SAHİH-İ MÜSLİM |
SAHABE |
20 - باب
من فضائل أبي
طلحة
الأنصاري،
رضي الله عنه
20- EBU TALHA EL-ENSARİ
(R.A.)'İN FAZİLETLERİNDEN BAZISINA DAİR BİR BAB
107 - (2144) حدثني
محمد بن حاتم
بن ميمون.
حدثنا بهز.
حدثنا سليمان
بن المغيرة عن
ثابت، عن أنس.
قال:
مات
ابن لأبي طلحة
من أم سليم.
فقالت لأهلها:
لا تحدثوا أبا
طلحة بابنه
حتى أكون أنا
أحدثه. قال
فجاء فقربت
إليه عشاء.
فأكل وشرب.
فقال: ثم تصنعت
له أحسن ما
كانت تصنع قبل
ذلك. فوقع بها.
فلما رأت أنه
قد شبع وأصاب
منها، قالت:
يا أبا طلحة!
أرأيت لو أن
قوما أعاروا
عاريتهم أهل
بيت، فطلبوا
عاريتهم،
ألهم أن يمنعوهم؟
قال: لا. قالت:
فاحتسب ابنك.
قال فغضب وقال:
تركتني حتى
تلطخت ثم
أخبرتني
بابني! فانطلق
حتى أتى رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
فأخبره بما
كان. فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "بارك
الله لكما في
غابر ليلتكما" قال
فحملت. قال
فكان رسول
الله صلى الله
عليه وسلم في
سفر وهي معه.
وكان رسول
الله صلى الله
عليه وسلم،
إذا أتى
المدينة من
سفر، لا
يطرقها طروقا.
فدنوا من
المدينة.
فضربها
المخاض. فاحتبس
عليها أبو
طلحة. وانطلق
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم. قال
يقول أبو
طلحة: إنك لتعلم،
يا رب! إنه
ليعجبني أن
أخرج مع رسولك
إذا خرج،
وأدخل معه إذا
دخل. وقد
احتبست بما
ترى. قال تقول
أم سليم: يا
أبا طلحة! ما
أجد الذي كنت أجد.
انطلق.
فانطلقنا. قال
وضربها
المخاض حين قدما.
فولدت غلاما.
فقالت لي أمي:
يا أنس! لا يرضعه
أحد حتى تغدو
به على رسول الله
صلى الله عليه
وسلم. فلما
أصبح احتملته.
فانطلقت به
إلى رسول الله
صلى الله عليه
وسلم. قال
فصادفته ومعه
ميسم. فلما
رآني قال "لعل
أم سليم
ولدت؟" قلت:
نعم. فوضع
الميسم. قال
وجئت به
فوضعته في
حجره. ودعا
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم بعجوة من
عجوة المدينة. فلاكها
في فيه حتى
ذابت. ثم
قذفها في في
الصبي. فجعل
الصبي
يتلمظها. قال
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
"انظروا إلى
حب الأنصار
للتمر" قال
فمسح وجهه
وسماه
عبدالله.
6272-107/1-
Bana Muhammed b. Hatim b. Meymun tahdis etti... Enes dedi ki: Ebu Talha'nın Um
Süleym'den bir oğlu öldü. Um Süleym yakınlarına: Ebu Talha'ya oğlundan -ben ona
söz etmedikçe- siz söz etmeyin, dedi.
Derken Ebu Talha gelince
önüne akşam yemeğini getirip koydu. Ebu Talha yeyip içti. Sonra Um Süleym
bundan önce süslendiğinin en güzel şekli ile onun için süslendi. O da onunla
birlikte yattı. Ebu Talha'nın doyduğunu, kendisine de yaklaştığını görünce
şöyle dedi: Ey Ebu Talha! Bazı kimselerin bir aile halkına kendilerine ait bir
şeyi emanet olarak verseler sonra da onların emanetlerini geri isteseler
emanetlerini geri vermemek hakları var mıdır, ne dersin, dedi. Ebu Talha:
Hayır, dedi. Bu sefer Um Süleym: O halde sen de oğlunun (vefatının) ecrini
Allah'tan bekle, dedi. Ebu Talha kızdı ve: Sen beni bu işe bulaştırıncaya kadar
kendi halime bıraktın sonra da oğlumun durumunu bana haber veriyorsun deyip
kalktı ve Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına varıp olanı O'na
haber verdi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah geçen gecenizi
mübarek kılsın" buyurdu.
Um Süleym hamile kaldı.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir seferde iken Um Süleym de O'nunla
beraberdi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir seferden dönüp de
Medine'ye geldiği taktirde geceleyin Medine'ye girmezdi. Medine'ye
yaklaştıkları vakit de Um Süleym'i doğum sancısı tuttu. Bu sebeple de Ebu Talha
onun yanında kaldı. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ise yoluna gitti.
Enes dedi ki: Ebu Talha
dedi ki: Şüphesiz Rabbim sen de biliyorsun ki ben dışarı çıktığı zaman Rasulün
ile birlikte dışarı çıkmaktan, girdiği zaman O'nunla birlikte girmekten hoşnut
olurum. Gördüğün durum sebebi ile burada kaldım.
Um Süleym dedi ki: Ey
Ebu Talha! Az önce duyduğum ağrıları artık duymuyorum. Haydi yola koyul, dedi.
Bunun üzerine biz de yola koyulduk. (Enes) dedi ki: Her ikisi de Medine'ye
vardıklarında doğum sancısı onu yakaladı ve bir erkek çocuk doğurdu. Annem
bana: Ey Enes! Sen bunu sabah Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
götürünceye kadar kimse ona süt emzirmesin, dedi. Sabah olunca onu taşıdım ve onu
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürdüm. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in elinde de bir dağlama aleti olduğunu gördüm. O beni
görünce: "Galiba Um Süleym doğurdu" buyurdu. Ben, evet deyince O'da
dağlama aletini bıraktı, çocuğu getirip O'nun kucağına bıraktım. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'nin acve hurmasından bir hurma
getirilmesini istedi. Onu eriyinceye kadar ağzında çiğnedikten sonra çocuğun
ağzına çaldı. Bu sefer çocuk onu yalanmaya koyuldu. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) de: "Ensar'ın hurmayı sevmelerine bakın" buyurdu.
(Enes) dedi ki: Yüzünü
sıvazladı ve ona Abdullah adını verdi.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
107-م - (2144)
حدثنا أحمد بن
الحسن بن
خراش. حدثنا
عمرو بن عاصم.
حدثنا سليمان
بن المغيرة.
حدثنا ثابت.
حدثني أنس بن
مالك قال: مات
ابن لأبي
طلحة. واقتص
الحديث بمثله.
6273- .. ./2- Bize Ahmed
b. Hasan b. Hiraş tahdis etti ... Bize Malik b. Enes tahdis edip dedi ki: Ebu
Talha'nın bir oğlu öldü deyip hadisi aynen rivayet etti.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
AÇIKLAMA: (6272) Um
Süleym'in kocası Ebu Talha'dan olma oğullarının ölümü ile ilgili hadisin şerhi
daha önce edep Kitabı'ndageçmiş bulunmaktadır. Um Süleym'in emanet örneğini
vermesi ilminin, faziletinin kemaline, imanının ve iİminan ve huzurunun
büyüklüğüne delildir.
İlim adamlarının,
dediklerine göre vefat eden bu çocuk, Nuğayr denilen kuşun sahibi Ebu Umeyr
idi.
"Onu doğum sancısı
yakaladı." Mahad, doğum ağrıları ve sancısı demektir.
Hadisten anlaşılan
hükümlere gelince:
1. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in duası kabul edilmiş ve o gece Ebu Talha'nın oğlu
Abdullah'a hamile kalmışlır. Onun da hepsi ilim adamı ve hayırlı olan on oğlu
olmuştur.
2; Ebu Talha'nın açık
bir kerameti ve Um Süleym'in faziletleri de görülmektedir.
3. Doğan çocuğun tahniki
ve tahnik yapması için salih bir adama götürülmesi, doğduğu gün çocuğa isim
vermenin caiz olduğu, Abdullah adını vermenin de müstehap olduğu
4. Yolculuktan gelen bir
kimse eğer önceden ailesi geldiğini bilmiyorsa geceleyin girmesinin mekruh
olduğu
5. Hayvanı başkalarından
ayırd edilmesi ve onu kaybolması halinde bulanın geri vermesi için tanınması
maksadı ile dağlanmasının caiz olduğu
6. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in mütevaziliği ve eli ile hayvanları dağladığı bu hadisten
anlaşılan hükümler arasındadır.
21 - باب
من فضائل
بلال، رضي
الله عنه
21- BİLAL (R.A.)'İN
FAZİLETLERİNDEN BAZISINA DAİR BİR BAB
108 - (2458) حدثنا
عبيدالله بن
يعيش ومحمد بن
العلاء الهمداني.
قالا: حدثنا
أبو أسامة عن
أبي حيان. ح وحدثنا
محمد بن عبد
الله
بن نمير
(واللفظ له).
حدثنا أبي.
حدثنا أبو حيان
التيمي، يحيى
بن سعيد عن
أبي زرعة، عن
أبي هريرة.
قال:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم لبلال،
عند صلاة
الغداة "يا
بلال! حدثني
بأرجى عمل عملته،
عندك، في
الإسلام
منفعة. فإني
سمعت الليلة
خشف نعليك بين
يدي في الجنة".
قال بلال: ما
عملت عملا في
الإسلام أرجى
عندي منفعة،
من إني لا
أتطهر طهورا
تاما، في ساعة
من ليل ولا
نهار، إلا
صليت بذلك
الطهور، ما
كتب الله لي
أن أصلي.
6274-10811-
Bize Ubeyd b. Yaiş ve Muhammed b. el-Ala el-Hemdani tahdis edip dedi ki: Bize
Ebu Usame, Ebu Hayyam'dan tahdis etti. (H.) Bize Muhammed b. Abdullah b. Numeyr
de -lafız ona ait olmak üzere- tahdis etti, bize babam tahdis etti, bize Ebu
Hayyam et-Teymi, Yahya b. Said Ebu Zür' a’dan tahdis etti, o Ebu Hureyre’den
şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bilal'e
sabah namazı esnasında şöyle dedi: "Ey Bilal! Bana İslam'da menfaatini en
çok ümit ettiğin yaptığın bir am eli söyle. Çünkü ben bu gece cennette benim
önümde ayak seslerini işittim." Bilal dedi ki: Benim İslam'da menfaatini
en çok ümit ettiğim amelim şundan başkası değildir: İster gecenin, ister
gündüzün herhangi bir saatinde tam bir abdest aldığım taktirde mutlaka o
abdestle Allah'ın benim için kılmayı yazdığı kadar namaz kılarım.
Diğer tahric: Buhari,
1149
AÇIKLAMA: "İster
gecenin ister gündüzün herhangi bir saatinde tam bir abdest altığım taktirde
... " burada "Allah'ın benim için kılmayı yazdığı" benim için
taktir ettiği anlamındadır.
Hadisten şu hükümler
anlaşılmaktadır:
1. Abdest aldıktan sonra
namaz kılmanın fazileti -ki bu sünnettir- ayrıca güneşin doğuşu esnasında
istiva (göğün tam ortasında) olduğu ve battığı sırada sabah ve ikindi
namazlarından sonra da kılınması mübahtır. Çünkü sebebi olan bir namazdır.
Mezhebimizin görüşü budur.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
22- ABDULLAH BİN
MESUD VE ANNESİ (R.A.)'NIN BAZI FAZİLETLERİNE DAİR BİR BAB