SAHİH-İ MÜSLİM |
FAZİLETLER |
29- NEBİ (S.A.V.)'İN
AĞARAN SAÇLARI BABI
6027-100/1- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe, İbn Numeyrve Amren-Nakid birlikte İbn İdris’DEN tahdis etti.
Amr dedi ki: Bize Abdullah b. İdris el-Evdı, Hişam'dan tahdis etti, o İbn Sirin'den
şöyle dediğini rivayet etti: Enes b. Malik' e: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) hiç saçlarını boyadı mı diye soruldu. O: Gerçek şu ki O (çok az)
müstesna saçlarının ağarması diye bir şey görmedi -İbn İdris: sanki onun çok az
olduğunu anlatmak istiyordu, dedi. Ebu Bekir ve Ömer ise kına ve keten ile
bayarlardı, dedi.
Diğer tahric: Buhari,
5894
6028-10112- Bize
Muhammed b. Bekkar b. er-Reyyan tahdis etti... İbn Sirin dedi ki: Enes b.
Malik' e: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) saçlarını bayar mıydı diye
sordum. O: (saçlarının ağarması) saçlarını boyayacak dereceye ulaşmadı.
Sakalında beyaz bir kaç kıl vardı, dedi. (İbn SIr!n) dedi ki: Ben ona: Ebu
Bekir saçlarını bayar mıydı, dedim. O: Evet, kına ve keten ile (bayardı), dedi.
6029-102/3- Bana Haccac
b. eş-Şair de tahdis etti... Muhammed b. Sirin dedi ki: Enes b. Malik' e:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) saçlarını boyadı mı diye sordum. O:
Gerçek şu ki O saçının ancak çok azının ağardığını gördü, dedi.
6030-103/4- Bana Ebu
Rabi' el-Ateki tahdis etti, bize Hammad tahdis etti, bize Sabit tahdis edip
dedi ki: Enes b. Malik'e Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in saçlarını
boyaması hakkında soru soruldu da o şöyle dedi: Eğer ben O'nun başında ağaran
telleri saymak isteseydim bunu yapabilirdim. Ayrıca dedi ki: O saçlarını
boyamadı ama Ebu Bekir kına ve keten ile boyadı. Ömer ise safi kına ile boyadı,
dedi.
Diğer tahric: Buhari,
5895; Ebu Davud, 4209
6031-104/5- Bize Nasr b.
Ali el-Cahdami tahdis etti... Katade Enes b. Malik'in şöyle dediğini rivayet
etti: Erkeğin başından ve sakalından beyaz bir saç telini yolması mekruhtur.
(Yine Enes) dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) saçlarını
boy!madı. Zaten beyaz teller ancak O'nun alt dudağında, şakaklarda ve başta bir
kaç tane vardı.
Bunu bana Muhammed b.
el-Müsenna da tahdis etti, bize Abdüssamed tahdis etti, bize el-Müsenna bu
isnad ile tahdis etti.
Diğer tahric: Nesai,
5102
6032-105/6- Bize
Muhammed b. el-Müsenna, İbn Beşşar ve Ahmed b. İbrahim ed-Devraki ile Harun b.
Abdullah da birlikte Ebu Davud'dan tahdis etti. İbnu'l-Müsenna dedi ki: Bize
Süleyman b. Davud tahdis etti, bize Şu'be, Huleyd b. Cafer'den tahdis ettiğine
göre o Ebu İyas'ı Enes'den şunu naklederken dinlemiştir: Enes'e Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ağaran saçlarına dair soru sorulunca o: Allah
O'na ağaran saçla kötü bir görünüm vermedi, dedi,
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
6033-106/7- Bize Ahmed
b. Yunus tahdis etti, bize Zuheyr tahdis etti, bize Ebu İshak tahdis etti. (H)
Bize Yahya b. Yahya da tahdis etti, bize Ebu Hayseme, Ebu İshak'dan haber
verdi, o Ebu Cuhayfe'den şöyle dediğini rivayet etti: Ben, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şurasının ağardığını gördüm, dedi. Zuheyr de
bir parmağını alt dudağına koydu. Ona: O gün sen (yaş itibari ile) kimin gibi
idin diye soruldu. O: Oklan düzeltiyor ve onlara tüy takıyordum, dedi.
Diğer tahric: Buhari,
3545; İbn Mace, 3628
6034-107/8- Bize Vasıl
b. Abdula'la tahdis etti ... Ebu Cuhayfe dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in saçlarının (bir kaç telinin) beyazlaşmış ve ağarmış olduğunu
gördüm. Hasan b. Ali O'na benziyordu.
Diğer tahric: Buhari,
3543, 3544; Tirmizi, 282, 2827
6035- .. ./9- Bize Said
b. Mansur da tahdis etti, bize Süfyan ve Halid b. Abdullah tahdis etti. (H)
Bize İbn Numeyr de tahdis etti, bize Muhammed b. Bişr tahdis etti, hepsi
İsmail'den, o Ebu Cuhayfe'den bu hadisi böylece rivayet etti ama
rivayetlerinde: Saçlarının (bir kaç telinin) beyazlaşmış ve ağarmış olduğunu
gördüm" demediler.
6036-108/10- Bize
Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti ... Simak b. Harb dedi ki: Cabir b.
Semura'ya Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in saçlarının ağarmasına dair soru
sorulduğunu ve onun şu cevabı verdiğini dinledim: O başına yağ sürdüğü zaman
ondan (ağaran saç tellerinden) bir şey görülmezdi. Eğer başını yağlamayacak
olursa az bir şey görülürdü, dedi.
Diğer tahric: Nesai,
5129
6037-109/11- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Ubeydullah, İsrail'den tahdis etti. O
Simak'den rivayet ettiğine göre Cabir b. Semura'yı şöyle derken dinlemiştir:
ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in başının ve sakalının ön tarafları
bir parça ağarmıştı. Ama yağ süründüğü zaman bunlar görünmezdi. Başının saçı
dağılırsa görünürdü. Sakalının saçı çok idi. Bir adam: Yüzü kılıç gibi mi idi,
Cabir: Hayır, aksine o güneş ve ay gibi idi. Yüzü yuvarlaktı. Ben
(peygamberlik) mührü(nü) omuzunun yanında güvercin yumurtası gibi gördüm. O da
tenine benziyordu, dedi.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
AÇIKLAMA: (6028)
"Enes b. Malik'e: ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) saçlarını boyar
mıydı diye sordum ... " Bir rivayette (6029) "Çok azı müstesna
saçlarının ağardığını görmedi" bir rivayette (6030) "başında ağaran
saç tellerini saymak isteseydim (sayabilirdim) ve o saçlarını boyamadı"
(6031) ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) saçlarını boyamad!..." Bir
rivayette de (6032) Allah O'na ağaran bir saçla kötü bir görünüm vermedL"
Ebu Cuhayfe rivayetinde (6033) "ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in burasının (saçlarının) ağardığını gördüm. Bu arada ravi parmağının
birisini alt dudağına koydu." Yine Ebu Cuhayfe'nin bir rivayetinde (6034)
"RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in saçlarının (bir kaç telinin)
beyazlaşmış ve ağarmış olduğunu gördüm."; cabir b. Semura'nın rivayetinde
(6036) "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ağaran saçlarına dair soru
soruldu ... Yağ sürmedimi görülürdü." Yine ondan gelen bir rivayette
(6037) "Başının ve sakalının ön tarafında bir kaç tel ağarmıştı"
denilmektedir. Enes’DEN gelen bir rivayette de: "Ağaran saç telleri
'sayılabiliyordu. Vefat ettiğinde başında ve sakalında (ancak) yirmi tane beyaz
saç teli vardı." Um Seleme'nin rivayet ettiği hadise göre de o,
kendilerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kına ve keten ile
boyanmış kırmızı renkli bir kaç saç teli çıkarıp göstermiştir.
Kadı Iyaz dedi ki: İlim
adamları Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in saçlarını boyayıp boyamadığı
hususunda ihtilaf etmişlerdir. Enes'in hadisi sebebi ile çoğunluk boyamadığını
söylemişlerdir. Malik'in görüşü de budur. Bazı muhaddisler ise Um Seleme'nin bu
hadisi ile İbn Ömer'in Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) 'i saçlarını sarıya
boyarken gördüğüne dair hadisi dolayısı ile boyadığını söylemişlerdir, Kadı
Iyaz devamla dedi ki: Bazıları da bu hadislerin arasını Enes'in söylediği
sözlerin yer aldığı Um Seleme hadisinde gösterilen şekilde cem etmişlerdir.
Sözü geçen hadiste Enes şunları söylemektedir: Şu naklettikleri hadiste benim
bildiğim şundan ibarettir. Bu ancak Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
kendisi ile saçına hoş koku sürdüğü kokudan dolayı bir şey olabilir. Çünkü Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) çokça koku kullanırdı. Bu ise saçın siyahlığını
izale ederdi. Böylelikle Enes (r.a.) sözü geçen rengin değişmesinin boyadan
kaynaklanmadığına aksine koku sebebi ile siyah renginin azalmış olduğuna işaret
etmiş olmaktadır. (Kadı Iyaz devamla) dedi ki: O (Um Seleme'nin gösterdiği) saç
tellerinin Um Seleme'nin ikram olmak üzere o saç tellerini çokça kokulandırdığı
için değişmiş olma ihtimali de vardır. Kadı Iyaz' ın sözleri burada sona
ermektedir.
Tercih olunan ise
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bazı zamanlarda saçlarını boyadığı,
çoğu zamanlarda ise boyamadığıdır. Bu sebeple herkes gördüğüne göre haber
vermiştir ve bu haberinde de doğrudur. Böyle bir yorum adeta yapılabilecek tek
yorumdur. Çünkü Buhari ve Müslim'in Sahih'lerindeki İbn Ömer'in hadisini
terketmek de imkansızdır, onun başka bir te'vili de yoktur. Allah en iyi
bilendir.
Saçlarının ağaran
miktarı hususundaki rivayetlerin ihtilafına gelince, bunlar da şöyle cem
edilebilir: O saçının ancak az bir kısmının ağardığını gürmüştür. Dolayısı ile
onun saçının ağardığını söyleyen bu ağardığını gördüğü az miktarı haber
vermiştir. Ağarmadığını söyleyen kimseler ise onda ağaran tellerin çok
olmadığını kastetmektedir. Nitekim başka bir rivayette "ağaran saçları
çoğalmamışlı" denilmektedir. Bu da O'nun saçları (bu ağaran az miktar ile)
siyahlığının ve güzelliğinin dışına çıkmamışlır demek olur. Diğer rivayette:
"O çok az dışında ağaran saçını görmedi" demesine berızer.
(6030) "Ağaran
tellerini sayabilirdim" ve diğer rivayette (6037) "başının ve
sakalının ön tarafı ağarmışlı" ifadelerine gelince, ilim adamları burada
"ağarmak" dan
maksadın ağarmanın ilk başlangıcının kastedildiğini ittifakla kabul
etmişlerdir.
Ebu Bekir, Ömer ve Osman
(r.a.)'ın kına ve keten ile saçlarını boyamış olmalarına gelince "hinna:
kına" sonu medlidir, ne olduğu bilinir. "Ketem" ise kaf ve te
harfleri fethalıdır. Te harfi de şeddesiz söylenir. Meşhur olan budur. Ebu
Ubeyde ise te harfinin şeddeli okunacağını (kettem) ifade etmiştir. Başkası da
bunu nakletmiş bulunmaktadır. Keten ise beyazı yahut kırmızı rengi çok olan
saçın kendisi ile boyandığı ve rengi koyulaşlıran bir bitkidir.
(6030) "Ömer
kalıksız kına ile saçlarını boyadı." Yani ona başka bir şey katmadan sırf
kına ile boyadı.
(6031) "Enes
(radıyallahu anh)'dan rivayete göre O, kişinin başından ve sakalından ağarmış
telleri yolmasından hoşlanmazdı." Bu ittifakla kabul edilmiş bir husustur.
Mezhep alimlerimiz ile Maliki mezhebi alimleri haram değil mekruhtur,
demişlerdir.
Başında da ağarmış
birkaç tel vardi." Buradaki (birkaç tel anlamını verdiğimiz)
"nubez" kelimesini iki şekilde zaptetmişlerdir. Birisi nun ötreli be
fethalı (nubez) ikincisi ise nun fethalı, be sakin (nebz) şeklidir. Kadı Iyaz
bunu kesin olarak ifade etmiştir. Dağınık bir kaç tel anlamındadır.
(6032) "Ebu
İyaz" Muaviye b. Kurra'dır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
30- NÜBÜVVET
MÜHRÜNÜN SABİT OLDUĞU, BU MÜHRÜN NİTELİKLERİ VE NEBİ (S.A.V.)'İN VÜCUDUNDAKİ
YERİ BABI