilmekte sonra da O kendilerine afiyet vermekte,
kendilerini rızıklandırmaktadır." İlim adamları der ki: Hadisin anlamı
şudur: Şanı yüce Allah O'na evlat ve eş nisbet eden kafire karşı dahi hilmi pek
geniş olandır.
el-Mazeri dedi ki:
Sabrın gerçek mahiyeti kişinin kendisini ya da başkasını intikam almaktan
alıkoymasıdır. Buna göre sabır kişinin bir şeyi yapmamasının bir sonucudur.
İşte yüce Allah hakkında da (intikam) almaması için kullanılmıştır. Bundan
dolayı Kadı lyaz şöyle demiştir: "essabur: (çok sabırlı)" yüce
Allah'ın isimlerindendir. Bu ise isyankarlardan alelacele intikam almayan kimse
demektir. Şanı yüce Allah'ın isimleri arasında "el-halim" ile aynı
anlamdadır. Halim ise intikam alabilme gücüne sahip olmakla birlikte çokça
affedip bağışlayan kişi demektir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
10- KAFİRİN
YERYÜZÜ DOLUSU ALTINI FİDYE OLARAK VERMEYİ İSTEYECEĞİ BABI