SAHİH-İ MÜSLİM

SAHABE

 

38- EBU MUSA EL-EŞ'ARİ VE EBU AMR EL-EŞ'ARİ (R.A.)'NIN BAZI FAZİLETLERİ

 

6355-164/1- Bize Ebu Amir el-Eş'ari ve Ebu Kureyb birlikte Ebu Usame’DEN tahdis etti. Ebu Amir dedi ki: Bize Ebu Usame tahdis etti, bize Bureyd, dedesi Ebu Burde’DEN tahdis etti, o Ebu Musa’DAN şöyle dediğini rivayet etti: Mekke ile Medine arasında beraberinde Bilal da bulunduğu halde Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ci'rane'de konaklamış iken yanında bulunuyor idim. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e bedevi bir adam geldi ve: Ey Muhammed! Bana verdiğin sözü yerine getirmeyecek misin, dedi. Bunun üzerine RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Sana müjde" buyurdu. Bedevi ona: Bana çokça "Sana müjde" dedin, deyince Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Musa ve Bilal'e -kızmış gibi- dönerek: "Bu müjdeyi kabul etmedi. Onu ikiniz kabul edin" buyurdu. Her ikisi de: Kabul ettik ey Allah'ın Rasulü! dediler. Sonra Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içinde su bulunan bir kase getirilmesini istedi. İçine ellerini ve yüzünüyıkadıktan sonra (ağzından) da içine su püskürttü. Sonra: "Hem bundan için hem de yüzünüze ve göğüslerinize serpin ve ikinize de müjde olsun" buyurdu. Onlar da kaseyi alıp Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kendilerine emrettiklerini yaparken Um Seleme perdenin arkasından kendilerine: Kabınızdakinden anneniz için de bir miktar artırın diye seslendi. Onlar da onun için bir miktarını artırdılar.

 

Diğer tahric: Buhari, 4328,196

 

 

 

6356-165/2- Bize Abdullah b. Berrad Ebu Amir el-Eş' ari ve Ebu Kureyb Muhammed b. el-Ala -lafız Ebu Amir'e ait olmak üzere- tahdis edip dedi ki: Bize Ebu Usame Bureyd'den, o Ebu Burde'den, o babasından şöyle dediğini tahdis etti: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Huneyn' deki işini bitirince Ebu Amir'i bir ordunun başında Evtaslıların üzerine gönderdi. Dureyd b. es-Sımme ile karşılaştı. Dureyd öldürüldü ve Allah onun arkadaşlarını da yenilgiye uğrattı. Ebu Musa dedi ki: Beni de Ebu Amir ile birlikte gönderdi. Ebu Amir'e atılan bir ok dizine isabet etti. Cüşenoğullarından bir adam ona bir ok atmış ve bu oku onun diz kapağına isabet ettirmişti. Ben de onun yanına gittim ve: Amcacığım sana kim ok attı, dedim. Ebu Amir Ebu Musa'ya işaret edip: Benim katilim işte odur. Gördüğüm o kişi bana ok atan kişidir, dedi. Ebu Musa dedi ki: Ben de ona doğru gittim ve onu kastederek üzerine gittim ve ona yetiştim. O beni görünce arkasını bana dönerek kaçtı. Ben de onu takip ettim ve ona: Utanmıyor musun! Sen arap değil misin? Neden yerinde durmuyorsun deyince koşmaktan vazgeçti. Ben de o da karşı karşıya geldik. O da bana bir darbe ben de ona bir darbe indirdim. Derken ona bir kılıç darbesi indirip onu öldürdüm. Sonra Ebu Amir'e döndüm ve: Allah sana ok atanın canını aldı, dedim. Bu sefer: Bu oku çıkar, dedi. Ben oku çıkarınca onun yerinden su boşaldı. Ebu Amir: Kardeşimin oğlu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e git, O'na benden selam söyle ve de ki: Ebu Amir sana benim için mağfiret dile de, dedi.

(Ebu Musa devamla) dedi ki: Ebu Amir de beni insanlara: komutan yaptı.

Kısa bir süre kaldıktan sonra vefat etti. Ben de Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e döndüğümde huzuruna çıktım. Kendisi bir evde hurma lifinden bir yatak üzerinde idi. Onun üzerinde de bir döşek vardı. Yatagın dokuma izleri Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sırtında ve böğründe iz bırakmıştı. Ona bize dair haberi de Ebu Amir'in haberini de naklettim ve O'na, dedim ki: Ebu Amir:

 

Ona bana mağfiret dilemesini söyle, dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunun üzerine bir su getirilmesini istedi. O sudan abdest aldıktan sonra ellerini kaldırdı sonra da: ''Allah'ım Ubeyd Ebu Amir'e mağfiret buyur", dedi. Ellerini koltuk altlarının beyazını görünceye kadar kaldırdı. Sonra: ''Allah'ım kıyamet gününde onu yarattıklarından bir çoğunun -yahut insanlardan- üstün kıl" buyurdu. Ben de: Ey Allah'ın Rasulü! Benim için de mağfiret dile, dedim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunun üzerine: ''Allah'ım! Abdullah b. Kays'a günahlarını mağfiret buyur ve kıyamet günü onu pek şerefli bir yere koy" buyurdu.

Ebu Burde dedi ki: Bu iki duadan birisi Ebu Amir'in diğeri Ebu Musa'nın

idi.

 

 

Diğer tahric: Buhari, 2284, 4323, 6383

 

AÇIKLAMA:          Birinci hadiste Ebu Musa'nın, Bilal'in ve Um Seleme'nin (radıyallahu anha) açıkça faziletleri görülmektedir. Hadiste müjde vermenin müstehap olduğu, bereketinden yararlanılmak için yapılacak işlerde izdihamın (kalabalık olmanın) bereketinden yararlanılacak şey yanında bulunan kimseden onu istemenin ve ona ortak olmanın müstehap olduğu hükmü de anlaşılmaktadır.

 

(6356) "(Okun) yerinden su yükseldi." Su çıktı, yükseldi, aktı ve kesilmedi demektir.

"Hurma lifinden dokunmuş bir yatak üzerinde idi. Onun üzerinde de bir döşek vardı..." Re harfi sakin ondan sonraki mim fethalı olmak üzere "murmel" ve "rimal ile rumal" hurma lifi ve benzeri şeylerden dokunup bir şerit ve buna benzer şeylerle bağlanan (döşeğe) denilir.

 

"Üzerinde'de bir yatak vardı." Buhari ve Müslim'in Sahih'lerinde de bu şekildedir. el-Kabisi dedi ki: Benim bundan başka senette bellediğim ise "üzerinde bir yatak vardı" şeklindedir. Zannederim ravilerden birisi burada "ma" edatını düşürmüş olmalıdır. (Buna göre anlam: Üzerinde döşek yoktu şeklinde olur). Kadı Iyaz ve başkaları da buradan bu lafzın düşmüş olduğu ve doğrusunun bunun Sabit olarak zikredilmesi gerektiğini söylemişler ve şöyle demişlerdir: Nitekim Ömer'in Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zevcelerini muhayyer bırakması ile ilgili rivayet ettiği hadiste, hurma lifinden dokunmuş bir döşek ile kendisi ile arasında bir yatağın bulunmadığı ve döşeğin böğürlerinde iz bıraktığı ifadesi yer almaktadır.

 

"Sonra ellerini kaldırdı, sonra: Allah'ım Ubeyd Ebu Amir'e mağfiret buyur, dedi. Hatta O'nun koltuk altlarının beyazını gördüm ... " Bu hadiste dua etmenin müstehap olduğu, dua ederken elleri kaldırmanın da müstehap olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Enes'in rivayet ettiği Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ellerini sadece üç yerde kaldırmıştır şeklindeki hadisi onun diğerlerini görmediği şeklinde yorumlanacağı anlaşılmaktadır. Çünkü Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in otuz yerden fazla pek çok yerde ellerini kaldırdığı Sabit olmuştur.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

39- EŞ'ARİLERİN (R.A.) BAZI FAZİLETLERİ BABI