SAHİH-İ MÜSLİM

BİRR VE SILA

 

23- YUMUŞAK DAVRANMANIN FAZİLETİ BABI

 

6541-74/1- Bize Muhammed b. el-Müsenna tahdis etti... Cerir, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den: "Yumuşak davranmaktan mahrum edilen bir kimse hayırdan mahrum olur" buyurdu.

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 4809; İbn Mace, 3687

 

 

 

6542-75/2- Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, Ebu Said el-Eşecc ve Muhammed b. Abdullah b. Numeyr tahdis edip, dediler ki: Bize Veki' tahdi etti. (H.) Bize Ebu Kureyb de tahdis etti, bize Ebu Muaviye tahdis etti. (H.) Bize Ebu Said el-Eşecc de tahdis etti, bize Hafs -yani b. Giyaz- tahdis etti, hepsi A'meş'den rivayet etti. (H.) Bize Zuheyr b. Harb ve İshak b. İbrahim -lafız ikisine ait olmak üzere- de tahdis etti, Zuheyr bize Cerir, A'meş'ten tahdis etti, derken, İshak haber verdi, dedi, o Temim b. Seleme'den, o Abdurrahman b. Hilal el-Absi'den şöyle dediğini rivayet etti: Cerir'i şöyle derken dinledim: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i: "Yumuşak davranmaktan mahrum edilen hayırdan mahrum kalır" buyururken dinledim.

 

 

 

6543-76/3- Bize Yahya b. Yahya tahdis etti ... Cerir b. Abdullah dedi ki:

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yumuşak davranmaktan mahrum edilen hayırdan mahrum olur. Yahut yumuşak davranmaktan mahrum edilen hayırdan mahrum edilir" buyurdu.

 

 

 

6544-77/4- Bize Harmele b. Yahya et-Tucibi tahdis etti... Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Aişe'den rivayete göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Aişe! Muhakkak Allah rıfk ile muamele eder ve rıfkı sever. Rıfka karşılık da şiddete de vermediği şeyleri onun dışındaki şeylere de vermediği şeyleri verir" buyurdu. 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6545-78/5- Bize Ubeydullah b. Muaz el-An beri tahdis etti ... Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Aişe'den rivayete göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şüphesiz rıfk (yumuşaklık) bir şeyde bulunursa mutlaka onu güzelleştirir. Bir şeyden çekilip alınırsa mutlaka onu çirkinleştirir. "

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

6546-79/6- Bunu bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşar tahdis edip dedi ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be tahdis etti: elMikdam b. Şureyh b. Hanii bu isnad ile (hadisi rivayet ederken) dinledim.

 

Hadiste şunları da ekledi: Aişe (radıyallahu anha) bir deveye bindi. Deve bir parça serkeşti. Aişe onu ileri geri hareket ettirmeye çalıştı. Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yumuşak davranmaya bak" buyurdu. Sonra aynısını zikretti.

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          (6541) "Rıfkdan mahrum edilen hayırdan mahrum olur" bir rivayette (6544) "şüphesiz Allah rıfk ile muamele eder, rıfkı sever. .. " Başka bir rivayette (6545) "rıfk {yumuşaklık} bir şeyde bulunursa mutlaka onu güzelleştirir. .. " bir rivayette de (6446) "yumuşaklıkla muamele etmeye bak" buyurulmaktadır.

 

Unf şiddet ayn harfi ötreli, fethalı (anf) ve kesreli (inf) diye söylenir. Bu üç söyleyişi Kadı lyaz ve başkaları nakletmiştir. Ama ötreli söyleyiş daha fasih ve daha meşhurdur. Rıfkın (yumuşak muamelenin) zıddıdır.

 

Bu hadislerde rıfkın fazileti ve onu huyedinmenin teşvik edildiği şiddetin de zem edildiği anlaşılmaktadır. Rıfk her türlü hayrın sebebidir. "Rıfk {yumuşaklık} dolayısı ile verilir"in anlamına gelince, yani (yüce Allah) başka şeyler için vermediği kadar sevabı ondan dolayı verir. Kadı lyaz dedi ki: Bunun anlamı başka yollarla ulaşılamayan amaç ve maksatlara onunla ulaşılır ve kolaylaştırılır demektir.

 

Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Muhakkak Allah Rafikdir (rıfk ile muamele eder)" buyruğu ile de şanı Yüce Allah'ın "Rafik" ile nitelendirilip ona bu ismin verilebileceği hususunda açık bir ifade taşımaktadır. el-Mazeri dedi ki: Şanı yüce Allah ancak kendisinin kendi zatına verdiği isimler ile yahut da Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ona verdiği isimlerle ya da ümmetin üzerinde icma ettiği isimlerle adlandırılır. Kullanılabileceği hususunda izin va- . rid olmamış olmakla birlikte yüce Allah'ın onunla nitelendirilmesine dair bir yasağın da bulunmadığı isimler hakkında görüş ayrılığı vardır. Kimisi şeriatın gelmesinden önceki hal üzere kalır, dolayısı ile böyle bir isim ya da sıfatın kullanılması helal ve haramlıkla nitelendirilemez derken kimileri de bunu kabul etmemiştir. Müteahhir usül alimlerinin ise Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den ahad bir haber ile Sabit olmuş isimleri Allah'a ad vermek hususunda görüş ayrılıkları vardır. Eş' arilerin mahir kimi ilim adamına göre caizdir. Çünkü onlara göre vahid haber gereğince ameli gerektirir. Böyle bir adlandırma da amel ile ilgili meseleler türündendir. Ama Şanı Yüce Allah'ın şer'i bir kıyas yolu ile isimlerinin tesbit edilmesini kabul etmemektedir. Fıkhi meselelerde bu kıyaslarla amel edilse dahi. Eş' arılerin müteahhirlerinden kimisi de bu kabul edilmez, demiştir. Bunun caiz olduğunu söyleyenler ashab-ı kiramın izledikleri yoldan onların böyle bir durumda bu gibi hususları kabul ettikleri anlamını çıkarır. Bunu kabul etmeyip böyle bir şeyi reddeden kimselere göre ise bu hususta icma Sabit olmadığından yasaklık hali devam eder.

 

el-Mazen dedi ki: Buna göre refik adının kullanılması eğer bu ahad hadislerden başkası ile Sabit olmamış ise kullanılmasının caiz olup olmadığı hususunda sözünü ettiğimiz görüş ayrılığı cereyan eder. Bununla birlikte "refik"in bir fiil sıfat olması ihtimali vardır. Bu da şanı yüce Allah'ın kulları için yarattığı rıfk demek olur. el-Mazeri'nin açıklamaları burada sona ermektedir.

 

Sahih olan ise yüce Allah'a refik ve onun dışında vahid haber ile Sabit olmuş diğer isimlerin verilmesinin caiz olduğudur. Biz bu hususu İman Kitabı'nda "Muhakkak Allah güzeldir, güzeli sever" hadisini açıklarken "kibirlenmenin haramlığı babı"nda kaydetmiş ve bunun İmamül Harameyn'in tercih ettiği görüş olduğunu da zikretmiş idik.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

24- HAYVANLARA VE BAŞKALARINA LANET OKUMANIN YASAK OLDUĞU BABI