SAHİH-İ MÜSLİM |
BİRR VE SILA |
33- İNSANLARA HAKSIZ
YERE AZAP (İŞKENCE) YAPAN KİMSELERE AĞIR TEHDİDİN YAPILDIĞI BABI
6600-11 7/1- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Hafs b. Giyaz, Hişam b. Urve’DEN tahdis etti, o
babasından, o Hişam b. Hakim b. Hizam’DAN
şöyle dediğini rivayet etti: Şam'da bazı kimselerin yanından geçerken güneşte
ayakta bekletildiklerini ve başlarının üzerine yağ döküldüğünü gördüm. Bu ne
deyince bunlara haraç dolayısı ile azap (işkence) ediliyor denildi. Bunun üzerine
o: Ama ben Rasillullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'i: "Şüphesiz Allah dünyada
{başkalarına} azap eden kimseleri azaplandıracaktır"
buyururken dinledim, dedi.
Diğer tahric: Ebu Davud,
3045
6601-118/2- Bize Ebu Kureyb tahdis
etti, bize Ebu Usame Hişam'dan
tahdis etti, o babasından şöyle dediğini rivayet
etti: Hişam b. Hakim b. Hizam, Şam Nabtilerinden bir takım kimselerin güneşte ayakta
bekletilmekte olduklarını görünce bunların durumu ne, dedi. Oradakiler: Cizye
sebebi ile tutukludurlar, dediler. Bunun üzerine Hişam:
Şahitlik ederim ki Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim, dedi:
"Muhakkak Allah dünyada insanlara azap eden kimseler azap eder. "
6602- .. ./3- Bize Ebu Kureyb tahdis
etti, bize Veki' ve Ebu Muaviye tahdis etti. (H.) Bize
İshak b. İbrahim de tahdis etti, bize Cerir haber verdi, hepsi Hişam’DAN
bu isnad ile rivayet etti. Cerir'in
hadisi rivayetinde fazladan şunları da söyledi: O gün için emirleri Filistin
varisi Umeyr b. Sa'd idi.
Onun yanına girdi, onunla konuştu. Bunun üzerine onun emri ile serbest
bırakıldılar.
6603-119/4- Bana Ebu't-Tahir tahdis etti, bize İbn Vehb haber verdi, bana Yunus,
İbn Şihab’DAN haber verdi,
o Urve b. ez-Zubeyr’DEN rivayet ettiğine göre Hişam b. Hakim, Hıms'da iken bir adamın
cizye ödemesi hususunda nabatilerden bir takım
kimseleri güneşte beklettiğini görünce bu ne, dedi. Şüphesiz ben Resulullah(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim: "Muhakkak Allah
dünyada insanlara azap edenlere azap eder"
AÇIKLAMA: "Şüphesiz
Allah insanlara azap edenleri azaplandırır." Bu
ifade haksız yere yapılan azap (işkence) hakkında yorumlanır. Dolayısıyla
kısas, hadler, , ta'zir ve buna benzer haklı olarak
yapılan azap bunun kapsamına girmez.
(6601) "Nabatilerden bazı kimseler" Nabti
Acem çiftçilerine denilir. (6602) "O gün emirleri ... Umeyr
b. Sa'd idi." Nüshaların çoğunluğunda bu şekilde
küçülte ismi olarak Umeyr b. Sa'd'dır.
Sa'd da ayn’DAN sonra ye
bulunmaksızın ayn harfi sakindir. Bazılarında ise Umeyr b. Said diye kaydedilmiş
olup ayn harfi sakin ve ye ziyadesi ile
zikredilmiştir.
Kadı Iyaz
dedi ki: çoğu üstadımızın nezdinde nüshaların bir çoğunda ve rivayetlerin
çoğunda bulunan şekil budur. Doğrusu da budur. Umeyr
b. Sa'd b. Umeyr el-Ensari el-Evsi olup Amr b. Avf oğullarındandır. Ömer b. el-Hattab
(radıyallahu anh) Hıms valisi olarak görevlendirmişti. Ondan "benzeri
bulunmayan kişi" diye söz edilirdi.
Ebu Zeyd el-Ensari
ise Kur'an'ı toplamışlardan birisi idi. Allah en iyi
bilendir.
"Filistin valisi
emirleri" Filastin diye fe
harfi kesreli lam harfi fethalı söylenir. Beytül Makdis ve çevresi bölgesine denilir.
"Verdiği emir
üzerine serbest bırakıldılar." Buradaki "fehullu:
serbest bırakıldılar" lafzını hı harfi ile de ha harfi ile de zaptetmişlerdir. (Ha harfi ile bağları çözüldü demektir).
Ama noktalı hı ile zapt daha meşhur ve daha güzeldir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: