SAHİH-İ MÜSLİM

SAHABE

 

26 - باب من فضائل عبدالله بن عمرو بن حرام، والد جابر، رضي الله تعالى عنهما

26- CABİR'İN BABASI ABDULLAH BİN AMR BİN HARAM (R.A.)'IN BAZI FAZİLETLERİ BABI

 

129 - (2471) حدثنا عبيدالله بن عمر القواريري وعمرو الناقد. كلاهما عن سفيان. قال عبيدالله: حدثنا سفيان بن عيينة قال: سمعت ابن المنكدر يقول: سمعت جابر بن عبدالله يقول:

 لما كان يوم أحد، جيء بأبي مسجى، وقد مثل به. قال فأردت أن أرفع الثوب، فنهاني قومي. ثم أردت أن أرفع الثوب، فنهاني قومي. فرفعه رسول الله صلى الله عليه وسلم، أو أمر به فرفع. فسمع صوت باكية أو صائحة. فقال "من هذه؟" فقالوا: بنت عمرو، أو أخت عمرو. فقال "ولم تبكي؟ فما زالت الملائكة تظله بأجنحتها حتى رفع".

 

6304-129/1- Bize Ubeydullah b. Ömer el-Kavfıriri ve Amr en-Nakid -ikisi- Süfyan’DAN tahdis etti. Ubeydullah dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne tahdis edip dedi ki: İbnul Münkedir'i şöyle derken dinledim: Cabir b. Abdullah'ı şöyle derken dinledim: Uhud gününde üzeri örtülü olduğu halde ve bazı azalan kesilmiş olarak babam getirildi. Üzerindeki örtüyü kaldırmak istedim kavmim bunu bana yasakladı. Sonra yine üzerindeki örtüyü kaldırmak istedim kavmim yine bunu bana yasakladı. Bu sefer Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu kaldırdı -yahut verdiği emir üzerine kaldırıldı-o Ağlayan bir kadının -ya da feryad eden bir kadının- sesini işitince: "Bu kim" buyurdu. Amr'ın kızı -yahut kız kardeşi- dir, dediler. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Neden ağlıyor ki? Melekler kaldırılıncaya kadar kanatları ile onu gölgelendirmeye devam etti" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 1293,2816 -buna yakın-; Nesai, 1841

 

 

130 - (2471) حدثنا محمد بن المثنى. حدثنا وهب بن جرير. حدثنا شعبة عن محمد بن المنكدر، عن جابر بن عبدالله، قال:

 أصيب أبي يوم أحد. فجعلت أكشف الثوب عن وجهه وأبكي. وجعلوا ينهونني. ورسول الله صلى الله عليه وسلم لا ينهاني. قال وجعلت فاطمة، بنت عمرو تبكيه. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم "تبكيه، أو لا تبكيه، ما زالت الملائكة تظله بأجنحتها، حتى رفعتموه".

 

6305-130/2- Bize Muhammed b. el-Müsenna tahdis etti ... Cabir b. Abdullah dedi ki: Uhud gününde babam isabet aldı (şehid oldu). Ben de yüzü üzerinden örtüyü açıp ağlamaya başladım. Etrafımdakiler beni teskin etmeye 'koyuldular. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ise bana bunu yapmamamı söylemiyordu. Bu sefer Amr'ın kızı Fatıma onun için ağlamaya başladı. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunun üzerine: "Onun için ağlasın yahut ağlamasın. Siz onu kaldınncaya kadar melekler kanatları ile onu gölgelenidirip durdu." buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 1244,4080 -muhtasar-; Nesai, 1844;

 

 

130-م - (2471) حدثنا عبد بن حميد. حدثنا روح بن عبادة. حدثنا ابن جريج. ح وحدثنا إسحاق بن إبراهيم. أخبرنا عبدالرزاق. حدثنا معمر. كلاهما عن محمد بن المنكدر، عن جابر، بهذا الحديث. غير أن ابن جريج ليس في حديثه ذكر الملائكة وبكاء الباكية.

 

6306- .. ./3- Bize Abd b. Humeyd tahdis etti, bize Ravh b. Ubade tahdis etti, bize İbn Cureyc tahdis etti. [H.] Bize İshak h. İbrahim de tahdis etti, bize Abdurrezzak haber verdi, bize Ma'mer tahdis etti. (İbn Cureyc'le) ikisi Muhammed b. el-Münkedir'den rivayet etti, o Cabir'den bu hadisi nakletti. Ancak İbn Cureyc'in hadisinde melekler ile ağlayan kadının ağlamasından söz edilmemektedir.

 

Diğer tahric: Abd b. Humeyd'in hadisini Buhari, 1244 -muallak olarak-; İshak b. İbrahim'in hadisini Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

130-م 2 - (2471) حدثنا محمد بن أحمد بن أبي خلف. حدثنا زكرياء بن عدي. أخبرنا عبيدالله بن عمرو عن عبدالكريم، عن

محمد بن المنكدر، عن جابر، قال : جيء بأبي يوم أحد مجدعا. فوضع بين يدي النبي صلى الله عليه وسلم. فذكر نحو حديثهم.

 

6307- .. ./4- Bize Muhammed b. Ahmed b. Ebu Halef tahdis etti, bize Zekeriya b. Adiyy tahdis etti, bize Ubeydullahb. Amr Abdulkerim'den haber verdi, o Muhammed b. el-Münkedir'den, o Cabir'den şöyle dediğini rivayet etti: Uhud günü babam burnu ve kulakları kesilmiş olarak getirildi ve Nebi {Sallallahu aleyhi ve Selleml'in önüne konuldu. Sonra hadisi öncekilerin hadisine yakın olarak zikretti.

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          (6304) "Babam üstü örtülü ve azalan kesilmiş olduğu halde getirildi."

 

Hadisteki "musecca: örtülü, örtülmüş" demektir. Mim harfi ötreli, şeddesiz olmak üzere se kesreli "musile" ise organları yahut burnu yahut kulağı yahut cinsiyet organı ve buna benzer azaları kesilmiş olması halini anlatmak için kullanılır. İsim "müsle" dir. Şeddeli olarak "mussile" ise mubalağa ifade eder. Ama burada rivayet şeddesiz (musile)dir.

"Kaldırılıncaya kadar melekler kanatları ile onu gölgelendirip durdu."

 

Kadı lyaz dedi ki: Bunun Allah'ın lütfunu ve ondan razı oluşunu, onun için hazırlanmış olan lütuf ve ikramları müjdelemek maksadı ile üzerinde kalabalık bir şekilde yığılmış olmalarından ötürü olma ihtimali vardır. Onlar onun için ikram ve gelişine sevinmek üzere üzerine kalabalık bir şekilde toplandılar. Yahut da kokusu ya da bedeni değişmesin diye güneşin sıcağına karşı onu gölgelendirdiler.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in (6305) 'onun için ağlasın yahut ağlamasın ... " buyurması da şu demektir: Onun için ağlayıp ağlamaması arasında bir fark yoktur. Melekler onu hep gölgelendirdiler. Yani onun için bu ve bunun dışında pek çok lütuf ve ihsanlar tahakkuk etmiş bulunuyor. Böyle birisi için ağlamamak gerekir. Bu da ona bir tesellidir.

 

(6307) "Abdulkerim'den o Muhammed b. el-Münkedir'den o Cabir'den" diyarımızdaki bütün nüshalarda bu şekildedir. Kadı Iyaz dedi ki: İbn Mahan'ın nüshasında: Muhammed b. el-Münkedir'in yerine Muhammed b. Ali b. Huseyn, Cabir’DEN diye kaydedilmiştir. el-Ceyani dedi ki: Doğrusu birincisidir. Ebu Suud ed-Dimeşki'nin zikrettiği de bu rivayettir.

 

"Babam burnu ve kulakları kesilmiş olarak getirildi." Halil dedi ki: Ced': burun ve kulak(lar)ın kesilmesi demektir. Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

27- CULEYBİB {R.A.)'IN BAZI FAZİLETLERİ BABI