SAHİH-İ MÜSLİM

TEVBE

 

3- AHİRET İŞLERİNİ SÜREKLİ HATIRLAYIP ONLAR HAKKINDA DÜŞÜNMENİN VE MÜRAKABENİN FAZİLETİ İLE BAZI HALLERDE BUNU BIRAKIP DÜNYA İLE UĞRAŞMANIN CAİZ OLDUĞU BABI

 

6900-12/1- Bize Yahya b. Yahya et-Teymı ve Katan b. Nuseyr -lafız Yahya'ya ait olmak üzere- tahdis etti, bize Cafer b. Süleyman, Said b. İyaz el-CureyrI'den haber verdi, o Ebu Osman en-Nehdi'den, o HanzaIa elUseyyidı'den -ki Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in katiplerindendi- şöyle dediğini rivayet etti: Ebu Bekir ile karşılaştım. Bana: Nasılsın ey HanzaIa dedi. Ben: Hanzala münafıklık etti dedim. O: Subhanallah ne diyorsun dedi. Ben:

Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) 'in huzurunda oluyoruz, O bize cehennemi ve cenneti hatırIatıyor. Hatta onları görüyor gibi oluyoruz. Ama RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanından çıkıp da eşlerimizle, çocuklarımızla, işimizle, gücümüzle uğraşınca bu sefer çok şeyi unutuyoruz dedim. Ebu Bekir:

Allah'a yemin olsun ki gerçekten biz de aynısı ile karşı karşıya bulunuyoruz dedi. Bunun üzerine ben ve Ebu Bekir gittik ve nihayet ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzuruna girdik. Ben: Hanzala münafıklık etti ey Allah'ın Rasulü! dedim. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O ne oluyor" buyurdu. Ben: Ey Allah'ın Rasulü! Biz senin yanında olduğumuz zaman bize ateşi ve cenneti hatırIatıyorsun. Hatta onları görür gibi oluyoruz. Senin yanından çıktıktan sonra eşlerimizle, çoluk çocuğumuzla, işimizle gücümüzle uğraşıyoruz ve pek çok şeyi unutuyoruz dedim. Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Nefsim elinde olana yemin ederim ki eğer sizler benim yanımda olduğunuz hali ve zikir içerisinde devam ederseniz gerçekten melekler siz yataklarınız üzerinde iken yollarınızda iken sizinle tokalaşırlardı. Ama ey Hanzala! Bazen şöyle bazen böyle" buyurdu ve üç defa tekrarIadı. 

 

Diğer tahric: Tirmizi, 2452 -muhtasar-, 2514; İbn Mace, 4249

 

 

 

6901-13/2/- Bana İshak b. Mansur tahdis etti.....Ebu Osman en-Nehdi, Hanzala'dan şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında idik. Bize öğüt verdi, cehennemi hatırlattı. Sonra eve geldim, çocuklarla gülüştüm, eşimle oynaştım. Derken dışarı çıktığımda Ebu Bekir ile karşılaştım. Bu durumu ona anlattım. O da: Ben de senin dediğinin aynısını yaptım dedi. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile karşılaştık. Ben:

Ey Allah'ın Rasulü! Hanzala münafık oldu dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne diyorsun" buyurdu. Ben durumu ona anlattım. Bu sefer Ebu Bekir: Ben de aynısını yaptım deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Hanzala! Bazen öyle bazen böyle. Eğer kalpleriniz zikir sırasında olduğu gibi hep olursa şüphesiz melekler sizlerle tokalaşır hatta yollarda size selam verirdi" buyurdu.

 

 

 

6902- .. ./3- Bana Zuheyr b. Harb tahdis etti, bize el-Fadl b. Dukeyn tahdis etti, bize Süfyan, Said el-Cureyri’den tahdis etti, o Ebu Osman en-Nehdi'den, o (vahiy) katibi Hanzala et-Temımı el-Üseyyidi'den şöyle dediğini tahdis etti:

Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında idik. Bize cenneti ve cehennemi hatırlattı deyip ikisinin hadisine yakın olarak zikretti.

 

 

AÇIKLAMA:          (6900) "Hanzala el-Üseyyidl'den" bunu iki şekilde zaptetmişlerdir. En doğru ve meşhur olanları hemze ötreli, sin fethalı, şeddeli ye, kesreli söyleyiştir. İkinci şekil de böyle olmakla birlikte ye harfi sakin (el-useydi)dir. Kadı Iyaz ise sadece bu ikinci şekli zikretmiştir. Kendisi Temimoğulları'ndan bir kol olan Üseyyidoğullarına mensuptur.

 

"Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in katiplerindendi." Diyarımızdaki bütün nüshalarda bu şekildedir. Kadı Iyaz ise bunu bazı üstadlarından bu şekilde böyle zikretmiş olmakla birlikte çoğunluğundan ise "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabındandı" diye zikretmiştir. Her ikisi de doğru olmakla birlikte rivayet bakımından birincisi daha meşhurdur, anlam bakımından da daha açıktır. Nitekim bundan sonraki rivayette (6902) "(vahiy) katibi Hanzala'dan" denilmektedir.

 

"Bize cehennemi ve cenneti hatırlatıyor. Adeta onları görür gibi oluyoruz." Kadı Iyaz dedi ki: "Biz bunu "ra'yul ayn: görür gibi" diye ref ile zaptettik. Yani biz adeta onları gözü ile gören kimsenin hali gibi bir halde oluyoruz. Bununla birlikte mastar olmak üzere nasb edilmesi (ra'yel aynı de sahih olur. Yani onu gözümüzle görürüz anlamındadır.

 

"Eşlerimizle, çocuklarımızla, işimiz gücümüzle uğraşıyoruz." Burada (afese: uğraşb fiili) fe ve sin harfi iledir. Herevı ve başkalarının dediklerine göre bunlar için çabaladığımız zaman, uğraşbğımız zaman onlarla meşgul olduğumuz zaman demektir. Yani geçimimizle zevklerimizle uğraştığımız demekolur.

 

"Day'at: işler güçler" "day'ah"ın çoğuludur. Bu da kişinin geçimini sağladığı mal, meslek, ya da sanatı demektir. Hattabi bu kelimeyi "anesna" diye rivayet etmiş ve bu "oynaşbğımız zaman demektir" demiştir. Kuteybe ise bunu şin harfi ile (aneşna) diye rivayet etmiş ve kucaklaştığımız zaman demiştir. Ama bilinen birincisidir ve o daha geneldir.

 

"Hanzala münafık oldu" yani Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in meclisinde iken havf (korku) edip Allah'ın murakabası altında olmakla birlikte tefekkürle, ahirete yönelmekle birlikte bu hali açıkça görüldüğü için, dışarı çıkınca da eşi ve çocukları ile dünya geçimi ile uğraşmaya koyulduğundan münafık birisi olduğundan korktu.

 

Nifak (münafıklık)ın aslı ise içinde gizlediği kötülüğün zıddını açığa vurmaktır. İşte o bu halin bir münafıklık olacağından korktu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de onlara bunun bir münafıklık olmadığını ve onların bu halde sürekli kalmakla yükümlü olmadıklarını, bazen böyle bazen öyle olabileceklerini kendilerine bildirdi.

 

(6901) "Ey Allah'ın Rasulü! Hanzala münafık oldu dedim. O: Ne o buyurdu." Kadı Iyaz dedi ki: "neh: ne o" soru anlamındadır. Yani ne diyorsun demektir. Sondaki he burada sekt he'si (susuş he'si)dir. Bu işten vazgeç anlamında azar ve bu işin pek büyük bir şey görülmesi anlamında olma ihtimali de vardır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

4- YÜCE ALLAH'IN RAHMETİNİN GENİŞLİĞİ VE RAHMETİNİN GAZABINI GEÇTİĞİ HAKKINDA BİR BAB