SAHİH-İ MÜSLİM

SAHABE

 

43 - باب من فضائل الأنصار، رضي الله تعالى عنهم

43- ENSAR (R.A.)'IN BAZI FAZİLETLERİ HAKKINDA BİR BAB

 

171 - (2505) حدثنا إسحاق بن إبراهيم الحنظلي وأحمد بن عبدة (واللفظ لإسحاق). قالا: أخبرنا سفيان عن عمرو، عن جابر بن عبدالله. قال : فينا نزلت: {إذ همت طائفتان منكم أن تفشلا والله وليهما} [3 /آل عمران/122] بنو سلمة وبنو حارثة. وما نحب أنها لم تنزل. لقول الله عز وجل: والله وليهما.

 

6362-171-1 -Bize İshak b .İbrahim el-Hanzali ve Ahmed b. Abde- lafız İshak'a ait olmak üzere -tahdis edip dedi ki: Bize Süfyan Amr'dan haber verdi O, Cabir b. Abdullah 'dan şöyle dediğini rivayet etti :0 zaman içinizde iki zümre bozulmaya yüz tubnuştu . "Halbuki Allah onların velileri (yardımcılan) idi" (Ali İmran, 122) ayeti, biz Selimeoğulları ile Hariseoğulları hakkında nazil olmuştur. Aziz ve celil Allah'ın: "Halbuki Allah onların velileriydi" buyruğundan ötürü hiç nazil olmamış olmasını arzu ebneyiz, dedi.

 

Diğer tahric: Buhari, 4051, 4558

 

 

172 - (2506) حدثنا محمد بن المثنى. حدثنا محمد بن جعفر وعبدالرحمن بن مهدي. قالا: حدثنا شعبة عن قتادة، عن النضر بن أنس، عن زيد بن أرقم. قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "اللهم! اغفر للأنصار، ولأبناء الأنصار، وأبناء أبناء الأنصار".

 

6363-172/3- Bize Muhammed b. el-Müsenna tahdis etti, bize Muhammed b. Cafer ve Abdullah b. Mehdi tahdis edip dedi ki: Bize Şu'be Katade’DEN tahdis etti, o Nadr b. Enes'den o Zeyd b. Erkam'dan şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah'lm ensara, ensann oğullarına, ensann oğullarının oğullarına mağfiret buyur" buyurdu.

 

 

172-م - (2506) وحدثنيه يحيى بن حبيب. حدثنا خالد (يعني ابن الحارث). حدثنا شعبة، بهذا الإسناد.

 

Bunu bana Yahya b. Habib de tahdis etti, bize Halid -yani b. el-Hfuistahdis etti, bize Şu'be bu isnad ile tahdis etti.

 

Diğer tahric: Tirmizi, 3902

 

 

173 - (2507) حدثني أبو معن الرقاشي. حدثنا عمر بن يونس. حدثنا عكرمة (وهو ابن عمار). حدثنا إسحاق (وهو ابن عبدالله بن أبي طلحة)؛ أن أنسا حدثه؛ أن رسول الله صلى الله عليه وسلم استغفر للأنصار. قال وأحسبه قال "ولذراري الأنصار، ولموالي الأنصار" لا أشك فيه.

 

6364-173/3- Bana Ebu Ma'n er-Rekaşi de tahdis etti, bize Ömer b. Yunus tahdis etti, bize İkrime -ki o b. Ammar' dır- tahdis etti, bize İshak -ki o b. Abdullah b. Ebu Talha' dır- tahdis ettiğine göre Enes de kendisine şunu tahdis etti: RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ensar için mağfiret' diledi. (İshak) dedi ki: Zannederim O: "Ensann çocuklarına da ensann azadlılarına da", dedi bunda hiç şüphe etmiyorum. 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

174 - (2508) حدثني أبو بكر بن أبي شيبة وزهير بن حرب. جميعا عن ابن علية (واللفظ لزهير). حدثنا إسماعيل عن عبدالعزيز (وهو ابن صهيب)، عن أنس؛ أن النبي صلى الله عليه وسلم رأى صبيانا ونساء مقبلين من عرس. فقام نبي الله صلى الله عليه وسلم ممثلا. فقال "اللهم! أنتم من أحب الناس إلي. اللهم! أنتم من أحب الناس إلي" يعني الأنصار.

 

6365-174/4- Bana Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Zuheyrb. Harb birlikte İbn Uleyye’DEN -lafız Zuheyr'e ait olmak üzere- tahdis etti. Bize İsmail Abdulaziz -ki o b. Suhayb'dir-den tahdis etti, o Enes'den rivayet ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir düğünden gelmekte olan çocukları ve kadınları görünce Allah'ın nebisi ayakta doğrularak: "Siz ancak irisanlar arasında en çok sevdiklerimdensiniz. Siz ancak insanlar arasında en, çok sevdiklerimdensiniz." buyurdu. Bu sözleri ile ensarı kastediyordu.

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          "Allah'ın nebisi ayakta doğrularak" buyruğundaki "mumselen: doğrularak" birinci mim ötreli, ikincisi sakin, se harfi fethalı da kesreli de (mumsilen) okunur. Bu şekilde iki türlü rivayet edilmiştir. Her ikisi de. meşhurdur. Kadı Iyaz dedi ki: Ravilerin çoğu fethalı rivayet etmişlerdir. BaZıları bunun sahih olduğunu söylemişlerdir. Bazıları da burada ve Buhari'deki rivayette kesreli olduğunu söylemişlerdir. Ayakta dimdik doğrulmak demektir. Bazılarında ise bu lafız "mukbilen: onlara karşı dönerek" şeklindedir. Buhari Nikah Kitabı'nda mumtennen: minnet ederek diye te ve nun ile "minnet" den gelen bir lafız olarak kaydetmişlerdir. Yani onlara lütfunu dile getirerek (buyurdu) demek olur. Bazıları bunu tercih etmiştir. Hatta rivayetlerinde sağlam olan bazıları da bunu te harfi kesreli ve nun harfi şeddeli olarak "mumtinen" diye zaptetmişlerdir ki uzunca ayakta durdu, demektir. Kadı Iyaz dedi ki: Tercih olunan ise az önce cumhurdan naklettiğimiz rivayettir.

 

 

 

175 - (2509) حدثنا محمد بن المثنى وابن بشار. جميعا عن غندر. قال ابن المثنى: حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة عن هشام بن زيد. سمعت أنس بن مالك يقول : جاءت امرأة من الأنصار إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم. قال فخلا بها رسول الله صلى الله عليه وسلم. وقال "والذي نفسي بيده! إنكم لأحب الناس إلي" ثلاث مرات.

 

6366-175/5- Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşar birlikte Gunder'den tahdis etti. İbn Musenna dedi ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be, Hişam b. Zeyd'den tahdis etti, Enes b. Malik'i şöyle derken dinledim: Ensar’dan bir kadın, ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi. ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onunla başbaşa kaldı ve: "Nefsim elinde olana yemin ederim ki sizler insanlar arasında en sevdiklerimsiniz" buyurdu ve bunu üç defa tekrar etti.

 

 

175-م - (2509) حدثنيه يحيى بن حبيب. حدثنا خالد بن الحارث. ح وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة وأبو كريب. قالا: حدثنا ابن إدريس. كلاهما عن شعبة، بهذا الإسناد.

 

Bunu bana Yahya b. Habib tahdis etti, bize Halid b. el-Haris tahdis etti. (H.) Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Ebu Kureyb de tahdis edip, dediler ki:

Bize İbn İdris tahdis etti, ikisi Şu'be'den bu isnad ile rivayet etti.

 

 

Diğer tahric: Buhari, 3786, 5234, 6645

 

AÇIKLAMA:          "Bir kadın ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi. .. " bu kadın ya Um Süleym ve kızkardeşi gibi onun mahremi idi ya da burada başbaşa kalmak (halvet)den maksat kadının O'na insanların önünde fazla vakit almayan bir soru sormuş olmasıdır. Ve buradaki halvet de mutlak bir halvet değildir. Çünkü yasak kılınmış olan halvet sözünü ettiğimiz mutlak halvettir.

 

 

 

176 - (2510) حدثنا محمد بن المثنى ومحمد بن بشار (واللفظ لابن المثنى). قالا: حدثنا محمد بن جعفر. أخبرنا شعبة. سمعت قتادة يحدث عن أنس بن مالك؛  أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال "إن الأنصار كرشي وعيبتي. وإن الناس سيكثرون ويقلون. فاقبلوا من محسنهم واعفوا عن مسيئهم".

 

6367-176/6- Bize Muhammed b. el-Müsenna ve Muhammed b. Beşşar -lafız İbnu'l-Müsenna'ya ait olmak üzere- tahdis edip dedi ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be haber verdi, Katade'yi Enes b. Malik’DEN tahdis ederken dinledim: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şüphesiz ensar benim midem ve heybemdir. Muhakkak insanlar çoğalacak, onlar azalacaklar. Bu sebeple onların iyilik edenlerinden kabul edin, kötülük yapanlarını da affedin. "

 

 

Diğer tahric: Buhari, 3801; Tirmizi, 3907

 

AÇIKLAMA:          "Ensar benim midem ve heybemdir." İlim adamları der ki: Yani onlar kendilerine güvendiğim, işlerinde kendilerine dayanıp bel bağladığım benim cemaatim ve benim özel yakınlarımdır. Hattabi dedi ki: Burada "keriş: mide"yi misal vermiştir. Çünkü mide, canlının kendisi ile hayatta kalabildiği gıdasının toplandığı yerdir. Heybe ise insanın içine elbiselerini ve değerli eşyalarını koyup koruduğu dağarcıktan büyük bilinen bir kaplır. Bunu da örnek olarak zikretmiştir. Çünkü onlar sırlarını ve gizli hallerini kendilerine emanet ettiği kimselerdi. "İnsanlar çoğalacak onlar azalacaklardır. " Yani ensar azalıp duracaklar.

Bu da mucizelerdendir.

 

"Onların arasından iyilik yapanlarını kabul edin, kötülük yapanlarını affedin. " Bazı asıl nüshalarda "kötülüklerini affedin" şeklindedir. Bundan maksat ise haddi gerektiren kötülüklerin dışındakilerdir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

44- ENSAR (R.A.) HANELERİNİN EN HAYIRLILARI HAKKINDA BİR BAB