SAHİH-İ MÜSLİM

KADER

 

6- HER DOĞAN FITRAT ÜZERE DOĞAR BUYRUĞUNUN ANLAMI İLE KAFİRLERİN VE MÜSLÜMANLARIN ÖLEN ÇOCUKLARININ HÜKMÜ BABI

 

6697-22/1- Bize Hacib b. el-Velid tahdis etti, bize Muhammed b. Harb, Zübeydi’DEN tahdis etti, o Zühri’DEN rivayet etti: Bana Said b. el-Müseyyeb, Ebu Hureyre’DEN haber verdiğine göre o şöyle derdi: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her doğan mutlaka fıtrat üzere doğar. Sonra anne babası onu yahudi, hristiyan ve mecusi yapar. Tıpkı bir. hayvanın hilkati tam bir yavru doğurması gibi: Siz onun herhangi bir organının kesik olduğunu hissediyor musunuz?': Sonra Ebu Hureyre şöyle derdi: Dilerseniz: "Allah'ın insanları üzerinde yarattığı fıtratına doğru (dön). Allah'ın yaratışını değiştirmek sözkonusu değildir." (Rum, 30) buyruğunu okuyun.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6698- .. ./2- Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Abdula'la tahdis etti. (H.) Bize Abd b. Humeyd de tahdis etti, bize Abdurrezzak haber verdi, ikisi Ma'mer'den, o Zühri'den bu isnad ile rivayet etti ve: "Nitekim hayvan da bir yavru doğurduğu zaman", demiş ve: "Tam eksiksiz" lafzını zikretmemiştir.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6699- . ../3- Bana Ebu't-Tahir ve Ahmed b. İsa tahdis edip, dediler ki: Bize İbn Vehb tahdis etti, bana Yunus b. Yezid, İbn Şihab'dan haber verdiğine göre Ebu Seleme b. Abdurrahman kendisine şunu haber vermiştir: Ebu Hureyre dedi ki: ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her doğan mutlaka fıtrat üzere doğar." Sonra şöyle derdi: "Allah'ın insanları üzerinde yarattığı fıtratına dosdoğru (dön). Allah'ın yaratışını değiştirmek sözkonusu değildir. Dosdoğru din işte budur." (Rum, 30) buyruğunu okuyun.

 

Diğer tahric: Buhari, 1359,4775

 

 

 

6700-23/4- Bize Zuheyr b. Harb tahdis etti, bize Cerir, A'meş'den tahdis etti, o Ebu Salih'den, o Ebu Hureyre’DEN şöyle dediğini rivayet etti: ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her doğan muhakkak fıtrat üzere doğar. Anne babası ise onu yahudi, hristiyan ve müşrik yapar" buyurdu. Bunun üzerine bir adam: Ey Allah'ın Resulü! Eğer bundan önce ölürse ne buyurursun, dedi. Allah Resulü: "Büyümüş olsalar ne şekilde amel edeceklerini en iyi bilen Allah'tır" buyurdu.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6701- .. ./5- Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Ebu Kureyb tahdis edip dedi ki: Bize Ebu Muaviye tahdis etti. (H.) Bize İbn Numeyr de tahdis etti, bize babam tahdis etti, (Ebu Kureyb'le) ikisi A'meş'den bu isnad ile rivayet etti.

İbn Numeyr'in hadisi rivayetinde: "Her doğan mutlaka millet üzere olduğu halde doğar" buyurmuştur. Ebu Bekir'in Ebu Muaviye'den rivayetine göre "muhakkak bu millet (din) üzere (doğar). Ta ki dili kendi adına Beyanda bulununcaya kadar" denilmiştir.

Ebu Kureyb'in Ebu Muaviye'den rivayetinde ise: "Her doğan mutlaka bu fıtrat üzere doğar. Ta ki dili kendi adına açıklayıncaya kadar. "

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6702-24/6- Bize Muhammed b. Rafi' tahdis etti, bize Abdurrezzak tahdis etti, bize Ma'mer, Hemmam b. Münebbih'den şöyle dediğini tahdis etti:

Bu(nlar) Ebu Hureyre'nin bize Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den tahdis ettikleridir. Sonra aralarında şu hadisin yer aldığı çeşitli hadisler zikretti: Yine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her doğan mutlaka bu fıtrat üzere doğar. Anne babası ise onu yahudi veya hristiyan yapar. Sizin develeri yavrulattığınız gibi. Siz aralarında azası kesik -onların azalarını kesen siz olmadıkça- birisi olduğunu görüyor musunuz?" Ashab: Ey Allah'ın Rasulü! Peki ya küçükken ölen kimseler hakkında ne buyurursun, dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Büyüselerdi) ne şekilde amel edeceklerini en iyi bilen Allah'tır" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 6599, 6600

 

 

 

6703-2517- Bize Kuteybe b, Said tahdis etti, bize Abdulaziz -yani edDeraverdi- el-Ala’DAN tahdis etti, o babasından, o Ebu Hureyre’den rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her bir insanı annesi fıtrat üzere doğurur. Anne babası ise daha sonra onu yahudi, hristiyan ya da mecusi yapar. Eğer anne babası müslüman ise o da müslüman olur. Annesi tarafından doğurulan her bir insana şeytan iki yanından çarpar. Meryem ve oğlu müstesna. "

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6704-26/8- Bize Ebu't-Tahir tahdis etti, bize İbn Vehb haber verdi, bana İbn Ebu Zi'b ve Yunus, İbn Şihab'dan haber verdi, o Ata b. Yezid'den, o Ebu Hureyre'den rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e müşriklerin çocuklarına dair soru soruldu. O: "(Büyüselerdi) ne şekilde amel edeceklerini Allah en iyi bilir" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 1384,6598; Nesai, 1948; Tu fetu'l-Eşraf, 14212

 

 

 

6705- ... /9- Bize Abd b. Humeyd tahdis etti, bize Abdurrezzak haber verdi, bize Ma'mer haber verdi. (H.) Bize Abdullah b. Abdurrahman b. Behram da tahdis etti, bize Ebu'l-Yeman haber verdi, bize Şuayb haber verdi. (H.) Bize Seleme b. Şebib de tahdis etti, bize Hasan b. A'yen tahdis etti, bize Ma'kil -ki o b. Ubeydullah'dır- tahdis etti, hepsi Zühri'den Yunus'un ve İbn Ebu Zi'b'in isnadı ile ikisinin hadisinin aynısını rivayet ettiler. Ancak Şuayb ve Ma'kil'in hadisinde: O'na müşriklerin çocuklarına dair soru soruldu denilmektedir.

 

 

 

6706-27/10- Bize İbn Ebu Ömer tahdis etti ... Ebu Hureyre'den rivayete göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e müşriklerin çocukları arasından küçükken ölenler hakkında soru soruldu da O: "(Büyüselerdi) ne amel işleyeceklerini Allah en iyi bilir" buyurdu.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6707-28/11- Bize Yahya b. Yahya da tahdis etti ... İbn Abbas dedi ki:

Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e müşriklerin çocuklarına dair soru soruldu O: "Büyüselerdi ne şekilde amel edeceklerdi? En iyi bilen -ta onları yarattığı zaman- Allah'tır."

 

Diğer tahric: Buhari, 1383,6597 -buna yakın-; Ebu Davud, 4711 -buna yakın-; Nesai, 1950, 1951

 

 

 

6708-29/12- Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb tahdis etti, bize Mu'temir b. Süleyman babasından tahdis etti, o Rakabe b. Meskale'den, o Ebu İshak'dan, o Said b. Cübeyr'den, o İbn Abbas'dan, o Ubey b. Ka'b (radıyallahu anh)'dan şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Hızır'ın öldürdüğü küçük çocuk kafir olarak mühürlenmişti. Eğer yaşamış olsaydı annesine babasına azgınlık ve küfür ile çokça. meşakkat verirdi. "

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 4705; Tırmizi, 3150

 

 

 

6709-30/13- Bana Zuheyr b. Harb tahdis etti ... Talha kızı Aişe müminlerin annesi Aişe’DEN şöyle dediğini rivayet etti: Bir küçük çocuk vefat etti. Ben: Ne mutlu ona. Cennet kuşlarından bir kuştur, dedim. Bunun Uzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sen Allah'ın cenneti de yarattığını cehennemi de yarattığını buna da girecek kimseleri öbürüne de girecek kimseleri yarattığını bilmiyor musun" buyurdu. 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6710-31/14- Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe tahdis etti ... Talha kızı Aişe müminlerin annesi Aişe’DEN şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ensardan bir küçük çocuğun cenazesine davet edildi. Ben: Ey Allah'ın Rasulü! Ne mutlu buna. Cennet kuşlarından bir kuştur. Hiç bir kötülük işlemedi ve onu yapacak yaşa da gelmedi, dedim. RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ya da başka bir şey diyebilirdin ey Aişe! Şüphesiz Allah cennete girecek kimseleri yarattı. Onlar daha babalarının sülblerinde iken onları onun için yarattı. Cehennem için de oraya gidecekleri yarattı. Onlar daha babalarının sülblerinde iken onları orası için yarattı" buyurdu.

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 4713 -buna yakın-; Nesai, 1946 -buna yakın-; İbn Mace, 82;

 

 

 

6711- .. ./15- Bize Muhammed b. es-Sabbah tahdis etti, bize İsmail b. Zekeriyya, Talha b. Yahya'dan tahdis etti. (H.) Bana Süleyman b. Ma'bed de tahdis etti, bize Hüseyn b. Hafs tahdis etti. (H.) Bana İshak b. Mansur da tahdis etti, bize Muhammed b. Yusuf haber verdi. İkisi Süfyan es-Sevri'den, o Talha b. Yahya'dan Veki'in isnadı ile onun hadisine yakın olarak rivayet etti.49

 

 

AÇIKLAMA:          (6699) "Her doğan mutlaka fıtrat üzere doğar, anne ve babası onu yahudi, hristiyan ve mecusi yapar. .. ayetini okuyun." Bir diğer rivayette (6701) "Her doğan mutlaka millet (İslam) üzere olduğu halde doğar." Bir rivayette (6701) "Her doğan mutlaka fıtrat üzere doğar, dili kendi adına açıklayıncaya kadar"; (6702) "Ashab: Ey Allah'ın Rasulü! Küçükken ölen hakkında ne buyurursunuz. O: Allah (büyüyecek olsalardı) ne am el edeceklerini en iyi bilendir buyurdu." Bir diğer rivayette (6708) "Hızır'ın öldürdüğü çocuk kafir olarak mühürlenmişti. Eğer yaşamış olsaydı haddi aşması ile ve küfrü ile anne babasını çok yoracaktı" buyurulmaktadır.

Aişe (r.anha)'nın rivayet ettiği hadiste (6710) "Ensar'dan bir çocuk vefat etti. Aişe: Ne mutlu ona. Cennet kuşlarından bir kuştur ... , dedi..."

 

Müslüman alimlerden sözüne itibar edilir kimselerin icma ettiklerine göre müslümanların ölen çocukları cennet ehlindendir. Çünkü o mükellef değildir. Ama sözüne itibar edilmeyen bazı kimseler bu hususta bir söz söylememişlerdir. Buna sebep ise Aişe (radıyallahu anha)'nın bu hadisidir. İlim adamları ise buna şöyle cevap vermişlerdir: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ona belki de kendisi kesin bir delile sahip olmadığı için kesin bir hüküm vermekte acele ettiği için bunu yapmamasını söylemiş olabilir. Nitekim Sa'd b. Ebu Vakkas da: Ona ver, gerçekten ben onu mümin olarak görüyorum deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ya da müslüman" buyurmuştu ... şeklindeki nadisteki gösterdiği tepki de buna benzemektedir.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sözlerini, müslümanların çocuklarının cennette olacağını bilmeden önce söylemiş olma ihtimali vardır. Bunu bilince de bu gerçeği: "Günah işlemek çağına erişmemiş üç çocuğu ölen bir müslümanı mutlaka Allah onlara olan rahmetinin fazileti ile cennete koyar" buyruğu ile ve bunun dışında başka hadislerle dile getirmiştir. Allah en iyi bilendir.

 

Müşriklerin çocuklarına gelince, onlar hakkında üç farklı görüş vardır.

Çoğunluk, onlar babalarına tabi olarak cehennemdedir, demiştir. Bir kesim haklarında herhangi bir hüküm vermemiştir. Üçüncü görüş ise muhakkiklerin benimsedikleri sahih görüş olup buna göre onlar cennet ehlindendir. Bu görüşe çeşitli deliller gösterilir. Bunlardan birisi İbrahim Halil (aleyhisselam)'ı Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cennette etrafında insanların çocuklarını gördüğü zaman ashab: Ey Allah'ın Rasulü! Müşriklerin çocuklarıda mı diye sordular. O: "Evet müşriklerin çocukları da" buyurdu. Bunu Buhari Sahihi'nde rivayet etmiştir.

 

Bu delillerden birisi de yüce Allah'ın: "Biz bir Rasul göndermedikçe azablandırıcılar değiliz." (İsra, 15) buyruğudur. Küçük çocuğa ise yükümlülük hitabı yönelmez ve büluğa erinceye kadar Rasul'ün sözü onu bağlamaz. Bu da ittifakla kabul olunmuş bir husustur. Allah en iyi bilendir.

 

Bu hadislerde sözkonusu edilen fıtrata gelince el-Mazeri dedi ki: Bu bir zamanlar onların babalarının sülblerinde kendilerinden alınan söz olup, anne baba tarafından değişiklik yapılıncaya kadar doğumun da o fıtrat üzere gerçekleştiği söylenmiştir. Bir diğer görüşe göre fıtrat, yüce Allah'ın hükme bağladığı ve sonunda ulaşacağı mutluluk ya da bedbahtlıktır. Bir diğer görüş ise fıtrat, çocuğun kendisi için hazırlandığı husustur. el-Mazeri'nin açıklamaları bunlardır.

 

Ebu Ubeyd dedi ki: Muhammed b. el-Hasan'a bu hadisi sordum. O: Bu farz hükümler indirilmeden ve cihad emri verilmeden önce İslamın ilk zamanlarında böyle idi, dedi. Ebu Ubeyd dedi ki: O bu açıklaması ile sanki şunu kastediyordu: Eğer fıtrat üzere doğup sonra da anne babası onu yahudi ya da hristiyan yapmadan önce ölürse ne kendisi onlara ne onlar kendisine mirasçı olurlar. Çünkü o bu halde müslümandır, anne babası kafirdir. Sonra buna aykırı olarak farzlar tayin edilip sünnetler yerini alınca esir alınması caiz olduğu da belirlenince, onun anne babasının dini üzere dünyaya geldiği anlaşılmış oldu.

 

ibnul Mübarek de şöyle dedi: Çocuk neticede varacağı mutluluk ya da bedbahtlık üzere doğar. Şanı yüce Allah müslüman olacağını bildiği kimse islam fıtratı üzere doğar. Kafir olacağını bildiği kimse de küfür üzere doğar.

 

Bunun anlamının şöyle olduğu da söylenmiştir: Her doğan yüce Allah'ı bilmek ve O'nu ikrar edip kabul etmek üzere doğar. Kendisinin bir yaratıcısı olduğunu itiraf ve kabul etmeden hiçbir kimse dünyaya gelmiş değildir. isterse bu yaratıcıya başka bir isim versin yahut onunla birlikte başkasına ibadet etsin.

 

Ama sahih olan anlamının şu olduğudur: Her doğan İslam'ı kabule hazır olarak doğar. Anne babası yahut ikisinden biri müslüman olan bir kimse ahiret ve dünya hükümlerinde müslüman olarak devam eder. Anne babası kafir olan bir kimse hakkında da dünya hükümlerinde anne babasının hükümleri ona uygulanır. İşte anne babasının onu yahudi, hristiyan ya da mecusi yapmasının anlamı budur. Yani dünya hayatında onun hakkında onların hükmüne göre hüküm verilir. Eğer büluğa ererse onun üzerinde küfrün ve anne babasının dininin hükmü ne ise o devam eder. Şayet ezelde mutlu olacağı takdir edilmiş ise müslüman olur değilse kafir olarak ölür. Eğer büluğa erişmeden önce ölürse cennet ehlinden midir, cehennem ehlinden midir yoksa hakkında hüküm verilmemesi mi gerekir. Bu hususta az önce geçen üç görüş vardır. Daha sahih olan ise böyle bir kimsenin cennetliklerden olduğudur.

 

"(Eğer büyüyecek olsalardı) ne amel edeceklerini Allah en iyi bilendir" hadisine de şöyle cevap verilir: Burada onların cehennemliklerden olduğu açıkça ifade edilmemektedir. Bu lafzın gerçek manası ise eğer büluğa ermiş olsalardı ne şekilde amel edeceklerini Allah en iyi bilir. Ama büluğa ermediler. Çünkü teklif ancak büluğ ile sözkonusu olur. Hızır'ın öldürdüğü çocuğa gelince, onun da kesin olarak te'vil edilmesi gerekir. Çünkü onun anne ve babası mümin idiler. Bu durumda kendisi de müslüman olur. Buna göre hadisin te'vili yapılarak şu anlamda olduğu açıklanır: Şanı yüce Allah eğer büluğa erecek olursa mutlaka kafir olacağını bildirmişti. Yoksa o hali ile kafir olduğundan dolayı değiL. Bu halinde onun üzerinde küfür ahkamı cereyan etmez. Allah en iyi bilendir.

 

Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in (6697) "Nitekim hayvan azalan tam bir yavru doğurur." Buradaki "tuntecu: doğurur" fiili birinci te harfi ötreli ikincisi fethalı olup "el-behime: hayvan" ref ile okunur. "Behime: yavru" kelimesi de nasb ile okunur. Yani tıpkı hayvanın hilkati tam bir yavru (bir hayvan) doğurması gibidir. "Cem'ae: hilkati tam" yani azaları tamam, herhangi bir eksikliği olmayan "ced'a: kulağı ve benzeri herhangi bir azası da kesik olmayan" demektir. Yani bir hayvan organları tam olarak ve eksiksiz bir şekilde yavrular ama organlarının kesilmesi ve eksiltilmesi doğumundan sonra meydana getirilir.

 

(6700) Zuheyr b. Harb'ın hadisinde: "Her doğan mutlaka fıtrat üzere doğar" rivayeti bütün nüshalarda bu şekilde "yulide: doğar" ye harfi ötreli, lam harfi kesreli "duribe" veznindedir. Bunu Kadı Iyaz es-Semerkandi'nin rivayeti olarak nakletmekte ve şunları söylemektedir: Bu arka arkaya gelişleri dolayısıyla vav'ın ye'ye dönüştürülmesi (ibdali) kuralına göre sahihtir. el-Heceri Nevadiri'nde şunu zikretmektedir: VUlide ve yulidu aynı anlamda kullanılır. Kadı Iyaz dedi ki: es-Semerkandi’den başkası ise bunu "yuledu" diye rivayet etmiştir. Allah en iyi bilendir.

 

(6703) ''Annesinin doğurduğu her bir insanın iki yanını şeytan çarpar.

 

Meryem ve oğlu müstesna." Bütün nüshalarda bu şekilde "hadnayhi" kelimesi kesreli ha ve dat sonra nur. sonra da ye harfi iledir. Tekili olan hadn ise yan demektir. Bunun böğür anlamında olduğu da söylenmiştir.

 

Kadı Iyaz dedi ki: Bunu İbn Mahan, hı ve sad ile: "hisyeyhi" diye rivayet etmişlerdir ki bu da iki taşak demektir. Kadı Iyaz dedi ki: Bunun bir yanılgı olduğunu düşünüyorum. Buna delil ise "Meryem ve oğlu müstesna" buyruğudur.

 

Bu hadisin şerhi daha önce Fedail {Faziletler} Kitabı'nda geçtiği gibi Hızır' ın öldürdüğü çocuktan da Hızır' ın faziletleri babında söz edilmişti.

 

(6708) "Rakabe b. Meskale" bütün nüshalarda bu şekilde sin harfi ile "meskale" şeklindedir ve sahihtir. Sin ile de sad ile de {Maskala} söylenir.

 

(6700 ve diğerleri) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "(büyüyecek olsalardı) ne şekilde am el edeceklerini Allah en iyi bilendir" hadisi hak ehlinin şu görüşünü Beyan etmektedir: Şanı yüce Allah olmuşü., olanı, olmayacak olanı, eğer olsa nasıl olacağını bilir şeklindeki görüşünü Beyan etmektedir. Kur'an ve hadiste geçen buna benzer buyrukların açıklamaları daha önceden geçmiş idi.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

7- ECELLERİN; RIZIKLARIN VE BUNA BENZER HUSUSLARIN EZELDE TAKDİR EDİLENE GÖRE ARTMAYIP EKSİLMEDİĞİNİ BEYAN BABI