SAHİH-İ MÜSLİM |
KADER |
4 - باب كل
شيء بقدر
4- HER ŞEYİN BİR KADER
İLE OLDUĞU BABI
18 - (2655) حدثني
عبدالأعلى بن
حماد. قال:
قرأت على مالك
بن أنس. ح
وحدثنا قتيبة
بن سعيد عن
مالك، فيما قرئ
عليه، عن زياد
بن سعد، عن
عمرو بن مسلم،
عن طاوس؛ أنه
قال:
أدركت
ناسا من أصحاب
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
يقولون: كل
شيء بقدر. قال
وسمعت
عبدالله بن عمر
يقول: قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "كل شيء
بقدر. حتى
العجز والكيس.
أو الكيس
والعجز".
6693-18/1- Bana Abdula'la
b. Hammad tahdis edip dedi ki. Ben, Malik b. Enes'e okudum. (H.) Bize Kuteybe
b. Said de Malik'den kendisine Ziyad b. Sa'd'dan diye okunan rivayetler
arasında tahdis etti O (Ziyad) Amr b. Müslim'den o Tavus'dan şöyle dediğini
rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından bir kaç
kişiye yetiştim. Onlar: Her Fıl kader iledir diyorlardı. Abdullah b. Amr'ı da
şöyle derken dinledim: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Acizlik ve
güç yetirebilmeye yahut güç yetirebilmek ve acizliğe vanncaya kadar her şey bir
kader iledir" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
19 - (2656) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وأبو
كريب: قالا: حدثنا
وكيع عن
سفيان، عن
زياد بن
إسماعيل، عن
محمد بن عباد
بن جعفر
المخزومي، عن
أبي هريرة. قال
: جاء
مشركو قريش
يخاصمون رسول
الله صلى الله
عليه وسلم في
القدر. فنزلت:
{يوم يسحبون
في النار على
وجوههم ذوقوا
مس سقر* إنا كل
شيء خلقناه
بقدر} [54 /القمر
/48، و-49].
6694-19/2- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe ve Ebu Kureyb tahdis edip dedi ki: Bize Veki' Süfyan'dan tahdis etti,
o Ziyad b. İsmail'den, o Muhammed b. Abbad b. Cafer el-Mahzumi'den, o Ebu
Hureyre'den şöyle dediğini rivayet etti: Kureyş müşrikleri Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile kader hakkında tartışmaya geldiler. Bunun
üzerine: "O gün yüzleri üzere ateşe sürüklenirler. Cehennemin dokunmasını
(azabını) tadın (denilir) çünkü biz her şeyi bir kader ile yarattık."
(Kamer, 48-49) buyrukları indi.
Diğer tahric: Tırmizi,
2157; İbn Mace, 83
AÇIKLAMA: Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: ''ikizlik ve güç yetirebilmeye yahut güç
yetirebilmek ve acizfiğe vanncaya kadar her şey bir kader iledir" buyruğu
ile ilgili olarak Kadı Iyaz şunları söylemektedir: Biz bunu "acz ve keyz:
acizlik ve güç yetirebilmek" lafızlarım "küllü ... her" lafzına
atıf olmak üzere ref ile ve "şey" üzerine atıf olmak üzere de cer ile
rivayet ettik. Yine Kadı Iyaz dedi ki: Burada "acizlik"in zahiri
anlamı üzere olma ihtimali vardır. O da bir şeye güç yetirememek demektir.
Bunun yapılması gerekeni terk etmek, onu sonraya ertelemek, vaktinden sonraya
geciktirmek olduğu da söylenmiştir. Ayrıca itaatlerin yerine getirilmesinden
acizlik anlamına gelme ihtimali de vardır. Dünya ve ahiret hususlarında genel
manada olma ihtimali de vardır. Keys ise acizliğin zıddıdır. O da çalışkanlık
ve işleri maharetle yerine getirmek demektir. Yani aciz kimsenin acizliği
takdir edildiği gibi güç yetirebilen kimsenin de bu güç yetirebilmesi takdir
edilmiştir.
(6694) "Kureyş
müşrikleri gelip ... nazil oldu." Burada "kader"den kasıt
bilinen anlamı ile kaderdir. O da Allah'ın takdir edip hükme bağladıkları, ilmi
ile ezeli olarak bilip irade ettikleridir. el-Bad bundan farklı bir kanaate
işaret etmiş ise de, dediği gibi değildir.
Bu ayet-i kerime ve bu
hadis-i şerif, kaderin Sabit olduğu, her şey hakkında genel olduğu ve buna göre
her şeyin ezelden beri takdir edilmiş Allah tarafından bilinen ve O'nun murad
edip dilediği şeyler olduğunu açıkça isbat etmektedir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
5- ADEMOĞLU
HAKKINDA ZİNADAN VE BAŞKALARINDAN PAYINA DÜŞEN TAKDİR EDİLMİŞTİR BABI